Bir Sürü Spor Fıkrası

TimeisRuntime

тαкєιη'ѕ&#1
Katılım
29 Ocak 2007
Mesajlar
839
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
Elazığ
6-0 biten galatasaray fenerbahçe maçından sonra gs li arif tanınmamak için yaşlı bir adam kılığına girer ve bır cafe ye gider. Cafe de yanına yaşlı bır bayan yanaşır ve : -"naber Arif" der.

Bunun uzerıne arif delirir nasıl tanıdı bu kadın beni diye düşünüp durur. Ertesi gün yine aynı cafede aynı kadın yanaşır arifin yanına yine -"naber arif" der.

3.gün arif cok değişik bır kılıkta gider cafeye ve yine aynı kadın yanaşır ve yine -"naber arif" der. Arif dayanamayıp sorar nerden tanıyosun beni diye.
Yaşlı teyze : -"olum ben bülent len" der.

------------------------------------------------------------------------------------------------
Hasta fenerli gerçektende hasta olur ölüm dösegine düser.
Her zaman maçlara gittigi fanatik arkadaslari ziyaretine gelirler.
Son defa görelim derler.
" Allahin takdiri,elden birsey gelmez ama bir son istedigin varsa bari onu yerine getirelim
" O zaman beni galatasaraya üye yapin!
Herkes birbirine bakar:
"Yaav sen doguştan fenerli degil misin? Ne yapiyorsun sen?
Hasta fenerlinin birden yüzü güler: ulen bu sene burada cok cektilerya ahirette direk cennete gideceklermiş "ya ondan benimde cok günahım var...

------------------------------------------------------------------------------------------------
98 dünyakupasını FRANSA milli takımının kanzandığını gören Fatih Terim hemen ilk uçakla fransaya fransanın hocasından taktik almaya gider.Fatih hoca,fransanın hocasına

"ya hocam sız nasıl şampiyon oldunuz özel bir yöntem mi kullanıyosunuz" der. Bunun üzerine fransa milli takımını hocası

"Yo hayır.Ben sadece futbolcularıma zeka testi uyguluyorum.Bakın" der ve Fransa milli takımında forma giyen Zidane ı yanına çağırır ve şöyle der "Zidane senin ananın babanın çocuğu ama kardeşin değil, kim bu?" der.

Zidane da "Benim, hocam"der.

Fatih Terim de aynı şeyi kendi futbolcularında uygalaya karar verir ve Istanbula geri dönüp Hakan Şükürü yanına çağırır ve

"Hakan senin ananın babanın oğlu ama kardeşin değil,kim bu?" der, Hakan da

"Hihi bi dakka hocam gidip bi Hagi ye sorayım hihi" der. Hagi ye gidip

"Hagi senin ananın babanın oğlu ama kardeşin deil,Kim bu?" der Hagi de

"benim tabiki" der. Bunun üzerine Hakan şükür Fatih hocaya döner ve "Hagiymiş hocam" der..

Fatih terimde"Saçmalama oglum ne hagi si.. Zidane" der..
---------------------------------------------------------------------------------------------
Bir gün Real Madrid, Fenerbahçe'yle maç yapmak için Istanbul'a gelecekmiş. Binmişler uçağa, Real Madrid'li oyuncular çok üzgün. Zidane kaptan olarak sormuş tabi
- Ne o çocuklar yüzünüzden düşen bin parça?
Raul demiş ki:
- Ya abi fenerle oynamayı hiç istemiyoz.
Stata gelmişler. Hala millet surat yapıyor. Zidane arkadaşlarina;
- Siz gidin İstanbul'u gezin, ben Fenerbahçe'yle tek basima maç yaparım. demiş.
Bunu duyan arkadaşlari sevinçten havalara uçmuşlar. Hemen dalmışlar İstanbul gecelerine. Maç başlamış. Devre arası Real Madrid'li futbolcular stata gelmişler ve skorboarda bakmislar Real Madrid 1:0 önde. Demişler bi Laila yapalım gelelim bari. Maçın sonunda geri gelmişler. Bi bakmışlar skor 1:1. Gitmişler soyunma odasına Zidane'yi kutlamaya, ancak Zidane almış başını iki elinin arasına ağlıyor.
- Niye ağlıyorsun, sen bütün takıma karşı tek başına oynadın ve maç berabere bitti. Bu mükemmel bi şey.
Zidane cevap vermiş;
- Eğer maçın 60. dakikasında kırmızı kart görmeseydim, farka gidecektim. Ben ona üzülüyorum.
--------------------------------------------------------------------------------------------------
Hagi basarilar ile dolu bir yasamin ardindan gunahlari icin cehennemde cezasini cektikten sonra cennete gitmis.
Cennette Tanri Hagi'ye etrafi gezdirmis ve sonunda kucuk, sirin bahcesinde soluk renkte bir Galatasaray bayragi olan bir eve gelmisler
Tanri Hagi'ye; "Bu ev senin, degerini bil. Burada oyle herkese ev vermeyiz" demis
Hagi evin merdivenlerinden ikinci kata cikarken biraz ileride devasa bir bahcenin ortasinda, altinlarla suslenmis mermerli bir yolu olan, cok satafatli, koskoca bir saray gormus. Saraydaki balkonlarda ve bahcenin her yerinde de sari lacivert bayraklar ve Fenerbahçe armalari varmis.
Hagi Tanri'ya: "Ben de cok basarili bir sporcu idim. Galatasarayda kac sampiyonluk yasadim sakat sakat oynadim fedakarlik yaptim,hep basariliydim,milli takiminda vazgecilmeziydim, demis. Neden benim evim Rustu'nunku gibi degil?" demis.
Tanri da gulmus ve cevap vermis
"O ev Rustu'nun degil, Rustu hala yasiyor. O ev benim"
------------------------------------------------------------------------------------------------
Takımın bütün futbolcuları kadının peşindeydiler. Kadın kaleciden başlayıp, sağbek solbek derken santrfora kadar ulaşır. Klubün kutlama gecesinde ise solaçığın kolunda gelir.

Bu işe şaşıran idarecilerden biri santrforu bir köşeye çekerek sorar: - Yakın zamana kadar, bu kadının gözdesi sen değil miydin?

Santrfor cevap verir: - Evet, efendim öyle idi, ama finallerde elendik.
---------------------------------------------------------------------------------------------------
trabzonsporlu iki taraftar trabzonun hiçbir maçını kaçırmazlarmış.

ogün de fener trabzon maçı oynanırmış ve bu iki taraftardan biri maç sırasında hastalanır ve doktora gider doktor buna iki gün içinde ölüceksin der bunun üzerine ölecek kişi arkadaşına bari ben ölmeden son bi isteğimi yerine getir der öbür adam isteğini söyle der oda şöyle buyurur ben trabzonsporu bırakıp fenerbahçeli oldum der bunun üzwerine adam hasta adamı boğmaya başlar ve derki neden böyle döneklik yapıyorsun der oda bir trabzonlu ölene kadar bir fenerli ölsün daha iyi ve adam hastayı kendisi öldürür
----------------------------------------------------------------------------------------------
Futbolcuyu bir kadınla aynı evde basarlar. Futbolcu daha pantolonunu giymeye fırsat bulmadan karşısında gazetecileri görür. Gazetecilerden biri sorar: - Bir şey söylemek istiyor musun?

- İstiyorum. Biliyorsunuz herkes eskiden beri Türk futbolundaki altyapı eksikliğinden bahseder durur. Görüyorsunuz altyapıda hiçbir sorun yok.

---------------------------------------------------------------------------------------------------
Çapkın futbolcu, dans ederken sevgilisinin poposunu tutunca genç kıza sorar: - Hey, ne yapıyorsun öyle?

Futbolcu özür diler: - Ne olur sevgilim, affet beni. Biliyorsun ben kaleciyim. Topa sahip olmam lazım.
----------------------------------------------------------------------------------------------------
Temelle dursun bi gün sinamaya giderler

filmde bir at yarisi sahnesi vardir ve temel dursuna sorar

-İddaya varmisun ben diyrum 1.at kazanur.

dursun;

-Oldi benda 2. ata oynayrum

iddayi temel kazanir ve temel dursunun 5 milyonunu alir

ertesi gun temel dursunu arar

-Dünkü film faridiya ben oni bidaa seyretmistum vicdanum rahat etmedi onun icun aradum.

Dursun:

-Benda seyretum.

Temel:

-O zaman niye 2. ata oynadu?

Dursun:

-Süpriz oynadum daa
-----------------------------------------------------------------------------------------------
Ilkokul 3. 4. 5 sinif ogrencileri iki bayan ogretmenleri esliginde derslerinde yer alan "Atlarin ve yarislarin kasabalarin
ekonomisine katkilarini yerinde gozlemlemek konusuyla" at
yarisina gitmisler..

Bir muddet sonra da cocuklarin tuvalet ihtiyaclarini karsilamak
icin toplu olarak tuvaleti ziyaret etmisler.. Bir ogretmen kizlarin,
diger ogretmen erkeklerin kapisinda beklerken erkek ogrencilerin
kucuk boylarindan dolayi "Pisuvara yetisememe" sorunu nedeniyle onlara mecburen yardim etme durumu ortaya cikmis..

Cocuklar fermuarlarini aciyor, ogretmenleri onlari kucagina aliyor,
ustlerini islatmamalari icin pipilerini tutup cislerini yaptiriyormus.. Teker teker yaptirdiktan sonra aralarindan bir tanesi hayli agir ve pipisi kocaman olmasi sebebiyle bayan ogretmenin dikkatini cekmis..

"Sen 5. sinif olmalisin" demis ogretmen cisini bitiren cocugun pipisini sallarken.. "Hayir efendim" diye cevap gelmis.
"Ben ltinci yaristaki "Gumus Ok'un Jokeyi'yim. Tesekkurler!.."
------------------------------------------------------------------------------------------------
Bir BJK'lı, bir Fener´li ve GS´lı Arabistan'da yasak olmasına
rağmen bir otelde içki içerken yakalanırlar. Mahkemeye çıkarılırlar.
Karar İDAM!

İtiraz ederler ve karar ömür boyu hapis cezasına çevrilir. Ama o gün
bayrama denk geldiği için Prens Hazretleri cezayı kaldırıp hepsine
20 kırbaç ceza verir. Bizimkileri sempatik bulduğu için de bir kıyak daha yapıp herkese cezasını hafifletmek için bir istek hakkı tanır.

GS'li: "Sırtıma bir yastık bağlayın" der.
10 kırbaçtan sonra yastık paramparça olur ve pek fayda etmez.

Uyanık Bjk´li bunu görünce: "Sırtıma iki yastık bağlayın" der.
Ama iki yastık bile 10 kırbaca dayanmaz.

Sıra FB'liya gelince Prens Hazretleri:
"Bak Fb'li sana acıdım. Bu yıl ligde durumunuz kötü, teknik direktörlerden çektiniz vs. vs... Bu yüzden sana iki istek hakkı veriyorum" der...

FB'li: "O zaman bana 40 kırbaç vurulsun" der.
Herkes şaşkına döner.
Prens Hazretleri: "Peki ikinci isteğin nedir?" diye sorar...

FB'lı pis pis sırıtarak: "GS'liyi sırtıma bağlayın"

--------------------------------------------------------------------------------------------
Karadeniz'de bir evde yangın çıkmıştı.
Bir kadın kucağında çocukla damın tepesinde kalakalmıştı.İtfaiye geldi, ama kadın bir türlü çocuğu aşağı atmıyordu.

Birlikte cayır cayır yanacaklardı. Derken kalabalığın arasından Temel fırladı :
-At yenge, çocuğu aşağı at.Ben Sürmenespor'un kalecisiyim.Çocuğu tutarım.

Kadın inandı ve attı.
Temel nefis bir atlama ile çocuğu yakaladı.
Sonra üç kere yere vurup degajını yaptı..

------------------------------------------------------------------------------------------------
Temel ile Idris bi gun stadyuma gitmisler.

Atletler kosarken aralarinda su konusma geçmis:

Temel :

-"Ula, bu usaklar hacan niye kosayi?"

Idris :

-"Biri birinci gelecek, madalya alacak."

Temel :

-"Haaaa!.. Peçi öbürleri niye kosayi???"
 
Geri
Üst