Bu 6 Belirtiyi Sakın Hafife Almayın!

halilid

New member
Katılım
28 Ocak 2009
Mesajlar
2,780
Reaction score
0
Puanları
0
Vücudumuzda meydana gelen bazı semptomları gerçekten de kesinlikle hafife almamamız gerekmektedir. 6 maddede listelenebilen bu semptomlar sizde varsa bir uzman doktora görünmeniz sizin için yapılması gereken ilk adımlardan biridir.

Georgia Üniversitesi doktorlarından Neil Shulman, Jack Birge ve Joon Ahn’in birlikte yazdığı “Vücudunuzun Verdiği Kırmızı Alarmlar” kitapta da anlatıldığı üzere aslında bazen hissettiğimiz belirtilerin çoğu ciddi olmayabilir. Stres yüzünden oluşan hafif bir baş ağrısı, uykusuzluk, dehidrasyon, kafein arzusu gibi belirtiler hafif olarak sayılabilir.

Bununla beraber, aniden şiddetle gelen ve canınızı çok yakan bir baş ağrısı ciddi bir sorundur. Beyin kanamasının dahi ilk belirtisi budur. Bu tarz bir durumda derhal bir doktora görünmenizi tavsiye ediyoruz.

İşte sizin için listelediğimiz 6 “çok ciddi” belirti…

1: Kol veya bacaklarınızın aniden uyuşması, şiddetli bir kulak çınlaması, eklemlerde hissizlik hissetmeniz, ani oluşan çift görme, konuşma güçlüğü ve en önemlisi yüzünüzün bir bölümünün hissizleşmesi veya güçsüzleşmesi çok ciddi belirtilerdir.

Bu saydıklarımızın bir felç veya beyin kanamasının belirtileri olabilir. Beyine oksijen sağlayan arterlerin sıkışması ve daralması beyin hücrelerinin ölmesine neden olur. Eğer büyük bir kan damarı tıkanırsa bunun geniş bir alanda etkisi olur. Kişi yüzünde veya vücudunun büyük bölümünde aniden uyuşma hissedebilir. Eğer küçük bir damar tıkanması olursa bu ise kollarda veya dirsekte bir uyuşmaya neden olur.

Böyle bir durumda derhal ambulans çağırmanız gerekir. Zamanın inanılmaz önemli olduğu anlardan birindesinizdir. Hızlı bir müdahele ile beyin hücrelerinin ölümü durdurulur. Dr. Birge bu konuda saniyelerin bile çok önemli olacağını özellikle belirtiyor.

2: Göğüste ani bir acı veya sıkışma, omuz, çene veya boyunda acı hissi, ani terleme, müthiş bir güçsüzlük hissi, mide bulantısı ve kusma, nefes alamama gibi sorunların birden baş göstermesi ise bir kalp krizi öncesi belirtiler olabilir. Eğer ambulans çağırırken siz veya yakınınız bu belirtileri hızlı bir biçimde anlatırsanız ona göre bir hazırlık yapılacaktır. Dr.Shulman bu noktada eğer kişinin aspirine karşı özel bir alerjisi yoksa bir aspirin çiğnemenin kalp krizi anında oluşacak kalp kaslarının hasarını aza indirgeyeceğini belirtiyor.

Kalp krizi yaşayan herkes göğüs acısı veya baskısı hissetmeyebilir. Özellikle orta yaşları geçmiş kadınlar ve şeker hastaları bazen “acısız” bir kalp krizi geçirebilirler. Bu da çok tehlikelidir. Semptomları iyi öğrenirseniz, zamanın çok önemli olduğu durumlarda daha uygun hareket edebilirsiniz.

Doktorlar bu konuda hassas fakat özellikle açıkladıkları bir nokta var. “Herkes çenesinde acı veya uyuşma hissedebilir. Buradan o anda kalp krizi geçireceğiniz sonucunu çıkarıp panik yapmamalısınız. Ama aynı anda acıyla beraber ani bir terleme, nefes almada zorluk çekmeye başlarsanız, ciddi bir şeyler olacağı ihtimali yüksektir.”

3: Ayak bileklerinize yakın noktalarda hassaslık veya acı, göğüs acısı, nefes almada güçlük ve tükürükte kan görülmesi durumları ise yüksek ihtimalle bacaklarınızda kan pıhtılaşması olabilir. Özellikle uzun süreler boyunca oturmak, ki araba kullanmak da buna dahil, durumlarında oluşabilir.

Uzun süreler boyunca oturmanın tehlike yaratacağı zaten bilinmektedir. Eğer bacaklarınızda bir kan pıhtılaşması oluşmaya başlarsa, şişmeye başladığını görebilirsiniz. Acımaya başlar, dokunmaya karşı hassaslaşır ve bu noktada tıbbi müdahele gerekmektedir. Yolculuk halinde iseniz acilen en yakın sağlık merkezine gidilmesi, eğer ev veya işyeri gibi ortamlardaysanız ambulans çağrılması gerekmektedir.

4. İdrarınızda kan olabilir ve siz acı vermediği için önemsemiyor olabilirsiniz. Kesinlikle önemseyin! Acı duysanız da duymasanız da idrarda kan görülmesi mutlaka tıbbi bir tetkike ihtiyaç duyar.

Böbrek taşları, mesane veya prostat enfeksiyonlarının ortak belirtisi idrarda kan görülmesidir. Bu belirtiler çoğunlukla acı verir ve insanlar hemen doktora başvururlar. Acı vermediği durumlar nadirdir fakat bu durumlardan biri başınıza gelirse asla umursamamazlık yapmayın. Çoğu kişi “biraz bekleyeyim ve göreyim” gibi bir cümle kurar. Bunu kurmayın.

Mesanede, böbrekte veya prostatta oluşan kanser genelde kanlı idrara neden olur. Bu tür kanserlerin tedavileri eğer erken teşhis olursa çok zor değildir.

5: Hırıltıyla solumak, nefes almada güçlük yaşıyor ve önemsemiyor olabilirsiniz. Eğer bu belirtiler hiç azalmadan, derece derece artıyorsa ve bunu hissediyorsanız acilen doktorunuza görünmeniz gerekmektedir.

Astım atakları işte tam da böyle belirtiler ile başlar. Eğer bir astım atağı tedavi edilmeden geçiştirilirse inanın ki daha güçlü olarak geri dönecektir. Astımı olan veya belirtilerini hisseden çoğu kişi hastanelerin acil bölümüne gitmeyi seçmez çünkü çok seferler bu atakları yaşamışlardır. Fakat her astım atağından sonra geniş çaplı bir kontrol gerekmektedir. Bunu unutmayın.

Astım, nefes almayı güçleştirdiği için nefes alırken kullanılan kaslar yorulur, ciğerlere giden temiz hava azalır. Bunun sonucunda kişinin oksijen seviyesi azalır, karbondiyoksit seviyesi artar. Karbondiyoksit artışı ise, beyinde yatıştırıcı bir his yaratır, bunu tehlikeli sonucunda ise nefes almaya bile gücünüz kalmayabilir.

Astım krizindeki bir kişinin rahatlıyor görülmesi, aslında nefes almak için vücudun daha fazla çaba göstermiyor olmasından kaynaklanır. Bu noktada mutlaka acil bir tıbbi müdahele gerekir.

6. Depresyon ve İntihar Düşünceleri

Bilindiği üzere vücudumuzda meydana gelen ve bize fiziksel acı çektiren semptomların çoğunun oluşması durumunda bir doktora hemen başvururuz. Fakat işin bir diğer yönünde ise aynı hassasiyeti göstermeyiz.

Depresyon ne kadar güçlü olsa da profesyonel bir yardım almaktan kaçınırız. Kaçınmayın!

Dr. Shulman depresyonunun intihara bile sebebiyet verebilen çok ciddi bir sorun olduğunu özellikle belirtiyor. Bazı kişiler psikolojik destek almaktan çekiniyorlar, zihinsel bir sorunun onları toplumda “deli” olarak etiketleyeceğini sanıyorlar. Depresyon bir hastalıktır, ciddi bir hastalıktır, hatta çok ciddi gördüğünüz başka bir hastalık ile aynı derecede ciddi bir hastalıktır.

Depresyon belirtileri, aşırı hüzün, bitkinlik, duygusuzluk, ilgisizlik, kayıtsız kalma, duyumsamazlık, tedirginlik, sürekli bir rahatsızlık hissi, uyku düzenin değişimleri iştah kaybı olarak sayılabilir. Depresyon psikolojik destek ve ilaçlar ile tedavi edilebilir.
 
gayet önemli şeyler aslında... fakat kimse dikkat etmez
 
Geri
Üst