AKP’nin gerilim dolu bir yılı

samco_deu

samcho
22 Temmuz seçimlerinde yüzde 47 oy alarak yeniden iktidar olan AKP’nin 1 yıllık iktidarı siyasi gerilimin giderek tırmanmasıyla geçti.


22 Temmuz 2007 seçimlerinde yüzde 47 oy alarak yeniden iktidar olan AKP, geçen bir yıl içinde Türkiye’yi büyük bir siyasi gerilimin içine sokan uygulamalara imza attı. Erdoğan’ın seçim gecesi çizdiği uzlaşmacı profilin aksine, AKP hiçbir alanda toplumsal mutabakata dönük girişim içinde olmadı. Seçime götüren krizin nedeni olan Gül’ün Köşk’e çıkma isteği yeni dönemde MHP desteği ile gerçekleşti. AKP, akademisyenlere hazırlattığı anayasa taslağı ile yeni bir krize daha neden olurken, Erdoğan’ın ‘siyasi simge olduğunu’ kabul ettiği, türbanı üniversitelere sokma girişimi de yargıdan döndü.

AKP’ye yüzde 47 oy oranıyla yeniden tek başına iktidar yolunu açan 22 Temmuz seçimlerinin üzerinden 1 yıl geçti. Aradan geçen süre içerisinde iktidar, başta Cumhurbaşkanlığı seçimi, yeni anayasa hazırlığı ve üniversitelerde türban serbestisi olmak üzere birçok konuda toplumu geren uygulama ve girişimlere imza attı.


Geçen 1 yıllık süreçte yaşanan gelişmeler şöyle oldu:
Abdullah Gül’ün 367 şartı nedeniyle cumhurbaşkanı seçilememesi üzerine 22 Temmuz’da genel seçimler yapıldı ve AKP yeniden tek başına iktidara geldi. TBMM’de hükümetin kurulmasının ardından ilk olarak Cumhurbaşkanlığı seçimi yapıldı ve MHP’nin TBMM Genel Kurulu’na katılmasıyla “367” şartı aşılarak Gül, cumhurbaşkanı seçildi.

AKP’nin Cumhurbaşkanlığı seçimi sırasında gündeme getirdiği cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesine ilişkin anayasa değişikliği, 21 Ekim 2007’de halkoylamasına sunuldu. Oylama sonucu, cumhurbaşkanının 5+5 formülüyle halk tarafından seçilmesine ilişkin düzenleme yüzde 69 “evet” oyuyla kabul edildi.

AKP, seçimin hemen ardından yeni anayasa çalışmalarını da gündeme getirdi. Prof. Dr. Ergun Özbudun’un başkanlığını yaptığı komisyon tarafından hazırlanan yeni anayasa taslağı tartışmalara neden oldu. Taslakta, üniversitelerde türban yasağının kaldırılması, laiklik ilkesinin yeniden tanımlanması gibi tartışma yaratan düzenlemeler yer alıyordu. Başbakan Tayyip Erdoğan, türbanla ilgili düzenlemelere yönelik tepkilere, “Toplumun bu konuda vereceği karar olumlu olursa toplumu yok mu sayacağız? Onay makamı millettir diyoruz. Kurumsal mutabakat yüzde 100 olmaz, önemli olan halkın onayı” diyerek türban düzenlemesinde ısrarcı olduklarını ortaya koydu.


Velev ki siyasi simge...
15 Ocak 2008’de İspanya’ya yaptığı ziyaret sırasında türbanı siyasi simge olarak kabul ettiğini açıklayan Erdoğan, “Velev ki bir siyasi simge olarak taktığını düşünün. Bir siyasi simge olarak takmayı suç kabul edebilir misiniz? Simgelere bir yasak getirebilir misiniz? Sembollere bir yasak getirebilir misiniz? Özgürlükler noktasında dünyanın neresinde böyle bir yasak var? Buradaki dert başka aslında. Biz bunu çok iyi biliyoruz. Bunu maalesef takdirde zorlanıyoruz” diye konuştu. Erdoğan bu açıklamalarına gelen eleştirileri yanıtlarken de “Yeni anayasayı beklemeye gerek yok. Bunu otururuz beraberce, mutabık kaldığımız bir cümleyle, beraber bu çözülür” dedi.

Bunun üzerine MHP, üniversitelerde türban yasağının kaldırılmasına ilişkin anayasa değişikliği önerisi hazırladı. MHP’nin önerisinde, anayasanın “yasa önünde eşitlik” başlıklı 10. maddesinin 4. fıkrasının “Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde ve her türlü kamu hizmetinin sunulmasında ve bu hizmetlerden yararlanılmasında kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar” şeklinde değiştirilmesi öngörüldü.

AKP, MHP’nin türban yasağının kaldırılmasına ilişkin anayasa değişikliğine olumlu yanıt verdi. Sıkı pazarlıkların yaşandığı toplantıları sonrasında iki parti bir metin üzerinde uzlaştı. Uzlaşılan ilk metinde, anayasanın 10. maddesinin 4. fıkrasının “Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar” 42. maddesinin ikinci fıkrasının “Kimse, kanunda açıkça yazılı olmayan hiçbir sebeple, eğitim ve öğrenim hakkından yoksun bırakılamaz. Öğrenim hakkının kapsamı ve kullanılması sınırları, kanunla tespit edilir ve düzenlenir” biçiminde değiştirilmesi öngörüldü.


‘Kamuda da serbestlik’
AKP ve MHP, anayasa değişikliğinin hemen ardından da YÖK Yasası’nın Ek 17. maddesinin “Yürürlükteki kanunlara aykırı olmamak kaydı ile yükseköğretim kurumlarında kılık ve kıyafet serbesttir. Hiç kimse, başının örtülü olması sebebiyle yükseköğrenim hakkından yoksun bırakılamaz ve bu yönde uygulama ve düzenleme yapılamaz. Ancak başın örtülmesi, kişinin yüzü açık ve kimliğinin tanınmasına imkân verecek ve çene altından bağlanacak şekilde olması gerekir” biçiminde değiştirilmesinde uzlaştı.

MHP ve AKP, anayasa değişikliği ile yalnızca üniversitelerde türban yasağının kaldırılmasının hedeflendiğini belirtmelerine karşın, bazı AKP yönetici ve milletvekilleri, üniversitelerden sonra kamu kurumlarında da türban yasağının kaldırılması gerektiği yönünde açıklamalar yaptı. AKP Kadın Kolları Başkanı Fatma Şahin, “Adım adım ilerleyeceğiz” derken Konya Milletvekili Hüsnü Tuna’nın da, “Hedefimiz kamuda da türban yasağını kaldırmak” demesi, AKP’nin gerçek amacını da ortaya koydu.

Prof. Dr. Ergun Özbudun’un iki partinin uzlaştığı metnin yasalaşması durumunda üniversitelere peçe ve kara çarşafın da gireceğini belirtmesi üzerine metinde değişiklik yapıldı. Anayasa değişikliği önerisi, Anayasa Komisyonu’nda ve TBMM Genel Kurulu’nda yaşanan sert tartışmaların ardından kabul edildi. YÖK Yasası’nda ise herhangi bir değişiklik yapılmadı. Bunu üzerine MHP, AKP’yi uzlaşmaya uymamakla suçladı. CHP, anayasa değişikliğinin iptali için Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. CHP’nin başvurusunu inceleyen Anayasa Mahkemesi, türban düzenlemesini iptal etti.


Son nokta: Kapatma davası
AKP’nin toplumu geren adımlarının devam etmesi, kapatma davasıyla sonuçlandı. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya, 14 Mart günü AKP’nin “laiklik karşıtı eylemlerin odağı olduğu” gerekçesiyle kapatılması istemiyle Anayasa Mahkemesi’ne dava açtı. Yalçınkaya, bu görüşü 1 Temmuz’da yaptığı sözlü sunumda da yineledi. AKP’li yetkililer ise savunma sürecini daha çok Yalçınkaya’yı ve iddianamesini eleştirerek kullandı.

Kaynak: http://haber.gazetevatan.com/haberdetay.asp?detay=AKPnin_gerilim_dolu_bir_yili_190230_9&Newsid=190230
 

erdm639

New member
adam akıllı haber sitelerine bakmanı tavsiye ederim sana her haber içeriği garanti doğrudur diyemeyiz adamlar kendi görüşlerini yazmış çoğunlukla haber dediğin tarafsız olmalıdır:
 

matra

New member
Akpnin oylarının düştüğünü bende düşünüyorum. Bunun böyle olması gerekiyor. Çünkü Ak partinin yaptığı bir çok hata var. Ama oy düşüşünün iktidar devrine yol açacağını düşünmüyorum. saygılar.
 

jet84

New member
Bu 1 yılda toplumda baya bir gerilim yaşattılar. Eskiyi hiç saymıyorum zaten. Umarım kapanır da millet huzur bulur.Ancak parti kurumu için yeni yasalar gerekli. Her önüne gelen, rejim karşıtı amaçları olan partilerin kurulmasına izin verilmemeli. Yoksa böyle siyasetten anlamayan saf milleti kandırıveriyorlar.
 

ßirisi

"O" $imdi AsKeR
Her yerde kendi adamLari oLucak diye; Universitelerden en fazla oy topliyan yani 1. olan rektörlerin üstünü cizip baskalarini seciceklermi$...
Nereye kadar bu kadroLa$ma.. Ülkemizi satin yine 3 kilo bulgur 'a mercimeqe..
 

yusufarm

New member
gerilim dediğiniz ne kızların baş örtülü okula gitmelerine izin verilmesimi, pıpıl pırıl bir insanın cumhuriyet tarihinin en fazla oyunu alarak köşke çıkmasamı haklısınız bize ramazanda müslüman insanların gözünün içine baka baka su içen yada mason sülo gibi insanlar lazım ey ahali halkın çoğunluğu sizin gibi düşünmüyor .bana sorarsanız gerilimi felaket tellalı baykal ve ergenekon bozuntusu medya çıkarttı bunu yapanlar vatan hainleridir
 

Quintana

New member
biliyorum bazıları 1 yılla çok gerildiler.makamlarını kaybedenler... kirli işleri ortaya çıkanlar vs vs... biliyorum çok gerildiniz :D Ama naparsınız. Durmak yok gerilime devam :D :D
 

zinci78

New member
:biggrin:biggrin:biggrin Ben bu parti ve yandaşları hakkında her yorum yaptığımda 1 hafta engelleniyorum.Bugün yorum yapmıycam.Varsın anlasınlar ne diyceğimi:durdurun:durdurun:goz::clap:clap:clap
 

shamur_80

New member
gerilim diyorsunuz 367 yi kavramını ortaya çıkaran kim chp neymiş bu meclis cumhurbaskanı seçemezmiş seçim oldu ne oldu %47 ile geldi seçti. kim kazançlı çıktı ak parti çıktı...

dediki türbanla üniversitelere girilmez dedi chp kim kazançlı çıkıcak bundan yine ak parti.. soruyorum daha düzenli birşekilde bir yasa çıkartılıp maduriyet giderilemezmiydi. chp neden bu kadar çok türbana karşı. sokakta her gördügüm insan neden chp ye oy vermedigini sordugumda nerdeyse chpnin adı dinsiz parti olarak algılanmaktadır...

hayatım boyunca deniz baykal kadar hükümetin yaptıgı bütün işlere muhalefet eden bir parti baskanı görmedim be kardeşim bir tanede dogru bişey yapmadımı bu hükümet ama kim karlı çıktı ak parti

ülkeyi gerilimlere ak parti tek basına götürmedi chp ile birlikte bu güselim ülkeyi gerdikçe gerdiler.


kapatma davasında chp ne diyordu hukuka saygımız sonsuz

ergenokon yalan yada gerçek ama neden hukuka saygı göstermedi (( aynı şey yine ak parti içinde geçerli))

ak parti sevmiyorum kapatılmasını istiyorum ama ülkenin de krize girmesinden çok korkuyorum..

ya günümüzü kurtarcaz yada gelecegimizi kurtarcaz. hangisi hayırlıısı ise o olsun.


bu arada kadrolaşma dediginiz şeyi ahmet necdet sezer yapmadımı süper bir cumhurbaskanıydı ama ak parti geldikten sonra söylermisiniz tam muhalefet partisi gibi çalıştı. kendisi gibi düşünen insanları atamadı mı önemli bölgelere kadrolaşma her zaman olmaktadır ve olucaktırda bu hayatın kuralı.

önce can sonra canan...
 

samco_deu

samcho
bu haberi buraya yazmamın nedeni benim görüşlerime çoğunlukla katılmasıdır.peki chp'nin yaptığı gerimler yok mu tabiki var.cumhurbaşkanlığı konusunda katılıyorum çok fazla safsata yaptı.abdullah gülün seçileceğini sağır sultan biliyordu ama chp boşa kürek çekerek akp'nin oylarının artmasına neden oldu.seçim zamanı hiç bir vaadde bulunmadan akp'ye yüklendi.sürekli ağzında gemicik,saat ve laiklik sözleri vardı.birde chp bana göre ATATÜRK'ün diğer 5 ilkesini unutarak laiklik diye tutturdu oysaki akp en çok ATATÜRK'ün devletçilik ilkesini ihlal etti.ama buna o kadar sert bir cevap vermedi ve sadece geçiştirdi.
şu an akp ile ilgili haber buldum chp ile ilgili buna benzer haber yayınlanınca onu da aktaracağım!!!
 

HTML

Üst