admiral
New member
- Katılım
- 30 Haz 2006
- Mesajlar
- 12,510
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Futbolda şike davasının tutuklu sanıklarından Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, savunmasını dün yapmaya başladı. Savunmasında basın, emniyet, savcılar ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ü ağır bir dille eleştiren Yıldırım, hakkındaki “örgüt” iddialarını yalanlayarak, “Bizimle ilişki kurmak örgüt üyeliği ise savcılar Zekeriya Öz, Mehmet Berk, Fikret Seçen ve Emniyet Müdürü Nazmi Ardıç da aramızda bulunurdu” dedi. Çağlayan Adliyesi’ndeki İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nin dünkü 6. duruşmasında Yıldırım, savunmasına, “Bugün tarihi bir gün yaşıyoruz. Kendimi ve kulübü savunacağım. Yalnız şahıslar değil, takımlar da yargılanıyor” diyerek başladı. Yıldırım’ın 3 aydır bilgisayar istediklerini, ancak verilmediğini söylemesi üzerine, Mahkeme Başkanı Mehmet Ekinci, “İlk duruşmada bilgisayarda Galatasaray maçını izliyordunuz” dedi. Yıldırım ise “Şike oradadır, ondan izledim” dedi. Yıldırım şöyle devam etti:
BASIN DOĞRU YAZSIN
“Basın burada yaşananları doğru yazsın. Dün hastalanmadım, hastalandım diye yazdılar. Bizi karalayanlar ailelerimiz olduğunu düşünsün. Takımımızı şike suçlamasıyla mahkemeye taşıdılar. 25 milyon taraftar susuyorsa biz mesaj vermediğimizden susuyordur. Gizlilik kararları ihlal edilerek basına servis edilmiştir. Fenerbahçe Başkanı olmak gibi gurur, onur kaynağı olan bir sıfatı yerine getirdim. Fenerbahçeli olmayı her şeyin üstünde tuttum. Adalet topaldır; ağır ağır yürür, fakat gideceği yere er geç ulaşır düşüncesiyle 8 ay sonunda mahkemenizin huzurlarındayız. Soruşturma süresince evrensel hukuk kuralları ve masumiyet karinesi açıkça ayaklar altına alınmış ve Anayasa güvencesindeki tüm haklarımız açıkça gasp edildi. Soruşturmayla ben ve arkadaşlarım toplum önünde itibarsızlaştırılmaya çalışılmıştır. Bir örgüt çıkardılar, Aziz Yıldırım ve arkadaşlarını örgütün başı, amaçlarını da Fenerbahçe’yi şampiyon yapmak olarak gösterdiler. Savcı soruşturma sırasında lehe delilleri toplamadı. Bu süreçte yaşadıklarımız yüzünden adalete olan inancımız sarsıldı.
BASIN DOĞRU YAZSIN
“Basın burada yaşananları doğru yazsın. Dün hastalanmadım, hastalandım diye yazdılar. Bizi karalayanlar ailelerimiz olduğunu düşünsün. Takımımızı şike suçlamasıyla mahkemeye taşıdılar. 25 milyon taraftar susuyorsa biz mesaj vermediğimizden susuyordur. Gizlilik kararları ihlal edilerek basına servis edilmiştir. Fenerbahçe Başkanı olmak gibi gurur, onur kaynağı olan bir sıfatı yerine getirdim. Fenerbahçeli olmayı her şeyin üstünde tuttum. Adalet topaldır; ağır ağır yürür, fakat gideceği yere er geç ulaşır düşüncesiyle 8 ay sonunda mahkemenizin huzurlarındayız. Soruşturma süresince evrensel hukuk kuralları ve masumiyet karinesi açıkça ayaklar altına alınmış ve Anayasa güvencesindeki tüm haklarımız açıkça gasp edildi. Soruşturmayla ben ve arkadaşlarım toplum önünde itibarsızlaştırılmaya çalışılmıştır. Bir örgüt çıkardılar, Aziz Yıldırım ve arkadaşlarını örgütün başı, amaçlarını da Fenerbahçe’yi şampiyon yapmak olarak gösterdiler. Savcı soruşturma sırasında lehe delilleri toplamadı. Bu süreçte yaşadıklarımız yüzünden adalete olan inancımız sarsıldı.