**bir çocuk sesleniyor filistin’den**

WhiteAngel

PASAKLI KONTES
Altın Üye
Katılım
12 Ağu 2008
Mesajlar
5,881
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
&HAYATIN İÇİNDEN&

BİR ÇOCUK SESLENİYOR FİLİSTİN’DEN


Burası Filistin, ben Filistinliyim, ben Filistin’in kalbi yaralı çocuklarından biriyim. Tüm dünya yüzünü sahte güneşlere dönmüşken, ben savaşın soğuğuna hapsolmuş küçük bir çocuğum sadece. Çatışmanın, savaşın toplu bir katliamın tam ortasındayım. NEDEN ama? NEDEN? NEDEN ben böyleyken, diğer tarafta Karnı tok sırtı pek çocuklar var. Benimde onlar gibi yaşamaya hakkım var. Gözlerimdeki ışığı mı görmediler yoksa küçücük yüreğimdeki kocaman sevgiyi mi? Bana abla diyen kardeşimin gülücüklerini mi kıskandılar benden? İnsanlara zulmeden, masumları katlede, taş üstünde taş bırakmayan ben miyim? Peki, bunları yapan ben değilsem bu işkenceleri çeken neden benim? NEDEN benim gözlerimdeki umutlarım, aklımdaki hayallerim alındı? NEDEN gözlerimin önünde ailem katledildi. Bizim toprağımız sizin için altınsa eğer suçlusu ben miyim? BENİM SUÇUM NE? Ben sadece masum bir çocuğum…
SADECE BİR ÇOCUĞUM BEN. Uçsuz bucaksız çöllerin güzel bir güneşiyim. Ve çocuğum ben, hayatımı çalanlardan hesap soramayacak kadar küçük. Ve artık hep karanlıkta yaşayacak bir çocuğum. Ben Filistin’im, Filistin’in kanayan yüreğiyim. filistin’den barış ve sevgiye muhtaç şehir Gazze’den sesleniyorum size. Bomba sesleri altında doğan masum Filistin’in çocuklarının ağzıyla sesleniyorum size.
İsrail bombalarının mahvettiği okullarda okuyoruz. Oynayacak toprağımız olmadığı için, onların çocuklarının oynadığı lunaparkları izliyoruz sadece. Size yalvarıyorum. Sizden insaf ve adalet istiyorum. Filistin’de yaşam durmak üzere. NE OLUR YARDIM EDİN BİZE. Yüzlerce kez yalvarıyorum. YALNIZIZ. Yalnız kaldık artık. Özelliklede bu günlerde yalnızız. Dünyayla bağlantımız kesildi, hiç kimse bizi duymuyor. Ey Müslüman kardeşlerimiz ne olur duyun sesimizi. Bu halkın boyun eğmesini istiyorlar. NE OLUR az da olsa Filistin halkına yardım edin. Kardeşleriniz acı çekiyor. Hani derler ya insan kardeşiniz çektiği acıyı hissedermiş. Siz de bizim sesimizi duyun acımızı hissedin. Bizim acımız sizin acınızdır. EY MÜSÜLÜMAN EVLATLARI NERDESİNİZ… KARDEŞİMİZ DEĞİL MİSİNİZ? Bizi bir araya getiren Tevhit İnancı değil mi?
Yoksa bizim yok olmamız sizi SEVİNDİRECEK Mİ?
Yoksa bizim aç olmamız sizi MUTLU EDECEK Mİ?
NE OLUR YARDIM EDİN BİZE…

__________________________________________________

Artık dünyanın neresinde 1 çocuk ölürse orası Gazze’dir

Bir bebek bir yaşına girerken ağzında emzik değil, kurşun taşıyorsa orası Gazze’dir. Bebeklerin uykulu gözleriyle annelerinin memelerini ararken, kor gibi yanan namluları emmeye başladıkları yerin adı Gazze’dir.
Yağmur bir futbol sahasında çocuğun atacağı golleri yutmak için sırada beklerken, çocuğun çelimsiz vücudunu kurşun yağmurları yutuyorsa orası Gazze’dir.
Okula gitmek için erkenden kalkmış ve saçlarını ören annesinin parmaklarından sızan merhameti kana kana içen kız çocuğu, henüz evinden çıkmamışken damlarına düşen bir bombayla birlikte duvarların altında kalıyorsa orası Gazze’dir.
Çocuk bir varilin arkasına sığınmaya çalışırken, kurşun önce saklanıp, çocuk kafasını uzattığı anda alnından sobeliyorsa orası Gazze’dir.
Okulun bahçesinde ip atlayan kız çocuğu tam gökyüzüne yükselmişken, kurşunlar gri kanatlarıyla gelip kızı başka göklere kaçırıyorsa orası Gazze’dir. Artık dünyanın neresinde bir çocuk ölürse orası Gazze’dir.

Gazze, çocukların öldüğü yerlerin adıdır bundan böyle.
Bir çocuk sıtmayla, tüberkülozla, yüksek ateşle ve daha bilmem hangi hastalıkla ölürse ölsün, öldüğü yer neresi olursa olsun, biz oraya Gazze diyeceğiz.
Duvarların çepeçevre sardığı bir ölüm kampına dönüştürülen Gazze’de, çocuklar ölmeye devam ettiği sürece hiçbir masal tamamlanamayacak, hiçbir çocuk şarkısı melodisini bulamayacak, hiçbir oyunun sonu gelmeyecek, hiçbir top zıplamayacak, hiçbir tebeşir tahtaya yazmayacak.
Çocukluk dünyasına dair hiçbir renk gerçek yüzüyle insanların gözüne görünmeyecek bundan böyle.
Çocuklar eksildikçe, eksilecek herkes ve her şey…
Paul Virilio, yaşlı bir Japon dostunun kendisine şöyle söylediğini aktarıyor: “Amerikalılar’ı bağışlayamamamın nedeni Hiroşima’nın yalnızca bir savaş eylemi değil, bir deney olması.”
Savaş bir gün anlaşılabilir ve belki de bütün kıyıcılığına rağmen insanlık tarihinin sayfalarından dışarıya çıkamayacak şekilde geride bırakılabilir. Pek çok savaşı kolektif zihnin geniş ve karanlık koridorlarında bıraktık.
Bir kenara not edelim; Gazze’de de artık savaş yok! Buna savaş demek bir deney halini görmezden gelmek demektir. Şöyle söylemek de mümkün artık dünyanın herhangi bir yerinde yaşayan masum ve mazlum halklar üzerine girişilen bir saldırı Gazze’den ilhamla daha acımasız hale dönüşebilir.
Gazze gittikçe şiddetin deney alanına dönüşüyor zira…


Tarık Tufan
 
Acı ama gerçek. :(

Gelecekde bir gün gelecek...........
 
gerçi başbakanımız iyi savunuyor filistini inş düzelecek artık çocuklar ölmesin
 
o çocuklar savaşların psikolojik etkisinden,travmasından kurtulabilirlermi acaba?
 
Önemli olan o fidanları kurtarmaktı 'Dünyanın Gelişmiş Ağabeylerinin' görevi...
Ama görüyoruz ki bugun; Şaşalı bir komplekste acaba batan şirketlerimizi nasıl garibanın parasını yiyerek hangi yöntemlerle kurtarırızı düşünüyor,tartışıyor,yorumluyor.Gel gelelim bugun yine bir ayakkabı fırlatılmış,ama onlara vız gelir ne de olsa faizini alırken ''bir de ayakkabı vardı onu da ekle'' diye ödetirler hesabı..
 
tşkrler WhiteAngel.. duyarlılığın için çok tşkrler.. güzel paylaşımdı..
 
Geri
Üst