Caninin avukatından garip savunma

Acemi Şef

Moderatör
Moderatör
Katılım
26 Ağu 2008
Mesajlar
6,396
Reaction score
0
Puanları
0


Norveç'te 76 kişinin ölümüne neden olan bombalı ve silahlı saldırıların failinin avukatı Geir Lippestad, müvekkilinin "ölü sayısının ve kamuoyunun hislerinin farkında olmadığını" söyledi


Katliam sanığının avukatı Lippestad, gazetecilere yaptığı açıklamada, ailesinin saldırganı görme talebinde bulunmadığını belirtirken, "çok soğuk" bir kişi diye nitelediği müvekkili için "Bütün bu durumun akli dengesinin yerinde olmadığına işaret ettiğini" ifade etti, ancak "delirdiği yolunda savunma yapacağını söylemek için ise çok erken olduğunu" kaydetti.

Avukat, köktenci olmayanlara karşı nefret duyguları sergileyen müvekkilinin katliam sırasında ise daha erken durdurulacağını umduğunu ifade ederek, "Daha erken durdurulmadığına şaşkın" dedi.

"İSLAM KARŞITI ŞEBEKENİN ÜYESİ"

Avukatın açıklamasına göre, başkent Oslo'daki bombalı saldırı ile Ütöya adasındaki İşçi Partisi gençlik kampına silahlı saldırı düzenlediğini itiraf eden Anders Behring Breivik, İslam karşıtı bir şebekenin parçası olduğunu ve bu şebekenin Norveç'te iki, yurt dışında birkaç örgütü bulunduğunu da söyledi.

Norveç polisi ile araştırmacıların şüpheyle yaklaştıklarını belirttikleri bu iddialarla ilgili avukat, "Norveç'te iki, birkaç tane de yurt dışında hücre bulunduğundan bahsediyor" dedi.

Avukat Lippestad, zanlının ilk kez hakim karşına çıkarıldığı dünkü duruşmasının ise diğer hücrelere mesaj gönderiyor olabileceği endişesiyle bitirildiğini de söyledi.


AVUKAT, İŞÇİ PARTİSİ ÜYESİ

İşçi Partisi üyesi olduğu açıklanan avukat, gazetecilere açıklamasında, "Hukuk istemi çok önemli, bu işi birileri yapmalı" dedi.

"NEDEN BENİ SEÇTİ BİLMİYORUM"

Norveç'te cuma günü 76 kişinin öldürüldüğü katliamın faili Anders Behring Breivik'in avukatı Geir Lippestad, "Neden beni avukat olarak seçti bilmiyorum" dedi.

Avukatı Lippestad, Breivik'in kendisine "kaç kişi öldürdüğünü" sorduğunu belirtti.

"Psikolojik teste girmezse Breivik'in avukatlığını bırakacağını" söyleyen Lippestad, müvekkilinin cezai ehliyetinin olmadığını düşündüğünü ifade ederek, ancak Breivik'in ruh hastası olarak kayda geçmek istemiyor gibi göründüğüne dikkati çekti.

Lippestad, Breivik'in kendisini "gerçeği anlayan tek kişi olarak gördüğünü" kaydederek, müvekillinin çok kültürlülüğe ve demokrasiye karşı olduğunu da belirtti.

EN İYİ ÜLKE JAPONYA

Norveç'in başkenti Oslo ve Ütoya adasındaki saldırıları düzenleyen Anders Behring Breivik (32), internetteki 1500 sayfalık günlüğünde, Japonya'yı "model" ülke olarak tanımlıyor.

İngiliz Reuters ajansının Japon ulusal ajansı Kyodo'ya dayandırdığı haberine göre, Breivik, Japonya'yı, ülkeye farklı kültürlerden insan akımını engelleyen, Müslümanların göç etmesine izin vermeyen ülke olarak vurguluyor.

Breivik, eski Japon Başbakanı Taro Aso'yu ise göklere çıkarıyor. Aso, "Tek millet, tek uygarlık, tek dil, tek kültür ve tek ırk"ın önemine yönelik görüşleriyle biliniyor. Breivik, az yabancı barındıran Güney Kore'yi de günlüğünde övüyor.

76 KİŞİNİN HESABINI VERECEK

Norveç polisi, saldırgan Anders Behring Breivik'i, 30 yıl hapis cezasını öngören "insanlığa karşı suç işlemekle" yargılamayı düşünüyor.

Savcı Christian Hatlo, Aftensposten gazetesine yaptığı açıklamada, Norveç polisinin şu anda, 30 yıl hapis cezasını öngören "insanlığa karşı suç"la ilgili ceza yasasına 2008'de eklenen bir hükme başvurmayı değerlendirdiğini belirtti.

Savcılık sözcülerinden Sturla Henreiksboe, polisin şu ana kadar terörle ilgili 147 sayılı fıkraya başvurduğunu, ancak başka hükümlere de başvurmayı düşündüğünü kaydederek, "henüz hiçbir nihai kararın alınmadığını" söyledi.

Henreiksboe, "kurbanların isimlerinin, otopsiler yapıldıkça ve yakınlarına haber verildikçe aşamalı olarak açıklanacağını" belirterek, kimliklerle ilgili ilk bilgilerin "muhtemelen bugün ilerleyen saatlerde" bildirilebileceğini söyledi.

Suçunu kabul eden Norveçli Anders Behring Breivik'in başkent Oslo'daki saldırılarının ardından Ütoya'daki gençlik kampında yaptığı katliamda 76 kişi yaşamını yitirmişti.

BEŞ YILDIZLI HÜCRE

Anders Behring Breivik, dünyanın en insani ve lüks hapishanesi olarak bilinen Halden Fengsel'de kalacak. 'Halden Fengsel'e hapishane demek ise oldukça güç. Yapımı 10 yıl süren ve yaklaşık 252 milyon dolara mal olan hapishane, Norveç'in güneybatısında geniş bir alana yayılmış. Uyuşturucu kaçakçısından tecavüzcüye, katilden diğer başka suçlar işlemiş insanlara kadar pek çok 'kötü adam'ı içinde barındıran bir yer burası. Aslında tüm bu insanlara 'ev sahipliği' yaptığını söylemek bile mümkün.

2010 yılının nisan ayında açılan Halden Fengsel'de, kimi evde bulunmayan bir konfor ve düzen mevcut. Hapishanedeki hücrelerminimal bir tasarımla döşenmiş. Norveç'in ikinci en büyük hapishanesinde suçluların spor yapabilmesi içi dev bir jimnastik salonu ve tırmanma duvarı bulunuyor. Hapishanede ayrıca bir dişçi ve müzik odası da var. Müzik öğretmeni Charlott Renee Sandvik Clasen, Time dergisine "Amacımız mahkumların insani şartlarda yaşamasını sağlamak. Onlara birer öğrenci gibi davranıyoruz" şeklinde konuşuyor. Gardiyanların yarısı kadınlardan oluşuyor. Çünkü bunun daha az gergin bir ortam sağlayacağı düşünülüyor.

Geçen yılki açılış töreninde konuşan Vali Are Holidal, "Norveç hapishane sisteminde insan hakları ve saygı en önem verdiğimiz hususlardır. Bunları inşaa edip suçlulara eğitim ve iş yoluyla güven vermek istiyoruz. Ancak bu şekilde daha iyi birer insan olabilirler" açıklamasında bulunmuştu.

NORVEÇ'TE 76 KİŞİ ÖLMÜŞ

Ölü ve yaralı sayısında hata yaptıklarını belirten Norveç polisi, 93 olan ölü sayısını 76'ya indirdi.

Norveç polisi, geçen cuma günü Utöya adasında düzenlenen silahlı saldırıda ölenlerin sayısını 68'e düşürdü, Oslo'da öldürülenlerinin sayısının da 8'e çıktığını bildirdi.

Başkent Oslo'nun merkezinde düzenlenen bombalı saldırı ile ardından Utöya adasında İşçi Partisinin kampına katılan gençlere yönelik silahlı saldırıda ölenlerin sayısı böylece 76'ya çıktı.

Daha önceki açıklamalarda Oslo'da ölenlerin sayısı 7, Utöya'da öldürülenlerin sayısı da 86 olarak verilmişti.

AVUKATI: MAHKEMEYE GETİRİLİRKEN ÖLDÜRÜLMEYİ BEKLİYORDU

Norveç'teki saldırıları düzenleyen Anders Behring Breivik'in mahkemeye nakli sırasında ya da mahkemeye vardığında öldürülmeyi beklediği belirtildi.

Saldırganın avukatı Geir Lippestad, devlet televizyonu NRK'ya yaptığı açıklamada, müvekkilinin birçok kez öldürülmeyi beklediğini söylediğini bildirdi.

Müvekkilinin şaşkın olmadığını, olayları sükunetle karşıladığını da belirten avukat, Breivik'in yaşadığı ülke hakkında diğer Norveçlilerden tamamen farklı düşüncelere sahip olduğunu da söyledi ve ''Biz diğer Norveçlilerden tamamen farklı bir gerçeklik anlayışına sahip. Örneğin Norveç'te cezaevlerinde işkence olduğuna inanıyor'' dedi.

Bu arada saldırganın mahkemeye getirilişi sırasında sadece 2 kişinin aracına vurduğu ve hakaret ettiği belirtildi.

NORVEÇ'İ KURTARMAK İSTEMİŞTİ

Norveç'i kana bulayan Anders Behring Breivik, yasalarda müebbet hapis olmadığı için yalnızca 21 yılda serbest kalabilir. Breivik, çıktığı mahkemede Norveç'i ve Batı Avrupa'yı İslamileşmekten kurtarmak için yaptığını söylemişti. Amacının mümkün olduğunca çok insan öldürmek olmadığını, güçlü bir sinyal vermek istediğini belirten Breivik, ülkeye Müslüman ithal ettikleri için İşçi Partisi'nin saldırıyı hak ettiğini ifade etmişti.

"İKİ HÜCRE DAHA VAR"

Dün ilk kez hâkim karşısına çıkarılan aşırı sağcı saldırgan, eylemleri gerçekleştirdiğini kabul etmiş, ancak suçsuz olduğu savunmasını yapmıştı.

Eylemleri yalnız işlediğini söyleyen Anders Behring Breivik, ancak organizasyonları içinde iki hücre yapılanması daha bulunduğunu öne sürmüştü. Breivik Oslo saldırıları öncesinde internette yayımlanan notlarda, kendilerini "Tapınak Şövalyeleri" olarak adlandıran, Avrupa çapındaki 80 hücreden biri olduğunu öne sürmüştü.

Norveç basınına göre emniyet yetkilileri, Breivik'in ifadelerini inandırıcı bulmuyor ancak incelemelerini sürdürüyor. Aşırı sağcı ve köktendinci Hrıstiyan görüşleri savunan zanlı, saldırılar öncesinde hazırladığı manifestoda, eylemlerin ardından "propaganda" safhasından söz etmiş, soruşturma ve dava süresince propaganda yapılmasını önermişti.

Dün ilk kez hakim karşısına çıkarılan zanlının duruşması, propagandayı engellemek için basına kapalı gerçekleştirilmiş, saldırganın duruşma sırasında üniforma giyme talebi de reddedilmişti. Hakim, Anders Behring Breivik'in tutukluluk halinin sürmesine karar vermişti.

KATLİAM YAPARKEN MÜZİK DİNLEMİŞ

Norveç’i kana bulayan Anders Behring Breivik’in, katliam yaptığı esnada İngiliz şarkıcı ve besteci Client Mansell dinlediği anlaşıldı. Breivik, internette yayımlanan 1,500 sayfalık günlüğünde, dinlediği parçayı korkusunu bastırmaya yardımcı olan “son derece güçlü bir parça” olarak tanımladı.

Aşırı sağcı terörist Breivik, Utoya adasındaki gençlik kampında yapacağı katliam esnasında, Lux Aeterna olarak bilinen besteyi iPod’una yükleyeceğini ve “tekrar” moduna alarak en yüksek seste dinleyeceğini yazdı.

Son derece ünlü bir beste olan Lux Aeterna, Yüzüklerin Efendisi üçlüsündeki savaş sahnelerinde kullanıldığı gibi, uyuşturucu bağımlılarını konu alan Requiem for a Dream adlı filmin müziğiydi.Breivik, kendisini ölümcül saldırıya nasıl hazırlayacağını şu satırlarla anlattı:
“Operasyon anında ruh halimin nasıl olacağını tahmin edemem… Operasyon bir steroid döngüsü esnasında olacak ve daha da önemlisi; efedrin kanıma boşalırken yaşanacak. Böylece saldırganlığım, fiziksel gücüm ve zihinsel dikkatim en az yüzde 50-60 artıracak ama muhtemelen yüzde 100’e çıkacak.”

“Ek olarak, iPod’umu en yüksek sesle dinleyerek gerekli olduğu halde korkumu bastırmak için kullanacağım. Lux Aeterna’nın Clint Mansell versiyonu çok güçlü bir parça olduğu için sadece onu tekrar modunda dinleyebilirim. Bu faktörlerin bir araya gelmesi (çok yoğun eğitimin, simülasyon çalışmalarının, süper zırhın ve silahların üstüne eklendiğinde) sizi oldukça işine odaklanmış ve ölümcül, tek kişilik orduya çeviriyor.”

Breivik günlüğünde, “ Lux Aeterna’nın sevdiği bir parça olduğunu” ve “sonsuz ışık anlamına gelen adını uygun bir başlık olarak gördüğünü” belirtti.

Norveçli cani şöyle devam etti: “Parçayı yüzlerce defa dinledim ve hiç sıkılmadım… Büyük bir ilham veriyor ve içinizde çekici bir öfke uyandırıyor. Yüzüklerin Efendisi’nde, bu parçanın iyi bir versiyonu (bence en iyisi Requiem for a Tower), en büyük savaşlardan birinde çatışmanın en yoğun olduğu sahnelerde çalınıyor. Bana ilham verebildiği sürece, bu sizin için de işe yarayabilir. İnsanı canlandıran bir sanat parçası.”

Londra’da uzun zaman geçirdiği bilinen 32 yaşındaki Brievik’in, mnifestosunu yazarken kentteki sağcı görüşlerden de yararlandığına inanılıyor.

Breivik notlarında BBC’de Top Gear adlı programı sunan Jeremy Clarkson’a değiniyor ve “televizyondaki en komik programlardan biri olduğunu” belirtiyor.

“İdeolojik yolculuk – öğretilmiş çok kültürlülükten Muhafazakar Devrime kadar” adlı bir başlık altında, “ilerideki çalışmalar” başlığı bulunuyor. Burada, BBC’nin belgesel serisi Dispatches’ın “Undercover Mosque” adlı bölümü listelenmiş.

Brievik aynı zamanda “America Alone” adlı kitabında 7 Temmuz 2005 tarihinde Londra’daki saldırılardan bahseden Kanadalı sağcı yazar Mark Steyn’den de bahsediyor. Birevik, Steyn’in şu alıntısına yer vermiş: “… Yorkshire halkı patates kızartması, balıkla ve kriketle beslenirken ve Londra metrosunda gürültülü İngiliz pop müziği çalarken, “yeniden ilkelleşmiş adam” fenomeninin dünyanın dört bir yanına başarıyla ihraç edildiği düşünülebilir.”

NORVEÇ BAŞBAKANI STOLTENBERG: NORVEÇ DEĞİŞECEK AMA DEMOKRASİ VE AÇIKLIK DEĞERLERİNE BAĞLI KALACAK

Norveç Başbakanı Jens Stoltenberg, 76 kişinin öldüğü saldırıların ardından ülkesinin bugüne kadar hiç olmadığı kadar değişeceğini ancak demokrasi ve açıklık değerlerine bağlı kalmaya devam edeceğini söyledi.

BBC'ye demeç veren Başbakan, ''Norveç'in değişeceğini düşünüyorum. Öncesi ve sonrası olacak ama yine de her zaman demokrasi ve açıklık değerlerine bağlı kalan, insanları aktif olmaya, kendilerini güvenli hissettikleri ölçüde siyasi yaşama katılmaya teşvik eden bir toplum olacağız'' dedi.

Resmi konutunda demeç veren Başbakan, ülkesinin terör eylemlerine hedef olmaya hazırlıklı olduğunu ancak böyle bir şiddeti asla tahayyül etmediklerini söyledi ve ''Norveç herkesin kendisini yakın hissettiği bir ülke. Daha önce hiç böyle bir olay yaşamadık. Cuma günkü eyleme benzer bir eyleme rastlamak için İkinci Dünya Savaşı'na kadar gitmek gerek'' ifadesini kullandı.

Stoltenberg, ''Norveç yasta, hala şokta ama insanların birbirlerini teselli ettiği, birbirlerine yardım ettiği birleşik bir Norveç de görüyoruz'' dedi.

32 yaşındaki Anders Behring Breivik, duruşmada saldırıları düzenlediğini kabul etmişti.

Anders Behring Breivik'in Avrupa'daki aşırı sağ hareketlerle bağlantısının bulunup bulunmadığı sorusu üzerine de Başbakan, polis soruşturmasının sona ermesini beklemek istediğini belirtti ve ''İnsanlar çalışmalarını tamamladığında uluslararası bağlantılar ve bu korkunç suçun diğer boyutları hakkında daha fazla bilgimiz olacak. Hiçbir toplum terör eylemlerinden, şiddet olaylarından kendisini yüzde 100 koruyamaz'' diye konuştu.

SALDIRGANIN ADI, BİR ALIŞVERİŞİNDEN DOLAYI MART AYINDA GÜVENLİK GÜÇLERİNE BİLDİRİLMİŞ

Anders Behring Breivik'in adının, Mart ayında yaptığı bir alışverişten dolayı güvenlik güçlerine bildirildiği ortaya çıktı.

Norveç Polis Güvenlik Ajansı (PST) Müdürü Janne Kristiansen, saldırganın Mart ayında Polonya'da kimyasal ürünler satan bir dükkandan 120 kuron (yaklaşık 15 avro) harcadığını, bu yüzden de isminin kendilerine gönderilen 50-60 kişilik bir listede yer aldığını ancak miktarın düşük olması nedeniyle takibe alınmadığını anlattı.

Kristiansen, devlet televizyonu NRK'ye yaptığı açıklamada, ''Kimyasal ürünler satan bu dükkan izleniyordu'' dedi.

PST'ye birçok kişi hakkında birçok ihbar geldiğini de belirten Kristiansen, ''İsimleri öylesine kayıtlarımıza alma hakkımız bulunmuyor ama bu kişiler hakkında bir şey söz konusu mu ya da elimizdeki başka istihbaratlarla bağlantıları var mı gibi araştırma yapılıyor. Bununla birlikte Behring Breivik hakkında kesinlikle bir şey yoktu. İnanılmaz biçimde kanunlara saygılı bir hayat sürmüş'' diye konuştu.

SALDIRGANIN BABASI: BU KADAR İNSANI ÖLDÜRECEĞİNE KENDİNİ ÖLDÜRMELİYDİ

Norveç'te 76 kişinin ölümüne yol açan saldırıları düzenleyen Anders Behring Breivik'in babası, oğlu için ''bu kadar insanı öldüreceğine kendini öldürmeliydi'' diye konuştu.

Saldırganın babası Jens Breivik, Fransa'nın güneyindeki Cournanel'de TV2 kanalına yaptığı açıklamada, ''Bu kadar çok insanı öldüreceğine kendini öldürseydi'' ifadesini kullandı.

Eski bir diplomat olan baba Brievik, son 15 yıldır oğluyla irtibatı olmadığını da belirttiği açıklamasında, ''Artık onunla bir daha irtibatım olmaz'' dedi.

Jens Brievik bu açıklamayı sırtı dönük vaziyette, yakında konuşlanan 2 jandarma eşliğinde yaptı.

ŞİDDET KARŞITI GÖSTERİLERE EN AZ 100 BİN KİŞİ KATILDI

Veliaht Prens Haakon da kalabalığa hitaben yaptığı konuşmada, "Bu akşam sokaklar sevgiyle doldu" dedi.

Polis yetkilisi Ola Krokan, yaptığı açıklamada, Oslo'daki gösteride en az 100 bin kişinin bulunduğunu söyledi.

Ülkedeki diğer kentlerde de şiddet karşıtı gösteriler düzenlendiği bildiriliyor.

ADALET BAKANI POLİSE TEŞEKKÜR ETİ

Norveç Adalet Bakanı Knut Storberget, başkent Oslo ve Ütoya adasında cuma günü düzenlenen saldırıların ardından gösterdiği çabalar dolayısıyla Norveç polisini övdü.

Adalet Bakanı Storberget, adadaki katliama müdahalede geç kaldığı eleştirilerine rağmen polisin "inanılmaz" bir çalışma yaptığını söyledi.

Storberget, Oslo Emniyet Müdürü ile görüşmesinden sonra gazetecilere yaptığı açıklamada, özellikle basında çıkan polisle ilgili eleştirilere karşılık, "Açık ve eleştirel yaklaşımımız olması çok önemli, ancak her şeyin bir zamanı var" dedi.

Suçunu kabul eden Norveçli Anders Behring Breivik'in başkent Oslo'daki saldırılarının ardından Ütoya'daki gençlik kampında yaptığı katliamda 76 kişi yaşamını yitirmişti.

İNTERPOL NORVEÇ'İ 4 AY ÖNCE UYARMIŞ

Oslo'daki katliamın faili olan İslam karşıtı saldırganın aylar önce Interpol'ün dikkatini çektiği, Norveç'e bilgi verildiği ortaya çıktı. Dünyayı dehşete düşüren katliam hakkında yeni soru işaretleri yanıt bekliyor

Uluslararası güvenlik birimlerinin, Oslo saldırganı aşırı sağcı Anders Behring Breivik hakkında Norveç makamlarını daha önce uyardıkları ortaya çıktı.

Norveç Emniyet Teşkilatı PST'nin Genel Müdürü Janne Kristiansen, Interpol tarafından Mart ayında gönderilen ve Polonya'daki şüpheli bir kimyasal madde üreticisinden malzeme alan 50-60 kadar Norveçlinin isimlerinin bulunduğu listede, saldırganın adının da yer aldığını doğruladı.

Norveç gazetesi VG'ye açıklamalarda bulunan Kristiansen, saldırgan Breivik tarafından sipariş edilmiş olan yaklaşık 15 euroluk malzemenin çok önemli görülmediğini, Breivik'in bugüne kadar hiçbir adli suç kaydının bulunmaması nedeniyle soruşturma da açılmadığını kaydetti. Emniyet Genel Müdürü, "Eski Alman Stasi casusları bile bu kişinin gerçek niyetini ortaya çıkaramazdı diye düşünüyorum" sözleriyle emniyet teşkilatını savundu.

HÜKÜMET ELEŞTİRİLERİ GERİ ÇEVİRDİ

Norveç polisi, saldırının ardından bazı uzmanlarca, sadece yurt dışı kaynaklı terör ve İslamcı tehdit üzerine yoğunlaşıp, ülke içindeki aşırı sağcı tehdidin ciddiyetini kavrayamamakla eleştirilmişti. Saldırganın Utöye adasında silahlı saldırıya başlamasının ardından, polisin olaya yaklaşık bir saat geç müdahale etmesi de tartışmalara yol açmıştı. Emniyet teşkilatı ise bombalı saldırının ardından özel terörle mücadele birimlerinin kent merkezine yöneldiğini, adaya ulaşımda yaşanan sıkıntılar nedeniyle müdahalede gecikildiğini kaydetmişlerdi.

Ancak Adalet Bakanı Knut Storberget, Oslo Emniyet Müdürü ile görüşmesinden sonra gazetecilere yaptığı açıklamada Norveç polisini övdü. Storberget, polisin "inanılmaz" bir çalışma yaptığını söyledi.

kaynak
 

Ekli dosyalar

  • breivikk.jpg
    breivikk.jpg
    24.6 KB · Görüntüleme: 649
bu adamın amacı fikirlerini yaymak ve bu yolda başarılı bir şekilde ilerliyor.Adamın fikirlerinden tut yaşantısına kadar herşeyi bilir olduk medya sayesinde.1500 sayfalık manifestosu var,yeni bir akım oluşturmaya çalışıyor ve bu gidişle oluşturacak..
 
Geri
Üst