AntidepresaN
New member
ABD doları nasıl çökecek?
Bugün piyasalardaki yüksek ateşi ele alalım.
Bir ara, Amerikan dolarının uzun vadede çökeceğini yazmıştım. Şimdi özellikle Türkiye'de dolar fazla yükselince bir okuyucum ısrarla bu yazıyı niçin yazdığımı sordu!
Benim bu sütundaki tahminlerim, dünyadaki siyasi gelişmelerin meydana getireceği tarihi sonuçlarla ilgilidir. O yazıda da doların egemenliğinin sona ereceğini yazmıştım. Bu da hemen olabileceği gibi, uzun vadede de gerçekleşebilir. Federal Reserve, faiz oranlarını yükselterek baş aşağı gitmekte olan doları kurtarmaya çalışıyor. Japonya'nın dolar satın alması gibi müdahalelerin de etkisiz kalacağı bir an gelecektir. Çünkü, dünyada dolaşan doların dörtte üçünün karşılığı yoktur.
Nitekim, Prof. Dr. Kemal Bozkurt, yazısında, bu duruma değiniyor ve şöyle diyor:
"İran konusunda Hükümetin desteğini alamayan ve Arap sermayesinin Türkiye'ye girmesinden rahatsız olan Batı, ekonomimizde her türlü manipülasyonu yapmaktadır.
Bize göre dünyadaki ekonomik dalgalanmanın arkasında dolar-altın kavgası yatmaktadır. Petrol fiyatlarını ABD bilerek yükseltiyor. Yüksek petrol fiyatı, Çin, Japonya, AB ekonomilerine yük getirmektedir. Rusya petrol ihraç eden ülke olduğundan, petrol fiyatlarının yüksek olmasıyla çok kazandı, tüm borçlarını ödedi ve elinde fazla döviz var. Rusya, döviz tutmadı, altın stoklamaya başladı. Hatta Çin, Brezilya ve Hindistan'ın da altın aldığını basından öğrenmekteyiz. Dünyadaki altın miktarı belli olduğuna göre, bir gün gelecek bu ülkeler ABD ye 'senin dolarının arkasında bir güç yok' diyerek ekonomik olarak ABD yi çökertecek."
***
Yeni Mesaj'den Mustafa Hilmi Yıldırım da şu hatırlatmalarda bulunuyor:
"Dünyada rezerv para ABD dolarıdır. Doları, Federal Reserve basar. Federal Reserve de, birkaç bankacı Yahudi ailenindir. Bu kanalla, dünya ekonomisi, dolayısıyla politikası yönlendiriliyor. Bankacı bir Yahudi olan Mayer Amschel Bauer, kurdukları bu düzeni, şu sözlerle itiraf ediyor:
'-Bir ülkenin para denetimi elimde olsun, onun kanunlarını kim yazarsa yazsın, hiç umursamam!'
ABD, bu soyguna engel olmaya kalkanların üzerine, çeşitli bahaneler uydurarak saldırıyor. Örnek olarak Irak işgali, İran tehdidi gösterilebilir. ABD'yi kızdıran, İran'ın nükleer faaliyette bulunması değil, petrolü Euro ile satma kararı almasıdır. Çünkü İran'ın bu kararı, ABD için nükleer silahtan daha tehlikelidir. Rusya Devlet Başkanı Putin, 1 Temmuz 2006 tarihinden itibaren 'petrol ve gaz borsası' kuracağını, bütün dünyaya duyurdu. Rusya, petrol ve gazını 'Ruble' ile satışa çıkaracak! Çin'in de aynı yolu izlemek için hazırlıklar yaptığı söyleniyor. Eğer Çin, ABD'ye sattığı malların bedelini, kendi para biriminden isterse, ne olur? ABD köşeye sıkışır. Çin'den mal satın almak için 'Yuan' bulması gerekecek. Ürettiğinden daha fazlasını tüketen ABD, ne satacak ki, Yuan kazansın ve Çin'e versin.
Bu sebepten olsa gerek, Ekonomiden Sorumlu Çin Başbakan Yardımcısı Li Yong, 'ABD dolarının yüzde 25 değer kaybedebileceğini, bunun sonucunun da şok edici olacağını' söyledi."
Bugün piyasalardaki yüksek ateşi ele alalım.
Bir ara, Amerikan dolarının uzun vadede çökeceğini yazmıştım. Şimdi özellikle Türkiye'de dolar fazla yükselince bir okuyucum ısrarla bu yazıyı niçin yazdığımı sordu!
Benim bu sütundaki tahminlerim, dünyadaki siyasi gelişmelerin meydana getireceği tarihi sonuçlarla ilgilidir. O yazıda da doların egemenliğinin sona ereceğini yazmıştım. Bu da hemen olabileceği gibi, uzun vadede de gerçekleşebilir. Federal Reserve, faiz oranlarını yükselterek baş aşağı gitmekte olan doları kurtarmaya çalışıyor. Japonya'nın dolar satın alması gibi müdahalelerin de etkisiz kalacağı bir an gelecektir. Çünkü, dünyada dolaşan doların dörtte üçünün karşılığı yoktur.
Nitekim, Prof. Dr. Kemal Bozkurt, yazısında, bu duruma değiniyor ve şöyle diyor:
"İran konusunda Hükümetin desteğini alamayan ve Arap sermayesinin Türkiye'ye girmesinden rahatsız olan Batı, ekonomimizde her türlü manipülasyonu yapmaktadır.
Bize göre dünyadaki ekonomik dalgalanmanın arkasında dolar-altın kavgası yatmaktadır. Petrol fiyatlarını ABD bilerek yükseltiyor. Yüksek petrol fiyatı, Çin, Japonya, AB ekonomilerine yük getirmektedir. Rusya petrol ihraç eden ülke olduğundan, petrol fiyatlarının yüksek olmasıyla çok kazandı, tüm borçlarını ödedi ve elinde fazla döviz var. Rusya, döviz tutmadı, altın stoklamaya başladı. Hatta Çin, Brezilya ve Hindistan'ın da altın aldığını basından öğrenmekteyiz. Dünyadaki altın miktarı belli olduğuna göre, bir gün gelecek bu ülkeler ABD ye 'senin dolarının arkasında bir güç yok' diyerek ekonomik olarak ABD yi çökertecek."
***
Yeni Mesaj'den Mustafa Hilmi Yıldırım da şu hatırlatmalarda bulunuyor:
"Dünyada rezerv para ABD dolarıdır. Doları, Federal Reserve basar. Federal Reserve de, birkaç bankacı Yahudi ailenindir. Bu kanalla, dünya ekonomisi, dolayısıyla politikası yönlendiriliyor. Bankacı bir Yahudi olan Mayer Amschel Bauer, kurdukları bu düzeni, şu sözlerle itiraf ediyor:
'-Bir ülkenin para denetimi elimde olsun, onun kanunlarını kim yazarsa yazsın, hiç umursamam!'
ABD, bu soyguna engel olmaya kalkanların üzerine, çeşitli bahaneler uydurarak saldırıyor. Örnek olarak Irak işgali, İran tehdidi gösterilebilir. ABD'yi kızdıran, İran'ın nükleer faaliyette bulunması değil, petrolü Euro ile satma kararı almasıdır. Çünkü İran'ın bu kararı, ABD için nükleer silahtan daha tehlikelidir. Rusya Devlet Başkanı Putin, 1 Temmuz 2006 tarihinden itibaren 'petrol ve gaz borsası' kuracağını, bütün dünyaya duyurdu. Rusya, petrol ve gazını 'Ruble' ile satışa çıkaracak! Çin'in de aynı yolu izlemek için hazırlıklar yaptığı söyleniyor. Eğer Çin, ABD'ye sattığı malların bedelini, kendi para biriminden isterse, ne olur? ABD köşeye sıkışır. Çin'den mal satın almak için 'Yuan' bulması gerekecek. Ürettiğinden daha fazlasını tüketen ABD, ne satacak ki, Yuan kazansın ve Çin'e versin.
Bu sebepten olsa gerek, Ekonomiden Sorumlu Çin Başbakan Yardımcısı Li Yong, 'ABD dolarının yüzde 25 değer kaybedebileceğini, bunun sonucunun da şok edici olacağını' söyledi."
