kuzay
Pesimist
- Katılım
- 2 Nis 2007
- Mesajlar
- 28,387
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Pek çok kişi eklem sorunlarının sadece ilerleyen yaşlarda meydana gelebileceği gibi bir yanılgı içindedir. Oysa ki çok genç yaşlarda da eklem sorunları ile karşılaşılması ihtimali son derece yüksektir. Özellikle yoğun bir şekilde spor yapıyorsanız.
Yapılan son çalışmalara göre; fit olmak adına spor yapan kişilerin %68''inde, yani her 3 kişiden 2''sinde eklem problemleri ile karşılaşılabilmektedir, Yapılan sporun bir şekilde eklemler üzerine yaptığı baskı ve zorlama yapılan sporun cinsine ve süresine göre çeşitli eklem sorunları ile karşılaşmanıza neden olabilmektedir, Spor ne kadar ağır ve uzun süreli olursa, eklem sorunlarının ortaya çıkma ihtimali ve şiddeti o ölçüde artmaktadır.
Örneğin tenisçilerin yaşadığı dirsek eklemi sorunları; ağırlık kaldırılması ile yaşanan dirsek, kalça, diz ve el bilekleri sorunları; futbol ve basketbol oynayanlarda diz, ayak bileği, omuz, el bileği sorunları; atletizm ve koşu yapanlarda özellikte diz ve kalça eklemlerindeki sorunlar bunlara sadece birkaç basit örnek olarak gösterilebilir.
Bugün sadece ABD''de, 43 milyon kişi romatizmadan şikâyetçi ve önümüzdeki 20 yıl içinde ise bu sayının 60 milyon civarına yükselmesi tahmin ediliyor. Şu ana kadar yapılan çalışmalarda erkeklerin bu hastalığa yakalanma ihtimalinin iki kat daha az olduğu gözlendi.
Eklem sorunları ve romatizmanın bu kadar yaygın ve ciddi bir sorun olmasında, sinsi bir şekilde ilerlemesinin büyük rolü var. Çünkü bu rahatsızlığın ilk belirtileri olan ağrıları, genellikle basit birer ağrı kesici alarak geçiştiriyoruz. Halbuki erken dönemlerde ortaya çıkan basit sinyaller ciddiye alınsa, tedavi süreci çok daha kısa olur. Örneğin bir çeşit romatizma türü olan ve Türkiye''de yaklaşık 700.000 hastada görülen roma-toid artrit''de eklem hasarı çoğunlukla ilk 2 yılda ortaya çıkmaktadır. Tedaviye erken başlamak, bu hasarı büyük ölçüde önler.
Sadece ABD''de eklem problemlerine bağlı olarak işe gidileme-mesi durumlarından dolayı yaşanan iş kaybı, yılda 45 milyon iş gününü buluyor. Ancak eklem rahatsızlıkları sadece iş yaşamımıza değil, cüzdanımıza da darbe vuruyor. Eklem rahatsızlıkları için harcanan ilaçların yıllık maliyeti yaklaşık 65 milyar Dolar düzeyinde.
Bu rakam eklem sorunlarını, kalp hastalıklarından sonra en çok harcama yapılan hastalık grubu yapıyor. Ayrıca eklem sorunları yaşayan hastaların yıllık ortalama doktor ziyaret sayısı 8''dir ve bu kronik hipertansiyon hastalarından sonra en yüksek ikinci değerdir.
Doğru besin takviyeleri ile hem hastalığı önlemek, hem de semptomların şiddetini azaltmak mümkün. Gerekli bilgileri uzmanından olmak için GNC''nin eczacısı Bilge Karataş''a danıştık ve eklem sağlığı için alışveriş listemizden eksik etmemiz gereken besin takviyelerini öğrendik.
Yapılan son çalışmalara göre; fit olmak adına spor yapan kişilerin %68''inde, yani her 3 kişiden 2''sinde eklem problemleri ile karşılaşılabilmektedir, Yapılan sporun bir şekilde eklemler üzerine yaptığı baskı ve zorlama yapılan sporun cinsine ve süresine göre çeşitli eklem sorunları ile karşılaşmanıza neden olabilmektedir, Spor ne kadar ağır ve uzun süreli olursa, eklem sorunlarının ortaya çıkma ihtimali ve şiddeti o ölçüde artmaktadır.
Örneğin tenisçilerin yaşadığı dirsek eklemi sorunları; ağırlık kaldırılması ile yaşanan dirsek, kalça, diz ve el bilekleri sorunları; futbol ve basketbol oynayanlarda diz, ayak bileği, omuz, el bileği sorunları; atletizm ve koşu yapanlarda özellikte diz ve kalça eklemlerindeki sorunlar bunlara sadece birkaç basit örnek olarak gösterilebilir.
Bugün sadece ABD''de, 43 milyon kişi romatizmadan şikâyetçi ve önümüzdeki 20 yıl içinde ise bu sayının 60 milyon civarına yükselmesi tahmin ediliyor. Şu ana kadar yapılan çalışmalarda erkeklerin bu hastalığa yakalanma ihtimalinin iki kat daha az olduğu gözlendi.
Eklem sorunları ve romatizmanın bu kadar yaygın ve ciddi bir sorun olmasında, sinsi bir şekilde ilerlemesinin büyük rolü var. Çünkü bu rahatsızlığın ilk belirtileri olan ağrıları, genellikle basit birer ağrı kesici alarak geçiştiriyoruz. Halbuki erken dönemlerde ortaya çıkan basit sinyaller ciddiye alınsa, tedavi süreci çok daha kısa olur. Örneğin bir çeşit romatizma türü olan ve Türkiye''de yaklaşık 700.000 hastada görülen roma-toid artrit''de eklem hasarı çoğunlukla ilk 2 yılda ortaya çıkmaktadır. Tedaviye erken başlamak, bu hasarı büyük ölçüde önler.
Sadece ABD''de eklem problemlerine bağlı olarak işe gidileme-mesi durumlarından dolayı yaşanan iş kaybı, yılda 45 milyon iş gününü buluyor. Ancak eklem rahatsızlıkları sadece iş yaşamımıza değil, cüzdanımıza da darbe vuruyor. Eklem rahatsızlıkları için harcanan ilaçların yıllık maliyeti yaklaşık 65 milyar Dolar düzeyinde.
Bu rakam eklem sorunlarını, kalp hastalıklarından sonra en çok harcama yapılan hastalık grubu yapıyor. Ayrıca eklem sorunları yaşayan hastaların yıllık ortalama doktor ziyaret sayısı 8''dir ve bu kronik hipertansiyon hastalarından sonra en yüksek ikinci değerdir.
Doğru besin takviyeleri ile hem hastalığı önlemek, hem de semptomların şiddetini azaltmak mümkün. Gerekli bilgileri uzmanından olmak için GNC''nin eczacısı Bilge Karataş''a danıştık ve eklem sağlığı için alışveriş listemizden eksik etmemiz gereken besin takviyelerini öğrendik.