MARCUSX
New member
Asker PKK operasyonu nedeniyle sorgulanacak mı?
Askere sivil yargı yolunu açan yasa yürürlükte..
Demokrasi açısından çok önemli adım kabul ediliyor.. Askerin sivil hayata müdahalesinin önü kesildi..
Darbeyi, muhtırayı geçtim, bildiri bile imkansız..
Askerler irticai faaliyetleri de izleyemeyecek, raporlaştıramayacak..
Çünkü savcılar suç sayabilir..
Sayacaktır da.. Gece yarısı yasasının amacı bu.. Kuran kursları yakın takibe alınmayacak, tarikatlar, cemaatler izlenemeyecek..
İzleyen çıkarsa hükümet karşıtı faaliyetten gider.. Veya cuntadan..
*
Askere ‘yıkıcı ve bölücü’ faaliyetleri takip etme yasağı da geldi.. Bu tür çaba içinde olanlar sivil değil mi? Sivil hayata müdahaleye girer..
En küçük bir iç yazışmanın dışarıya sızması askerler için felaket olabilir.. Artık hiçbir subay muhtevası siyasi hayatın sınırlarına giren belgeye imza atmaz..
Üstü emir verirse..
Generalden albaya, albaydan binbaşıya, binbaşıdan yüzbaşıya inerse..
Yüzbaşı yapmam derse askeri suç mudur?
Emri yerine getirmezse askeri savcıya..
Getirirse sivil savcıya mı hesap verecek?
Bilmiyorum..
Kimse bir şey bilmediği için doyurucu açıklama da gelmiyor..
*
Gece yarısı yasası ucube.. Askerlerin, sivillerin alanına giren bazı faaliyetlerine sınır getirmesi güzel..
Ucube olması kötü..
*
Mesela aklıma geldi..
Karacı bir birlik devriye gezerken PKK militanları ile sıcak temasa girdi.. Sıcak temas denilen şey resmen çatışma..
Diyelim ki 10 PKK militanı ile 3 asker öldü..
Savcı derhal soruşturma açacak mı?
Çatışma sivil mekanda geçti.. Her ne kadar terörist olsalar bile sonuçta askerle sivil kişiler çatıştı diye..
Açabilir.. Sorgulayabilir..
Nasıl ki her çatışmadan sonra polisler hakkında soruşturma açılıyorsa artık askerler hakkında da açılabilir..
Çok sayıda polis, DHKP-C operasyonları nedeniyle yargılandı..
Asker de PKK operasyonu nedeniyle yargılanamaz mı?
Savcı, hatası var mı diye yüzbaşıyı sorgulayacak mı? PKK’lıları niye sağ yakalamadınız, öldürdünüz diye?
Mesela teğmene, yüzbaşın hatalı mıydı diye sorulacak mı?
Şehit olan 3 askerin neden öldüğünü anlamak için..
Polis şefleri hemen sorgulanıyor, yüzbaşılar da sorgulanacak demektir..
Bunlar olacak mı?
Belki de siz jandarma değilsiniz neden devriye geziyorsunuz diye de soruşturma açılabilir..
Sınırı bekleyin yeter diye!
Siirt’tin kırsalında, Van’ın tepelerinde, Cudi dağında, Dargeçit denen lanetli yerde..
Ne işiniz var diye sorulabilir..
Bilmiyorum, bildiğim için de yazmıyorum.. Aklıma geldi soruyorum bilen var mı diye?
Zannetmiyorum..
Savcı isterse soruşturma açar.. Sıfır yıldızlısından beş yıldızlısına kadar sorgular..
Yasa böyle diyor?
*****
BAKANLARA DOSTÇA UYARI: İZİN ALMADAN KONUŞMAYIN (sanayi bakanının çin mallarını boykot edelim demesi,bakanlığın basın danışmanının buna cevabıyla ilgili yazı)
İnsanın içi acıyor.. Ne hale geldik..
Devlet yönetimine bakın.. Bakın da ağlayın!
Bakan bir açıklama yapıyor, basın danışmanı yalanlıyor.. Kendi görüşü diyor, bakanlığı bağlamaz!
Allah, Allah.. Bakanların sözü, bırakın hükümeti artık bakanlığını bile bağlamıyor.. Bakanların lafı bakanlıklarında bile geçmiyor..
Sormak lazım..
Niye bakan oluyorlar!
Bakanın lafı bakanlıkta bile geçmiyorsa niye o kotlukta oturuyorlar.. Hadi oturdular diyelim, koltuk güzel, sıcak, çekici.. Niye zırt pırt konuşurlar anlamadım..
Başbakan’dan izin aldın mı?
Bulamadın, ulaşamadın diyelim.. Basın danışmanından izin aldın mı?
Almadan konuşursan böyle olur! Basın danışmanı adamı mosmor eder!. Danışman, bakanı için ne dedi; “Sayın bakanın söylediği kendisini bağlar, bakanlığımızın böyle bir görüşü yok.”
*
Hayda.. Bakanlığı kim yönetiyor.. Bakanın yönetmediği belli de kim yönetiyor?
Merakım bu..
Müsteşar mı?
Basın danışmanı mı?
Kim?
Birinin sözünün bakanlığın görüşü olması lazım.. Resmi görüş..
Birinin sözünün de yalanlanmaması lazım.. Birinin..
O biri kim?
Sadece Başbakan mı?
MEHMET TEZKAN - VATAN - 12 TEMMUZ 2009
KAYNAK: http://haber.gazetevatan.com/haberd...12.07.2009&Newsid=248325&Categoryid=4&wid=131
Askere sivil yargı yolunu açan yasa yürürlükte..
Demokrasi açısından çok önemli adım kabul ediliyor.. Askerin sivil hayata müdahalesinin önü kesildi..
Darbeyi, muhtırayı geçtim, bildiri bile imkansız..
Askerler irticai faaliyetleri de izleyemeyecek, raporlaştıramayacak..
Çünkü savcılar suç sayabilir..
Sayacaktır da.. Gece yarısı yasasının amacı bu.. Kuran kursları yakın takibe alınmayacak, tarikatlar, cemaatler izlenemeyecek..
İzleyen çıkarsa hükümet karşıtı faaliyetten gider.. Veya cuntadan..
*
Askere ‘yıkıcı ve bölücü’ faaliyetleri takip etme yasağı da geldi.. Bu tür çaba içinde olanlar sivil değil mi? Sivil hayata müdahaleye girer..
En küçük bir iç yazışmanın dışarıya sızması askerler için felaket olabilir.. Artık hiçbir subay muhtevası siyasi hayatın sınırlarına giren belgeye imza atmaz..
Üstü emir verirse..
Generalden albaya, albaydan binbaşıya, binbaşıdan yüzbaşıya inerse..
Yüzbaşı yapmam derse askeri suç mudur?
Emri yerine getirmezse askeri savcıya..
Getirirse sivil savcıya mı hesap verecek?
Bilmiyorum..
Kimse bir şey bilmediği için doyurucu açıklama da gelmiyor..
*
Gece yarısı yasası ucube.. Askerlerin, sivillerin alanına giren bazı faaliyetlerine sınır getirmesi güzel..
Ucube olması kötü..
*
Mesela aklıma geldi..
Karacı bir birlik devriye gezerken PKK militanları ile sıcak temasa girdi.. Sıcak temas denilen şey resmen çatışma..
Diyelim ki 10 PKK militanı ile 3 asker öldü..
Savcı derhal soruşturma açacak mı?
Çatışma sivil mekanda geçti.. Her ne kadar terörist olsalar bile sonuçta askerle sivil kişiler çatıştı diye..
Açabilir.. Sorgulayabilir..
Nasıl ki her çatışmadan sonra polisler hakkında soruşturma açılıyorsa artık askerler hakkında da açılabilir..
Çok sayıda polis, DHKP-C operasyonları nedeniyle yargılandı..
Asker de PKK operasyonu nedeniyle yargılanamaz mı?
Savcı, hatası var mı diye yüzbaşıyı sorgulayacak mı? PKK’lıları niye sağ yakalamadınız, öldürdünüz diye?
Mesela teğmene, yüzbaşın hatalı mıydı diye sorulacak mı?
Şehit olan 3 askerin neden öldüğünü anlamak için..
Polis şefleri hemen sorgulanıyor, yüzbaşılar da sorgulanacak demektir..
Bunlar olacak mı?
Belki de siz jandarma değilsiniz neden devriye geziyorsunuz diye de soruşturma açılabilir..
Sınırı bekleyin yeter diye!
Siirt’tin kırsalında, Van’ın tepelerinde, Cudi dağında, Dargeçit denen lanetli yerde..
Ne işiniz var diye sorulabilir..
Bilmiyorum, bildiğim için de yazmıyorum.. Aklıma geldi soruyorum bilen var mı diye?
Zannetmiyorum..
Savcı isterse soruşturma açar.. Sıfır yıldızlısından beş yıldızlısına kadar sorgular..
Yasa böyle diyor?
*****
BAKANLARA DOSTÇA UYARI: İZİN ALMADAN KONUŞMAYIN (sanayi bakanının çin mallarını boykot edelim demesi,bakanlığın basın danışmanının buna cevabıyla ilgili yazı)
İnsanın içi acıyor.. Ne hale geldik..
Devlet yönetimine bakın.. Bakın da ağlayın!
Bakan bir açıklama yapıyor, basın danışmanı yalanlıyor.. Kendi görüşü diyor, bakanlığı bağlamaz!
Allah, Allah.. Bakanların sözü, bırakın hükümeti artık bakanlığını bile bağlamıyor.. Bakanların lafı bakanlıklarında bile geçmiyor..
Sormak lazım..
Niye bakan oluyorlar!
Bakanın lafı bakanlıkta bile geçmiyorsa niye o kotlukta oturuyorlar.. Hadi oturdular diyelim, koltuk güzel, sıcak, çekici.. Niye zırt pırt konuşurlar anlamadım..
Başbakan’dan izin aldın mı?
Bulamadın, ulaşamadın diyelim.. Basın danışmanından izin aldın mı?
Almadan konuşursan böyle olur! Basın danışmanı adamı mosmor eder!. Danışman, bakanı için ne dedi; “Sayın bakanın söylediği kendisini bağlar, bakanlığımızın böyle bir görüşü yok.”
*
Hayda.. Bakanlığı kim yönetiyor.. Bakanın yönetmediği belli de kim yönetiyor?
Merakım bu..
Müsteşar mı?
Basın danışmanı mı?
Kim?
Birinin sözünün bakanlığın görüşü olması lazım.. Resmi görüş..
Birinin sözünün de yalanlanmaması lazım.. Birinin..
O biri kim?
Sadece Başbakan mı?
MEHMET TEZKAN - VATAN - 12 TEMMUZ 2009
KAYNAK: http://haber.gazetevatan.com/haberd...12.07.2009&Newsid=248325&Categoryid=4&wid=131