DÜZCELİ MEHMET
Kendini Arayan Adam
Behemoth, bu gece (Pazarı Pazartesiye bağlayan) Miraç Gecesi' ymiş, az önce arkadaşlar konu açtılar da hatırlattılar. Sana epeydir söylemek istiyordum,
galiba bu konuya değinmek için sanırım en uygun zaman bu zaman. Gerçi saat çok geç, belki gündüz vakti online olduğun bir anda söylemek daha uygun olurdu ama, ecelin de zamanı belli değil. Üstelik uzun bir süre yazımı farketmeme ihtimalin de var ama ben yine de söyleyeyim. Bu gece senin de Miracın olsun. Gel Müslüman ol, kardeşim ol. Gittiğin yol yol değil, dost bildiğin tek düşmanın aslında. Sana laf olsun diye edebiyat yapmıyorum. Bunları seni önemsediğimden söylüyorum. Birilerinin okuyup teşekkür etmeleri ise hiç umurumda değil. Bu konuyu sadece senin okuman bile yeterli benim için. Tek ilgilendiğim nokta, yanlışından dönmen. İnançsız yaşaman evet sana göre çok normal olabilir, ama benim zoruma gidiyor, elimde değil. Seninle aynı günlerde üye olduk. Uzun zamandır durumunu umursamamaya çalışsam da, içinde bulunduğun vaziyete tahammül edemiyorum. Arkadaşım değilsin, seni tanımıyorum. Yakınlarında olsam böyle damdan düşer gibi teklif etmez, seni rencide etmeden izah etmeye çalışırdım. Lâkin bu imkâna sahip değilim. İğne battığında bile canı yanmayan yoktur. Allah, değil vahşet ve katliamı, bir kulun kalbinin kırılmasına bile razı değildir. Halbuki dostun sandığın şeytan tam tersini emrediyor. Aradaki bu farkı görebiliyor musun? Bir tarafta, sana yapılmasını istemediğini başkasına yapma emri, diğer tarafta sırf zevk uğruna tek taraflı acı tablolar. Bak dünyanın acı haline. Halbuki her insanın şu kısa ömründe huzur içinde yaşama hakkı vardır. Pozitif hayat adına herşeyi katletmeye çalışan şeytanla neden bu kadar alâkadarsın. Onun yüzünden dünyada kan gövdeyi götürüyor, senin de bir ailen yok mu, bu durumu nasıl içine sindirebiliyorsun? 666' dan başka sayılar da olduğunu farket. Sadece ona saplanıp kalma. 9 katlı bisküviyi, 7 renkli gökkuşağını, 2 renkli gözü olan Van Kedisini, 8 silindirli arabaları, 7 katlı atmosferi, 4 yapraklı yoncayı ve 1 tek yaratıcıyı düşün. Onu üzme, ondan kaçıp hasımlarına sığınma. İnsansın, bizler gibi. Bu forumda ve toplumun her alanında bizlerle birlikte yaşarken, senin de benim de tek düşmanımız olanla ayrıca dostluk kurman kusura bakma ama hainlik olmuyor mu? Ondan kopman sana hayatı zindan etmez, tam tersine. Rock müziğini yine dinle, ben de dinliyorum yeri geldiğinde. Saçlarını kısaltmak zorunda da değilsin, benim de arkadan bağlı, hiç sakıncası yok. İstersen, varsa şayet küpelerin de kalabilir. Siyah giymeye de devam edebilirsin, siyah kıyafeti sevmeyen varmıdır ki? Beynini ve vücudunu zehirlemedikçe, Yaradan' ın serbest bıraktığı arzu ettiğin hiçbir şeyi yiyip içmende sana engel de yok. Kanla uğraşmaktan vazgeç. Dost bildiğin şeytanın seninle işi bittiğinde tek başına kalacaksın. Bırak onun peşini. Bak, koyu renkli kısımlarda bizim hakkımızda ne diyor;
ARAF SURESİ:
11- Sizi yarattık, sonra size biçim verdik, sonra da meleklere: "Âdem'e secde edin" dedik; hepsi secde ettiler, yalnız İblis, secde edenlerden olmadı.
12- (Allah) buyurdu: "Sana emrettiğim zaman, seni secde etmekten alıkoyan nedir?" (İblis): "Ben, dedi, ondan hayırlıyım; beni ateşten yarattın, onu
çamurdan yarattın."
13- (Allah) buyurdu: "Öyleyse oradan in, orada büyüklük taslamak senin haddin değildir. Çık, çünkü sen aşağılıklardansın."
14- (İblis) dedi: (Bari) bana (insanların) tekrar diriltilecekleri güne kadar süre ver."
15- (Allah) buyurdu: "Haydi sen süre verilmişlerdensin."
16- "Öyleyse, dedi, beni azdırmana karşılık, and içerim ki, ben de onlar(ı saptırmak) için senin doğru yolunun üstüne oturacağım."
17- "Sonra (onların) önlerinden arkalarından, sağlarından sollarından onlara sokulacağım ve sen, çoklarını şükredenlerden, bulmayacaksın."
18- (Allah) buyurdu: "Haydi, sen, yerilmiş ve kovulmuş olarak oradan çık. And olsun ki,onlardan sana kim uyarsa, (bilin ki) sizin hepinizden (derleyip) cehennemi dolduracağım."
Gördün işte. Seni de, beni de yoldan çıkarmak için mahşere kadar süresi var onun. Bırak peşini, askeri olma. Hata yapmayan insan yoktur. Hatasından dönen büyük insanlar vardır. Nasihate kulak vermek de küçüklük değildir. Bu sana bir çağrıdır. İstersen bir teklif de diyebilirsin. Bu cümleler, düşünmeden, üzerinde uzun uzadıya kurgulanmadan bir anda yazıverilmiş bir yazıdır. Elbette daha iyi de ifade edilebilirdi belki ama zaten sen istemedikçe dünyanın en iyi yazarlarından bir heyet de oluşturulsa, ortaya koyacakları bir yazı yine de fayda etmeyecektir. Yarın kendim adına pişman olmamak için, keşke bir yolunu bulup söyleseydim dememek için, henüz hayattayken bu vebalden kurtulmam gerekiyordu. İşte oldu. Sana söyleyeceklerim bu kadar. Allah (cc) kalbini doğru olana meyilli kılsın. Miraç Kandilin hayırlı olsun. Umarım Miracın gerçek olur...
galiba bu konuya değinmek için sanırım en uygun zaman bu zaman. Gerçi saat çok geç, belki gündüz vakti online olduğun bir anda söylemek daha uygun olurdu ama, ecelin de zamanı belli değil. Üstelik uzun bir süre yazımı farketmeme ihtimalin de var ama ben yine de söyleyeyim. Bu gece senin de Miracın olsun. Gel Müslüman ol, kardeşim ol. Gittiğin yol yol değil, dost bildiğin tek düşmanın aslında. Sana laf olsun diye edebiyat yapmıyorum. Bunları seni önemsediğimden söylüyorum. Birilerinin okuyup teşekkür etmeleri ise hiç umurumda değil. Bu konuyu sadece senin okuman bile yeterli benim için. Tek ilgilendiğim nokta, yanlışından dönmen. İnançsız yaşaman evet sana göre çok normal olabilir, ama benim zoruma gidiyor, elimde değil. Seninle aynı günlerde üye olduk. Uzun zamandır durumunu umursamamaya çalışsam da, içinde bulunduğun vaziyete tahammül edemiyorum. Arkadaşım değilsin, seni tanımıyorum. Yakınlarında olsam böyle damdan düşer gibi teklif etmez, seni rencide etmeden izah etmeye çalışırdım. Lâkin bu imkâna sahip değilim. İğne battığında bile canı yanmayan yoktur. Allah, değil vahşet ve katliamı, bir kulun kalbinin kırılmasına bile razı değildir. Halbuki dostun sandığın şeytan tam tersini emrediyor. Aradaki bu farkı görebiliyor musun? Bir tarafta, sana yapılmasını istemediğini başkasına yapma emri, diğer tarafta sırf zevk uğruna tek taraflı acı tablolar. Bak dünyanın acı haline. Halbuki her insanın şu kısa ömründe huzur içinde yaşama hakkı vardır. Pozitif hayat adına herşeyi katletmeye çalışan şeytanla neden bu kadar alâkadarsın. Onun yüzünden dünyada kan gövdeyi götürüyor, senin de bir ailen yok mu, bu durumu nasıl içine sindirebiliyorsun? 666' dan başka sayılar da olduğunu farket. Sadece ona saplanıp kalma. 9 katlı bisküviyi, 7 renkli gökkuşağını, 2 renkli gözü olan Van Kedisini, 8 silindirli arabaları, 7 katlı atmosferi, 4 yapraklı yoncayı ve 1 tek yaratıcıyı düşün. Onu üzme, ondan kaçıp hasımlarına sığınma. İnsansın, bizler gibi. Bu forumda ve toplumun her alanında bizlerle birlikte yaşarken, senin de benim de tek düşmanımız olanla ayrıca dostluk kurman kusura bakma ama hainlik olmuyor mu? Ondan kopman sana hayatı zindan etmez, tam tersine. Rock müziğini yine dinle, ben de dinliyorum yeri geldiğinde. Saçlarını kısaltmak zorunda da değilsin, benim de arkadan bağlı, hiç sakıncası yok. İstersen, varsa şayet küpelerin de kalabilir. Siyah giymeye de devam edebilirsin, siyah kıyafeti sevmeyen varmıdır ki? Beynini ve vücudunu zehirlemedikçe, Yaradan' ın serbest bıraktığı arzu ettiğin hiçbir şeyi yiyip içmende sana engel de yok. Kanla uğraşmaktan vazgeç. Dost bildiğin şeytanın seninle işi bittiğinde tek başına kalacaksın. Bırak onun peşini. Bak, koyu renkli kısımlarda bizim hakkımızda ne diyor;
ARAF SURESİ:
11- Sizi yarattık, sonra size biçim verdik, sonra da meleklere: "Âdem'e secde edin" dedik; hepsi secde ettiler, yalnız İblis, secde edenlerden olmadı.
12- (Allah) buyurdu: "Sana emrettiğim zaman, seni secde etmekten alıkoyan nedir?" (İblis): "Ben, dedi, ondan hayırlıyım; beni ateşten yarattın, onu
çamurdan yarattın."
13- (Allah) buyurdu: "Öyleyse oradan in, orada büyüklük taslamak senin haddin değildir. Çık, çünkü sen aşağılıklardansın."
14- (İblis) dedi: (Bari) bana (insanların) tekrar diriltilecekleri güne kadar süre ver."
15- (Allah) buyurdu: "Haydi sen süre verilmişlerdensin."
16- "Öyleyse, dedi, beni azdırmana karşılık, and içerim ki, ben de onlar(ı saptırmak) için senin doğru yolunun üstüne oturacağım."
17- "Sonra (onların) önlerinden arkalarından, sağlarından sollarından onlara sokulacağım ve sen, çoklarını şükredenlerden, bulmayacaksın."
18- (Allah) buyurdu: "Haydi, sen, yerilmiş ve kovulmuş olarak oradan çık. And olsun ki,onlardan sana kim uyarsa, (bilin ki) sizin hepinizden (derleyip) cehennemi dolduracağım."
Gördün işte. Seni de, beni de yoldan çıkarmak için mahşere kadar süresi var onun. Bırak peşini, askeri olma. Hata yapmayan insan yoktur. Hatasından dönen büyük insanlar vardır. Nasihate kulak vermek de küçüklük değildir. Bu sana bir çağrıdır. İstersen bir teklif de diyebilirsin. Bu cümleler, düşünmeden, üzerinde uzun uzadıya kurgulanmadan bir anda yazıverilmiş bir yazıdır. Elbette daha iyi de ifade edilebilirdi belki ama zaten sen istemedikçe dünyanın en iyi yazarlarından bir heyet de oluşturulsa, ortaya koyacakları bir yazı yine de fayda etmeyecektir. Yarın kendim adına pişman olmamak için, keşke bir yolunu bulup söyleseydim dememek için, henüz hayattayken bu vebalden kurtulmam gerekiyordu. İşte oldu. Sana söyleyeceklerim bu kadar. Allah (cc) kalbini doğru olana meyilli kılsın. Miraç Kandilin hayırlı olsun. Umarım Miracın gerçek olur...
