- Katılım
- 7 Eyl 2008
- Mesajlar
- 2,738
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
AKP yerel seçim öncesinde sosyal yardım sistemini değiştirmeye hazırlanıyormuş.
Geçtiğimiz cuma günü bizim arkadaşlar bu haberi manşetten vermiş.
Neler vaat etmiyor ki hükümet...
Yedi yaşın altındaki çocuklara her ay 17.5 YTL, 7-18 yaş arasındakilere 25, 30 ve 40’ar YTL...
İhtiyaç sahibi gebelere ayda 17.5 YTL...
İhtiyaç sahibi her aileye geçim yardımı olarak yoksulluk sınırının iki katı kadar nakit para! Yani ayda 1.412 YTL...
Evi olmayanlara asgari ücretin yarısı kadar kira yardımı... Yaklaşık 250 YTL!
İş kurmak isteyene asgari ücretin 34 katına kadar iş kurma yardımı, yaklaşık 17 bin YTL...
Ülkemizde yoksulluk sınırının altında yaşayanların sayısı Türkiye İstatistik Kurumu’nun verilerine göre, yaklaşık 13 milyon kişi...
Bir diğer deyişle en az 3 milyon aile yoksul...
Bunların hepsine ayda 1.412 YTL verilse bu, ayda 4 milyar 236 milyon, yılda 50 milyar 832 milyon YTL eder.
Aynı ailelere ayda 250 YTL de kira yardımı verilse, o da eder yılda 9 milyar YTL!
Bu 3 milyon aileden 1 milyonu da “İş kuracağım” diyerek devlete başvursa ve aile başına verileceği söylenen 17 bin YTL’yi talep etse, bu da 17 milyar YTL’yi bulur!
Yani sadece bu üç kalemin devlete bir yıllık maliyeti yaklaşık 77 milyar YTL eder...
Bu da bugünkü kurla 50 milyar dolar demektir!
Sağlık, kömür, erzak, eğitim, yaşlılık, hamilelik yardımlarını da bu paraya ekleyin hükümetin seçimleri kazanmak için en az 100 milyar doları gözden çıkardığını görürsünüz...
***
Peki Türkiye’nin bu kadar parası var mı?
Bu sorunun yanıtı “Evet”se...
O zaman IMF’den 10-15 milyar dolar kredi almak için aylardır sürdürülen pazarlıkların gerekçesi ne?
Sözü uzatmaya gerek yok:
İktidarın hazırladığı bu sözüm ona “yoksullukla mücadele paketi” bal gibi devlet olanaklarını kullanarak seçim rüşveti dağıtmaktır.
Peki krizin ve yoksulluğun pençesinde kıvranan halkımız bu numarayı yer mi?
Yer...
Tıpkı daha önce yaptığı gibi ne yazık ki bu kez de sırf bu yüzden koşar mührü “ampul”e basar...
***
Kısacası seçim zaferi için, öyle gece gündüz çalışmaya, projeler üretip, onları hayata geçirmeye, yoksulluğu ortadan kaldırmak için yeni iş alanları yaratmaya falan gerek yok...
Formül basit:
DS+S!
(Din sömürüsü artı sadaka...)
Gerisi hikâye...
kaynak: http://haber.gazetevatan.com/haberd...16.12.2008&Newsid=213625&Categoryid=4&wid=102
Geçtiğimiz cuma günü bizim arkadaşlar bu haberi manşetten vermiş.
Neler vaat etmiyor ki hükümet...
Yedi yaşın altındaki çocuklara her ay 17.5 YTL, 7-18 yaş arasındakilere 25, 30 ve 40’ar YTL...
İhtiyaç sahibi gebelere ayda 17.5 YTL...
İhtiyaç sahibi her aileye geçim yardımı olarak yoksulluk sınırının iki katı kadar nakit para! Yani ayda 1.412 YTL...
Evi olmayanlara asgari ücretin yarısı kadar kira yardımı... Yaklaşık 250 YTL!
İş kurmak isteyene asgari ücretin 34 katına kadar iş kurma yardımı, yaklaşık 17 bin YTL...
Ülkemizde yoksulluk sınırının altında yaşayanların sayısı Türkiye İstatistik Kurumu’nun verilerine göre, yaklaşık 13 milyon kişi...
Bir diğer deyişle en az 3 milyon aile yoksul...
Bunların hepsine ayda 1.412 YTL verilse bu, ayda 4 milyar 236 milyon, yılda 50 milyar 832 milyon YTL eder.
Aynı ailelere ayda 250 YTL de kira yardımı verilse, o da eder yılda 9 milyar YTL!
Bu 3 milyon aileden 1 milyonu da “İş kuracağım” diyerek devlete başvursa ve aile başına verileceği söylenen 17 bin YTL’yi talep etse, bu da 17 milyar YTL’yi bulur!
Yani sadece bu üç kalemin devlete bir yıllık maliyeti yaklaşık 77 milyar YTL eder...
Bu da bugünkü kurla 50 milyar dolar demektir!
Sağlık, kömür, erzak, eğitim, yaşlılık, hamilelik yardımlarını da bu paraya ekleyin hükümetin seçimleri kazanmak için en az 100 milyar doları gözden çıkardığını görürsünüz...
***
Peki Türkiye’nin bu kadar parası var mı?
Bu sorunun yanıtı “Evet”se...
O zaman IMF’den 10-15 milyar dolar kredi almak için aylardır sürdürülen pazarlıkların gerekçesi ne?
Sözü uzatmaya gerek yok:
İktidarın hazırladığı bu sözüm ona “yoksullukla mücadele paketi” bal gibi devlet olanaklarını kullanarak seçim rüşveti dağıtmaktır.
Peki krizin ve yoksulluğun pençesinde kıvranan halkımız bu numarayı yer mi?
Yer...
Tıpkı daha önce yaptığı gibi ne yazık ki bu kez de sırf bu yüzden koşar mührü “ampul”e basar...
***
Kısacası seçim zaferi için, öyle gece gündüz çalışmaya, projeler üretip, onları hayata geçirmeye, yoksulluğu ortadan kaldırmak için yeni iş alanları yaratmaya falan gerek yok...
Formül basit:
DS+S!
(Din sömürüsü artı sadaka...)
Gerisi hikâye...
kaynak: http://haber.gazetevatan.com/haberd...16.12.2008&Newsid=213625&Categoryid=4&wid=102