Newwave
Altın Üye
Buzdan Kalpler...
Buzdan kalplerdi ayazıyla içimi üşüten, ben sadece ellerimi ısıtmaya çalışırken, yüreğimi onlardan koruduğumu sanırken, kalbim buzlaşmış ben farkında olmadan.
Bir çocuk gülüşünde neşelenmediğim zaman, rüzgarın önüme düşürdüğü yaprağa basıp geçtiğim zaman farkettim üşüyenin ellerim değil yüreğim olduğunu...
Onlar söyledi ben bildim; beceriksiz eksik bir kelebek olduğumu kozasından aceleyle dışarıya uğramış, kısacık ömürlü bir kelebek... Tamamlanmaya çalıştım sırf ellerim biraz ısınsın diye, tüm parçalarımı söküp tekrar tekrar birleştirdim, yenilerini ekledim kimi zaman, ama her birleşmede ''İç'' im fazla geldi buzdan kalplere...
Kendim için olamazdı, kendimi bu kadar kırıp içimi açıp buzdan kalplere gösterme telaşım. Sanki sadece bilsinler istedim, içimi çıkartıp onlara vermek istedim, kısacık bile olsa bir an ben gibi baksınlar kendilerine diye.
Onlarla ilgili her ayrıntıyı içime nasıl sığdırdığımı, her bakışı, her kelimeyi, her detayı nasıl sakladığımı, küçücük iyilikleriyle kocaman yaraları nasıl sarmaya çalışığımı, buzdan her dokunuşlarının içimi nasıl kanattığını görsünler , hissetsinler istedim. Belki sadece bu şekilde buzdan eldivenlerini çıkartıp ellerimi avuçlarına alabilirler diye, ellerim belki biraz ısınır diye... Ama olmadı, buzdan eldivenlerin altında buzdan eller, ardında buzdan kalpler vardı...
Öylesine üşümüş ki yüreğim -kendinden uzakta- buzdan kalplerin ayazında, yığılıp kaldı içimde isteksizce, tamamen içime kaçarak kurtulmaya çalışıyor, herkesten, herşeyden, en çok da başka bir buzdan kalbin ayazından... Kalbimin kelimelerini sindirip, sadece ağzıma gelenle idare etmemi söyleyip, susuyor öfkesini...
Buzdan bir kalbe dönmesin de sussun,
Kimsenin anlam veremediği ufak kötülüklerle acısında sussun,
İç'siz bir gövdeye döndürmesin beni de sussun...
İnsan kendine yaptığı yolculuklardan hafiflemiş bir yürekle döner demiştim.
Yüreğimde kendine gidiyor işte... Biliyorum ki dönüşünde yine beraber sarkı söyleyeceğiz, kelimelerle dans edeceğiz, yine yollara düşeceğiz, hayallerimiz olacak yollara , yolculuklara dair, Yıldızımızı takip edeceğiz yine, kitaplar değil bir çocuk gülümsemesi anlatacak bize mutluluğu, , eğilip o yaprağı alacağız yerden, rüzgarın hediyesidir diye en sevdiğimiz kitabın arasında saklayacağız...
Biraz dinlensin, nefes alsın, ikna olsun tekrar hayal kurmaya, biraz ısınsın, ısınsın ki buzdan kalpler ona ulaşmadan erisin...