Başbakana Rağmen mi?

Vtnsvr

New member
Fatih Altaylı - Haber Türk



Yazılarımı genelde gece geç saatte yazıyorum.

Dün gece de saat 2 gibi bilgisayar başındayım. Telefon çaldı.

Zıpladım.

O saatte kimse hayır işi için aramaz.

Bir dostun başına bir felaket geldi diye heyecan daha doğrusu korkuyla açtım.

Genelde çok iyi bilgiler veren bir tanıdık arıyordu.

"Abi bu gece çok acayip şeyler olabilir. Haberin olsun"

dedi.

"Bu saatte ne olacak. Manyak mısın, ödümü patlattın"

dedim.

"Abi birileri kapatma davasına karşı Ergenekon Operasyonunu
genişletmeyi koz olarak kullanmak istiyor.

Başbakan'ı da bu Ergenekon'un çok önemli olduğuna inandırmaya çalışıyorlar. Bu
gece veya en geç yarın sabah erken saatlerde bir şeyler olacak"

dedi.

"Ne olacak biliyorsan söyle yazımı yazıyorum koyayım"

dedim.

"Abi bir şey söylesem yanlış çıkar diye korkarım ama Fehmi Koru'nun yazısını okursan belki sen bir şeyler hissedersin."

dedi.

"Söylesene oğlum ne biliyorsan"

"Abi sen yazını gece yazmak zorunda mısın? Bekle sabahı. Sabaha çok şey değişmiş olabilir"

dedi.

Sabahın üçüne kadar internette dolandım. Birilerini aramak istiyorum ama o saatte küfür yemek de istemiyorum.

Yazıları yollamadım.

Yattım.

Sabah 8'de bir telefon.

Arayan bizim haber merkezinden çocuklar.

"İlhan Selçuk, Doğu Perinçek, Kemal Alemdaroğlu ve Ferit İlsever'i sabaha karşı gözaltına almışlar"

Önce bir şaşkınlık.

"Nasıl olmuş?"

"Net değil ama galiba sabaha karşı evinden alınmışlar."

Haydaaaa!

80 küsur yaşındaki İlhan Abiyi sabaha karşı evinden almak.

Sabah gazeteden çağırırsın gelir.

Kaçacak hali yok ya.

Ama öyle yapmamışlar. Yataktan almışlar.

Hemen televizyonları açtım.

AK Parti'ye yakın gazetecilerden Şamil Tayyar Skytürk'te anlatıyor.

"Bunlarla sınırlı değil. Medya dünyasından başkaları da olacak"

Sonrasında bir gazeteci arkadaşım aradı.

"Abi operasyon çok ilginç. Emniyet içindeki bazı grupların provokasyonu.

Bu işi planlayanlar Emniyet'te özellikle istihbaratta güçlü bir cemaatin adamları.

Başbakan'ı zor duruma düşürmek için yapıyorlar. Gerilimi tırmandırmak istiyorlar."

"Başbakan'ı mı yıpratmak istiyorlar"

diye sordum.

"Evet Başbakan'ı yıpratmak istiyorlar. Allahaşkına sorarım sana Tayyip Bey böyle bir ortamda böyle bir operasyonun bu şekilde yapılmasını ister mi?"


"Ne bileyim ben isteyeceğini. Ergenekon'un önemine inanmış görünüyor"

"İnanmasına inanmış da, 80 yaşında adamın gece yarısı evinden alınmasının hoş görünmeyeceğini bilmez mi? Burada bazı radikallerin Başbakan'ı da yıpratma Türkiye'yi germe çabası var. Tabii bence"

dedi

Ben burada bir yürütebilecek bilgiye sahip değilim.

Bildiğim şu.

Böylesi bir operasyon Türkiye'de bir baskı rejimine doğru gidiş göstergesidir.

Yani "Çoğunluk diktatoryasına" doğru bir gidişin önemli adımlarındandır.

Geçen yazdan beri meydana gelen bazı gelişmelere bakınca şunu söylemek mümkün.

Başbakan Erdoğan AK Parti'nin genel başkanıdır.

Başbakan'dır.

Yüzde 47'ye yakın vatandaşın benimsediği liderdir.

Ancak çoğunluk diktatoryasının lideri olarak benim baktığım yerden o görünmemektedir.

Abdullah Gül'ün Cumhurbaşkanlığı adaylığından bu yana süreç Başbakan Erdoğan'a rağmen gelişmektedir.

Umarım sonumuz hayırlı olur.
 

HTML

Üst