Bütün Türk Gençliğine..!

fatu

Banned
Katılım
15 Ara 2005
Mesajlar
4,106
Reaction score
0
Puanları
0
Yaş
45
Konum
Boynumuz yiğit boynudur; sevdadan başkasına eğilme
Bütün Türk Gençliğine

I
Yer bulmasın gönlünde ne ihtiras, ne haset.
Sen bütün varlığınla yurdumuzun malısın.
Sen bir insan değilsin; ne kemiksin ne de et;
Tunçtan bir heykel gibi ebedi kalmalısın.

Iztırap çek inleme... Ses çıkarmadan aşın.
Bir damlacık aksa da bir acizdir göz yaşın;
Yarı yolda ölse de en yürekten yoldaşın,
Tek başına dileğe doğru at salmalısın.

Ezilmekten çekinme ... Gerilemekten sakın!
İradenle olmalı bütün uzaklar yakın,
Dolu dizgin yaparken ülküne doğru akın,
Ateşe atılmalı, denize dalmalısın.

Ölümlerden sakınma, meyus olmaktan utan!
Bir kere düşün nedir seni dünyada tutan?
Mefkuresinden başka her varlığı unutan,
Kahramanlar gibi sen ebedi kalmalısın...


II
Sen ne elde ve dilde gezen billur bir sağrak,
Ne de sıska bir göğse takılan bir çiçeksin;
Seninde bu dünyada nasibin var savaşmak!...
Kayalarla güreşip dağlarda öleceksin.

Yoldaşlık ederekten gökte güneşle, ayla,
Aşarsın tepe, ırmak; yürürsün ova ,yayla...
Hayata ne biçimde geldinse bir borayla
Daha sert bir kasırga içinde biteceksin.

KIZIL ELMA uğruna kılıç çekince kından,
Bahtiyarlık denen şey artık geçmez yakından.
Mesut olup gülmeyi sök, çıkar hatırından.
Belki öldükten sonra bir parça güleceksin.

Yüz paralık kurşunla gider "HAYAT" dediğin;
" Tanrı yolu" uzaktır; erken kalk sıkı giyin.
Yazık, bütün ömrünce o kadar özlediğin
Güzel Kızıl Elma'na varmadan öleceksin.


III
Belki bir gün çöllerde kaybedersin eşini,
Belki bir gün ağlarsın kaçtı diye karına.
Işıksız kulübende boranın esişini
Dinleyerek çıkarsın bir ümitsiz yarına.

Gün olur ki mertliğin uğrar kahpe bir hınca;
Namert bir el arkandan seni vurur kadınca;
Bir gün sabrın tükenir... Silahını kapınca
Haykırarak çıkarsın yurdunun dağlarına...

Hayatın kamçısıyla sızar derinden kanlar,
Senin büyük derdinden başkaları ne anlar?
Vicdanını "Paris"e, "Moskova"ya satanlar,
Küfür diye bakarlar senin dualarına.

Hey arkadaş!.. Bu yolda bende coşkun bir selim,
Beraberiz seninle, işte elinde elim.
Seninle bu hayatın gel beraber gülelim,
Ölümüne , gamına, tipisine, karına...


IV
Atandan kalmış olan kılıcı iyi bile,
Onu bütün gücünle vuracaksın çağında.
Savaş... Bunu tadını ey Türk sen bulamazsın,
Ne sevgili yanında, ne baba ocağında...

Savaşmaktan kaçınır, kim varsa alnı kara,
Kan dökmeyi bilenler hükmeder topraklara...
Kazanmanın sırrını bilmiyorsan git, ara
"Çanakkale" ufkunda, "Sakarya" toprağında.

Siyasette muhabbet... Hepsi yalan, palavra...
Doğru sözü "Kül Tegin" kitabesinde ara...
Lenin'den bahsederse karşında bir maskara,
Bir tebessüm belirsin sadece dudağında.

Yatağında ölmeyi hatırından sök, çıkar!
Döşeğin kara toprak, yorganındır belki kar...
Sen gurbette kalırsan, ben ölürsem ne çıkar?
Ruhlarımız buluşur elbet "Tanrıdağı"nda...


V.

Mukadderat isterse seni yoldan çevirsin ,
Sen hele bu yollarda yıpranarak aşın da,
Varsın bütün ömrünce bir an nasip olmasın,
Yorgunluğu gidermek serin bir su başında.

Bir gülüşten ne çıkar, ne çıkar ağlamaktan?
Kullar kancıklık eder, bela bulursun Hak'tan.
Gün olur ki bir yudum su ararsın bataktan,
Gün olur ki bir tutam tuz bulunmaz aşında.

Bir çığ gibi yürürsün bir lahza durmaksızın,
Bir ilahi kaynaktan geliyor çünkü hızın.
Duyguların ölmüştür... Tapınılan bir kızın,
Bir füsun bulamazsın gözlerinde, kaşında.

Iztırabı kanına kat da göz kırpmadan iç!
Varsın gülsün ardından, ne çıkar, bir iki piç...
Bu varlık dünyasında yalnız senin hiç mi hiç,
Bir şeyin olmayacak hatta mezar taşında....

Hüseyin Nihal Atsız
 
Türklerin Türküsü

Türklerin Türküsü

Dilek yolunda ölmek Türklere olmaz tasa,
Türk'e boyun eğdirir yalnız türeyle yasa;
Yedi ordu birleşip kaşımızda parlasa
Onu kanla söndürür parçalarız, yeneriz.

Biz Turfanı yarattık uyku uyurken Batı
Nuh doğmadan kişnedi ordularımızın atı.
Sorsan şöyle diyecek gök denilen şu çatı:
Türk gücü bir yıldırım, Türk bilgisi bir deniz.

Delinse yer, çökse gök,yansa, kül olsa dört yan,
Yüce dileğe doğru yine yürürüz yayan.
Yıldırımdan, tipiden, kasırgadan yılmayan,
Ölümlerle eğlenen tunç yürekli Türkleriz...

Hüseyin Nihal Atsız
 
Türkçülük Bayrağı

Türkçülük Bayrağı

Türk duygusu her Türkçüye en tatlı kımızdır;
Türk ülküsü candan da aziz bayrağımızdır.

Bayrak ki onun gölgesi Bozkurtları toplar;
Bayrak ki bütün kaybedilen yurtları toplar.

Nerden geliyor? Tanrıkut'un ordularından!
Lakin bize bir beyt okuyor kutlu yarından:

Darbeyle gönüllerde yatan ülkü silinmez!
Atsız yere düşmekle bu bayrak yere inmez!...

Hüseyin Nihal Atsız
 
Türk Kızı

Türk Kızı

Pınar başına geldi
Bir elinde güğümü;
Çattı yay kaşlarını
Görünce güldüğümü,
Bağlamıştı gönlümü
Saçlarını düğümü.
Bilmiyordum bu örgü
Acaba bir büğümü?

Sordum: nerdedir yerin?
Nedir senin değerin?
Yedi kral vurulmuş,
Ne bu ceylan gözlerin?
Hangisine varırsın
Bu yedi ünlü erin?
Şöyle dedi bakarak
Göklere derin derin:

Kıralların taçları
Beni bağlar büğü mü?
Orduları açamaz
Gönlümdeki düğümü.
saraylarda süremem
Dağlarda sürdüğümü.
Bin cihana değişmem
Şu öksüz Türklüğümü...

Hüseyin Nihal Atsız
 
helal olsun fatu !
 
Türkün Türkten başka dostu yoktur beyler
 
Kahramanların Ölümü

Kahramanların Ölümü


(Şehit tayyareci Kurmay yüzbaşı Kami'nin büyük hatırasına)

Gerilir zorlu bir yay
Oku fırlatmak için;
Gece gökte doğar ay
Yükselip batmak için.
Mecnun inler, kanını
Leyla'ya katmak için.
Cilve yapar sevgili
Gönül kanatmak için.
Şair neden gam çeker?
Şiir yaratmak için.
Dağda niçin bağırılır?
Feleğe çatmak için.
Açılır tatlı güller
Arılar tatmak için.
Tanrı kızlar yaratmış
Erlere satmak için.
İnsan büyür beşikte
Mezarda yatmak için.
Ve..............
Kahramanlar can verir
Yurdu yaşatmak için...

Hüseyin Nihal Atsız
 
Bu da benden..

VATANIMA

Vatan Anam,vatan yarim,vatan namusumdur.
Yıllarca horlansamda bu benim dik duruşumdur.
Ona göz dikenleri sayısız kez vuruşumdur.
Ezik yüreğime rağmen onurlu yürüyüşümdür
Karşılıksız aşkıma binlerce kez gülüşümdür
Kimi zaman kolsuz kimi zaman bacaksız dönüşümdür.
Al ben yiyemedim diyerek kuru ekmeği bölüşümdür
Seni çok sevdim Ey Vatan
Bu bendeki bu bendeki sana doğru ölüşümdür
Bas bağrına beni , kara kara topraklarına
Canımı, kanımı gizle, ağaç yapraklarına
Gizle ki anam, yarim, namusum görsün
Topraklarında yeni sürgünler sürsün
Eski yapraklar dökülürken toprağa
Dönerek haykırsın yeni yaprağa
Desin ki sen benim artık yeni gücümsün
Yeni yapraklar gürlesin taze genç sesiyle
Sende benim şanlı şanlı dünümsün
Derneğim, toyum düğünümsün
Aç kollarını bana aç ey yarim
Sana doğru gelişim, sana doğru ölüşümsün
 
elerine sağlık kardeşim devamını bekliyorum..
 
By_Genco için...

Seni tek başına gören olursa
Dertliyim derman bulunmaz dersin
Gözünden akan yaşı gören olursa
Sevdiğim askerden gelmedi dersin

Başkasını seversin diyen olursa
Ondan başkasını sevemem dersin
Seni evlendirecekler diyen olursa
Ömrümde başkasına yar olmam dersin

Ne zaman gelecek diye soran olursa
Geldi kalbimde yaşıyor dersin
Onun aşkı yalan diyen olursa
Ettiğimiz yemin büyüktür dersin

"Askerler vurulunca değil
unutulunca ölürler."





BAYRAKSIZ OLAMAM


Bir çocuksam
Kucaksız,
Oyuncaksız;

Bir delikanlıysam
Atsız,
Pusatsız
Olabilirim...
Bayraksız olamam!

Taşıp yirmi yaş dileklerinden
Ufuk ufuk süzülen
Bir gemiyim ben...
Rüzgârsız kalabilirim,
Yelkensiz olabilirim...
Bayraksız olamam!
Eşsizsem, yalnızsam;
Kısmetini bekleyen bir genç kızsam
Ve gelirse, eğer mutlu günüm
Yapılırsa bir gün düğünüm
Telsiz, duvaksız olabilirim...
Bayraksız olamam!

-İster erkek, ister kadın-
Çocuğuyum bu vatanın
Ve gazada can borcuyum...
Susuz olabilirim,
Uykusuz olabilirim,
Bayraksız olamam!

Ölürsem taşım, yazım
Kaygı olmasın yakınlarıma...
Bir şey istemem,
Yeter ki ay doğsun mezarıma!
Taşsız olabilirim;
Yazısız kalabilirim;
Bayraksız olamam!

Konaksız, saraysız;
Evsiz, yuvasız, köysüz
Kalabilirim...
Sevdiklerim gidebilir,
Sevenlerim ihanet edebilir...
Her şeysiz kalabilirim, her şeysiz olabilirim
Bayraksız olamam,
Bayraksız olamam!

Bizans önlerinde bir yeniçeri...
Kılıç tutar, bayrak tutar eli...
"Bu kimdir?" diye sorarsan
Benim:
Ulubatlı Hasan
Benim...
Elim kesilebilir,
Ayağım eksilebilir
Ve oklar delebilir, ateşler eriyip
Yakabilir beni...
Kollarım kanatlarım bir bir
Bırakabilir beni...

Kolsuz olabilirim,
Kanatsız olabilirim;
Bayraksız olamam;
Bayraksız olamam!




TÜRKÇÜLÜK BAYRAĞI

Türk duygusu her Türkçüye en tatlı kımızdır;
Türk ülküsü candan da aziz bayrağımızdır.

Bayrak ki onun gölgesi Bozkurtları toplar;
Bayrak ki bütün kaybedilen yurtları toplar.

Nerden geliyor? Tanrıkut'un ordularından!
Lakin bize bir beyt okuyor kutlu yarından:

Darbeyle gönüllerde yatan ülkü silinmez!
Atsız yere düşmekle bu bayrak yere inmez!..
 
Geri
Üst