OZZY_1999
New member
- Katılım
- 7 Mar 2006
- Mesajlar
- 1,711
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 45
Sezonun flaş transferi imzayı attı sonunda. Kamuflajını ve postalları çıkarıp çubuklu yeni formasını sırtına geçirdi. İmza töreninde hissettiğim Sayın Aziz Yıldırım’ın bu sezon en çok beklenti içinde olduğu transfer Emre galiba. Normal tabii. Ne de olsa çocuk Florya’nın tozunu yutmuş, finalde oynamamış olsa da bir UEFA Kupası kazanmış, sonra bir de Süper Kupa koymuş cebine. Ezeli rakip Galatasaray’ın Türk ve Avrupa futboluna damga değil adeta yumruk vurduğu dönemin her köşesinde Belözoğlu varmış. Yani 'Onlar' yetiştirip elinden kaçırmış sonra Fenerbahçe basmış parayı almış.
Peki Belözoğlu ne yapmış Florya’dan sonra. Önce İtalya’yı denemiş. Inter’de dört sezon geçmiş toplam 79 maçta forma giyebilmiş. Hadi biraz matematik yapalım. 79’u 4’e bölelim,eşittir 19,75. Hadi yuvarlayalım 20 olsun. Serie A’ da sezon 38 hafta. Avrupa Kupası ve İtalya Kupasında da en az 10 maç daha oynamış olsa Inter, ettimi size ortalama 50 maç. Peki nerede Belözoğlu kalan 30 maçta? Ya tercih edilmiyor ya da sakat. "Ee insanlık hali olur böyle şeyler diyelim" şimdilik.
Sonra ver elini İngiltere. Newcastle günleri başlıyor. Hadi yine Matematik yapalım. Ne de olsa sayılar yalan söylemiyor. Emre Newcastle forması giydiği toplam 3 sezonda, Premer Lig'de 58 maçta yer bulmuş kadroda ve 5 gol atmış 3 yılda. Bölelim 58’i 3’e. Eder size 19.3 ama yine yuvarlayalım 20’ye. Ada’da durum İtalya’dan farklı değil aslında. Lig, FA Kupası ve Lig Kupası derken ortalama İngiliz takımları, 50 maç yapıyor Avrupa Kupası maçları dışında bir sezonda. Bizim Emre sezonun yarısından fazlasında yine yok sahalarda. Tercih ya da sakatlık. Ne diyelim bu sefer peki?
Geçiyoruz imza törenine, "Türk futbolunun en önemli yıldızlarından biri" diyor Emre için Sayın Başkan Yıldırım. Bir baba şevkati gösteriyor Belözoğlu’na adeta. Belözoğlu mutlu yeni formasıyla. Biliyor çünkü kazancını aynı seviyede başka bir yerde devam ettirme şansı yok artık futbolda. Ama şunu biliyor mu acaba? Öyle ya da böyle oynamadığı Avrupa'daki son 7 yılında, "gözünün üstünde kaşın var" denmeden maaşlar yatar hesabına. Basın sorgulamaz. "Nerede bu kardeşim. Yine mi sakat?" demez sayfalarında. Peki ya burada Emre yeni formasıyla olmazsa sahalarda, coşmazsa Kadıköy’de her maçta? Tepkiler gelmez mi, evlatlık durumları bitmez mi sonra?
Necdet Ergezen
habertürk
Peki Belözoğlu ne yapmış Florya’dan sonra. Önce İtalya’yı denemiş. Inter’de dört sezon geçmiş toplam 79 maçta forma giyebilmiş. Hadi biraz matematik yapalım. 79’u 4’e bölelim,eşittir 19,75. Hadi yuvarlayalım 20 olsun. Serie A’ da sezon 38 hafta. Avrupa Kupası ve İtalya Kupasında da en az 10 maç daha oynamış olsa Inter, ettimi size ortalama 50 maç. Peki nerede Belözoğlu kalan 30 maçta? Ya tercih edilmiyor ya da sakat. "Ee insanlık hali olur böyle şeyler diyelim" şimdilik.
Sonra ver elini İngiltere. Newcastle günleri başlıyor. Hadi yine Matematik yapalım. Ne de olsa sayılar yalan söylemiyor. Emre Newcastle forması giydiği toplam 3 sezonda, Premer Lig'de 58 maçta yer bulmuş kadroda ve 5 gol atmış 3 yılda. Bölelim 58’i 3’e. Eder size 19.3 ama yine yuvarlayalım 20’ye. Ada’da durum İtalya’dan farklı değil aslında. Lig, FA Kupası ve Lig Kupası derken ortalama İngiliz takımları, 50 maç yapıyor Avrupa Kupası maçları dışında bir sezonda. Bizim Emre sezonun yarısından fazlasında yine yok sahalarda. Tercih ya da sakatlık. Ne diyelim bu sefer peki?
Geçiyoruz imza törenine, "Türk futbolunun en önemli yıldızlarından biri" diyor Emre için Sayın Başkan Yıldırım. Bir baba şevkati gösteriyor Belözoğlu’na adeta. Belözoğlu mutlu yeni formasıyla. Biliyor çünkü kazancını aynı seviyede başka bir yerde devam ettirme şansı yok artık futbolda. Ama şunu biliyor mu acaba? Öyle ya da böyle oynamadığı Avrupa'daki son 7 yılında, "gözünün üstünde kaşın var" denmeden maaşlar yatar hesabına. Basın sorgulamaz. "Nerede bu kardeşim. Yine mi sakat?" demez sayfalarında. Peki ya burada Emre yeni formasıyla olmazsa sahalarda, coşmazsa Kadıköy’de her maçta? Tepkiler gelmez mi, evlatlık durumları bitmez mi sonra?
Necdet Ergezen
habertürk