Vamos Bien
New member
- Katılım
- 8 Eyl 2007
- Mesajlar
- 1,108
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Pazar günü İstanbul Kadıköy'de yapılan ve gericiliğe karşı güçlü bir duruş sergilenen "AKP'yi İstemiyoruz" mitingi dinci basını rahatsız etmiş görünüyor. Bilindik yöntemlerle mitinge çamur atmaya çalışan dinci gazeteler, mitingi düzenleyenleri hedef göstermeyi de ihmal etmiyor.
Önceki gün İstanbul kadıköy İskele Meydanı’nda yapılan, onbinlerce insanın katıldığı “AKP’yi istemiyoruz” mitingi ve bu mitingde güçlü biçimde sergilenen gericilik karşıtı duruş, dinci basını rahatsız etti. Bu kitlesellikte bir mitingi görmezden gelemeyen dinci gazeteler, bir yandan mitingi sayısal olarak küçük göstermeye ve çeşitli biçimlerde karalamaya çalışırken, diğer yandan da mitingin düzenleyicileri ve katılımcılarını gerici güçlere hedef gösteriyorlar.
On binlerce yurtsevere “çete” yakıştırması
Kendi sloganı “hayat aslında bugünden ibarettir” olan Bugün gazetesi, “AKP’yi İstemiyoruz” mitingine katılan yirmi bini aşkın yurtseveri “kaos çıkartma çetesi” olarak niteledi.
Şubat ayı boyunca üniversitelerde yapılan AKP karşıtı eylemlerin kampüs kampüs gezen “30 kişilik bir provokatör gurubu” tarafından gerçekleştirildiği yönündeki akıl dışı iddiaları yinelemeye devam eden gazete, ayrıca TKP’li öğrencilerin 32. Gün ve Genç Bakış isimli televizyon programlarında düşüncelerini ifade etmiş olmalarından da rahatsız olmuş görünüyordu. TKP’lilerin bu programlarda “provokasyon için kolaylıkla fırsat bulduğu” uyarısını yapan gazete, ayrıca “geçmişte başörtüsü yasağına karşı net açıklamalar yapan Özgürlük ve Demokrasi Partisi ile TAYAD gibi bazı sivil toplum örgütleri”ni de “son tartışmalarda sessiz kaldıkları” gerekçesiyle kınadı.
Haberde mitingdeki konuşmalardan yalnızca TKP Genel Başkanı Aydemir Güler’in açılış konuşmasına yer veren, orada da haberin önemli bir kısmını Güler’in Mehmet Akif Ersoy’un akrabası olduğunu hatırlatmaya ayıran Bugün, Güler’in konuşmasından da yalnızca kuran kurslarının ve Diyanet İşleri Başkanlığı’nın kapatılması gerektiğini vurgulayan bölümünü haberleştirdi.
Bugün gazetesi’nin sahibi olan Akın İpek, daha önce Bergama’daki altın madeniyle gündeme gelmişti. Fetullah Gülen’in sadık adamlarından olduğu bilinen İpek, Gülen’i “devletine, milletine, ülkesine bütün kalbiyle bağlı, bayrağına aşık bir insan” olarak niteliyor.
Vakit istihbaratçı Bülent Orakoğlu'nu konuşturdu
Vakit gazetesi Bülent Orakoğlu'nun ağzından attığı "Komünist maşalar yine işbaşında" başlığıyla kapaktan girdiği haberde eski istihbaratçının 12 Eylül öncesi benzetmelerine yer veriyor. Çeteler arası mücadelede tasfiye olan, polis eskisi Fethullahçı, çömezliğinde "nasıl provokasyon yapılır" dersi olarak incelediğine şüphe olmayan 1977 1 Mayıs'ında TKP'nin provokasyon yaptığını iddia ediyor. ABD'nin yönlendirmesiyle asker ve polisiyle devletin provokasyonu olarak neredeyse yargıda bile kabul edilmiş olan 1 Mayıs katliamını maruz kalanlara mal etmeye çalışan Orakoğlu bugün de TKP'nin üniversitelerde benzer şekilde "seyyar kışkırtma grubu" olarak niteliyor.
Liberal Zaman gazetesi idamcı savcıya kucak açtı
Öte yandan, Bugün ve Vakit’ten daha “ince” bir tutum takınmaya çalışan Fethullah Gülen’in Zaman gazetesi, yine Gülen’e ait Aksiyon dergisi tarafından Baki Tuğ ile yapılmış bir röportaja sayfalarında yer verdi. Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın idam edildiği mahkemede savcı olan Tuğ, röportajında “9 Mart 1971’de 3 milyona yakın insanı öldürmeyi hedefleyen komünist bir ihtilal yapılmaya çalışıldığı” hatta bu üç milyon kişinin daha önceden listesinin hazırlandığı ve bu listenin Milli İstihbarat Teşkilatı arşivinde olduğu gibi akıl dışı iddialarda bulundu.
Zaman gazetesi tarafından “İnanılmaz ifşaat” başlığıyla verilen röportajda Tuğ ayrıca, Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının idam edilmesinden övgüyle söz ederken, kontrgerilla teşkilatlanmasını da “devletin kendini koruma vasıtaları” olarak niteledi.
Deniz Gezmiş’in “Türk insanını öldürelim, Rusya ile beraber bu işi götürelim” zihniyetiyle hareket ettiğini söyleyecek kadar pervasızlaşan Tuğ, bu yüzden 27 Mayıs ve 12 Mart darbelerinin kıyaslanamayacağını, Adnan Menderes’in haksız, Deniz Gezmiş’in ise haklı sebeplerden asıldığını söyledi.
Ne var ki, Tuğ’un bu akıl dışı açıklamaları Zaman okuyucuları tarafından dahi tepkiyle karşılandı. Gazetenin internet sitesinde, bu haber yayına hazırlanırken Deniz Gezmiş’e ve onun yurtsever duruşuna sahip çıkan çok sayıda mesaj atılmıştı.
Önceki gün İstanbul kadıköy İskele Meydanı’nda yapılan, onbinlerce insanın katıldığı “AKP’yi istemiyoruz” mitingi ve bu mitingde güçlü biçimde sergilenen gericilik karşıtı duruş, dinci basını rahatsız etti. Bu kitlesellikte bir mitingi görmezden gelemeyen dinci gazeteler, bir yandan mitingi sayısal olarak küçük göstermeye ve çeşitli biçimlerde karalamaya çalışırken, diğer yandan da mitingin düzenleyicileri ve katılımcılarını gerici güçlere hedef gösteriyorlar.
On binlerce yurtsevere “çete” yakıştırması
Kendi sloganı “hayat aslında bugünden ibarettir” olan Bugün gazetesi, “AKP’yi İstemiyoruz” mitingine katılan yirmi bini aşkın yurtseveri “kaos çıkartma çetesi” olarak niteledi.
Şubat ayı boyunca üniversitelerde yapılan AKP karşıtı eylemlerin kampüs kampüs gezen “30 kişilik bir provokatör gurubu” tarafından gerçekleştirildiği yönündeki akıl dışı iddiaları yinelemeye devam eden gazete, ayrıca TKP’li öğrencilerin 32. Gün ve Genç Bakış isimli televizyon programlarında düşüncelerini ifade etmiş olmalarından da rahatsız olmuş görünüyordu. TKP’lilerin bu programlarda “provokasyon için kolaylıkla fırsat bulduğu” uyarısını yapan gazete, ayrıca “geçmişte başörtüsü yasağına karşı net açıklamalar yapan Özgürlük ve Demokrasi Partisi ile TAYAD gibi bazı sivil toplum örgütleri”ni de “son tartışmalarda sessiz kaldıkları” gerekçesiyle kınadı.
Haberde mitingdeki konuşmalardan yalnızca TKP Genel Başkanı Aydemir Güler’in açılış konuşmasına yer veren, orada da haberin önemli bir kısmını Güler’in Mehmet Akif Ersoy’un akrabası olduğunu hatırlatmaya ayıran Bugün, Güler’in konuşmasından da yalnızca kuran kurslarının ve Diyanet İşleri Başkanlığı’nın kapatılması gerektiğini vurgulayan bölümünü haberleştirdi.
Bugün gazetesi’nin sahibi olan Akın İpek, daha önce Bergama’daki altın madeniyle gündeme gelmişti. Fetullah Gülen’in sadık adamlarından olduğu bilinen İpek, Gülen’i “devletine, milletine, ülkesine bütün kalbiyle bağlı, bayrağına aşık bir insan” olarak niteliyor.
Vakit istihbaratçı Bülent Orakoğlu'nu konuşturdu
Vakit gazetesi Bülent Orakoğlu'nun ağzından attığı "Komünist maşalar yine işbaşında" başlığıyla kapaktan girdiği haberde eski istihbaratçının 12 Eylül öncesi benzetmelerine yer veriyor. Çeteler arası mücadelede tasfiye olan, polis eskisi Fethullahçı, çömezliğinde "nasıl provokasyon yapılır" dersi olarak incelediğine şüphe olmayan 1977 1 Mayıs'ında TKP'nin provokasyon yaptığını iddia ediyor. ABD'nin yönlendirmesiyle asker ve polisiyle devletin provokasyonu olarak neredeyse yargıda bile kabul edilmiş olan 1 Mayıs katliamını maruz kalanlara mal etmeye çalışan Orakoğlu bugün de TKP'nin üniversitelerde benzer şekilde "seyyar kışkırtma grubu" olarak niteliyor.
Liberal Zaman gazetesi idamcı savcıya kucak açtı
Öte yandan, Bugün ve Vakit’ten daha “ince” bir tutum takınmaya çalışan Fethullah Gülen’in Zaman gazetesi, yine Gülen’e ait Aksiyon dergisi tarafından Baki Tuğ ile yapılmış bir röportaja sayfalarında yer verdi. Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın idam edildiği mahkemede savcı olan Tuğ, röportajında “9 Mart 1971’de 3 milyona yakın insanı öldürmeyi hedefleyen komünist bir ihtilal yapılmaya çalışıldığı” hatta bu üç milyon kişinin daha önceden listesinin hazırlandığı ve bu listenin Milli İstihbarat Teşkilatı arşivinde olduğu gibi akıl dışı iddialarda bulundu.
Zaman gazetesi tarafından “İnanılmaz ifşaat” başlığıyla verilen röportajda Tuğ ayrıca, Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının idam edilmesinden övgüyle söz ederken, kontrgerilla teşkilatlanmasını da “devletin kendini koruma vasıtaları” olarak niteledi.
Deniz Gezmiş’in “Türk insanını öldürelim, Rusya ile beraber bu işi götürelim” zihniyetiyle hareket ettiğini söyleyecek kadar pervasızlaşan Tuğ, bu yüzden 27 Mayıs ve 12 Mart darbelerinin kıyaslanamayacağını, Adnan Menderes’in haksız, Deniz Gezmiş’in ise haklı sebeplerden asıldığını söyledi.
Ne var ki, Tuğ’un bu akıl dışı açıklamaları Zaman okuyucuları tarafından dahi tepkiyle karşılandı. Gazetenin internet sitesinde, bu haber yayına hazırlanırken Deniz Gezmiş’e ve onun yurtsever duruşuna sahip çıkan çok sayıda mesaj atılmıştı.