DayWalkerr
ABDUSSABUR
Cemaat evinde neler oldu?
Hürriyet, 'Cemaat evinde dini eğitime soruşturma' haberinde, olayın öğrenciler tarafından da doğrulandığını yazarken, Zaman ise Hürriyet muhabirlerinin çocukları kandırdıklarını iddia etti. İşte aynı olaya iki farklı yorum...
18 Ocak 2007 07:47
Yazı boyutunu büyütmek için
Hürriyet, olayı bu başlıkla okuyucularına duyurdu;
Cemaat evinde dini eğitime soruşturma
Diyarbakır’daki Şehit Nesrin Ünügür Yatılı İlköğretim Okulu’nun öğretmenleri, Müdür Yardımcısı Ramazan Mızrak’ın öğrencileri akşamları cemaat evine götürüp dini eğitim verdiğini iddia ederek, Milli Eğitim İl Müdürlüğü’ne başvurdu. Öğrenciler de olayı doğrularken, hakkında soruşturma açılan Mızra iddiaları reddetti.
DİYARBAKIR’a bağlı köylerden gelen çocukların eğitim gördüğü Şehit Nesrin Ünügür Yatılı İlköğretim Okulu’nun başarılı öğrencilerinin, Müdür Yardımcısı Ramazan Mızrak tarafından akşamları cemaat evlerine götürülüp, dini eğitim verildiği iddiası üzerine soruşturma açıldı. Okulda bir grup öğretmen, uyarılarına rağmen öğrencileri dini eğitime götüren Ramazan Mızrak’ı, bir dilekçeyle Milli Eğitim Müdürlüğü’ne şikayet etti. Diyarbakır Milli Eğitim Müdürü Mustafa Tekdemir, olayı doğrulayarak soruşturma başlattıklarını söyledi.
Öğrenciler, götürüldükleri evlerde, üniversitede okuyan ve kendilerine "Ağabey" dedikleri gençler tarafından Kuran öğretildiğini ve dini bilgiler verildiğini söyleyerek, şunları anlattılar:
"Bize, ’Size zayıf kaldığınız derslerde yardımcı olacağız’ dediler. Ama gittiğimiz evlerde bize namaz kılmayı, Kuran okumayı öğretiyorlar. Buralarda toplu namaz kılıyoruz. Bu evler medrese gibi yerler. Geçen yıl da öğrencileri sınava tabi tutarak en başarılıları tespit ettiler. Başarılı olan bu arkadaşlarımız ikna edilerek bu evlere götürüldü. Haftasonlarının yanı sıra zaman zaman hafta içinde akşam saatlerinde bu evlere gidiyoruz. ’Ağabey’ dediğimiz üniversitede okuyan gençler bize eğitim veriyor. Buralarda yemek de veriliyor."
Müdür Yardımcısı Mızrak ise iddiaları yalanlayarak, şöyle konuştu: "Diyarbakır’da cemaat evi var mı, nasıl bir şey bilmiyorum. Öğrencileri bu evlere götürdüğümle ilgili iddialar da tamamen yalandır. Kesinlikle böyle bir şey yok. Nöbetçi olduğum bir gün öğretmenleri derslere geç girdikleri için uyardım. Onlar da abartarak böyle bir şikayette bulunmuş."
Milli Eğitim Müdürü Tekdemir, olayla ilgili soruşturma başlatıldığını açıkladı. Tekdemir, "Öğretmenlerden gelen şikayet üzerine soruşturmayı başlattık. Böyle bir şeye müsaade etmemiz mümkün değildir. Herkesin kendi isteği, inancı, ideolojisi doğrultusunda öğrencileri eğitime tabi tutması veya bir takım yerlere yönlendirmesi kabul edilemez" diye konuştu.
DÜELLO DAVETİ
Bu arada, Müdür Yardımcısı Mızrak’ın uygulamalarına karşı çıkan öğretmenlerden Ç.K. ve kadın öğretmen H.Ö. ile öğretmenler odasında tartıştığı belirtildi. Öğretmenler B.T., Ç.K., M.R., D.K., H.Ö., M.Ö., A.A. tarafından tartışma tutanak tutularak kayıt altına alındı. 7 öğretmen tarafından imzalanan tutanak özetle şöyle: "18.12.2006 tarihinde saat 09.20’de Müdür Yardımcısı Ramazan Mızrak bey, öğretmenler odasına gelerek öğretmenleri tehdit etmiştir. Ramazan bey öğretmenler odasında öğretmenlere şu ifadeleri kullanmıştır: ’Bu okulda öğretmenler idarenin işine karışıyor. Sizler öğrencilerin geleceğini karartamazsınız, ayaklarınızı denk alın. Öğrenciler cemaat evine gidecek, engel olamazsınız.’ Daha sonra elini defalarca masaya vurarak, tüm öğretmenleri tehdit etmiştir. İngilizce öğretmeni Ç.K. beyi dışarıya düelloya davet etti. ’Bu saatten sonra ben öğretmen değilim’ diyerek Ç.K. beye ’Kozlarımızı paylaşalım’ demiştir."
-------------------------------------------------------------------------
Zaman ise, olayın uydurma olduğunu, Diyarbakır Şehit Nesrin Ünügür Yatılı İlköğretim Okulu öğrencileri, gazetecilerin kendilerini "Cemaat evine gidiyoruz deyin, sizi televizyona çıkaracağız." diyerek kandırdıklarını yazdı.
'Cemaat evinde ders' yalanı
Diyarbakır Şehit Nesrin Ünügür Yatılı İlköğretim Okulu'ndaki öğrencilerin, Müdür Yardımcısı Ramazan Mızrak tarafından akşam ve hafta sonları cemaat evlerine götürülüp dinî eğitim verildiği yönündeki iddialar okul yönetimi ve öğrencilerce yalanlandı.
Öğrenciler, okula gelen gazetecilerin kendilerine "Sizi televizyona çıkaracağız, bize 'cemaat evine gidiyoruz, orada namaz kıldırıyorlar, ağabeylerimiz var' deyin." dediklerini iddia etti. Ramazan Mızrak da bazı yayın organlarında hakkında çıkan haberleri yalanlayarak, "Öğrencileri bu evlere götürdüğümle ilgili iddialar yalandır. Nöbetçi olduğum bir gün öğretmenlerle derslere geç girdikleri için tartıştık. Onları bir kez uyardım. Onlar da bunu abartarak böyle bir şikayette bulunmuş." dedi. Mızrak, olay üzerine öğretmenler hakkında tutanak tutturduğunu belirtti.
Okul Müdürü Mahmut İritaş da öğrencilerin hiçbir yere gitmesine müsaade etmediğini vurgulayarak, "Ramazan Mızrak öğretmenleri derse girmeleri konusunda uyarmış. Öğretmenler ile Mızrak arasında sözlü münakaşa yaşanmış. Mızrak da bu konuda tutanak tutmuş. Öğretmenler ise olayı milli eğitim müdürlüğüne taşımış. Olay iddia edildiği gibi değil. Gazeteciler öğrencilere birtakım şeyler söyletmiş. Öğrenciler de televizyona çıkma hevesiyle söylenen şeyleri tekrarlamış." diye konuştu. Diyarbakır Milli Eğitim Müdürü Mustafa Tekdemir ise okuldaki soruşturmanın cemaat evine öğrenci götürmekten değil, öğretmenler arasında yaşanan münakaşadan açıldığını söyledi.
Öğrencilerden Ahmet Kaş, olayı şöyle anlattı: "Okul bahçesine geldiler. 'Sizi televizyona çıkaracağız, Ramazan hoca bizi cemaat evine götürüyor. Orada namaz kıldırıyor, ders anlatıyor' deyin, dediler. Biz de televizyona çıkmak için öylesine söyledik." 6. sınıf öğrencisi Veysi Saka ise "Ellerinde önce kamera yoktu. Bize bazı evlerle ilgili bir şeyler anlattılar ve bunları kameraya söylememizi istediler. Önce anlatmak istemedik. Fakat televizyona çıkmak için onların söylediğini aynen tekrarladık. Okulun dışında hiçbir yerde ders görmüyoruz. Ailelerimiz başka yere gitmemize zaten izin vermiyor."
Kaynak
Hürriyet, 'Cemaat evinde dini eğitime soruşturma' haberinde, olayın öğrenciler tarafından da doğrulandığını yazarken, Zaman ise Hürriyet muhabirlerinin çocukları kandırdıklarını iddia etti. İşte aynı olaya iki farklı yorum...
18 Ocak 2007 07:47
Yazı boyutunu büyütmek için
Hürriyet, olayı bu başlıkla okuyucularına duyurdu;
Cemaat evinde dini eğitime soruşturma
Diyarbakır’daki Şehit Nesrin Ünügür Yatılı İlköğretim Okulu’nun öğretmenleri, Müdür Yardımcısı Ramazan Mızrak’ın öğrencileri akşamları cemaat evine götürüp dini eğitim verdiğini iddia ederek, Milli Eğitim İl Müdürlüğü’ne başvurdu. Öğrenciler de olayı doğrularken, hakkında soruşturma açılan Mızra iddiaları reddetti.
DİYARBAKIR’a bağlı köylerden gelen çocukların eğitim gördüğü Şehit Nesrin Ünügür Yatılı İlköğretim Okulu’nun başarılı öğrencilerinin, Müdür Yardımcısı Ramazan Mızrak tarafından akşamları cemaat evlerine götürülüp, dini eğitim verildiği iddiası üzerine soruşturma açıldı. Okulda bir grup öğretmen, uyarılarına rağmen öğrencileri dini eğitime götüren Ramazan Mızrak’ı, bir dilekçeyle Milli Eğitim Müdürlüğü’ne şikayet etti. Diyarbakır Milli Eğitim Müdürü Mustafa Tekdemir, olayı doğrulayarak soruşturma başlattıklarını söyledi.
Öğrenciler, götürüldükleri evlerde, üniversitede okuyan ve kendilerine "Ağabey" dedikleri gençler tarafından Kuran öğretildiğini ve dini bilgiler verildiğini söyleyerek, şunları anlattılar:
"Bize, ’Size zayıf kaldığınız derslerde yardımcı olacağız’ dediler. Ama gittiğimiz evlerde bize namaz kılmayı, Kuran okumayı öğretiyorlar. Buralarda toplu namaz kılıyoruz. Bu evler medrese gibi yerler. Geçen yıl da öğrencileri sınava tabi tutarak en başarılıları tespit ettiler. Başarılı olan bu arkadaşlarımız ikna edilerek bu evlere götürüldü. Haftasonlarının yanı sıra zaman zaman hafta içinde akşam saatlerinde bu evlere gidiyoruz. ’Ağabey’ dediğimiz üniversitede okuyan gençler bize eğitim veriyor. Buralarda yemek de veriliyor."
Müdür Yardımcısı Mızrak ise iddiaları yalanlayarak, şöyle konuştu: "Diyarbakır’da cemaat evi var mı, nasıl bir şey bilmiyorum. Öğrencileri bu evlere götürdüğümle ilgili iddialar da tamamen yalandır. Kesinlikle böyle bir şey yok. Nöbetçi olduğum bir gün öğretmenleri derslere geç girdikleri için uyardım. Onlar da abartarak böyle bir şikayette bulunmuş."
Milli Eğitim Müdürü Tekdemir, olayla ilgili soruşturma başlatıldığını açıkladı. Tekdemir, "Öğretmenlerden gelen şikayet üzerine soruşturmayı başlattık. Böyle bir şeye müsaade etmemiz mümkün değildir. Herkesin kendi isteği, inancı, ideolojisi doğrultusunda öğrencileri eğitime tabi tutması veya bir takım yerlere yönlendirmesi kabul edilemez" diye konuştu.
DÜELLO DAVETİ
Bu arada, Müdür Yardımcısı Mızrak’ın uygulamalarına karşı çıkan öğretmenlerden Ç.K. ve kadın öğretmen H.Ö. ile öğretmenler odasında tartıştığı belirtildi. Öğretmenler B.T., Ç.K., M.R., D.K., H.Ö., M.Ö., A.A. tarafından tartışma tutanak tutularak kayıt altına alındı. 7 öğretmen tarafından imzalanan tutanak özetle şöyle: "18.12.2006 tarihinde saat 09.20’de Müdür Yardımcısı Ramazan Mızrak bey, öğretmenler odasına gelerek öğretmenleri tehdit etmiştir. Ramazan bey öğretmenler odasında öğretmenlere şu ifadeleri kullanmıştır: ’Bu okulda öğretmenler idarenin işine karışıyor. Sizler öğrencilerin geleceğini karartamazsınız, ayaklarınızı denk alın. Öğrenciler cemaat evine gidecek, engel olamazsınız.’ Daha sonra elini defalarca masaya vurarak, tüm öğretmenleri tehdit etmiştir. İngilizce öğretmeni Ç.K. beyi dışarıya düelloya davet etti. ’Bu saatten sonra ben öğretmen değilim’ diyerek Ç.K. beye ’Kozlarımızı paylaşalım’ demiştir."
-------------------------------------------------------------------------
Zaman ise, olayın uydurma olduğunu, Diyarbakır Şehit Nesrin Ünügür Yatılı İlköğretim Okulu öğrencileri, gazetecilerin kendilerini "Cemaat evine gidiyoruz deyin, sizi televizyona çıkaracağız." diyerek kandırdıklarını yazdı.
'Cemaat evinde ders' yalanı
Diyarbakır Şehit Nesrin Ünügür Yatılı İlköğretim Okulu'ndaki öğrencilerin, Müdür Yardımcısı Ramazan Mızrak tarafından akşam ve hafta sonları cemaat evlerine götürülüp dinî eğitim verildiği yönündeki iddialar okul yönetimi ve öğrencilerce yalanlandı.
Öğrenciler, okula gelen gazetecilerin kendilerine "Sizi televizyona çıkaracağız, bize 'cemaat evine gidiyoruz, orada namaz kıldırıyorlar, ağabeylerimiz var' deyin." dediklerini iddia etti. Ramazan Mızrak da bazı yayın organlarında hakkında çıkan haberleri yalanlayarak, "Öğrencileri bu evlere götürdüğümle ilgili iddialar yalandır. Nöbetçi olduğum bir gün öğretmenlerle derslere geç girdikleri için tartıştık. Onları bir kez uyardım. Onlar da bunu abartarak böyle bir şikayette bulunmuş." dedi. Mızrak, olay üzerine öğretmenler hakkında tutanak tutturduğunu belirtti.
Okul Müdürü Mahmut İritaş da öğrencilerin hiçbir yere gitmesine müsaade etmediğini vurgulayarak, "Ramazan Mızrak öğretmenleri derse girmeleri konusunda uyarmış. Öğretmenler ile Mızrak arasında sözlü münakaşa yaşanmış. Mızrak da bu konuda tutanak tutmuş. Öğretmenler ise olayı milli eğitim müdürlüğüne taşımış. Olay iddia edildiği gibi değil. Gazeteciler öğrencilere birtakım şeyler söyletmiş. Öğrenciler de televizyona çıkma hevesiyle söylenen şeyleri tekrarlamış." diye konuştu. Diyarbakır Milli Eğitim Müdürü Mustafa Tekdemir ise okuldaki soruşturmanın cemaat evine öğrenci götürmekten değil, öğretmenler arasında yaşanan münakaşadan açıldığını söyledi.
Öğrencilerden Ahmet Kaş, olayı şöyle anlattı: "Okul bahçesine geldiler. 'Sizi televizyona çıkaracağız, Ramazan hoca bizi cemaat evine götürüyor. Orada namaz kıldırıyor, ders anlatıyor' deyin, dediler. Biz de televizyona çıkmak için öylesine söyledik." 6. sınıf öğrencisi Veysi Saka ise "Ellerinde önce kamera yoktu. Bize bazı evlerle ilgili bir şeyler anlattılar ve bunları kameraya söylememizi istediler. Önce anlatmak istemedik. Fakat televizyona çıkmak için onların söylediğini aynen tekrarladık. Okulun dışında hiçbir yerde ders görmüyoruz. Ailelerimiz başka yere gitmemize zaten izin vermiyor."
Kaynak
