Bu haber Erdoğan’a armağan olsun

ramo46

New member
HH Üyesi
Katılım
2 Mar 2008
Mesajlar
1,913
Reaction score
0
Puanları
0
ORİJİNALİ müthiş. Çeviri doğru, ama haberin orijinalini okuyunca, Tayyip Erdoğan’ın daha on fırın
ekmek yemesi gerektiği ortaya çıkıyor.

İfade özgürlüğünü anlayabilmesi açısından. El oğlunun haberi nasıl yazdığını görmesi açısından.

Almanca bilse, haberin orijinalini görmesi gerekenlerden biri de, Zahid Akman. Çünkü, sözünü ettiğim
haber kendisiyle ilgili. Türk medyasında ona dönük haberlere desteksiz karşılık veren Akman, kendisiyle
ilgili haberi okuyabilse, dudağı uçuklar.

DER SPIEGEL ON LINE

Geçenlerde bizim basında Zahit Akman’ın Almanya’da kurulan bir kooperatifte ortaklığını anlatan bir haber yer alıyor.
Haberin kaynağı Almanya. Der Spiegel on line.

Der Spiegel kooperatifin binlerce Türk yatırımcıdan para topladığını, ancak 2007 Ekim ayında kooperatifin iflasını
açıkladığını aktarıyor. Kooperatifin ortakları arasında Zahid Akman’ın da bulunduğunu belirten haberde, yöneticiler
ve Akman’la ilgili dolandırıcılık ve iflasa sürüklemekten soruşturma başlatıldığı yazılıyor.

Bu haber hafta sonu pek çok gazete ve TV’de yayınlanıyor.

VURUCU SÖZCÜKLER

Türkçe’ye doğru çevriliyor. Hata yok.

Haberin orijinalini okuyorum, kullanılan sözcüklere bakıyorum, kendisiyle ilgili böyle bir haber görse,
Tayyip Erdoğan herhalde tavanda yürür, çıldırır. Akman da, yine boş atıp, dolu tutturmaya çalışır.

Kullanılan sözcükler inanılmaz ağır. Kooperatife para yatıranların durumu için, "aldatılan, dolandırılan"
anlamında Almanca’da en ağır sözcükler kullanılıyor. "Betrogen" Almanca’da ağır bir laf.

Küçük yatırımcının aldatılmışlığı, "kendilerine sunulan hayallere inananlar" olarak bir kez daha vurgulanıyor.

Ve Tayyip Erdoğan’ı çıldırtıcı bir bağlantı cümlesi:

"Erdoğan’ın güvendiği, kendisine yakın Zahid Akman hakkında, küçük yatırımcıları dolandırma ve şirketi
iflasa sürüklemekten dolayı, Frankfurt Savcılığı soruşturma açtı".

Erdoğan’a yakın, Erdoğan ona güveniyor. Ama, güvendiği adam hakkında dolandırıcılıktan soruşturma açılıyor.
Haberin devamında, Erdoğan’ın Akman’ı açıkça savunduğu belirtiliyor.

Spiegel’in haberinde Akman’ın avukatlarının itirazları da yer alıyor.

BOŞALAN FRENLER

Bizdeki haberlere, tarafsızlığın ihlal edildiği gerekçesiyle, isyan eden Erdoğan’a bu haber tam bir armağan.
Dönüp dolaşıp okuması, ifade özgürlüğü neymiş, anlaması açısından.

Eminim, bu haberin üslubunu, özünü anlarsa, ifade özgürlüğünün de, ne olduğunu anlaması kolaylaşır.

Haber dolandırıcılık iddiasıyla açılan soruşturmayı siyasallaştırmanın ta kendisi.

Yolsuzluk kokusunu aldığı anda, Batı Basınında frenler boşalıyor. Hele de, bir siyasal korumanın izlerini yakalarsa.

Öte yandan, Akman ne yapıyor? Bir söylediği ötekini tutmuyor. Deniz Feneri iddianamesinde adım bir kere geçiyor,
diyor, mahkemenin en ağır suçlamayı yönelttiği dört kişiden biri o. Yönetici değilim, diyor, yönetici olduğu ortaya çıkıyor.
Başbakan beni destekliyor, diyor, AKP Genel Başkan Yardımcısı, sanmam, böyle durumda destek vermez, diye karşılık veriyor.

Bir de, bunca suçlama ve TBMM Başkanı dahil, istifa etmesi gerektiği söylenince,

"onurlu bir duruşla görevime devam edeceğim" demez mi?

Fren boşalmada rekor Zahit Akman’a ait.

AKP örgütünde zor anlar

BUNCA kötü koku, bunca kavga, bunca karşılıklı hakaret ve ayyuka çıkan yolsuzluk iddiaları karşısında,

AKP sesiz ve derinden gitmeye devam ediyor.

AKP örgütü bildiği yolda gidiyor.

Hiç etkilenmeden. Kavgayı tepedekilere bırakıyor, kendisi doğrudan halkla bağlantıda. Bildiğiniz yöntemlerle.

Erzak ve kömür yardımı almış başını gidiyor. Ramazanda erzak yardımı daha da artmış durumda.

AKP örgütü evleri ziyarete devam ediyor. Evlerde kimin ne eksiği var, kimin neye ihtiyacı var, onları belirliyor,
arkasından gerekeni yapıyor.

Ancak, gittiği evlerde, eskiye göre şimdi farklı bir duruşla karşılaşıyor. Kömürü, erzağı alanların bir bölümü ses
çıkarmadan, bunları kabul ediyor. Bir bölümü ise, verileni yine alıyor, sormadan edemiyor:

"Bu yolsuzluk iddiaları doğru mu? Başbakan neden kavga ediyor? Neden bu kadar hırçın? RTÜK’çü o adam neden hala görevinde?
Başbakanın basına boykot çağrısı ayıp değil mi?"

AKP örgütü, hele de yerel seçimler yaklaşırken, çoktan işbaşı yapıyor. Ancak, geçim derdi, tepedeki kavga,
yolsuzluklarla ilgili olarak, altı yıldır ilk kez bu kadar yoğun sorularla karşılaşıyor. Ve zor anlar yaşıyor.

Zor anlar, oyları zorlar mı, bütün mesele burada.


http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/9970644.asp?yazarid=91&gid=61&sz=74307
 
Geri
Üst