aSLihaN
New member
Anadolu'muzun birçok yöresinde kendi istekleri dışında zorla evlendirilen genç kızlarımızın dramını sık sık duyuyor ve hepimiz çok üzülüyoruz. Batı Bölgelerinde bu durum daha az görülse de Doğu ve Güneydoğu bölgelerimizde töreler halen hükmünü sürdürmektedir. Kızlarımızın çoğu, kaderlerine boyun eğerek sevmedikleri biriyle yaşamak zorunda bırakılıyor. Ya akrabasıyla zorla evlendiriliyor, ya başlık parası için kuma gidiyor, ya da babası yaşında birisine veriliyor.
Berdel usuluyle yapılan evliliklerin de bunlardan hiçbir farkı yok. Bir aileden alınan kıza karşılık, aile içinden başka bir kız verilerek yapılan evlilik şekline berdel denildiğini artık çoğumuz biliyoruz. Türkülerimize, uzun havalarımıza, hikayelerimize konu olan güzeller güzeli Ezo Gelinin nasıl evlendiğini merak ediyor musunuz?
Asıl adı Zöhre Bozgeyik olan Ezo Gelin, 1909 yılında Gaziantep’in Oğuzeli ilçesi’nin, Dokuzyol köyünde dünyaya gelmiştir. Ezo isminin ona neden verildiği halen bilinmemektedir. Zöhre büyüyüp geliştikçe günden güne artan güzelliğiyle dillere destan bir genç kız olur. Ve ünü, köyün dışına taşar. Genç, yaşlı herkes, onu görebilmek için Dokuzyol’a uğramadan devam etmezler yollarına. Giderken de gönüllerini bırakırlar Ezo’ya.
Güzeller güzeli Ezo, 20 yaşına geldiğinde, aynı köyden olan Hanefi Açıkgöz ile berdel usulüyle evlendirilir. Hanefi Açıkgöz, Ezo Gelin'e karşılık, halası Hazik’i Ezo’nun ağabeyi Zeynel Bozgeyik’e verir. Ezo Gelin bu evliliğe ancak onyedi ay dayanabilmiştir. Sonunda baba evine döner. Onunla evlenmek için niceleri yanıp tutuşurken, bu kez de Suriye’de bulunan teyzesinin oğlu gelir ve Ezo Gelin’i yine berdel kurallarına göre ister. İkinci evliliğini de böyle zoraki bir şekilde yapan Ezo, at üstünde ağlaya ağlaya Suriye dağlarına doğru yol alır. Köylülerin tümü, yakınları, sevenleri hatta eski eşi Hanefi Açıkgöz, gitmesine engel olmaya çalışsa da o, çoktan Suriye dağlarını aşmıştır bile. Ardından "Ezo Gelin çık şu Suriye dağlarının başına" diye, bir uzun hava söylemekten başka yapacakları bir şey yoktur artık.
Ezo Gelin vatanından uzak, Suriye topraklarında yaşamanın üzüntüsüyle zor ve acı günler geçirir. Aklı ve yüreği vatan topraklarında kalmıştır. Bir de adını Celile Abuzer koyduğu kız çocuğu getirir dünyaya. Yıllar yılları kovalar. Ezo Gelin hastalanıp yataklara düştüğü zaman "ölürsem beni vatanımın topraklarına, doğduğum köye gömün" diye, vasiyet eder. Ve 1956 yılında hayata gözlerini yumar. Suriye topraklarına defnedilir.
43 yıl sonra yani, 1999 yılının son ayında nihayet mezarından alınarak doğduğu köye getirilir. Ezo Gelin için açık havada düzenlenen Cuma namazından sonra özel olarak hazırlanan külliyeye defnedilir. Onun için yapılan törene başta Gaziantep valisi Muammer Güler olmak üzere beşbine yakın vatandaşımız katılır. Sevenleri acıya ve gözyaşına boğularak, Suriye dağlarından getirilen çiçekleri mezarına koyarlar.
Ezo Gelin’in inceliği ve zerafetini yansıtmak amacıyla yörenin genç kızları tek tip kıyafet giyerek çiçeklerle süslenmişlerdir. Aralarından biri temsili Ezo Gelin olur. Yöresel sanatçılar sazları eşliğinde ağıtlar yakarak, türküler söyleyerek, Ezo Gelin'i defalarca anarlar.
Birgün yolunuz Gaziantep’in Oğuzeli ilçesinin Dokuzyol köyüne düşerse kulağınıza şu türkü çalınabilir.
"EZO GELİN SENİ VERMEM FELEĞE..."
Kaynak
YENİ ÇABA DERGİSİ
Berdel hakkındaki düşünceleriniz yorumlarınız?
Berdel usuluyle yapılan evliliklerin de bunlardan hiçbir farkı yok. Bir aileden alınan kıza karşılık, aile içinden başka bir kız verilerek yapılan evlilik şekline berdel denildiğini artık çoğumuz biliyoruz. Türkülerimize, uzun havalarımıza, hikayelerimize konu olan güzeller güzeli Ezo Gelinin nasıl evlendiğini merak ediyor musunuz?
Asıl adı Zöhre Bozgeyik olan Ezo Gelin, 1909 yılında Gaziantep’in Oğuzeli ilçesi’nin, Dokuzyol köyünde dünyaya gelmiştir. Ezo isminin ona neden verildiği halen bilinmemektedir. Zöhre büyüyüp geliştikçe günden güne artan güzelliğiyle dillere destan bir genç kız olur. Ve ünü, köyün dışına taşar. Genç, yaşlı herkes, onu görebilmek için Dokuzyol’a uğramadan devam etmezler yollarına. Giderken de gönüllerini bırakırlar Ezo’ya.
Güzeller güzeli Ezo, 20 yaşına geldiğinde, aynı köyden olan Hanefi Açıkgöz ile berdel usulüyle evlendirilir. Hanefi Açıkgöz, Ezo Gelin'e karşılık, halası Hazik’i Ezo’nun ağabeyi Zeynel Bozgeyik’e verir. Ezo Gelin bu evliliğe ancak onyedi ay dayanabilmiştir. Sonunda baba evine döner. Onunla evlenmek için niceleri yanıp tutuşurken, bu kez de Suriye’de bulunan teyzesinin oğlu gelir ve Ezo Gelin’i yine berdel kurallarına göre ister. İkinci evliliğini de böyle zoraki bir şekilde yapan Ezo, at üstünde ağlaya ağlaya Suriye dağlarına doğru yol alır. Köylülerin tümü, yakınları, sevenleri hatta eski eşi Hanefi Açıkgöz, gitmesine engel olmaya çalışsa da o, çoktan Suriye dağlarını aşmıştır bile. Ardından "Ezo Gelin çık şu Suriye dağlarının başına" diye, bir uzun hava söylemekten başka yapacakları bir şey yoktur artık.
Ezo Gelin vatanından uzak, Suriye topraklarında yaşamanın üzüntüsüyle zor ve acı günler geçirir. Aklı ve yüreği vatan topraklarında kalmıştır. Bir de adını Celile Abuzer koyduğu kız çocuğu getirir dünyaya. Yıllar yılları kovalar. Ezo Gelin hastalanıp yataklara düştüğü zaman "ölürsem beni vatanımın topraklarına, doğduğum köye gömün" diye, vasiyet eder. Ve 1956 yılında hayata gözlerini yumar. Suriye topraklarına defnedilir.
43 yıl sonra yani, 1999 yılının son ayında nihayet mezarından alınarak doğduğu köye getirilir. Ezo Gelin için açık havada düzenlenen Cuma namazından sonra özel olarak hazırlanan külliyeye defnedilir. Onun için yapılan törene başta Gaziantep valisi Muammer Güler olmak üzere beşbine yakın vatandaşımız katılır. Sevenleri acıya ve gözyaşına boğularak, Suriye dağlarından getirilen çiçekleri mezarına koyarlar.
Ezo Gelin’in inceliği ve zerafetini yansıtmak amacıyla yörenin genç kızları tek tip kıyafet giyerek çiçeklerle süslenmişlerdir. Aralarından biri temsili Ezo Gelin olur. Yöresel sanatçılar sazları eşliğinde ağıtlar yakarak, türküler söyleyerek, Ezo Gelin'i defalarca anarlar.
Birgün yolunuz Gaziantep’in Oğuzeli ilçesinin Dokuzyol köyüne düşerse kulağınıza şu türkü çalınabilir.
"EZO GELİN SENİ VERMEM FELEĞE..."
Kaynak
YENİ ÇABA DERGİSİ
Berdel hakkındaki düşünceleriniz yorumlarınız?