Allah (cc) istismarı ve kefen edebiyatı!
Sabahattin Önkibar
İstismar etmek genlerinde!Ondan besleniyor, ondan hayat buluyor!Acı olan; istismarda kural ve sınır tanımaması!
Başörtüsünü istismar etti, içimize attık!
İmam Hatipleri kullandı, ya sabır dedik!
Tramvay diye isimlendirdiği demokrasiyi bile amaçlarına araç yaptı, sineye çektik!
Asker dedi, muhtıra dedi, darbe dedi boynumuzu büktük!
Yetmedi, olmayan projeleri, yani hayalleri sattı, onu da kabullendik!
Ama artık yeter!
Bu kadarı fazla!
Fazla olmanın da ötesinde bu normal bir hal değil!
Öyle, çünkü her şeyi bitirdi, şimdi Yüce Yaradanı istismar edip onun üzerinden oy devşirmeye çalışıyor.
Kimden mi bahsediyorum?
İstismar padişahı Recep Tayyip Erdoğan’dan.
Peki Başbakanımız Âlemlerin Yaratıcısını nasıl mı istismar ediyor?
Kemal Kılıçdaroğlu’nu Allah’a (cc) hakaret etmekle suçlayarak!
Sakın Kılıçdaroğlu deli değil, öyle bir şey yapmaz demeyin!
Siz Tayyip Efendi Hazretlerinden iyi mi bileceksiniz, hakaret etti ki onu Kastamonu Meydanında topa tuttu ve Cenabı Hakk’a hakaret iddiasıyla Müslümanlardan özür dilemeye çağırdı!
Diyeceksiniz ki peki ne dedi Kemal Kılıçdaroğlu?
Muş’ta yaptığı konuşmada “Statükocuların Allah’ı Ankara’da” ifadesini kullandı.
Ama bu klişe bir ifade ve herkes kullanır, bu sözde Yüce Yaradan’a hakaret yok demeyin; siz Tayyip Bey’den iyi mi bileceksiniz?
Sakın Başbakan için İsviçre’de parası var iddiaları ayyuka çıkınca Erdoğan’ın “Bir Allahın kuruşu param yok” dediğini de hatırlayıp ikisi aynı şey de demeyin!
Tayyip Erdoğan o tür şeyler söyleyebilir, o söylerse onun adı ibadet, kazara Kılıçdaroğlu söylerse onun adı ise küfürdür!
Ama bu çifte standart demeyin,Tayyip Bey kendini bu konuda belli ki yetkili ya da icazetli görüyor!
Bitmedi; bir başka istismar ya da mugalata kefen edebiyatıdır!
PKK Kastamonu’da polis öldürdü ya, Tayyip Bey bu suikastı kendine yapılmış gibi sunarak meydanlarda kefen edebiyatı yapıyor!
Yahu o polis ölürken sen yüzlerce kilometre ötede ve yerden binlerce metre yüksekte idin, o saldırı ile ne alakan var senin?
Olsun, o polis o gün AKP mitinginin güvenliği için Kastamonu’ya gitmişti ya, bu durum suikastın Erdoğan’a yapıldığına delalet edermiş!
Gülmeyin, Tayyip Erdoğan budur işte…
Diyeceksiniz ki yahu bu Tayyip Erdoğan değil midir şehitler üzerinden siyaset yapmayın diye kıyametleri kopararak camileri bile polis ablukasına aldıran ve şehit cenazelerine bile ipotek koyduran!
Kazara o polis MHP ya da CHP mitingi sonrasında öldürülse ve Bahçeli ya da Kılıçdaroğlu bu durumu meydanda dillendirse hiç kuşkunuz olmasın Erdoğan yine aynı şeyi yapar ama söz konusu kendisi olunca her şey tersine dönüyor ve beyaz kefenlere sarınıp oy devşirmeye uğraşıyor!
Tabloyu ve vahameti görüyor musun ey sevgili okur!
Ne günlere kaldık ey Gazi Hünkâr!
ADAM KAYIRMA!
Yandaş gazetecilere koruma ordusu!
Eski DSP yeni AKP adayı Şamil Tayyar bir kitap yazdı; iktidar ona araçlı koruma ekibi tahsis etti.
Peki Şamil neden ve kimden mi korunuyor?
Ergenekon’dan (!)
İyi de bu örgütün mensupları Silivri hapishanesinde değil mi, oradan kaçıp mı Şamil’i öldürecekler?
Gelelim Mehmet Metiner’e…
O da koruma ordusu ile dolaşanlardan.
Sahi o kimden korunuyor?
PKK olamaz, çünkü bu arkadaş daha düne kadar HADEP’de Genel Başkan Yardımcısı değil miydi?
Peki ya diğerleri?
Ekrem Dumanlı’dan Mehmet Altan’a, Ergun Babahan’dan Ahmet Altan’a, Mustafa Karaalioğlu’dan Fehmi Koru’ya, eski Maocu Oral Çalışlar’dan İngiliz Kraliçesinin gözbebeği Akit’in yazarı Hasan Karakaya’ya kadar yerim olmadığı için adını sayamayacağım pek çok yandaşa devlet tarafından korumalar tahsis edildi.
Merak ettim, dün Rasim Ozan Kütahyalı’ya sordum, onun da polisi var!
İlginçtir, yandaşlara koruma ekipleri tahsis edilirken devletin istihbarat bilgileri doğrultusunda 20 yıldır yakın koruma tahsis edilen bizim gibi AKP muhaliflerinin koruma kararları ise bu iktidarla bir günde kaldırıldı.
YALANCI PEHLİVAN
Filistin’den Erdoğan’a one minute!
Yahu bu Tayyip Erdoğan değil miydi Davos’ta İsrail Cumhurbaşkanı Perez’e Filistinlileri ileri sürerek güya posta koyan, yani one minute diyen?
Sorarım Tayyip Erdoğan Filistinliler için bunu yaptı ise nedir bu Hamas ile El-Fetih’in yaptığı?
Tayyip Bey onlar için yırtınıyor (!) ama onlar Mısır’ın önderliği ile buluşup barışıyorlar!
Evet kan davalı iki Filistin grubunun barışı olayında Tayyip Erdoğan özellikle dışlandı.
Peki bunun açıklaması Hamas ya da Filistin’in ahde vefasızlığı mıdır?
Asla ve kat’a değildir.
Filistinliler Tayyip Erdoğan’ın aslında İsrailliler ile beraber hareket ettiğini ve Davos’ta tiyatro sergilendiğini yakından biliyorlar; onun gereği olarak böyle davrandılar.
Ey İHH ve Cuma Namazı istismarcıları, çıkıp bu durumu açıklasanıza!
LÂF KITLIĞINDA…
Susturulma sırası internette!
Neymiş efendim, Türkiye demokraside çağ atlayacakmış!
Neymiş efendim, AB’de olan bütün özgürlükler Türkiye’de olacakmış!
Haklarını yemeyelim, 9 yılda çok şey oldu.
Gazeteler fotokopi misali birbirinin aynısı!
Televizyonlar adeta ortak yayında!
Kısacası bütün medya artık yandaş!
Tek eksik internetti, o da hallediliyor.
Ağustos’tan sonra internete de sansür var!
AB’de var mı böyle bir şey?
Tık yok!
Asker düşmanlığını demokrasi diye satan dincilerin gerçek yüzünü bilirim ve sormam ama kendine liberal diyen tosunlar neredeler?
Bir kere ispatlanmıştır ki Türkiye’deki liberal gazeteciler aslında görevli yani lejyonerler güruhudur…
YENİÇAĞ
Sabahattin Önkibar
İstismar etmek genlerinde!Ondan besleniyor, ondan hayat buluyor!Acı olan; istismarda kural ve sınır tanımaması!
Başörtüsünü istismar etti, içimize attık!
İmam Hatipleri kullandı, ya sabır dedik!
Tramvay diye isimlendirdiği demokrasiyi bile amaçlarına araç yaptı, sineye çektik!
Asker dedi, muhtıra dedi, darbe dedi boynumuzu büktük!
Yetmedi, olmayan projeleri, yani hayalleri sattı, onu da kabullendik!
Ama artık yeter!
Bu kadarı fazla!
Fazla olmanın da ötesinde bu normal bir hal değil!
Öyle, çünkü her şeyi bitirdi, şimdi Yüce Yaradanı istismar edip onun üzerinden oy devşirmeye çalışıyor.
Kimden mi bahsediyorum?
İstismar padişahı Recep Tayyip Erdoğan’dan.
Peki Başbakanımız Âlemlerin Yaratıcısını nasıl mı istismar ediyor?
Kemal Kılıçdaroğlu’nu Allah’a (cc) hakaret etmekle suçlayarak!
Sakın Kılıçdaroğlu deli değil, öyle bir şey yapmaz demeyin!
Siz Tayyip Efendi Hazretlerinden iyi mi bileceksiniz, hakaret etti ki onu Kastamonu Meydanında topa tuttu ve Cenabı Hakk’a hakaret iddiasıyla Müslümanlardan özür dilemeye çağırdı!
Diyeceksiniz ki peki ne dedi Kemal Kılıçdaroğlu?
Muş’ta yaptığı konuşmada “Statükocuların Allah’ı Ankara’da” ifadesini kullandı.
Ama bu klişe bir ifade ve herkes kullanır, bu sözde Yüce Yaradan’a hakaret yok demeyin; siz Tayyip Bey’den iyi mi bileceksiniz?
Sakın Başbakan için İsviçre’de parası var iddiaları ayyuka çıkınca Erdoğan’ın “Bir Allahın kuruşu param yok” dediğini de hatırlayıp ikisi aynı şey de demeyin!
Tayyip Erdoğan o tür şeyler söyleyebilir, o söylerse onun adı ibadet, kazara Kılıçdaroğlu söylerse onun adı ise küfürdür!
Ama bu çifte standart demeyin,Tayyip Bey kendini bu konuda belli ki yetkili ya da icazetli görüyor!
Bitmedi; bir başka istismar ya da mugalata kefen edebiyatıdır!
PKK Kastamonu’da polis öldürdü ya, Tayyip Bey bu suikastı kendine yapılmış gibi sunarak meydanlarda kefen edebiyatı yapıyor!
Yahu o polis ölürken sen yüzlerce kilometre ötede ve yerden binlerce metre yüksekte idin, o saldırı ile ne alakan var senin?
Olsun, o polis o gün AKP mitinginin güvenliği için Kastamonu’ya gitmişti ya, bu durum suikastın Erdoğan’a yapıldığına delalet edermiş!
Gülmeyin, Tayyip Erdoğan budur işte…
Diyeceksiniz ki yahu bu Tayyip Erdoğan değil midir şehitler üzerinden siyaset yapmayın diye kıyametleri kopararak camileri bile polis ablukasına aldıran ve şehit cenazelerine bile ipotek koyduran!
Kazara o polis MHP ya da CHP mitingi sonrasında öldürülse ve Bahçeli ya da Kılıçdaroğlu bu durumu meydanda dillendirse hiç kuşkunuz olmasın Erdoğan yine aynı şeyi yapar ama söz konusu kendisi olunca her şey tersine dönüyor ve beyaz kefenlere sarınıp oy devşirmeye uğraşıyor!
Tabloyu ve vahameti görüyor musun ey sevgili okur!
Ne günlere kaldık ey Gazi Hünkâr!
ADAM KAYIRMA!
Yandaş gazetecilere koruma ordusu!
Eski DSP yeni AKP adayı Şamil Tayyar bir kitap yazdı; iktidar ona araçlı koruma ekibi tahsis etti.
Peki Şamil neden ve kimden mi korunuyor?
Ergenekon’dan (!)
İyi de bu örgütün mensupları Silivri hapishanesinde değil mi, oradan kaçıp mı Şamil’i öldürecekler?
Gelelim Mehmet Metiner’e…
O da koruma ordusu ile dolaşanlardan.
Sahi o kimden korunuyor?
PKK olamaz, çünkü bu arkadaş daha düne kadar HADEP’de Genel Başkan Yardımcısı değil miydi?
Peki ya diğerleri?
Ekrem Dumanlı’dan Mehmet Altan’a, Ergun Babahan’dan Ahmet Altan’a, Mustafa Karaalioğlu’dan Fehmi Koru’ya, eski Maocu Oral Çalışlar’dan İngiliz Kraliçesinin gözbebeği Akit’in yazarı Hasan Karakaya’ya kadar yerim olmadığı için adını sayamayacağım pek çok yandaşa devlet tarafından korumalar tahsis edildi.
Merak ettim, dün Rasim Ozan Kütahyalı’ya sordum, onun da polisi var!
İlginçtir, yandaşlara koruma ekipleri tahsis edilirken devletin istihbarat bilgileri doğrultusunda 20 yıldır yakın koruma tahsis edilen bizim gibi AKP muhaliflerinin koruma kararları ise bu iktidarla bir günde kaldırıldı.
YALANCI PEHLİVAN
Filistin’den Erdoğan’a one minute!
Yahu bu Tayyip Erdoğan değil miydi Davos’ta İsrail Cumhurbaşkanı Perez’e Filistinlileri ileri sürerek güya posta koyan, yani one minute diyen?
Sorarım Tayyip Erdoğan Filistinliler için bunu yaptı ise nedir bu Hamas ile El-Fetih’in yaptığı?
Tayyip Bey onlar için yırtınıyor (!) ama onlar Mısır’ın önderliği ile buluşup barışıyorlar!
Evet kan davalı iki Filistin grubunun barışı olayında Tayyip Erdoğan özellikle dışlandı.
Peki bunun açıklaması Hamas ya da Filistin’in ahde vefasızlığı mıdır?
Asla ve kat’a değildir.
Filistinliler Tayyip Erdoğan’ın aslında İsrailliler ile beraber hareket ettiğini ve Davos’ta tiyatro sergilendiğini yakından biliyorlar; onun gereği olarak böyle davrandılar.
Ey İHH ve Cuma Namazı istismarcıları, çıkıp bu durumu açıklasanıza!
LÂF KITLIĞINDA…
Susturulma sırası internette!
Neymiş efendim, Türkiye demokraside çağ atlayacakmış!
Neymiş efendim, AB’de olan bütün özgürlükler Türkiye’de olacakmış!
Haklarını yemeyelim, 9 yılda çok şey oldu.
Gazeteler fotokopi misali birbirinin aynısı!
Televizyonlar adeta ortak yayında!
Kısacası bütün medya artık yandaş!
Tek eksik internetti, o da hallediliyor.
Ağustos’tan sonra internete de sansür var!
AB’de var mı böyle bir şey?
Tık yok!
Asker düşmanlığını demokrasi diye satan dincilerin gerçek yüzünü bilirim ve sormam ama kendine liberal diyen tosunlar neredeler?
Bir kere ispatlanmıştır ki Türkiye’deki liberal gazeteciler aslında görevli yani lejyonerler güruhudur…
YENİÇAĞ