karizma_5
karizmatik
Buruk Bir Aşk Hikayesi
( Bu bir kadinin yasadigi bir ask hikayesi kendi anlatimiyla yerlestiriyorum hiç bir degisiklik yapmadan)
Sizlere başımdan geçen buruk bir aşk hikayemi anlatamak istiyorum.
S...'la 1995 yılında tanıştım.Beni ona ilk çeken şey gülüşüydü.Hayatımda ilk defa bir erkeğin bu kadar güzel güldüğünü görüyordum.O gülüşü beni çok etkilemişti.İkimiz de o zamanlar 20 yaşındaydık.
Yanyana dükkanlarda çalışıyoruk. S... bir teknik serviste ben de güzellik salonunda çalışıyorduk.
Patronlarımız evli olduğu için biz de her dakika beraber olma imkanını buluyorduk.Sabah kahvaltılarını ve de öğlen yemeklerinde hep bir arada yerdik...
Tabiiki böylece arkadaşlıkla başlayan ilişkimiz kısa sürede sevgili durumuna dönüştü.İkimiz de bu durumdan son derece memnunduk. Akşamları da beni evime kadar bırakıyordu.Eve giden o yolun bitmesini ikimiz de istemiyorduk.Bu şekilde devam ederken ilişkimiz iki ay sonra S...'a askerlik çağrısı geldi.Bu birbirimizden 1,5 yıl uzak kalacağımız anlamına geliyordu...
Bu durum ikimiz için de çok ama çok zordu.Yapılacak bir şey yoktu, gitmesi gerekiyordu.Bundan kaçış yoktu.
En sonunda S...'ın askere gideceği gün geldi.Sabah yola çıkmadan önce benim yanıma geldi ve vedalaştık.
S... askere gittikten sonra bir hafta kendime gelemedim.Çünkü; onun yokluğuna alışmak benim için çok zor oldu...
Böylece aradan 3 ay geçti ve S... dağıtım iznine geldi.Bana işyerimden de izin verdiler ve bir tam günü beraber geçirdik.İkimiz de çok mutluyduk, yine bir aradaydık.Bunu kelimelerle ifade etmek imkansızdı...
Yine ayrılma zamanız geldişti.Ne de olsa sayılı gün çabuk geçiyordu.S... usta birliğine gitmek için yola çıktı.Askerliğinin geri kalan kısmını Tunceli'nin Pülümür ilçesinde yapacaktı.Bunu öğrendiğim zaman çok endişelenmiştim.Çünkü S...'a bir şey olmasından çok kokmuştum.Ama neyse ki hiçbir şey olmadan askerliği bitti...
S... sadece benim hayatımı mahvetti.Başka da bir şey yapmadı zaten.Askerliğinin birmesine 3-4 ay kala ona yılbaşı için izin verdiler.Yılbaşında 4-5 günlüğüne de olsa gelmişti.O sene de yılbaşı tatili 5 gündü.Yine biz bütün bir günü beraber geçirdik.Sinemaya gittik, bol bol dolaşıp, hasret giderdik.
Bu sefer S... birliğine dönerken vedalaşmadık.Ne de olsa askerliğinin bitmesine çok az bir süre kalmıştı.Biz de gitmeden bir gün önce telefonda konuştuk.S...'da ertesi gün yola çıkıp, birliğine gitti.O gelinceye kadar da sürekli telefonda görüştük...
En sonunda S...'ın askerliği bitti.Geldiğini bildirmek için bizim evi arayıp annemle görüşmüştü, ve annem de bana bildirdi.Ben de onun geldiğini duyunca çok sevindim ve onun evinden aradım.Ama o evde yoktu ben de beni araması için not bıraktım.Bir kaç gün boyunca bu durum devam etti.S... beni hiç aramadı...
Bir gün işten eve dönerken otobüsle giderken S...'ı servis arabasının içinde gördüm.Ertesi gün onu işyerinden aradım.Geldiğinden beri sana ulaşmaya çalışıyorum niye beni armadın dedim.Benimle çok soğuk konuştu.Sanki bir yabancıyla konuşuyor gibiydi.Ne olduğunu sorduğum da ise bana nişanlandığını söyledi....
O an çok kötü oldum. Bütün kelimeler boğazıma düğümlendi ve hiç bir şey söyleyemedim...
Sadece ona sesim titreyerek mutluluklar diledim ve rahatsız ettiğim için özür dileyerek telefonu kapattım...
Sanki bütün dünyamın yıkıldığını hissettim. Çok kötü oldum...
Çünkü; evleneceğim adam bana başka birisiyle nişanlandığını söylüyordu...
Bu olanlara inanamıyordum. Bunu bana nasıl yapar diye ona ve de kendime çok kızdım...
Uzun süre kendimle mücadele ettim. Sonunda daha fazla dayanamıyarak, bir ay sonra eski çalıştığım dükkana gittim...
Bu sefer de onun evlendiğini öğrendim...
Artık bütün umudumu da yitirmiştim. Çünkü, onu sonsuza kadar kaybetmiştim.. Onu hayatımın bütün karelerinden çıkarmaya karar verdim...
Öncelikle bana S...'ın bana askerdeyken yazdığı mektup ve resimleri yırtıp attım...
Ama yine de onu unutamıyordum..
Bir türlü bu durumdan kurtulamıyordum. En sonunda korktuğum şey başıma geldi ve depresyona girdim...
Bir ay içinde 6-7 kilo verdim...
Bu duruma daha fazla dayanamıyordum. En sonunda kendimi toparlamaya karar verdim.. Herşeye rağmen hayat devam ediyordu.
Bu arada S... evleneli 5 ay olmuştu. Ben biraz da olsa kendimi toparlamıştım ki; S... evi arayıp, annemden iş telefonumu istemiş ve beni aradı...
O akşam iş çıkışı buluştuk...
Beni hala çok sevdiğini söyledi. Karısı onu kandırmış ve de ona hamile olduğunu söylemiş. S...'da bu yüzden onunla evlenmiş. Ama evlendikten sonra S...'a hamile olmadığını söylemiş...
Herşeyi olduğu gibi anlattı ve de bana yaşattığı üzüntüler için de benden özür diledi...
Ayrıca da karısından boşanacağını söyledi. Benden biraz sabırlı olmamı istedi. Ben de onu affettim...
Başka ne yapabilirdim ki; onu hala çok seviyordum...
Aradan aylar geçti ve S... boşanmak ile ilgili hiç bir şey yapmıyordu. Bu durum benim hiç hoşuma gitmemeye başladı. Bunu ona da söyledim...
"Biraz daha sabret güzelim" dedi. Beni yine kandırdı..
Bu arada ben işten ayrıldım. Yeni işim Maslak'taydı. Ondan uzak olmak istemişti. İşe gitmem kolay olsun diye de annanemin yanına taşındım. Böylece yine birbirimizden koptuk...
Tabiki S...'ın doğum gününe kadar...
Ben onun doğum gününü kutlamak için aradım. S... onu aramama çok sevindi...
Bir kaç gün sonra beni sormak için eve uğramış, annem benim annanemin yanında kaldığımı söylemiş.
Anneme bana ulaştırması için de kartını bırakmış. Annem de durumu hemen teyzeme bildirmiş...
Teyzem de S...'ı aramış. Bir daha beni üzmemesini için onunla çok sert konuşmuş ve bir daha beni aramamasını söyleyip, telefonu suratına kapatmış...
Bu olaydan 1-2 hafta sonra bizim evdeki televizyon bozuldu ve S...'ı arayıp, onu bizim eve çağırdım...
Televizyonu tamir etti ve böylece bizim ilişkimiz de yeniden başlamış oldu...
Onunla uzun uzun konuştuk...
Karısıyla boşanmaya karar vermişler. S... evden ayrılıp, kendisine Bostancı'da bir ev tutmuştu..
Bir hafta sonra pazar günü beni yengesiyle tanıştırmaya götürdü. Oradan da beni evine götürdü..
Onunla ilk defa başbaşa kalmıştık. İkimizde çok heyecanlandık...
Boşandıktan sonra neler yapacağımızı konuştuk...
Akşam beni annaneme bıraktı. Dönüşte yengesine giderken karısının abileri yolunu kesmişler ve karısının hamile olduğunu boşanma davasından vazgeçmesini söylemişler. Ama S... vazgeçmedi...
Söylenenlere inanmadığı için yengesiyle beraber karısını tahlil için doktora gönderdi. Bu sefer doğruydu..
Karısı hamileydi...
Bunu bana söylediğin zaman çok kötü oldum. Çünkü; S...'ı yine kaybediyordum. Ama S... yine de boşanma davasını geri almadı. Bu duruma daha fazla dayanamayan karısı bir gün S...'ın işyerine gelerek,
onu bıçakladı. Ama S... yine de vazgeçmedi. Bu olay sadece dava dosyalarının çoğalmasını sağladı...
S...'a yakın olmak için Koşuyolu'nda bir iş buldum...
Bu gergin durumlar devam ederken, S... bir gün işyerime geldi ve karısının yaptıklarını bana anlattı...
Bana da zarar vermesinden korktuğu için bir daha bir araya gelmemek üzere sonsuza kadar ayrıldık...
O da karısına geri döndü...
Yani sonuçta doğru olanı yaptık...
Böylece bir buruk aşk hikayesi de bitmiş oldu...
alıntıdır
( Bu bir kadinin yasadigi bir ask hikayesi kendi anlatimiyla yerlestiriyorum hiç bir degisiklik yapmadan)
Sizlere başımdan geçen buruk bir aşk hikayemi anlatamak istiyorum.
S...'la 1995 yılında tanıştım.Beni ona ilk çeken şey gülüşüydü.Hayatımda ilk defa bir erkeğin bu kadar güzel güldüğünü görüyordum.O gülüşü beni çok etkilemişti.İkimiz de o zamanlar 20 yaşındaydık.
Yanyana dükkanlarda çalışıyoruk. S... bir teknik serviste ben de güzellik salonunda çalışıyorduk.
Patronlarımız evli olduğu için biz de her dakika beraber olma imkanını buluyorduk.Sabah kahvaltılarını ve de öğlen yemeklerinde hep bir arada yerdik...
Tabiiki böylece arkadaşlıkla başlayan ilişkimiz kısa sürede sevgili durumuna dönüştü.İkimiz de bu durumdan son derece memnunduk. Akşamları da beni evime kadar bırakıyordu.Eve giden o yolun bitmesini ikimiz de istemiyorduk.Bu şekilde devam ederken ilişkimiz iki ay sonra S...'a askerlik çağrısı geldi.Bu birbirimizden 1,5 yıl uzak kalacağımız anlamına geliyordu...
Bu durum ikimiz için de çok ama çok zordu.Yapılacak bir şey yoktu, gitmesi gerekiyordu.Bundan kaçış yoktu.
En sonunda S...'ın askere gideceği gün geldi.Sabah yola çıkmadan önce benim yanıma geldi ve vedalaştık.
S... askere gittikten sonra bir hafta kendime gelemedim.Çünkü; onun yokluğuna alışmak benim için çok zor oldu...
Böylece aradan 3 ay geçti ve S... dağıtım iznine geldi.Bana işyerimden de izin verdiler ve bir tam günü beraber geçirdik.İkimiz de çok mutluyduk, yine bir aradaydık.Bunu kelimelerle ifade etmek imkansızdı...
Yine ayrılma zamanız geldişti.Ne de olsa sayılı gün çabuk geçiyordu.S... usta birliğine gitmek için yola çıktı.Askerliğinin geri kalan kısmını Tunceli'nin Pülümür ilçesinde yapacaktı.Bunu öğrendiğim zaman çok endişelenmiştim.Çünkü S...'a bir şey olmasından çok kokmuştum.Ama neyse ki hiçbir şey olmadan askerliği bitti...
S... sadece benim hayatımı mahvetti.Başka da bir şey yapmadı zaten.Askerliğinin birmesine 3-4 ay kala ona yılbaşı için izin verdiler.Yılbaşında 4-5 günlüğüne de olsa gelmişti.O sene de yılbaşı tatili 5 gündü.Yine biz bütün bir günü beraber geçirdik.Sinemaya gittik, bol bol dolaşıp, hasret giderdik.
Bu sefer S... birliğine dönerken vedalaşmadık.Ne de olsa askerliğinin bitmesine çok az bir süre kalmıştı.Biz de gitmeden bir gün önce telefonda konuştuk.S...'da ertesi gün yola çıkıp, birliğine gitti.O gelinceye kadar da sürekli telefonda görüştük...
En sonunda S...'ın askerliği bitti.Geldiğini bildirmek için bizim evi arayıp annemle görüşmüştü, ve annem de bana bildirdi.Ben de onun geldiğini duyunca çok sevindim ve onun evinden aradım.Ama o evde yoktu ben de beni araması için not bıraktım.Bir kaç gün boyunca bu durum devam etti.S... beni hiç aramadı...
Bir gün işten eve dönerken otobüsle giderken S...'ı servis arabasının içinde gördüm.Ertesi gün onu işyerinden aradım.Geldiğinden beri sana ulaşmaya çalışıyorum niye beni armadın dedim.Benimle çok soğuk konuştu.Sanki bir yabancıyla konuşuyor gibiydi.Ne olduğunu sorduğum da ise bana nişanlandığını söyledi....
O an çok kötü oldum. Bütün kelimeler boğazıma düğümlendi ve hiç bir şey söyleyemedim...
Sadece ona sesim titreyerek mutluluklar diledim ve rahatsız ettiğim için özür dileyerek telefonu kapattım...
Sanki bütün dünyamın yıkıldığını hissettim. Çok kötü oldum...
Çünkü; evleneceğim adam bana başka birisiyle nişanlandığını söylüyordu...
Bu olanlara inanamıyordum. Bunu bana nasıl yapar diye ona ve de kendime çok kızdım...
Uzun süre kendimle mücadele ettim. Sonunda daha fazla dayanamıyarak, bir ay sonra eski çalıştığım dükkana gittim...
Bu sefer de onun evlendiğini öğrendim...
Artık bütün umudumu da yitirmiştim. Çünkü, onu sonsuza kadar kaybetmiştim.. Onu hayatımın bütün karelerinden çıkarmaya karar verdim...
Öncelikle bana S...'ın bana askerdeyken yazdığı mektup ve resimleri yırtıp attım...
Ama yine de onu unutamıyordum..
Bir türlü bu durumdan kurtulamıyordum. En sonunda korktuğum şey başıma geldi ve depresyona girdim...
Bir ay içinde 6-7 kilo verdim...
Bu duruma daha fazla dayanamıyordum. En sonunda kendimi toparlamaya karar verdim.. Herşeye rağmen hayat devam ediyordu.
Bu arada S... evleneli 5 ay olmuştu. Ben biraz da olsa kendimi toparlamıştım ki; S... evi arayıp, annemden iş telefonumu istemiş ve beni aradı...
O akşam iş çıkışı buluştuk...
Beni hala çok sevdiğini söyledi. Karısı onu kandırmış ve de ona hamile olduğunu söylemiş. S...'da bu yüzden onunla evlenmiş. Ama evlendikten sonra S...'a hamile olmadığını söylemiş...
Herşeyi olduğu gibi anlattı ve de bana yaşattığı üzüntüler için de benden özür diledi...
Ayrıca da karısından boşanacağını söyledi. Benden biraz sabırlı olmamı istedi. Ben de onu affettim...
Başka ne yapabilirdim ki; onu hala çok seviyordum...
Aradan aylar geçti ve S... boşanmak ile ilgili hiç bir şey yapmıyordu. Bu durum benim hiç hoşuma gitmemeye başladı. Bunu ona da söyledim...
"Biraz daha sabret güzelim" dedi. Beni yine kandırdı..
Bu arada ben işten ayrıldım. Yeni işim Maslak'taydı. Ondan uzak olmak istemişti. İşe gitmem kolay olsun diye de annanemin yanına taşındım. Böylece yine birbirimizden koptuk...
Tabiki S...'ın doğum gününe kadar...
Ben onun doğum gününü kutlamak için aradım. S... onu aramama çok sevindi...
Bir kaç gün sonra beni sormak için eve uğramış, annem benim annanemin yanında kaldığımı söylemiş.
Anneme bana ulaştırması için de kartını bırakmış. Annem de durumu hemen teyzeme bildirmiş...
Teyzem de S...'ı aramış. Bir daha beni üzmemesini için onunla çok sert konuşmuş ve bir daha beni aramamasını söyleyip, telefonu suratına kapatmış...
Bu olaydan 1-2 hafta sonra bizim evdeki televizyon bozuldu ve S...'ı arayıp, onu bizim eve çağırdım...
Televizyonu tamir etti ve böylece bizim ilişkimiz de yeniden başlamış oldu...
Onunla uzun uzun konuştuk...
Karısıyla boşanmaya karar vermişler. S... evden ayrılıp, kendisine Bostancı'da bir ev tutmuştu..
Bir hafta sonra pazar günü beni yengesiyle tanıştırmaya götürdü. Oradan da beni evine götürdü..
Onunla ilk defa başbaşa kalmıştık. İkimizde çok heyecanlandık...
Boşandıktan sonra neler yapacağımızı konuştuk...
Akşam beni annaneme bıraktı. Dönüşte yengesine giderken karısının abileri yolunu kesmişler ve karısının hamile olduğunu boşanma davasından vazgeçmesini söylemişler. Ama S... vazgeçmedi...
Söylenenlere inanmadığı için yengesiyle beraber karısını tahlil için doktora gönderdi. Bu sefer doğruydu..
Karısı hamileydi...
Bunu bana söylediğin zaman çok kötü oldum. Çünkü; S...'ı yine kaybediyordum. Ama S... yine de boşanma davasını geri almadı. Bu duruma daha fazla dayanamayan karısı bir gün S...'ın işyerine gelerek,
onu bıçakladı. Ama S... yine de vazgeçmedi. Bu olay sadece dava dosyalarının çoğalmasını sağladı...
S...'a yakın olmak için Koşuyolu'nda bir iş buldum...
Bu gergin durumlar devam ederken, S... bir gün işyerime geldi ve karısının yaptıklarını bana anlattı...
Bana da zarar vermesinden korktuğu için bir daha bir araya gelmemek üzere sonsuza kadar ayrıldık...
O da karısına geri döndü...
Yani sonuçta doğru olanı yaptık...
Böylece bir buruk aşk hikayesi de bitmiş oldu...
alıntıdır