and1
New member
Türkiye Gazeteciler Sendikası, AKP döneminde cari açığın 20 kattan çok arttığını ve 30,4 milyar dolar olarak tahmin edildiğini açıkladı. Ticaret açığının 15,5 milyar dolardan 54,7 milyar dolara çıktığı kaydedilirken, gerçek işsiz de 5,6 milyon olarak hesaplandı.
Türkiye’de 2002 yılında 1,5 milyar dolar olan cari açığın, tahminlere göre, 2007’nin sonunda 20 kattan fazla artarak, 30,4 milyar dolara çıkacağı bildirildi. AKP bu rakamla Türkiye Cumhuriyeti tarihinde bir ilke daha imza attı. Ticaret açığı 15,5 milyar dolardan 54,7 milyar dolara yükselerek, 3,5 kat arttı. Dış borç stokunun 213,4 milyar dolara fırladığı bu dönemde, gerçek işsizlik 5,6 milyon olarak hesaplandı.
Türkiye Gazeteciler Sendikası’nın hazırladığı Türkiye ekonomisine ilişkin rapor, AKP’nin çizdiği pembe tabloları dağıttı. Buna göre cari açığın astronomik bir biçimde yükseldiği AKP döneminde Türkiye aynı zamanda borçlarını da artırdı. Bankacılık ve borsa ise adım adım yabancılara teslim edildi. Rapor IMF programı altında geçirilen 9 yıllık süreçte ekonomide gelinen son noktayı gözler önünde serdi. Raporda öne çıkan kimi satır başları şöyle:
Borçlanma tam gaz sürüyor
- Kamu ve özel sektör dış borçları toplamı söz konusu dönemde 83,3 milyar dolar artarak, 213,4 milyar dolara çıktı. Kamunun net borç stoku ise 2002 sonu-2007 Mart döneminde 143 milyar 342 milyon dolardan 189,4 milyar dolara yükseldi.
- Türkiye’de 2 milyon 562 bin olarak açıklanan işsiz sayısı, iş bulma ümidi olmadığı için iş aramayan, ama iş bulursa çalışmaya hazır, yani aslında resmen işsiz 2 milyon 318 bin kişiyle yılın 3-4 ayı çalışan, diğer aylarında işsiz gezen 720 bin mevsimlik çalışanı da eklendiğinde, 5,6 milyona çıkıyor. Böyle olunca, işgücü 27 milyon 597 bine, işsizlik oranı da yüzde 20,29'a kadar tırmanıyor.
İhracatı bırak, ithalata bak
- 2002 sonunda 36,1 milyar dolar olan ihracatın, 2007 Yıllık Programına göre, yıl sonunda 95 milyar dolara yükselmesi bekleniyor. Ancak söz konusu dönemde 51,6 milyar dolar olan ithalatın ise 149,7 milyar dolara kadar çıkacağı tahmin ediliyor. İhracat son 5 yılda 58,9 milyar dolar, ithalat ise 98,1 milyar dolar yükselecek. İhraç edilenden çok daha fazlası ithal edilince, ticaret açığı da 5 yılda 3,5 katına (15,5 milyar dolardan 54,7 milyar dolara) fırlıyor.
Cari açıkta Cumhuriyet rekoru
- 2002’de 1,5 milyar dolar olan cari işlemler açığının, 2007 sonunda 20 kattan fazla artarak, 30,4 milyar dolara çıkacağı tahmin ediliyor. Cari açık tahminlerinin genelde tutmadığı ve gerçekleşen rakamların tahminlerin hayli üzerinde olduğu da bir gerçek. Resmî tahminleri temel alsak bile, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin hiçbir döneminde bu kadar yüksek bir cari açıkla karşılaşılmadı.
-57’nci Hükümet dönemi sona erdiğinde GSYİH 184,5 milyar dolar, kişi başına yurt içi gelir ise 2 bin 662 dolardı. 2007 Yılı Programına göre, bu yılın sonunda GSYİH’nin 410,7 milyar dolara, kişi başına yurt içi gelirin ise 5 bin 559 dolara çıkacağı tahmin ediliyor. Ama bunun 128,1 milyar dolarlık kısmı, YTL’nin değerlenmesinden kaynaklanacak. Yani aslında 1998 fiyatlarıyla GSYH 282,6 milyar dolar, kişi başına gelir de 3 bin 825 dolar olacak. 2002-2007 döneminde kişi başına yurtiçi gelir reel olarak yüzde 29,22 artacak. Bu ortalama gelir artışı. Bazı kesimlerin geliri yüzde 100 veya daha fazla oranda artmış olabilir. İşçinin, memurun, emeklinin ve köylünün geliri artmak bir yana yerinde saydığı bir gerçek.
- İMKB’nin yaklaşık yüzde 70'i yabancıların elinde. Bankacılıkta yabancı payı yüzde 40'ı aşmış durumda. Sigortacılıkta bu oran yüzde 70'lerde.
http://www.sol.org.tr/index.php?yazino=12659
Türkiye’de 2002 yılında 1,5 milyar dolar olan cari açığın, tahminlere göre, 2007’nin sonunda 20 kattan fazla artarak, 30,4 milyar dolara çıkacağı bildirildi. AKP bu rakamla Türkiye Cumhuriyeti tarihinde bir ilke daha imza attı. Ticaret açığı 15,5 milyar dolardan 54,7 milyar dolara yükselerek, 3,5 kat arttı. Dış borç stokunun 213,4 milyar dolara fırladığı bu dönemde, gerçek işsizlik 5,6 milyon olarak hesaplandı.
Türkiye Gazeteciler Sendikası’nın hazırladığı Türkiye ekonomisine ilişkin rapor, AKP’nin çizdiği pembe tabloları dağıttı. Buna göre cari açığın astronomik bir biçimde yükseldiği AKP döneminde Türkiye aynı zamanda borçlarını da artırdı. Bankacılık ve borsa ise adım adım yabancılara teslim edildi. Rapor IMF programı altında geçirilen 9 yıllık süreçte ekonomide gelinen son noktayı gözler önünde serdi. Raporda öne çıkan kimi satır başları şöyle:
Borçlanma tam gaz sürüyor
- Kamu ve özel sektör dış borçları toplamı söz konusu dönemde 83,3 milyar dolar artarak, 213,4 milyar dolara çıktı. Kamunun net borç stoku ise 2002 sonu-2007 Mart döneminde 143 milyar 342 milyon dolardan 189,4 milyar dolara yükseldi.
- Türkiye’de 2 milyon 562 bin olarak açıklanan işsiz sayısı, iş bulma ümidi olmadığı için iş aramayan, ama iş bulursa çalışmaya hazır, yani aslında resmen işsiz 2 milyon 318 bin kişiyle yılın 3-4 ayı çalışan, diğer aylarında işsiz gezen 720 bin mevsimlik çalışanı da eklendiğinde, 5,6 milyona çıkıyor. Böyle olunca, işgücü 27 milyon 597 bine, işsizlik oranı da yüzde 20,29'a kadar tırmanıyor.
İhracatı bırak, ithalata bak
- 2002 sonunda 36,1 milyar dolar olan ihracatın, 2007 Yıllık Programına göre, yıl sonunda 95 milyar dolara yükselmesi bekleniyor. Ancak söz konusu dönemde 51,6 milyar dolar olan ithalatın ise 149,7 milyar dolara kadar çıkacağı tahmin ediliyor. İhracat son 5 yılda 58,9 milyar dolar, ithalat ise 98,1 milyar dolar yükselecek. İhraç edilenden çok daha fazlası ithal edilince, ticaret açığı da 5 yılda 3,5 katına (15,5 milyar dolardan 54,7 milyar dolara) fırlıyor.
Cari açıkta Cumhuriyet rekoru
- 2002’de 1,5 milyar dolar olan cari işlemler açığının, 2007 sonunda 20 kattan fazla artarak, 30,4 milyar dolara çıkacağı tahmin ediliyor. Cari açık tahminlerinin genelde tutmadığı ve gerçekleşen rakamların tahminlerin hayli üzerinde olduğu da bir gerçek. Resmî tahminleri temel alsak bile, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin hiçbir döneminde bu kadar yüksek bir cari açıkla karşılaşılmadı.
-57’nci Hükümet dönemi sona erdiğinde GSYİH 184,5 milyar dolar, kişi başına yurt içi gelir ise 2 bin 662 dolardı. 2007 Yılı Programına göre, bu yılın sonunda GSYİH’nin 410,7 milyar dolara, kişi başına yurt içi gelirin ise 5 bin 559 dolara çıkacağı tahmin ediliyor. Ama bunun 128,1 milyar dolarlık kısmı, YTL’nin değerlenmesinden kaynaklanacak. Yani aslında 1998 fiyatlarıyla GSYH 282,6 milyar dolar, kişi başına gelir de 3 bin 825 dolar olacak. 2002-2007 döneminde kişi başına yurtiçi gelir reel olarak yüzde 29,22 artacak. Bu ortalama gelir artışı. Bazı kesimlerin geliri yüzde 100 veya daha fazla oranda artmış olabilir. İşçinin, memurun, emeklinin ve köylünün geliri artmak bir yana yerinde saydığı bir gerçek.
- İMKB’nin yaklaşık yüzde 70'i yabancıların elinde. Bankacılıkta yabancı payı yüzde 40'ı aşmış durumda. Sigortacılıkta bu oran yüzde 70'lerde.
http://www.sol.org.tr/index.php?yazino=12659