- Katılım
- 11 Mar 2008
- Mesajlar
- 20,694
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Fenerbahçe tarihinde hiç bir teknik direktörün Aykut Kocaman kadar destek gördüğünü zannetmiyorum...
Ama sonuç beklendiği gibi olmadı, artık gemi su alıyor.
Son Antalyaspor maçına kadar kazanılan maçlar ve puanlar futbolsuz "da" olsa; kazanan haklıdır mantığından kimseden ses çıkmıyordu.
Fakat herkes çok iyi biliyordu ki, Fenerbahçe'de takım bütünlüğü ve futbol adına görüntü hoş değildi.
Aynen büyük umutlarla alınan Krasiç ile Kuyt'un hayal kırıcı görüntüsü gibi. Antalyaspor maçı Aykut Kocaman'ı destekleyenlere bile isyan ettirdi.
Dünya takımı olma yolundaki Fenerbahçe'nin sahadaki perişan görüntüsü kaybedilen üç puandan daha acıydı!
Aykut Kocaman'ı var gücüyle destekleyenler Antalyaspor maçından sonra "uyarı" mektuplarına başladılar.
Biraz geç olmadı mı?
Hani değişim vardı, değişim yaşanacaktı...
Değişim hikaye oldu.
Çünkü değişimi isteyenlerin "ilk değişime" kendinden başlaması gerekir.
Kendini yenilemeyen ve geliştiremeyen bireyin değişim için yeni düşünce dünyasına girişi zordur.
Çünkü değişimciler yapacağı işin tanıtımında standart ürünleri sunmazlar "farklılık ile farkındalık" olmalıdır söylem ve eylemlerinde.
İki yıl önce Aykut Kocaman'ın "değişim" diye yola çıktığı zaman söylem ile eyleminin birbirini tutmadığını, büyük bir bilgi boşluğu olduğunu yazdığımda neler duymadım ki;
Oysa anlatmak istediğim "değişimin yolunda" davranışlara doğru yorum yapılmadan, planlamanın üzerine akıl oyunları oynanmadan, değişimin incelikleri ve hassasiyeti iyi programlanmadan ve "gerçek modellemeyi" bulmadan yapılamayacağıydı...
İşte sonuç ortada...
Ne iş yaparsanız yapın "eğer" yaptığınız işte bilgi donanımlı ön hazırlık iyi olmazsa sonuç hüsrandır.
Mutlaka duymuşsunuzdur...
Coca Colanın pazarlama temsilcilerinden biri Ortadoğu'da ki görevinden büyük bir hayal kırıklığı ile dönmüş.
Neden başarılı olamadığını arkadaşına anlatmış.
"Beni Ortadoğu'ya ilk gönderdiklerinde iki sorun vardı... Arapça bilmiyordum ve o bölgenin halkı da iyi okuma yazma bilmiyordu... Bu yüzden onlara vermek istediğim mesajı yan yana üç resim halinde düzenledim... Bir Arap, birinci resimde çölde kumların üzerinde sürünüyor, susuzluktan kavrulmuş, ölüyor... İkinci resimde kumlar arasında bulduğu Coca Colayı içiyor... Üçüncü resimde adam dipdiri, ayakta canlı ve neşeli."
Arkadaşı "Harika bir fikir, harika bir anlatım... Peki bunun anlamadılar mı" deyince,
"Hayır anladılar, anladılar... Zaten sorunda orada, iyi anlayıp algılamalarında... Çünkü Araplar sağdan sola okurlarmış meğer!.."
Yorum sizin!
A. KOCAMAN VE O REKLAM... | Maraton.com.tr | Muzaffer Kartal
Ama sonuç beklendiği gibi olmadı, artık gemi su alıyor.
Son Antalyaspor maçına kadar kazanılan maçlar ve puanlar futbolsuz "da" olsa; kazanan haklıdır mantığından kimseden ses çıkmıyordu.
Fakat herkes çok iyi biliyordu ki, Fenerbahçe'de takım bütünlüğü ve futbol adına görüntü hoş değildi.
Aynen büyük umutlarla alınan Krasiç ile Kuyt'un hayal kırıcı görüntüsü gibi. Antalyaspor maçı Aykut Kocaman'ı destekleyenlere bile isyan ettirdi.
Dünya takımı olma yolundaki Fenerbahçe'nin sahadaki perişan görüntüsü kaybedilen üç puandan daha acıydı!
Aykut Kocaman'ı var gücüyle destekleyenler Antalyaspor maçından sonra "uyarı" mektuplarına başladılar.
Biraz geç olmadı mı?
Hani değişim vardı, değişim yaşanacaktı...
Değişim hikaye oldu.
Çünkü değişimi isteyenlerin "ilk değişime" kendinden başlaması gerekir.
Kendini yenilemeyen ve geliştiremeyen bireyin değişim için yeni düşünce dünyasına girişi zordur.
Çünkü değişimciler yapacağı işin tanıtımında standart ürünleri sunmazlar "farklılık ile farkındalık" olmalıdır söylem ve eylemlerinde.
İki yıl önce Aykut Kocaman'ın "değişim" diye yola çıktığı zaman söylem ile eyleminin birbirini tutmadığını, büyük bir bilgi boşluğu olduğunu yazdığımda neler duymadım ki;
Oysa anlatmak istediğim "değişimin yolunda" davranışlara doğru yorum yapılmadan, planlamanın üzerine akıl oyunları oynanmadan, değişimin incelikleri ve hassasiyeti iyi programlanmadan ve "gerçek modellemeyi" bulmadan yapılamayacağıydı...
İşte sonuç ortada...
Ne iş yaparsanız yapın "eğer" yaptığınız işte bilgi donanımlı ön hazırlık iyi olmazsa sonuç hüsrandır.
Mutlaka duymuşsunuzdur...
Coca Colanın pazarlama temsilcilerinden biri Ortadoğu'da ki görevinden büyük bir hayal kırıklığı ile dönmüş.
Neden başarılı olamadığını arkadaşına anlatmış.
"Beni Ortadoğu'ya ilk gönderdiklerinde iki sorun vardı... Arapça bilmiyordum ve o bölgenin halkı da iyi okuma yazma bilmiyordu... Bu yüzden onlara vermek istediğim mesajı yan yana üç resim halinde düzenledim... Bir Arap, birinci resimde çölde kumların üzerinde sürünüyor, susuzluktan kavrulmuş, ölüyor... İkinci resimde kumlar arasında bulduğu Coca Colayı içiyor... Üçüncü resimde adam dipdiri, ayakta canlı ve neşeli."
Arkadaşı "Harika bir fikir, harika bir anlatım... Peki bunun anlamadılar mı" deyince,
"Hayır anladılar, anladılar... Zaten sorunda orada, iyi anlayıp algılamalarında... Çünkü Araplar sağdan sola okurlarmış meğer!.."
Yorum sizin!
A. KOCAMAN VE O REKLAM... | Maraton.com.tr | Muzaffer Kartal