Artık Büyük Bir Aile Olma Zamanı Geldi

_bozkurt_

New member
Katılım
12 Nis 2006
Mesajlar
2,689
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
kanlı SıRt
Kenti birlikte yönetebilmenin, tüm safhaları halkla paylaşarak yolsuzluğu sıfırlamanın, herkesin bireysel olarak kazanabilmesinin, toplumsal kalkınmaya ulaşabilmenin, belediye bütçesinin oluşturduğu kârın eşit paylaşımının, modern bir kentte tok yaşayabilmenin, kısacası tüm renklerin kenetlendiği, bir Büyük Aile olmanın zamanı geldi.


Aynı beldenin yaşayanlarıyız. Din, dil, ırk, köken ne olursa olsun; komşuyuz. Tanışsak da tanışmasak da bir olmak, beraber olmak zorundayız… Örneğin ilçemizde, yaklaşık 500 bin nüfuslu bir Büyük Aile’nin fertleriyiz…
• Belediye ilçede bir anonim şirket kuruyor.
• Ceo’su Başkan.
• Yönetim Kurulu, Sivil Toplum Kuruluşları üyelerinden ve muhtarlardan temsilciler.
• Ortakları ilçedeki hane sahipleri ve iş sahipleri.
• Ortaklıkta her haneye her iş yerine bir pay düşüyor. Yani her hane sahibi bu büyük ortaklığın paydaşı oluyor, tabi ki belediye de.
• Bu paydaşlıkla banka kartı benzeri bir ortaklık aidiyet kartı, hane temsilcisine veriliyor.
• Öncelikle her mahalleye sonra her sokağa bir video board konuyor.

Ve sistemin 1.etabı, Büyük Aile fertlerinin lehine çalışmaya başlıyor…

Şimdi Büyük Aile’nin gücünü gösterme zamanı… Madem 500 bin nüfuslu, 120 bin hane ve iş yeri olan bir ilçede 120 bin ortaklı bir anonim şirketiz, bu şirketin ortaklarının tüketim için yapacakları harcamaların ve satın alma gücü organizasyonunun elbette bir anlamı olmalı. İşte sistem bu anlamdan kaynaklanarak yola çıkıyor.

Büyük Aile ile ilçemizde benzin dahil her şey ucuzlamak zorunda…
Rekabet, günümüzde her alanda yaşanıyor… Hele tüketim alanında! Reklâmlar, ilanlar, kampanyalar… Hepsi “Alış verişini benden yap, benim malım daha ucuz, benim malım daha kaliteli” peşinde… Şirketimiz de 120 bin ortaklı büyük bir güç;

• Şirket yöneticileri satış alanlarına gidiyor. Kart hamillerine ne kadar indirim yaparsın diye soruyor. Kimi üç diyor, kimi beş… İlk etapta yapmayan da oluyor kuşkusuz.
• Halk kartlarıyla indirimli alış veriş yapmaya başlıyor.
• Benzin, mazot satıcısından, bakkaldan, kasaptan, manavdan indirimler alınıyor…
• Her esnaf, bu indirimlerle ilgili belgeyi indirim oranı ile birlikte vitrinine asıyor; ilçe halkı da dağıtılan kartlarıyla alış-veriş yapıyor…
• Esnaf da bu ortaklık kartı ile toptancısından veya üreticisinden anlaşılan indirimi alabiliyor. Bu da satın alma gücünün oluşturduğu rekabet şansı anlamını taşıyor elbette.

Büyük Aile, Aç Açık, Yoksul Muhtaç Bırakmıyor…
Bu alışverişlerdeki indirimlerin belli bir oranı bir hesapta toplanıyor.
Nuh’un Gemisi adını verdiğimiz bu vakıf hesabında toplanan para sadece ve sadece ilçedeki yoksullara ihtiyaçları oranında dağıtılıyor.
Bu dağıtım, takdir edilen miktarların ihtiyaç sahiplerinin kartlarına yüklenmesi yöntemiyle gerçekleşiyor. Ve asla kimse paraya dokunamıyor ya da yön veremiyor. Bankadan direkt olarak ihtiyaç sahibinin kart hesabına gidiyor. ihtiyaçlının kararı da muhtar; STK platformu, halk denetimi ve belediye kontrolü ile karara bağlanıyor. Kasa hareketi de halk tarafından STK platformu aracılığı ile takip edilebiliyor

Büyük Aile’de öz denetim, otokontrol başlıyor…
Sivil Toplum Örgütleri ve de muhtarlar… Seçiminizi yapın, temsilcinizi Büyük Aile Yönetim Merkezine yollayın. Oluşan kurul çalışsın. Belediyenizde alınan her türlü karara katılma hakkınız olsun. Halkın lehinde veya aleyhinde oluşan her karar aynı anda halkın da bilgisine sunulsun. Ayrıca STK platformu temsilcileriniz kurulan şirketin yönetim kurulu üyeleri olsun.
İlçe sınırları içindeki yoksulların belirlenmesinde ve şirket yönetiminde, belediye ihalelerinden oluşan kârın halka dağıtımında eşit paylaşımla, adaleti sağlasın.

Büyük Aile Şeffaf… Her mahalleye bir dev ekran…
Gece gündüz açık bir ekran, mahallenin en görülür yerinde, yayında. Belediyenin her türlü duyurusu, her türlü kararı bu ekranda. Herkes izlesin, herkes bilgilensin diye…

Üstelik kararlar, ihaleler de tüm süreçleri ile bu ekranlardan halka anlık olarak duyurulmada.yolsuzluk, rant sıfırlansın diye.

Halkın ihalelerden gelirlere ortak olduğu, denetlediği, yönetime katıldığı, yönetimi sahiplendiği, aç kalanın olmadığı, esnafın gelirinin arttığı, ihale yolsuzluklarının sıfırlandığı, bireysel kazancı önceleyen Büyük Aile Projesinin birinci etabı için söylenebilecekler özetle böyle…

Büyük aile modelinin diğer etaplarında ise sistem;

Üretim peronları ile üretiyor, markadaş ile ihraç ediyor, markalardan para kazanıyor, montaj evleri ile iş ediniyor, sanal birliktelikle işini büyütebiliyor, küçük kardeş sistemi ile marka sahibi oluyor, şehir enstitüleri ile ortakların çocukları geleceğe hazırlıyor. Halk, toplumsal kalkınmaya katkı sağlıyor, menfaati gerektirdiği için de kamu malına sahip çıkıyor.

Kenti birlikte yönetebilmenin, tüm safhaları halkla paylaşarak yolsuzluğu sıfırlamanın, herkesin bireysel olarak kazanabilmesinin, toplumsal kalkınmaya ulaşabilmenin, belediye bütçesinin oluşturduğu kârın eşit paylaşımının, modern bir kentte tok yaşayabilmenin, kısacası tüm renklerin kenetlendiği, bir büyükaile olmanın zamanı geldi.

Bu güne kadar yönetime talip olanlar hep yapacağız, edeceğiz diye vaatte bulundu. Yönetime geldiklerinde ise hepsi vaatlerini unuttu…

Biz “ceğiz, cağız” demiyoruz. Vaatte bulunmuyoruz. Büyük Aile budur diyoruz. Büyük Aileile yönetim tarzı budur, uygulama vatandaşa birçok imkân sunar. Sonuç, yöneten için de yönetilen için de birçok avantajı beraberinde getirir…

Muhsin Yazıcıoğlu
BBP Genel Başkanı
 
Geri
Üst