ςคﻮคtคא_кђคภร khans' Alıntı:
Bu watandaş burda ne demek istemiş acaba?
Bir müsellesin mesaha-i sathiyesi,
kaidesiyle irtifaının hasıl-ı darpının nısfına müsavidir.
Sevgili Çağatay, senin vatandaş (watandaş değil!!!!) burada (burda değil!!!) osmanlıca dilinde bir üçgenin yüzölçümünün formülünü vermiş. Türkçe karşılığı "Bir üçgenin yüzölçümü tabanının yüksekliğine çarpımının yarısına eşittir." cümlesidir. Adına "Osmanlıca" denen dil, Türkçe temel yapısı içinde Arapça, Farsça ve sonraları Fransızca sözcükleri içeren bir "kültür". Öyle bir "kültür" ki Osmanlıca yazılmış bir yazıyı, Arap da İranlı da Fransız da Türk de anlamıyor. Ayrıca Cumhuriyet öncesi yazılan ve konuşulan "Osmanlıca"nın Anadolu'da ne kadar kullanıldığı, sıradan yurttaşça ne kadar anlaşılabildiği, daha doğrusu anlaşılamadığı da belli.
Benim asıl merak ettiğim, senin bu mesajı ne amaçla yazdığın?
saygılar...