Cilt Bakimi

likablex

New member
Evet aPLaların gözdesi Likableden güzel bir yazı daha :D:D:D:D



CİLT BAKIMI

Elbette her kadın güzel ve bakımlı olmayı ister. Ayrıca, kozmetik ürünlerine masraf yapmadan kendiniz de evde kolaylıkla maske hazırlayabilirsiniz. Cilt bakımı ve maske hazırlama konularında size birkaç öneri:

CİLDİNİZİ TEMİZLEYİN: Alfa hidroksi asit içeren peeling amaçlı iyi bir temizleyici ile yüzünüzü silin. Uygun temizleyiciniz yoksa evde hazırlayacağınız kolay bir karışım işinizi görecektir. Yulaf ezmesini toz pudra kıvamına gelene kadar dövdükten sonra ılık suyla karıştırarak ovalayın. Karışımı yüzünüze dairesel hareketlerle masaj yaparak yedirin. Ilık bir bezle yüzünüzü sildikten sonra soğuk suyla durulayın.

BUHAR BANYOSU YAPIN: Bir kahve fincanı içine papatya ve nane çayını koyun. İnce bir bezi bu karışıma batırın (bezin gözünüze ve dudaklarınıza gelen kısmını kesebilirsiniz). Bezi yüzünüze doğru tutup bu şekilde 1-2 saniye bekledikten sonra bezi tamamen yüzünüze bastırın ve 10 dakika bu şekilde rahatlayın.

MASKE: Kozmetik ürünleri arasından seçebileceğiniz pek çok bakım maskesi var. Cildinizi derinlemesine temizleyen, nemlendiren ya da cildinizin eksiklerini gideren bir tanesini seçip uygulayabilirsiniz. Dışarıda satılan ürünlerin yerine, evde kendi maskesini yapmak isteyenler için işte önerilerimiz:

Bu maskeleri hazırlamak için malzemeleri bir kase içinde karıştırın ve yüzünüze uygulayıp, on dakika bekletin.

Çikolata Maskesi: (tüm ciltler için) 1/2 fincan kakao, 4 yemek kaşığı krema, 3 tatlı kaşığı süzme peynir, 1/4 fincan bal, 3-4 tatlı kaşığı yulaf ezmesi, 3 tatlı kaşığı olgun avokado.

Sebze Maskesi: (yağlı ciltler için) 1/4 soyulmuş çekirdekleri çıkartılmış domates püresi, 2 tatlı kaşığı yoğurt, 2 tatlı kaşığı aloe jel, 3-4 tatlı kaşığı yulaf ezmesi, 1 tatlı kaşığı rendelenmiş salatalık, 2 rendelenmiş nane yaprağı.

Tutti Frutti: (kuru ya da çatlamış ciltler için) 1 fincan püre haline getirilmiş muz, şeftali, kavun, karpuz, böğürtlen, çilek karışımı, 2 yemek kaşığı krema, 2 tatlı kaşığı süzme peynir, 1 tatlı kaşığı esmer şeker, 1/2 tatlı kaşığı kuru ada çayı, 3-4 tatlı kaşığı yulaf ezmesi.

DURULAYIN: Cildinizde kuruyan maskeyi çıkarmak ustalık ister. Maskeyi kaldırmadan önce cildinizi nemlendirmek için ılık bir bezle hafifçe ovalayın.

NEMLENDİRİN: En iyi nemlendiricinizi parmak uçlarınızı kullanarak yüzünüze uygulayın. Daha sonra göz kreminizi de serçe parmağınızla yavaşça sürün. Bütün bu işlemlerden sonra dışarı çıkmak istiyorsanız; sürdüğünüz kremlerin güneş ışınlarına karşı cildinizi koruma özelliği olmasına dikkat edin.



CİLT TİPLERİ

NORMAL CİLT: Görünümü şeffaf, gözenekleri kapalı, lekesiz ve problemsiz bir cilt. Hafif bir bakımla doğal güzelliğini korur. Kullanılacak ürünler: Süt tipi temizleyici, alkol oranı normal bir tonik ve su içerikli hafif bir nemlendirici.

KARMA CİLT: Alın, burun ve çene yağlıdır. Yani yüzde T şeklinde bir yağlanma görülür. Yağlı olan kısımlarda siyah nokta, yağ butonları, açık gözenekler bulunabilir. Yanaklardaki gözenekler ise kapalıdır. Kullanılacak ürünler: Süt tipi temizleyici, düşük alkollü tonik, cildin durumuna göre nemlendirici ve eğer gerekiyorsa göz çevresi için krem.

KURU CİLT: İnce bir üst deriye sahip, gözenekleri ufak ve kapalı cilt. Ancak yağ salgılanması normalin altında olduğu için görünümü mattır ve pul pul kalkmalar görülür. Cilt gergindir fakat çabuk kırışır. Kullanılacak ürünler: Süt tipi temizleyici, alkolsüz tonik, yağ içerikli nemlendirici, besleyici gece kremi, göz çevresi kremi ve nemle yağ depo edici maskeler.

YAĞLI CİLT: Görünümü parlak ve yağlı, gözenekleri açık bir cilt tipi. Gözeneklerin içi genellikle dolu, siyah noktalı ve sivilceli olabilir. Yağlı cildin akne problemini önlemek için çok dikkatli bir günlük temizlik programı uygulanmalıdır. Kullanılacak ürünler: Jel tipi temizleyici, alkollü tonik, su içerikli nemlendirici ve sarkmayı önlemek için temizleyici ve sıkıştırıcı maskeler.

EĞER YAĞLI CİLT SİVİLCELİYSE: Sivilce, siyah nokta ile kapalı olan gözeneklerden fazla yağ salgısının dışarı çıkamayıp, olduğu yerde birikmesiyle oluşur. Yağlı ciltlerde kullanılacak ürünlerin özenle seçilmesi şarttır. Kullanılacak ürünler: Antiseptik sabun (kükürt, kafur, katran içeren ürünler).

EĞER YAĞLI CİLT HASSAS İSE: Genişlemiş gözenekler, zaman zaman kırmızı lekeler görülür. Hassasiyetinden pul pul kalkabilir. İç ve dış etkenlere karşı duyarlıdır. Kaşıntı ve yanma görülebilir. Kullanılacak ürünler: Süt tipi temizleyici, kesinlikle alkolsüz tonik, alerji giderici kremler ve genelde cildin susuz yapısı olduğu için su içerikli hafif nemlendiriciler.

OLGUN CİLT: Hücrenin yaşam ritminin yavaşlaması sonucu oluşan bir cilt tipidir. Ölü hücreler kat kat yığılarak sonuçta cilde kaba bir görünüm verir. Yağ hücrelerinin daha yavaş çalışmaları ise derin çizgilere ve gevşemeye neden olur. Sürekli bir nemlendirici kullanılmazsa deri kurur ve kırışır. Kullanılacak ürünler: Kipozom ve vitamin E içeren kremler, alkolsüz tonik, alerji giderici kremler ve genelde cildin susuz bir yapısı olduğu için su içerikli hafif nemlendiriciler.
 

likablex

New member
BESİNLE GÜZELLEŞİN​

Doğru beslenmeyle gerçekten güzelleşebilir misiniz? Tabii ki evet. Ancak bu olay bugünden yarına gerçekleşmez. Meyve ve sebze, et ve balık, hububat ve süt ürünlerinden oluşan, doğal ve doğru bir karışımla vücudunuz daha dirençli olur. Eğer böyle beslenirseniz birkaç hafta sonra kendinizi daha iyi hissetmekle kalmayacak görmeniz de daha iyi olacak. Kısacası güzellik içten geliyor. Beslenme uzmanları hangi besinlerin en iyi güzellik faktörü olduğunu şöyle sıralıyorlar:

DÜZGÜN BİR CİLT

Her gün bir miktar ayçiçeği çekirdeği veya kabak çekirdeği yiyin. Bu çekirdekler esas halinde element olan çinko içerirler. Vücutta çinko eksikliği ise derinin daha çabuk buruşmasına yol açar. Ayrıca sabah ve akşam kivi yiyin. Bu meyvenin içerdiği C vitamini dolaşımı harekete geçirir ve bunun sonucu olarak deri daha iyi beslenir. Yumuşak bir cilt için A vitamini de önemlidir. Bu vitamin balıkyağında fazla miktarda vardır. Üç ayda bir, iki haftalık bir kür yapın.

PARLAK GÜR SAÇ

Haftada dört yumurta yiyin. Yumurtada saça parlaklık kazandıran bol miktarda kükürt vardır. Bol protein içeren besinler (et, balık, kümes hayvanları, peynir) salatayla birlikte yendiğinde saç gür olur. Çünkü saçın yüzde 97'si protein maddesi olan keratinden oluşuyor.

PARLAK GÖZLER

Haftada üç kere az bir miktar bitkisel yağla pişirdiğiniz havuç yiyin. Havuçtaki A ve E vitaminleri görmeyi kuvvetlendirir, gözlere parlaklık kazandırırlar. Kepek, çavdar ekmekleri içerdikleri selen elementinden dolayı gözleri hastalık mikroplarından korur.

KUVVETLİ TIRNAKLAR

Her gün yoğurt yiyin. Yoğurtta tırnakların oluşumu için önemli olan protein vardır. Toz jelatin de bu etkiyi fazlalaştırır. Kırılan tırnaklara karşı ceviz ve yer fıstığı yiyin. Her ikisi de tırnakları sertleştiren biotin içerir.

SAĞLIKLI DİŞLER:D

Günde iki kere 150 gram yağsız peynir yiyin. Peynirdeki kalsiyum dişetini kuvvetlendirir, dişleri sağlamlaştırır. Ayrıca balık ve kümes hayvanları da dişlerin sağlam olması açısından önemlidir. Bunlarda dişleri sertleştiren fosfor vardır.

GERGİN GÖĞÜSLER:eek:

Günde iki kere öğünler arasında bir bardak ananas suyu için. Ananasın içerdiği bol miktardaki bromelain enzimi dokuları gerginleştirir. Sabahları kahvaltıdan önce bir çorba kaşığı bitkisel yağ, hücreleri zararlı maddelerden ve serbest radikallerden korur, sizi gençleştirir
 

likablex

New member
ahmetcan' Alıntı:
Erkekler bakım yapmıyo mu sanki ayıp etmişsin walla :(
Tabiki ihtiyacı olan erkeklerde konuyla ilgilenebilirler :rolleyes: :D
 

likablex

New member
Şişmanlık

Şişmanlık nedir ? Neden olur ve nasıl önlenir?​

Şişmanlık, depo yağlarının, yağsız vücut kütlesine oranla normal kabul edilen değerlerinin üzerine çıkmasıdır. Şişmanlık bir hastalık olmakla beraber bir çok hastalığında oluşumunda rol almaktadır. Özellikle günümüzde ölüm oranı en yüksek olan kalp damar hastalığının yanısıra diyabet, kanser, gut, safra taşı, böbrek ve pankreasta fonksiyonel bozukluk, karaciğer yağlanması gibi birçok hastalığın başlangıcında da rol oynar. Şişmanlık özellikle gençlerde utanç verici bir olay olarak algılandığı için bireyin kendisiniçirkin hissetmesine sebep olabilir. Yaşlılarda ise ağır vücudun taşınması zor olduğu için eklemlerde ağrıların artmasına yol açar. Son yıllarda dünyanın çeşitli yerlerinde yapılan araştırmalar ekonomik yönden gelişmiş ülkelerde, şişmanlık ve buna bağlı olarak hastalıkların sıklığının arttığı belirtilmektedir. Ülkemizde yetişkin erkek nüfusunun % 26,4'ü hafif, % 7,6'si ileri derecede şişmandır. Kadınlarda hafif şişmanların oranı % 38,5, şişman olanları ise % 25,6'dir.
Şişmanlık kent nüfusunda köylerden daha yüksektir.

NEDENLERI

Şişmanlık uzun süren enerji dengesizliği sonucudur. Bunun belli başlı nedenleri 5 grupta toplanabilir;

1. Fazla yeme,
2. Fiziksel hareketlerin azlığı,
3. Psikolojik bozukluklar,
4. Metobolik ve hormonal bozukluklar
5. Bazı ilaçlar (Örn; antidepresanlar, glikokortikoitler)

ŞİŞMANILIĞIN ÖNLENMESİ

Genellikle şişmanlamak kolay, zayıflamak ise güçtür. Bu nedenle şişmanlığın tedavisinden önce, önlenmesi doğrudur. Şişmanlığın önlenmesinde en önemli husus küçük yastan itibaren enerji dengesine uygun bir diyetin uygulanmasıdır. Bu ise bireyin besinlerin enerji değerleri ile enerji harcaması konusunda bilinçli olması ve enerji dengesine uygun beslenme alışkanlığı kazanması ile olur.

Şişmanlığın tedavisi nasıl olur?

Şişmanlığın tedavisinde en çok uygulanan yöntemler;

1. Diyet tedavisi,
2. Fiziksel aktivitelerin arttırılması,
3. İlaç tedavisi,
4. Cerrahi tedavi,
5. Akupunktur,
6. Hipnoz,
7. Davranış terapisindir.

Bunların içerisinde diyet ve fiziksel aktivitenin bir diyetisyen kontrolünde beraber uygulanması şişmanlığın tedavisinde en iyi sonucu veren uygulama olarak görülmektedir. Günümüzde şişmanlık ülkemizde de özellikle masa başı islerde çalsan insanlarımızın en büyük sorunudur. Bu nedenle zayıflama sektörü özellikle İstanbul, İzmir ve Ankara gibi büyük illerimizde oldukça rağbet görmektedir.Birçok özel zayıflama merkezleri kurulmuş ve çeşitli yöntemlerle kişileri zayıflattıklarını ileri sürmüşlerdir. Bu yöntemler arasında diyet dışında birçok yöntem ileri sürülmüş ancak bu konuda başarılı olamamışlardır. Özellikle zayıflarken en önemli konulardan biri de, kişilerin sağlıklarını yitirmemelerini sağlamaktır. Özellikle piyasada bulunan zayıflama ilâçları, çeşitli rejimler,(İsveç diyeti,Ait forte diyeti, Atkinson diyeti gibi) ve diyetisyen unvanın kullanarak bu isi yapmaya çalsan kiksilerin, insanlar üzerinde onarılması güç sorunlara yol açtıkları yapılan araştırmalarda kanıtlanmıştır. Şişmanlığın tedavisi zayıflama ve koruma olmak üzere iki bölümde ele alınmalıdır. Ancak bu yöntemle sağlıklı kalıcı bir kilo kaybına ulaşılabilir. Şişmanlığın tedavisi olarak sonuç olarak su söylenebilir; Diyetisyen kontrolünde uygulanan diyet programlarının dışında, hiçbir yöntem, ilaç, makine veya piyasada özellikle dergilerde yer alan sihirli diyetlerin bilimsel yönü bulunmamaktadır. Ve bu yöntemler ani zayıflamayla beraber ölüme kadar götürebilecek insan organizmasında onarılması güç sağlık sorunlarına neden olabilmektedir. Bu nedenle kilo vermek isteyen kişiler kesinlikle bir diyetisyen kontrolünde kilo vermeli ve diğer yöntemlere başvurmamalıdır
.
 

likablex

New member
Zayıflık

Zayıflık nedir ? Neden olur ve çaresi nedir?​

Vücut ağırlığının boy uzunluğuna oranla az olmasıdır. Bu durumda yağ dokusunun diğer dokulara oranı azdır. Zayıflık uzun süren enerji dengesizliği sonucu oluşur.

NEDENLERI
Diyetle alınan enerjinin harcanandan daha az olduğu veya alınan besinlerin vücut tarafından kullanılmaması zayıflığı oluşur. Bu durumda vücut harcadığı kadar enerji alarak, açığını kendi yağ deposunu kullanarak kapatır. Önemli nedenlerden biri de özellikle gençlerde yanlış uygulanan zayıflama diyetleri sonucu hastalık seklinde zayıflık oluşmasıdır. Aşırı zayıflığın şişmanlık kadar yasama süresini kısalttığı bildirilmiştir.

Zayıflığın tedavisi nasıl olur ?

DIYET TEDAVISI

1. Diyetin enerji değeri bireyin enerji harcamasından daha yüksek olmalıdır.
2. Protein kalitesi yüksek olmalı ve günlük miktar gereksinmeyi karşılamalıdır.
3. Enerji artısına paralel olarak enerji metabolizmasıyla ilgili vitamin ve minerallerde arttırılmalıdır.

Diyette, özellikle enerji değeri yüksek, kolay sindirilebilir besinlere yer verilmelidir. Zayıflığın nedeni psikolojik ise önce psikolojik yönden tedavi edilmeli daha sonra diyete geçilmelidir.Sonuç olarak, şişmanlık ve zayıflık kader değildir. Her iki sorun da diyet uzmanları kontrolünde uygulanan programlar sayesinde sosyal, kültürel, ekonomik hayatınıza ve alışkanlıklarınıza uygun olarak düzenlenmiş diyet programlarıyla zorlanmadan çözülebilir.
 

likablex

New member
DÜZENLİ EGZERSİZ MEME KANSERİNİ ÖNLÜYOR...​


Egzersizin önlediği hastalıklar listesine meme kanserinide ekleyebilirsiniz artık. Norveç'te 26 bin kadında yapılan bir araştırma, her hangi bir sporu haftada en az dört saat yapan kadınlarda meme kanseri gelişme riskinin %40 oranında azalığı belirlenmiş. Boş zamanlarını sürekli TV seyrederek ya da hareketsiz kalarak geçiren kadınların bu kansere yakalanma şansı ise artıyor.

Ne kadar çok egzersiz yaparsanız koruyucu etki o kadar artıyor. Ama orta düzeyde hareketlilik dahi kanseri önleme de etken. Bu etki nasıl oluyor? Fiziksel aktivite estrojen hormonunun düzeyini azaltır. Bu biliniyor. Maraton koşucuları, balerinler gibi sürekli spor yapan kadınlarda adetlerde kanama miktarı çok azalır. Fazla estrojenin meme kanseri gelişmesini uyardığı yönünde düşünceler devam etmektedir. Özellikle zayıf ve 45 yaşın altında olan kadınlarda egzersizin koruyucu etkisi daha belirgin olmakta.

Bu arada ağır beden işi olan kadınlarda daha hareketsiz işi olan kadınlara göre meme kanseri gelişme şansının daha az olduğunu söyleyelim. Düzenli egzersizin kalp hastalığı, şeker, felç ve kemik erimesine karşı olan koruyucu etkisi uzun zamandır biliniyor. Meme kanserini engelleyici etkisi ise bu kadar kesin değil. Başka geniş ölçekli çalışmalarla desteklenmesi gerekiyor.

Ama kadınları harekete geçirmek için önemli bir neden daha ortaya çıktığı inkar edilemez.


Kaynak: The New England Journal of Medicine (1997;336:1269-1275)

bu konu bu kadar yeter sanırım daha da uzatabilirim ama :rolleyes:
 

HTML

Üst