- Katılım
- 11 Mar 2008
- Mesajlar
- 20,694
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
2011/2012 sezonuna başkansız, yıldızsız, Şampiyonlar Ligi'nden men edilmiş ve 5 önemli sakatla başlayan Kanarya ise 5. hafta sonunda zirveye yerleşti.
Herkesin beklentileri farklıydı bu sezon Fenerbahçe için. Kimi ilk 4e giremez, kimi de küme bile düşer yorumları yapıyordu Sarı-Lacivertlilere. Çünkü geçtiğimiz 3 Temmuz günü patlak veren Şike Soruşturması ve ardından yaşananlar bir hayli yaralamıştı Kanaryayı. Başkan Aziz Yıldırım ve bazı yöneticilerin tutuklanmasına ek olarak yaşanan belirsizlikler nedeniyle Fenerbahçede moraller dibe vurmuş, dış transfer çalışmaları askıya alınmıştı. Herkesin, Camia kendine geliyor, hayat normale dönüyor dediği anda, TFF Başkanı Mehmet Ali Aydınların
24 Ağustos günü yaptığı UEFA destekli açıklama adeta şok etkisi yarattı Fenerbahçe cephesinde. Kanarya, Şampiyonlar Liginden men edilmiş, yerine Devler Ligine davet edilen Türk takımı ise Trabzonspor olmuştu. Yeni transfer edilip formasını terletmeden Rus takımı Spartak Moskovanın yolunu tutan Emmanuel Emenikenin şokunu atlatamayan Sarı-Lacivertliler, kelimenin tam anlamıyla yaprak dökümünün en yakın şahidi oluyordu.
İki ayrı sezonda iki ayrı Fenerbahçe
Takımın iskeletini oluşturan Diego Lugano ve Andre Santosun yanı sıra, Daniel Güiza ve Mamadou Niang da Sarı-Lacivertli renklerden bir bir koptu. Takıma yeni katılan Henri Bienvenu ve Reto Zieglerin kalitesinin ise Niang ve Santosu aratacağı öne sürüldü. Fenerbahçede tüm bu sıkıntılara; Emre Belözoğlu, Gökhan Gönül, Serdar Kesimal ve Mehmet Topuzun sakatlıkları tuz biber ekti. Ancak ligin ilk 5 haftasında dertlerin üstesinden gelmeyi başardı Fenerbahçe. Hem de geçen sezonki ilk 5 haftalık performansının üzerine çok çok fazlasını koyarak. Geçtiğimiz sezonun ilk 5 haftasını; 2 galibiyet, 1 beraberlik, 2 yenilgiyle 7 puan toplayarak 9. sırada tamamlayan Sarı-Lacivertliler, bu sezon şu ana kadar adeta imkansızı başardı. Fenerbahçe yaşadığı onca sıkıntıya karşın 2011/2012 sezonunda Süper Ligin geride kalan 5 haftasında sadece 1 beraberlik alıp, yenilgi yüzü görmeden 13 puan toplayarak liderlik koltuğuna oturma başarısı gösterdi.
İlker Yağmur
MİNİ YORUM
O Fenerbahçe, bu Fenerbahçe değil...
Geçen seneki berbat performansın temelinde hoca ve sistem değişikliğinin getirdiği sancılar vardı. Yabancı transferlerin uyum süreci de sancıyı artırdı. Her şeye rağmen anormal olan o gidişattı. Ancak bugünkü tablo gayet normal. Soruşturmalara, tutuklamalara ve hatta gidenlere rağmen normal. Çünkü öyle ya da böyle bu takım geçen senenin şampiyonu ve Süper Ligin en oturmuş kadrosu... Eksiklikleri kapatan da emekleri yok farzedilen, aşağılanan ve başarıları kirletilen futbolcuların hırsı ve isyanı... Bundan daha motive edici ortam, konsantrasyonu katlayacak durum bugüne kadar hiç oluşmadı. Çünkü o suçlamalara asıl cevabı verecek olan futbolcuların bizzat kendisidir. Bunu da en iyi bilen, en iyi hissedenler de Fenerbahçe Teknik Direktörü Aykut Kocaman ve futbolculardır.
Kaynak
Herkesin beklentileri farklıydı bu sezon Fenerbahçe için. Kimi ilk 4e giremez, kimi de küme bile düşer yorumları yapıyordu Sarı-Lacivertlilere. Çünkü geçtiğimiz 3 Temmuz günü patlak veren Şike Soruşturması ve ardından yaşananlar bir hayli yaralamıştı Kanaryayı. Başkan Aziz Yıldırım ve bazı yöneticilerin tutuklanmasına ek olarak yaşanan belirsizlikler nedeniyle Fenerbahçede moraller dibe vurmuş, dış transfer çalışmaları askıya alınmıştı. Herkesin, Camia kendine geliyor, hayat normale dönüyor dediği anda, TFF Başkanı Mehmet Ali Aydınların
24 Ağustos günü yaptığı UEFA destekli açıklama adeta şok etkisi yarattı Fenerbahçe cephesinde. Kanarya, Şampiyonlar Liginden men edilmiş, yerine Devler Ligine davet edilen Türk takımı ise Trabzonspor olmuştu. Yeni transfer edilip formasını terletmeden Rus takımı Spartak Moskovanın yolunu tutan Emmanuel Emenikenin şokunu atlatamayan Sarı-Lacivertliler, kelimenin tam anlamıyla yaprak dökümünün en yakın şahidi oluyordu.
İki ayrı sezonda iki ayrı Fenerbahçe
Takımın iskeletini oluşturan Diego Lugano ve Andre Santosun yanı sıra, Daniel Güiza ve Mamadou Niang da Sarı-Lacivertli renklerden bir bir koptu. Takıma yeni katılan Henri Bienvenu ve Reto Zieglerin kalitesinin ise Niang ve Santosu aratacağı öne sürüldü. Fenerbahçede tüm bu sıkıntılara; Emre Belözoğlu, Gökhan Gönül, Serdar Kesimal ve Mehmet Topuzun sakatlıkları tuz biber ekti. Ancak ligin ilk 5 haftasında dertlerin üstesinden gelmeyi başardı Fenerbahçe. Hem de geçen sezonki ilk 5 haftalık performansının üzerine çok çok fazlasını koyarak. Geçtiğimiz sezonun ilk 5 haftasını; 2 galibiyet, 1 beraberlik, 2 yenilgiyle 7 puan toplayarak 9. sırada tamamlayan Sarı-Lacivertliler, bu sezon şu ana kadar adeta imkansızı başardı. Fenerbahçe yaşadığı onca sıkıntıya karşın 2011/2012 sezonunda Süper Ligin geride kalan 5 haftasında sadece 1 beraberlik alıp, yenilgi yüzü görmeden 13 puan toplayarak liderlik koltuğuna oturma başarısı gösterdi.
İlker Yağmur
MİNİ YORUM
O Fenerbahçe, bu Fenerbahçe değil...
Geçen seneki berbat performansın temelinde hoca ve sistem değişikliğinin getirdiği sancılar vardı. Yabancı transferlerin uyum süreci de sancıyı artırdı. Her şeye rağmen anormal olan o gidişattı. Ancak bugünkü tablo gayet normal. Soruşturmalara, tutuklamalara ve hatta gidenlere rağmen normal. Çünkü öyle ya da böyle bu takım geçen senenin şampiyonu ve Süper Ligin en oturmuş kadrosu... Eksiklikleri kapatan da emekleri yok farzedilen, aşağılanan ve başarıları kirletilen futbolcuların hırsı ve isyanı... Bundan daha motive edici ortam, konsantrasyonu katlayacak durum bugüne kadar hiç oluşmadı. Çünkü o suçlamalara asıl cevabı verecek olan futbolcuların bizzat kendisidir. Bunu da en iyi bilen, en iyi hissedenler de Fenerbahçe Teknik Direktörü Aykut Kocaman ve futbolculardır.
Kaynak