Cevapsız sorular

g.haneli

Banned
Katılım
4 Eki 2007
Mesajlar
388
Reaction score
0
Puanları
0
Ülkenin, basının, hatta siyasetin gündemi iki noktaya kilitlenmiş durumda…

Bir yanda tepki, öfke, birlik çağrıları, ortak hassasiyet ve yarı savaş ilanı hali var…

Öte yanda strateji mantığı üzerine dayalı haber ve analizler, terörün, PKK'nın, Kürt politikasının yeni dinamiklerini anlama gayretleri var…

Ama “kimi basit ama hayati sorular” ortada kalıyor…

Özellikle bugünlerde sorulması gereken kimi sorular, yine bugünlerin özelliğinden ötürü askıya alınmak zorunda kalıyor.

Tersini yapalım, belki de çok insanın kendisine sorduğu soru kümelerinden birisini gündeme getirelim:

Asker nasıl böyle kolayca zor duruma düşüp, böyle kayıplar veriyor?

Nasıl oluyor da 13 kişi bir pusuya düşüp bir çırpıda yok ediliyor?

Nasıl oluyor da, PKK'nin yeni saldırıları beklenirken 1990'lı yıllara bir geri dönüş yaşanıyor, 1700 m. rakımdaki bir karakol kuşatılıyor, 8-10 kişilik bir grup karakolun 30 metre kadar yakınına gelip ateş açıyor ve ilk ateşte 12 asker şehit oluyor. Bitmiyor, terörist grup yol üstündeki siperliklerden asker topluyor, 8 asker PKK tarafından rehin alınıyor…

Bu durum askeri açıdan bir açıklama ister.

Bu satırları okuyup “şimdi sırası mı, bu sözler orduyu yıpratır” diyenler çıkabilir…

Hayır yıpratmaz ve sırasıdır…

Tersine bu satırlar daha güçlü, askeri açıdan daha etkin, askeri güvenlik işlevini eksiksiz olarak yerine getiren bir ordu talebine ilişkindir…

Dahası var…

Siyasi oyun devasa olabilir… Türkiye PKK kadar uluslararası bir Kürt hareketiyle karşılaşmış olabilir… Uluslaşmaya ve bu ulusun amiri olmaya çalışan siyasi bir topluluğun manevralarıyla karşı karşıya bulunabilir. Hatta ülke en ciddi bütünlük krizinden de geçiyor olabilir.

Ama insanlar var, ölenler, şehit olan gençler var…

Saldırgan belli, katil orada ve geleceği belli…

Bu durumda tedbir ve güvenlik başlı başına bir iş, bir sorumluluk ve bir siyasettir.

Buralarda yapılan hatanın bedeli olur…

22 Ekim tarihli Milliyet Gazetesi'nde Tolga Şardan ve Barkın Şık'ın Hakkari mahreçli bir haberi vardı. İçeriden ve askeri kaynaklardan alınan bilgilere dayandığı dilinden ve kurgusundan da anlaşılan haber şöyle bitiyordu:

“Kaynaklar, olayla ilgili olarak komutanlık düzeyinde idari tahkikat açılmasının gündemde olduğunu söyledi…”

Ne anlama gelir bu?

Her siyasi sıkışıklıkta, her terör hadisesinde faturayı siyasete ve siyasetçiye çıkaran bir siyasi kültürümüz var.

Soruları bazen başka yerlerde sormak gerekmiyor mu sizce?

Çabuk unutuyoruz…

8 Haziran 2007 tarihinde Genelkurmay Başkanlığı'nın yayınladığı bir bildiri vardı. Sonrasında ciddi bir şekilde tartışılan, hatta Genelkurmay Başkanı Org. Büyükanıt'ı kimi “yanlış anlamaları” düzeltmek için hakkında sözlü açıklamada bulunmaya iten bildiri...

Şöyle diyordu o bildirinin kimi kritik bölümleri:

- Sayın Genelkurmay Başkanı Org. Yaşar Büyükanıt, 12 Nisan 2007 tarihinde yapmış olduğu basın toplantısında, terörün Mayıs 2007 tarihinden itibaren tırmanacağını, kamuoyuna açık bir şekilde açıklamıştır. Son günlerde ortaya çıkan terör olayları, bu açıklamaların gerçekçi olduğunu göstermiştir (…)

- Her fırsatta, yurt içinde ve yurt dışında barış, özgürlük ve demokrasi gibi insanlığın yüksek değerlerini, terör örgütüne paravan olarak kullanan kişi ve kuruluşların gerçek yüzlerini görme zamanı artık gelmiştir (…)

- Ortaya çıkan ve giderek artan terör eylemleri, bu tür düşüncelerin ve bunları dolaylı veya doğrudan destekleyenlerin çarpık düşüncelerinin açık bir göstergesi olduğu şüphesizdir (…)

- Türk Silahlı Kuvvetlerinin beklentisi; bu tür terör olaylarına karşı, yüce Türk milletinin kitlesel karşı koyma refleksini göstermesidir (…)

Bu bildiriyi isteyen istediği gibi yorumlar elbet…

Güçlü ve “konjontüre uygun” yorum, ordunun “öngörüleri”nin güçlü olduğudur.

Ama buna rağmen nasıl gafil avlandık biz?


A.Bayramoğlu
 
sabah okuduğum Yeni Şafak gazetesinden Ali Bayramoğlu'nun köşeyazısı
Suçu kimde aramak gerekli acaba?TSK da mı? yoksa, hükümette mi?
ya da şöyle soralım hükümetin hiç suçu yok mu?
yazısında 8 Haziran tarihindeki bildiriyi değerlendirmiş
Ancak 8 Haziran'dan beri 4 ay boyunca neden AKP iktidarı hiç bir şey yapmadı soramıyor.NEDEN?
Ali Bayramoğlu'na soralım:
Eğer o tarihlerde siyasi iktidar gereğini yapmış olsaydı ve bu tezkere çıkmış olsaydı
Bütün bu olaylar yaşanır mıydı acaba???

Ve de demokrat maskesi altındaki ordu düşmanı tavrımızı bir kenara bırakıp milli birlik beraberlik günlerinde olduğumuzu anımsayalım


 
1982 den bu yana 500 milyar dolar harcanmış Terörle mücadeleye bu da bir nevze cevap veriyo gibi sanki bitirilmek istenmiyor havasına girdik.

Ŧ ℓ ε ŧ ¢ ħ;2236048' Alıntı:
sabah okuduğum Yeni Şafak gazetesinden Ali Bayramoğlu'nun köşeyazısı
Suçu kimde aramak gerekli acaba?TSK da mı? yoksa, hükümette mi?
ya da şöyle soralım hükümetin hiç suçu yok mu?
yazısında 8 Haziran tarihindeki bildiriyi değerlendirmiş
Ancak 8 Haziran'dan beri 4 ay boyunca neden AKP iktidarı hiç bir şey yapmadı soramıyor.NEDEN?
Ali Bayramoğlu'na soralım:
Eğer o tarihlerde siyasi iktidar gereğini yapmış olsaydı ve bu tezkere çıkmış olsaydı
Bütün bu olaylar yaşanır mıydı acaba???

Ve de demokrat maskesi altındaki ordu düşmanı tavrımızı bir kenara bırakıp milli birlik beraberlik günlerinde olduğumuzu anımsayalım



Siyasetçisi de devlet kurumları da rant peşin büyük paralar döner savaşlar da bu tür olaylar da olan gariban halka olur dünayanın her yerin de böyle..
 
Ŧ ℓ ε ŧ ¢ ħ;2236048' Alıntı:
sabah okuduğum Yeni Şafak gazetesinden Ali Bayramoğlu'nun köşeyazısı
Suçu kimde aramak gerekli acaba?TSK da mı? yoksa, hükümette mi?
ya da şöyle soralım hükümetin hiç suçu yok mu?
yazısında 8 Haziran tarihindeki bildiriyi değerlendirmiş
Ancak 8 Haziran'dan beri 4 ay boyunca neden AKP iktidarı hiç bir şey yapmadı soramıyor.NEDEN?
Ali Bayramoğlu'na soralım:
Eğer o tarihlerde siyasi iktidar gereğini yapmış olsaydı ve bu tezkere çıkmış olsaydı
Bütün bu olaylar yaşanır mıydı acaba???

Ve de demokrat maskesi altındaki ordu düşmanı tavrımızı bir kenara bırakıp milli birlik beraberlik günlerinde olduğumuzu anımsayalım



Arkadaşım vatanını seven kimsenin ordu düşmanı olma ihtimali yoktur.Çünkü bir vatan ancak güçlü ve eğitimli ve donanımlı ordularla ayakta durur.
Ancak son günlerde özellikle son bir ayda yaşadıklarımız hiç te normal değil.Bir ayda 45 e yakın askerimiz şehit oldu.bir okadardan fazlada yaralı.Hele 8 askerin esir olması ise başka vahim bir durum.Kendi toprakları içinde bu kadar kısa sürede bu kadar ağır zaiyat hiç normal değildir.
Bu ağır zaiyat ister istemez akılda bazı soru işaretlerinin oluşmasına sebep oluyor.
Gücüyle guru duyduğumuz büyük Türk ordusunda eğitim taktik ve istihbarat eksikliğimi var .Bu sorular önemli sorula ve mutlaka cevabının verilmesi gerekiyor.
sırf ordumuz yıpranmasın diye bu hayati soruların cevabını vermezsek kısa sürede verdiğmiz bu ağır zaiyatın üstüne yenileri eklenebilir.
Kaldı ki bu olaylar bize artık ""PROFESYONEL ORDU" ya geçmemizin elzem oldunu göstermiştir.
5 ay eğitim almış acemi askerleri en riskli bölgelere sürmek doğrumudur.eiğitm düzeyi yetersiz askerlerle bu terör mücadelesi başarılı olmaz.

Bu soruların soranları da asla "sen ordu düşmanısın" gibi ucuz suçlamalar yönelterek onarlı baskı altına alamazsınız.
Nasıl ki terör konusunda hükümeti en acımasız şekilde eleştirmek le kimse devlet düşmanı veya başbakan düşmanı olmuyorsa bu konularda kimse eleştirilemez konumda olmaz
 
Arkadaşım vatanını seven kimsenin ordu düşmanı olma ihtimali yoktur.Çünkü bir vatan ancak güçlü ve eğitimli ve donanımlı ordularla ayakta durur.
Ancak son günlerde özellikle son bir ayda yaşadıklarımız hiç te normal değil.Bir ayda 45 e yakın askerimiz şehit oldu.bir okadardan fazlada yaralı.Hele 8 askerin esir olması ise başka vahim bir durum.Kendi toprakları içinde bu kadar kısa sürede bu kadar ağır zaiyat hiç normal değildir.
Bu ağır zaiyat ister istemez akılda bazı soru işaretlerinin oluşmasına sebep oluyor.
Gücüyle guru duyduğumuz büyük Türk ordusunda eğitim taktik ve istihbarat eksikliğimi var .Bu sorular önemli sorula ve mutlaka cevabının verilmesi gerekiyor.
sırf ordumuz yıpranmasın diye bu hayati soruların cevabını vermezsek kısa sürede verdiğmiz bu ağır zaiyatın üstüne yenileri eklenebilir.
Kaldı ki bu olaylar bize artık ""PROFESYONEL ORDU" ya geçmemizin elzem oldunu göstermiştir.
5 ay eğitim almış acemi askerleri en riskli bölgelere sürmek doğrumudur.eiğitm düzeyi yetersiz askerlerle bu terör mücadelesi başarılı olmaz.

Bu soruların soranları da asla "sen ordu düşmanısın" gibi ucuz suçlamalar yönelterek onarlı baskı altına alamazsınız.
Nasıl ki terör konusunda hükümeti en acımasız şekilde eleştirmek le kimse devlet düşmanı veya başbakan düşmanı olmuyorsa bu konularda kimse eleştirilemez konumda olmaz


profesyonel ordu hakkında söylediklerine aynen katılıyorum
Eleştirilsin eleştirmesin demiyorum
tabi ki eleştirecek,ama eleştiriyi yaparken seçtiği zaman çok dikkat çekici!
Ali Bayramoğlu eleştiri oklarının tamamını orduda yöneltiyor.Bu ilk değil sonda olmayacak şüphesiz.
Birisi çıksın söylesin bu adam bugüne kadar iktidarın hiçbir yaptığı işi olumsuz olarak eleştirdi mi?hayır!hep iyi yaptı iyi etti tarzında yazdı.
TSK her açıklama yaptığında muhtıra veriliyor demokrasi öldü tarzında konuşmuyor mu?
ve de yazdıklarını daha önce bir yazısında "askere hayır" başlığı ile bağdaştıracak olursak(yazıda demokasiden sözediyor olabilir başlığı seçerken daha "efendi" olabilirdi,amacını belli ediyor aslında)
tabi eleştirileri dikkate alınmalıdır tartışılmalı ama, Bayramoğlu'nun ne yapmaya çalıştığı aslında iyi kötü ortadadır.
yaptığım suçlamayı ucuz bulmadan önce Bayramoğlu'nun TSK ile ilgili eleştiri amaçlı (?!?)
yazdığı diğer yazıları okumanı tavsiye ederim.
 
bir vatan ancak güçlü ve eğitimli ve donanımlı ordularla ayakta durur.
Ancak son günlerde özellikle son bir ayda yaşadıklarımız hiç te normal değil.Bir ayda 45 e yakın askerimiz şehit oldu.bir okadardan fazlada yaralı.Hele 8 askerin esir olması ise başka vahim bir durum.Kendi toprakları içinde bu kadar kısa sürede bu kadar ağır zaiyat hiç normal değildir.
Bu ağır zaiyat ister istemez akılda bazı soru işaretlerinin oluşmasına sebep oluyor.
Gücüyle guru duyduğumuz büyük Türk ordusunda eğitim taktik ve istihbarat eksikliğimi var .Bu sorular önemli sorula ve mutlaka cevabının verilmesi gerekiyor.
sırf ordumuz yıpranmasın diye bu hayati soruların cevabını vermezsek kısa sürede verdiğmiz bu ağır zaiyatın üstüne yenileri eklenebilir.
Kaldı ki bu olaylar bize artık ""PROFESYONEL ORDU" ya geçmemizin elzem oldunu göstermiştir.
5 ay eğitim almış acemi askerleri en riskli bölgelere sürmek doğrumudur.eiğitm düzeyi yetersiz askerlerle bu terör mücadelesi başarılı olmaz.

Güsel özetlemişsin..her kelimesine katılıorm...
 
Arkadaşım vatanını seven kimsenin ordu düşmanı olma ihtimali yoktur.Çünkü bir vatan ancak güçlü ve eğitimli ve donanımlı ordularla ayakta durur.
Ancak son günlerde özellikle son bir ayda yaşadıklarımız hiç te normal değil.Bir ayda 45 e yakın askerimiz şehit oldu.bir okadardan fazlada yaralı.Hele 8 askerin esir olması ise başka vahim bir durum.Kendi toprakları içinde bu kadar kısa sürede bu kadar ağır zaiyat hiç normal değildir.
Bu ağır zaiyat ister istemez akılda bazı soru işaretlerinin oluşmasına sebep oluyor.
Gücüyle guru duyduğumuz büyük Türk ordusunda eğitim taktik ve istihbarat eksikliğimi var .Bu sorular önemli sorula ve mutlaka cevabının verilmesi gerekiyor.
sırf ordumuz yıpranmasın diye bu hayati soruların cevabını vermezsek kısa sürede verdiğmiz bu ağır zaiyatın üstüne yenileri eklenebilir.
Kaldı ki bu olaylar bize artık ""PROFESYONEL ORDU" ya geçmemizin elzem oldunu göstermiştir.
5 ay eğitim almış acemi askerleri en riskli bölgelere sürmek doğrumudur.eiğitm düzeyi yetersiz askerlerle bu terör mücadelesi başarılı olmaz.

Bu soruların soranları da asla "sen ordu düşmanısın" gibi ucuz suçlamalar yönelterek onarlı baskı altına alamazsınız.
Nasıl ki terör konusunda hükümeti en acımasız şekilde eleştirmek le kimse devlet düşmanı veya başbakan düşmanı olmuyorsa bu konularda kimse eleştirilemez konumda olmaz


kelimesi kelimesine katılıyorum.Ne kadr güzel özetlemişsin arkadaş.beynine sağlık
 
20 yıldır bitirilemeyen terör ordunun sorunu değildir.
Ordu pkk li hainlere itlere gerektiğinde ve herzaman kafalarına balyozu indirmiş toprlanması ağır yaralar vermiştir.

Ordu üstüne düşen görevi yapmış Fakat siyasi alan da ve sosyal yaşamımızda bir türlü bunu bitiremedik. Çünkü bizi yönetenler aydınlarımız bu konu üstüne hiç çalışmadılar

Aksine kürt sorununu pkk yı benimsediler. Bir gerçeklik ve bitmeyecek bir sorun olarak algıladılar....


Bunu şu yazıdan PKK nın harflerinin büyük yazılışından bile çıkarabilirsiniz. Yazarlarımız aydınlarımız geçmişte ve bugündede bu sorunun ana nedenlerine hiç inememiş. hatta daha ileri gidip kürtleri temsil eden bir ordu gibi düşünmüştür. Yoksa pkk yı neden büyük yazsın ?


Devletin en büyük hatası doğuda güneydoğuda pkk ya katılımı engeleyememiş. onlara vatan sevgisini aşılayamamış.


Bizim hatalarımız ise doğuda görev almak istemiyişim birazda onları terk edişimiz....

Etkin bir politika yürütemedik. ve pkk tekrar hortladı.............



Şuan için orduya iğne patırıyorsak eleştiriyorsak. Kendimize cuvaldızı batırmalıyız. KEndimizi 5 kat daha fazla eleştirmeliyiz....


Çünkü belli noktada silahlı güç ondan sonrası akıl siyaset politika gücü..... Biz en büyük olanı gerçekleştiremedik ! !!!!!


ORDU ya gereksiz eleştirilerden Kaçınalım !



Ve bu eleştirilen akp ye yakın medya ve akpye oy atmış kişilerden gelmeside ayrı bir düşündürücü. Amacınız hükümetin yanlışlarını yapamadıklarını başkalarını eleştirip camur atıp kapatmak mı ? Ama yemezler.



Birileri profesyonel ordudan bahsetmiş.

Mete Yabgu’nun M:Ö 209 yılında kurduğu ilk Türk ordusu ve ordunun TÜRK ordusunun kuruluş tarihi olarak kabul edilen 1363 yılından buyana(ilk tarihi göz önünde bulundurusanız dudaklarınız ucuklar) TÜRK ordusu her şekilde her kötü iyi durumda kahramanca çarpışmıştır. Tarihler yazmıştır. O günden bu güne kadar hiç bir değerini yitirmemiştir.... Br vatan Millet borcu olarak görülmüştür. Ve her TÜRK ASKER DOĞAR DEMİŞİZDİR

Şimdi

Askerliği profesyonelleştirmek profesyonel ordu gibi söylemler. Ordumuzu amerikan ordusuna çevirme planları bu hukümetin Orduyu çözme yıpratma adımları olarak algılıyorum.
Bugün eleştirilen ordu Dünyada GERİLLA savaşında 1 numaralı ordudur. Dünyanın en büyük ve en profesyonel ordu sıralamasında en üst noktalardadır.
Şimdi becereksiz amerikan ordusuna çevirme paralı askerlik gibi kavramların geçmesi Üzücü....

Ben bu hukümetin atacağı adımların hepsine şüphe ile bakarım !
 
Geri
Üst