tıesto
New member
- Katılım
- 13 Ocak 2006
- Mesajlar
- 12,015
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Bebeğiniz doğar doğmaz alınan göbek bağı, ilerleyen yıllarda onu tam 20 hastalıktan koruyor.
Saklanan göbek bağının gelecekte diyabet, kalp ve karaciğer gibi hastalıkların tedavisinde de başarılı sonuçlar vermesi bekleniyor..
Felç, Alzheimer, Multiple Sclerosis (MS), lupus, diyabet ve diğer otobağışıklık sistemi hastalıklarının tedavisinde göbek kordonundan elde edilen kök hücre kullanımıyla ilgili umut veren çalışmalar sürüyor.
Bu tip hastalıkların tedavisinde kök hücrelerinin sinir, kalp, karaciğer ve pankreas hücrelerine dönüşebilmesi, vücudun bu hücreleri hasarlı veya hastalıklı organların hücrelerine çevirebilmesi ve dokuların tamir edilebilme özellikleriyle ilgili her geçen gün daha güçlü kanıtlar elde ediliyor.
Kordon kanı saklanmasının kimler için uygun ve gerekli olduğu konusunda bilim çevrelerinde henüz tam bir fikir birliği yok.
Ailede bilinen kök hücre tedavilerine ihtiyaç gösterebilecek bir hastalık yoksa, saklanan kana ihtiyaç olasılığı değişik hesaplamalara göre binde bir ile 100 binde bir arasında değişiyor.
Bu nedenle bazı hekimler sadece ailelerinde ilik nakli gerektirebilecek hastalık öyküsü bulunan kişilerin bebeklerinde bu uygulamanın yapılmasını savunurken, diğer hekimler kök hücre çalışmalarındaki hızlı gelişimi göz önünde bulundurarak herkesin bu seçeneği kullanmasını önerebiliyor.
Normal koşullarda doğum sonrasında plasenta kendiliğinden vücuttan dışarı atılır.
Bebek anneden ayrılır ayrılmaz, plasenta ise anneden ayrılmadan önce kordon kanı toplanır.
Bu nedenle anneye veya bebeğe hiçbir olumsuz etkisi yoktur.
Kordon kanı, bebek doğar doğmaz ilk 10 dakika içinde, göbek bağı kesildikten sonra göbek bağının plasenta tarafında kalan bölümünden alınır.
Kordon kanı kök hücreleri çok değerli oldukları ve sadece doğumda toplanabildikleri için, toplama işleminin bu konuda uzman hekimler tarafından yapılması, toplanma sonrası işlemlerin uzman kişilerce yürütülmesi ve örneklerin uygun koşullarda saklanması gerekir.
Kordon kanının dondurulup çözülerek kullanılmasının dünyadaki tecrübesi 15 yıldır.
Yani en az 15 yıl saklanabilir. Her yıl bu tecrübe artmakta.
Kordon kanının saklanması önemli bir fırsattır.
Ailelerinin geçmişinde herhangi bir riskli bulguya rastlamayan anne-babaların da küçük bir olasılıkta olsa bile, gelecekte karşılaşabilecekleri kök hücre ihtiyacını karşılamak üzere kordon kanını saklaması yararlıdır.
Saklanan göbek bağının gelecekte diyabet, kalp ve karaciğer gibi hastalıkların tedavisinde de başarılı sonuçlar vermesi bekleniyor..
Felç, Alzheimer, Multiple Sclerosis (MS), lupus, diyabet ve diğer otobağışıklık sistemi hastalıklarının tedavisinde göbek kordonundan elde edilen kök hücre kullanımıyla ilgili umut veren çalışmalar sürüyor.
Bu tip hastalıkların tedavisinde kök hücrelerinin sinir, kalp, karaciğer ve pankreas hücrelerine dönüşebilmesi, vücudun bu hücreleri hasarlı veya hastalıklı organların hücrelerine çevirebilmesi ve dokuların tamir edilebilme özellikleriyle ilgili her geçen gün daha güçlü kanıtlar elde ediliyor.
Kordon kanı saklanmasının kimler için uygun ve gerekli olduğu konusunda bilim çevrelerinde henüz tam bir fikir birliği yok.
Ailede bilinen kök hücre tedavilerine ihtiyaç gösterebilecek bir hastalık yoksa, saklanan kana ihtiyaç olasılığı değişik hesaplamalara göre binde bir ile 100 binde bir arasında değişiyor.
Bu nedenle bazı hekimler sadece ailelerinde ilik nakli gerektirebilecek hastalık öyküsü bulunan kişilerin bebeklerinde bu uygulamanın yapılmasını savunurken, diğer hekimler kök hücre çalışmalarındaki hızlı gelişimi göz önünde bulundurarak herkesin bu seçeneği kullanmasını önerebiliyor.
Normal koşullarda doğum sonrasında plasenta kendiliğinden vücuttan dışarı atılır.
Bebek anneden ayrılır ayrılmaz, plasenta ise anneden ayrılmadan önce kordon kanı toplanır.
Bu nedenle anneye veya bebeğe hiçbir olumsuz etkisi yoktur.
Kordon kanı, bebek doğar doğmaz ilk 10 dakika içinde, göbek bağı kesildikten sonra göbek bağının plasenta tarafında kalan bölümünden alınır.
Kordon kanı kök hücreleri çok değerli oldukları ve sadece doğumda toplanabildikleri için, toplama işleminin bu konuda uzman hekimler tarafından yapılması, toplanma sonrası işlemlerin uzman kişilerce yürütülmesi ve örneklerin uygun koşullarda saklanması gerekir.
Kordon kanının dondurulup çözülerek kullanılmasının dünyadaki tecrübesi 15 yıldır.
Yani en az 15 yıl saklanabilir. Her yıl bu tecrübe artmakta.
Kordon kanının saklanması önemli bir fırsattır.
Ailelerinin geçmişinde herhangi bir riskli bulguya rastlamayan anne-babaların da küçük bir olasılıkta olsa bile, gelecekte karşılaşabilecekleri kök hücre ihtiyacını karşılamak üzere kordon kanını saklaması yararlıdır.