Beşiktaş'a Saldırmanın Dayanılmaz Hafifliği

jewel

Wormwood
Moderatör
Katılım
9 Ara 2006
Mesajlar
9,963
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
Somewhere Over The Rainbow..
Bu ülkenin içinde hiçbir kurum Beşiktaş kadar yaşayan, üreten, tepki koyan kurum olmamıştır daha doğrusu “toplum” olamamıştır. Hiçbir Beşiktaşlı sadece futbolu bir top ve ardında 22 adamın koştuğu bir organizasyon olarak görmemiştir. Beşiktaş’lı bilir ki futbol sadece bir amaçtır, Beşiktaş’lı bilir ki herşey futboldan ibaret değildir.

Bunun içindir ki;

yeri gelir kansere karşı koyar,

yeri gelir tiyatro yıkılmasın der,

yeri gelir kendine dahi karşı olur,

bunu bazı insanların anlamamasının tek sebebi var içlerinde ruh yok. Evet! fiziki anlamda aramızdalar ama içlerinde ruh yok. İçi boş bir kalıptan ibaretler yani kısacası.

Zaten içlerinde o ruh olmadığı için kendi camiaları içindeki çoban, koyun ilişkisinde koyunluktan öteye gidememişlerdir.

Ne derlerse yapmışlar, ne istenirse onu söylemişler, konuşmuşlar, yazmışlardır.

Beşiktaş’ta ise bu iş böyle gitmiyor, düşünen, sorgulayan, araştıran yeri geldiğinde en ateşli şekilde tartışan bir toplumdur Beşiktaş zaten bu özelliği sayesinde bazen geride kalmış gibi gözüksede aslında kendisini üç adım ileri götürecek konumdadır.

Geçmiş dönemlerde beşiktaş idari bakımdan birçok yanlışlara imza attı bu yanlışların ağırlığını camia maddi ve manevi olarak çekti belki önümüzdeki zamanlarda önümüze hala geçmişin faturaları çıkacak. Bütün bunlar olurken yani camianın seçtiği yönetim heyeti tüm camiayı etkileyecek yanlışlar yaparken onları seçenler aferin ne güzel yapıyorsunuz mu? dedi onları hep beraber alkışladı mı? Tabii ki hayır! Bir kısım alkışlarken büyük bir kısım ise yargılamaya, eleştirmeye, doğruları söylemeye devam etti. Bu yüzden yeri geldi camia içinde ayrılıklar, dargınlıklar oldu işin doğasında olması gerektiği gibi.

Bütün bunlar yaşandı ve bugüne gelindiğinde bakıyoruz ki Beşiktaş o yanlışları yaparken bir yandan da dersini almış, yapılan eleştirilere kulak vermiş özellikle son genel kurul ardından olumlu işler yapmaya devam ediyor ve edecek. Bunlar devam ederken arada yapılan yanlışlara tabii ki eleştiriler gelecek sadece yarınlarda güçlü bir Beşiktaş için.

Beşiktaş en çok transferlerle ilgili eleştiriler aldı çünkü hatırı sayılır maddi zararlar doğmuştu bugün o eleştiriler sonrasında doğru işler yapan bir Beşiktaş var, kazanan bir Beşiktaş var.

Beşiktaş kazanırken diğer taraf ne yapıyor herzamanki gibi içindeki ruh eksikliğinden dolayı sadece bir yerlere yamanabilmek adına sadece “Beşiktaş’a saldırıp, rahatlayabilmek için, haddini bilmeyen eleştirilerde bulunuyor”

Hala Guti iyi bir futbolcu mu? yok efendim! Maradona’dan iyimidir? Quaresma Ronaldo’dan kalitelimidir?

Bu söylemlerin ardında tek bir amaç var o da Beşiktaş iyi giderken kafaları başka şeylerle meşgul edip, tökezletmek.

Guti, Quaresma, Aurello, Necip, Cenk, İbrahim Üzülmez Beşiktaş’ın kutsal formasını giyen tüm futbolcular hangi kapasitede futbolcu olduklarını biliyorlar ve kendilerini kimseylede kıyaslamıyorlar size de kıyaslamak düşmez diyorlar tabii anlayana.

Son zamanların en büyük trendi “Beşiktaş’a saldırmak” zaten bir “Atatürk’e saldırmak zevk vermiştir bir de onun ilkelerine sahip çıkan Beşiktaş’a”

Beşiktaş doğruları yapmaya devam ettikce bu saldırıların hiçbir anlamı olmayacaktır tabii bir de bunlara kulak verip hala içimizde tartışmaya devam etmemizde gerekiyor.

Bırakın onlar söylesin, biz kervanımızı yürütmeye devam edelim.

Bırakın onlar saldırsın, biz birlik içinde olup direnmeye devam edelim.

Herzaman dediğim gibi Beşiktaş’ın en büyük düşmanı yine kendisidir başkasına gerek yok. Biz içimizdeki birliği korumaya devam edelim. Yani bize yakışan gibi yaşayalım...

Mehmet Eyüp Yardımcı
 
107 108 yıLLık kuLubumuze bı o kadar zamandır her zaman saLdırı oLmuştur..Gerek maç esnasında taraf tutarak gerek dışarda yönetımı ve taraftarı sindirmeye çaLışarak.. Ama biz haLa burdayız hemde dimdik ayakta yıLmadan.. Bırakın konuşsunLar boş boş hiç önemLi değiL.. ;)
 
Geri
Üst