Bir Kadının Histeri Anları..

halilid

New member
Katılım
28 Ocak 2009
Mesajlar
2,780
Reaction score
0
Puanları
0
İçimde kaç kadın yaşıyor benim? Beynimi kemiren bu fikirlerin hepsi bana ait olamaz. İnsan kendiyle bu kadar çelişir mi? Kafam karışıyor, gece bitti, gün ağrıyor; hala yerlerine oturmadı düşünceler. Kaç karar aldım, hepsini bozdum.

Bir Kadının Histeri Anları!

Aşk, alkol gibi insanı uyuşturuyor. Dengem bozuldu, kendimle kavga etmekten yoruldum. Birazdan şurada uyuyacağım. Aşk denilen oyunun bütün kurallarını biliyordum ama şimdi hepsini unuttum. Aslında hatırlıyorum da oynayasım yok. Bu defa diyorum, açık olsun kartlarımız. Kimse kandırmasın, düzen kurmasın, yalan söylemesin. Bunun içinde tek kural, gerçekten aşık olmak!

Önce kızdım bu gece gelmedin diye, dışarı atayım kendimi dedim. Kızları aradım gece yarısı, gidiyoruz dedim, herkes hazırlanmaya başladı. O bar senin, bu bar benim gezecektim. Kafamı dağıtacaktım, içimden söylenecektim. Sabaha karşı çorbacıda söndürecektik feneri, bir şarkı dokunacaktı yüreğime, gözlerim dolacaktı, küfür edecektim yokluğuna. Belki iki duble de içince sarhoş olurdum, ilk selam verenin kolunda giderdim hiç tanımadığım bir eve. Uyanınca bin kere pişman olurdum, daha çok söverdim sana, işin kötüsü kendimden nefret ederdim. Ne kadar yıkansan geçmez o kir biliyor musun? Çünkü kirlenen şey bedenin değil ruhun olur. Bunları düşününce vazgeçtim, aradım tek tek herkesi, gitmeyeceğimizi söyledim. Saçlarının yarısını, makyajının çoğunu bitirmiş hatunlar sessiz kaldılar.

Sonra telefonu aldım elime, seni aradım. Daha hat düşmeden kapattım. Mesaj atacaktım, ondan da vazgeçtim. Kapattım hatta üşenip açmayayım diye cep telefonunu, yatağa attım kendimi, lanet olası yastık sen kokuyordu. Sinirden deliye döndüm. Salona gittim, koltuğa uzandım bu sefer, kumanda elimde, bütün kanalları dolaştım. Kahrolası, cumartesi gecesi seyredecek tek düzgün program bulamadım. Normalde onlarca bulurdum ama aklım sende. Onu da kapattım. Aşkın ne güzel bir duygu olduğunu, seni, sohbetlerimizi hatırladım. Yumuşadı yüreğim birden, huzur buldum. Güzel bir kahve pişirdim. Kitabımı açtım, okumaya başladım. Seni çok sevdiğim geldi aklıma, gülümsedim. İyi de, sen nerdeydin? Yine öfkelendim!

Banyoya gittim. Küveti doldurup, uzun bir şımarıklık yaptırayım bedenime diye, köpüğü döktüm. Gelseydin sana hazırlamayı düşündüğüm jesti kendime yapayım dedim, vazgeçtim. Kapattım musluğu, salona döndüm. Dostlardan birini aradım. Uzun uzun konuştum. Seni anlattıkça, sana coştum. Sevdiğin zaman beklemek bile güzeldi. Üstelik ne asildir, yar yolu gözlemek. Bir türkü tutturdum. “Cihan da bilir benim sana yandığımı, yandığımı, yandığımı amaaaann….” Kahveyi yeni içmiştim, çay zaten sevmem. Ne yapacağımı bilemeden, gecenin saçma bir saatinde temizlik yapmaya başladım. Mutfak parıldadı. Geldiğinde tertemiz olacaktı. Gerçi günlerdir gelmiyordun, o yüzden bıraktım temizliği de, ne yapsam kesmiyordu beni. Masanın üstünde duran dergileri karıştırdım. Kızdım yine sana, üstüme taktım kotu, tişörtü, atladım arabaya, sokaklar boyu gezdim. Kırmızı ışıkta yan arabadan hoş bir adam gülümsedi, tepki vermedim ama kafamı da çevirmedim. Selam verdi bu sefer, arada gidip geldim, bir tebessüme bakardı her şey, kendime yediremedim. Hala kırmızı yanıyorken, bastım gaza geçtim.
Radyoda sevdiğim bir şarkı çalmaya başladı. Bağıra bağıra ağladım. Eve döndüm. Koşarak çıktım merdivenleri, nefesim kesildi. Oturdum, sakinleştim, yokluğunun ne zor olduğunu düşündüm. İçimdeki şeytan kadını yenmiştim ama melek yanımın da çok başarılı bir sınav verdiği söylenemezdi.

İnsan bir gece de kaç kere fikir değiştirir? Kaç kez savrulur ruhu? Bunlar aklı başında kadının yapacağı işler değil. Aşk dengemi bozdu. Tabii canım, aslında bütün suç senin. Geldin, yüreğim karıştı, gözlerim alıştı. Şimdi yokluğunda dayanmak zor oluyor. Bir daha içimdeki bu kadar kadınla savaşacak gücüm olmayabilir. O zaman kim kimi yener belli değil. İyisi mi, sen beni hiç bırakma sevgili!
 
Geri
Üst