'Bir Numara’ mı konuşuyor?

simitci

New member
Telefonum çaldı... Toplantıdaydım, açamadım...

Biraz sonra, bir mesaj geldi: ‘Müsait olduğunuzda Haber7 sitesine girin.’ Allah Allah...

Meraklandım...

Haber sitesine girip baktım. Doğrusu... Meraklanacak kadar varmış.‘Mumcu’ya 367 Baskısının Esrarengiz Ses Kaydı’...

Video da var, tam metin de...

* * *

Mumcu kim?

Anavatan Partisi eski Genel Başkanı Erkan Mumcu.

Baskı, neyin baskısı?

Abdullah Gül’ün Cumhurbaşkanı seçilmesini engellemek için yapılan baskı.

Peki, baskıyı yapan kim?

Genelkurmay eski başkanı emekli Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı...


Gündeme ‘bomba’ gibi düşen esrarengiz ses kaydı, Genelkurmay eski başkanı İsmail Hakkı Karadayı’nın, Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu’ya yaptığı baskıyı sergilemekte.

* * *

Karadayı, yanındaki şahıslara Erken Mumcu’ya nasıl baskı yaptığını...

Ve Sabih Kanadoğlu ile nasıl bir ilişki içinde olduklarını anlatıyor.


Ses kaydında, seçimlerden AK Parti’nin çıkması halinde TSK’nın darbe yapması gerektiği de vurgulanıyor.

Karadayı, baskıları sonucunda, Mumcu’nun kendisine, Cumhurbaşkanını halkın seçmesinden yana olduğunu aktardığını anlatırken, Mumcu’ya küfür de ediyor.

Hatırlanacağı üzere...

Demokrat Parti Genel Başkanı Süleyman Soylu, 367 krizinin patlak verdiği Cumhurbaşkanlığı seçiminde Erkan Mumcu’nun Meclis’e girmemesini, askerlerin baskısına bağlamış...

Şimdi Genelkurmay eski başkanı Karadayı’ya dava açacağını söyleyen Erkan Mumcu ise bu iddiaları şiddetle reddetmişti.

* * *

1923 Cumhuriyeti’nin demokratik ve çoğulcu bir niteliği bulunmadığını...

Egemenliğin halka değil bürokrasiye ve orduya ait olduğunu...

Cumhuriyetin demokratikleşmesi ve siyasal sistemin yeniden yapılanması gerektiğini...

Rejimin bürokratik yapısının değiştirilmesi, devletin ekonomik ağırlığının azaltılması, şeffaflaşması, vergi verenlerin vergilerinin nereye harcandığını denetleyebilecek hale gelmesi, rejimin, üzerindeki ordu vesayetinden arındırılması ve ‘tüm toplumsal tabakaların katılımıyla devlet çatısının üretken ve demokrat olarak yeniden çatılmasını’ önermiyor muyuz?

Kısacası, İkinci Cumhuriyet’in kurulması gerektiğini söyleyip durmuyor muyuz?

Parti başkanından, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’na herkesi arayıp Meclis iradesini ipotek altına almak isteyen, bunu başaramazsa da ordunun duruma el koymasını isteyen ya da bunu normal bulan zevat da bu tespit ve önerilere sövüp saymıyor mu?

Ses bandı aslında Birinci Cumhuriyetçilerin kimliğini...

‘İkinci Cumhuriyet’ fikrinin de haklılığını bir kez daha sesli olarak teyit etmekte.


* * *

Ses bandını dinleyip...

Bir kez de yazılı halini okuyunca...

Aklıma...

Geçenlerde...

Ergenekon davası duruşmasında...

Doğu Perinçek’in, Ergenekon şemasında bir numaralı ismin Genelkurmay eski Başkanı Emekli Orgeneral Hüseyin Kıvrıkoğlu olduğunu iddia edip...

‘İddia edildiği gibi bir numara İsmail Hakkı Karadayı değildir. Karadayı’nın adı şemada yer almamaktadır’ dediği geldi.


Gerçekten bu ‘1 Numara’ kim?

* * *

Pek de önemi yok...

Neden mi?

Banttaki ses ne diyor?

‘Genelkurmay’ın düşünmesi lazım.

Bu işi bir tek şey, Silahlı Kuvvetler temizler artık.

Eğer şu seçimlerden de başarılı olunmazsa Silahlı Kuvvetler’in bunu halletmesi lazım.

Bunlar yani cumhurbaşkanlığına kadar kendi adamlarından biri gelir genel seçimde de böyle ekseriyetle başa geçerlerse bunu asker temizler.’

Çünkü...

Halk egemenliğinin meşru ve demokratik işleyişine silah çeken herkes...

Terör örgütünün bir numarası sayılabilir...


* * *

Ses bantları doğruysa...

Genelkurmay Başkanı ‘anayasal suç’ işlemiş sayılır...

Tabii normal demokratik bir hukuk devletinde...

Zaten Birinci Cumhuriyet’in bu tür ilkeleri olmadığı için önüne gelen demokrasinin ırzına geçiyor...


Mehmet Altan
 

HTML

Üst