ABD İletişimi Hangi Uçaklarla Karartıyor?

64general1

New member
Katılım
14 Haz 2007
Mesajlar
1,720
Reaction score
0
Puanları
0
ABD İletişimi Hangi Uçaklarla Karartıyor?

Behiç Gürcihan
(Kıvanç Değirmenli


Belki rastlamışsınızdır...

Özellikle yeni yapılan tünellerde bir özellik mevcut.

Arabanızla tünele girdiğinizde radyonuzda ne dinliyorsanız yayın birden kesiliyor ve tünelle ilgili bilgi veren bir yayın dinlemeye başlıyorsunuz.

Gerektiğinde hayatınızı kurtarabilecek bu bilgi hizmeti radyonuzun dışarıdan elektronik müdahaleyi kabul etme yeteneğine/zaafına bağlı.

Sizden bir ricam var...

Bu yazıyı okumaya biraz ara verin ve bu yazıyı okuduğunuz bilgisayar ekranının arka yüzünü bir inceleyin.

Arkadaki etiket üzerinde FCC şeklinde bir logo ve aşağıdaki yazıyı
göreceksiniz

(bazı yeni model ekranlarda bu yazı kaldırılılarak FCC standartlarına uyumludur ifadesi yerleştirildi)

This device complies with part 15 of the FCC rules.


Operation is subject to the following two conditions:



(1) this device may not cause
harmful interference, and

(2) this device must accept any interference
received, including interference that may cause undesired operation

Türkçeleştirelim...
Bu cihaz FCC kurallarının 15. maddesine uyumludur.



Cihazın işleyişi aşağıdaki şartlara tabidir:


(1) Bu cihaz zararlı bir parazite/engellemeye sebep olamaz

(2) Bu cihaz ; arzu edilmeyen işleyişe sebep olacaklar dahil, dışarıdan her türlü müdahaleyi kabul etmelidir.

Daha da Türkçeleştirelim....

Evinizdeki bilgisayarın ekranı ; ABD'nin RTÜK'ü olan ve ABD'deki her türlü radyo, televizyon ve eyaletler arası iletişimden sorumlu olan FCC'nin ortaya koydu şartlara birebir uyumlu.

O kadar uyumlu ki; cihazınızı sizin kontrolünüzden çıkarabilecek dışarıdan her türlü elektronik müdahaleyi baştan kabul etmiş durumdasınız.

Bilgisayarınızdaki işletim sisteminin sahibi Microsoft'un ABD Adalet Bakanlığı ile yaptığı anlaşmalara gizlenen özel maddeleri saymıyoruz bile.

Ekranımızdan uzaklaşalım...

Yugoslavya'nın parçalandığı günlere dönelim...

Bayraksız, siyah C130 uçaklarının savaş sırasında her türlü lojistik desteği verdiği ve uyuşturucu ticareti/kaçakçılık ile semiren Yugoslavya'nın PKK'sı Kosova Kurtuluş Örgütü'nün aktif rol aldığı provokasyonlar sonucu Müslüman kardeşlerimizin maruz kaldığı katliamlar bir müdahale ortamını doğurmuştu.

NATO ve NATO'nun "sadık" üyesi Türkiye; Yugoslavya'nın parçalanmasında aktif rol almıştı. Bu NATO operasyonun iki çok yakın tanığı mevcut.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Genelkurmay Yaşar Büyükanıt.

Bu iki isim; o gün NATO merkezli olarak Yugoslavya'ya karşı başlatılan özel parçalanma sürecinin bugün kendi ülkelerine karşı başlatıldığının farkında mıdır bilemeyiz?

Bu konuyu şimdilik başka bir yazıya saklayalım.

İşte bu operasyon sırasında; koruma/gözetleme görevi yapan Türk F-16'ları belirlenen rotalarından saptıkları noktada tepelerinde dolaşmakta olan ABD AWACS uçaklarının müdahalesi ile karşılaştılar ve ekranları karartıldı.

Telsizlerden geçilen mesaj ise çok netti :

"Rotanıza geri dönmezseniz motorlarınızı da durdururuz"

ABD'nin bırakın stratejik müttefik, bırakın müttefik, bırakın dost, mert bir düşman bile olmadığının;

ABD'nin Türkiye'nin tarihi ve stratejik hasmı olduğunu yıllar önce görmesi gerekenlerin başından o günden bu yana çok vaka geçti.

1. Körfez Savaşı'nın başladığı saatlerde Ankara'da kritik noktalarda iletişimler mi kesilmedi...

Bir kaç sene önce Eskişehir'de gerçekleşen bir tatbikatta; ABD tatbikat gereği bütün üssün iletişimini mi karartmadı...

Kısacası ABD elindeki yeteneği de, kalbindeki niyetini de görmek isteyenlerin gözüne bugüne kadar onlarca kez soktu.

En son Hakkari, Dağlıca'da son yılların en kanlı PKK baskınlarından birini yaşadık.

Raporlar, duyumlar, rivayetler muhtelif. Şehit sayısının daha fazla olduğundan tutun da, saldıran grup arasında ABD'nin özel kuvvetlerinin bulunduğuna kadar bir çok olasılık karşımızda duruyor.

Olasılık olmayıp kesin olan bir şey var ki o da; baskının başlayışı ile askerlerimize yardımın gelişi arasındaki sürenin uzamasına sebep olan tam bir iletişim karartması yaşandığı.

Her türlü telsiz, telli iletişimi devre dışı bırakan bu karartma, gecenin kararlığında bir avuç evladımızı ; sınırdaki gözetleme sistemini bertaraf eden 200 PKKlı itle karşı karşıya bıraktı.

Sınırdaki havadan ve karadan ihlalleri tespit etmeye yönelik, termal kameralarla entegre sistemin temel taşını Diyarbakır'daki 2. Hava Üssünün kurduğu radarlar oluşturuyor.

Unutmayın; bu yaşadıklarımız ABD uçaklarının Mayıs ayında hava sahamızı bilinçli olarak ihlal etmesinden 5 ay sonra gerçekleşiyor.

Hala birileri; bilmeleri gereken konumlarda olmalarına rağmen, ABD'nin bütün bu iletişim karartmasını yapmasının mümkün olmadığına inanıyor olabilirler...

Onlara aşağıdaki tabloyu sunuyoruz...
ABD'nin Temel Elektronik Harp Uçakları E
C-130 H C130 kargo uçağının uyarlanmış hali olan bu uçak; 13 kişilik mürettabatı ile ABD'nin taktik elektronik harp kapasitesinin temel taşlarından. Özellikle Block 35 versiyonu. Her türlü iletişimi ve erken uyarı/tespit radarlarını bloke etme yeteneğine sahip. 25.000 feette uçabilen , saatte 300 mil hıza sahip bu uçak 1983 yılından beri hizmette. En büyük zaafı, saldırıya karşı müdafaa yeteneklerinin ve hızının sınırlı olması
EA6B-Prowler Irak'taki savaşta bombardıman uçaklarına eskortluk yapmaktan ; belli bir bölgedeki uzaktan kumandalı mayınları etkisiz hale getirmeye kadar bir çok görev üstlenen bu uçak 4 kişilik mürettebata sahip. A6 Intruder savaş uçağının uyarlanmış versiyonu olan bu uçağın en büyük zaafı yoğun kullanım nedeni ile kullanım ömrünü tamamlamaya çok yaklaşmış olması ve eskortluk ettiği uçaklarla arasındaki hız farkı.
EA-18G 2009 yılında tam kapasite sahaya sürülecek olan bu uçağın ilk deneme uçuşu bu ay gerçekleşti. ABD'nin en modern elektronik harp uçaklarından ve F/A-18 E/F Super Hornetlerin uyarlanmış hali. ABD Donanmasının envanterinde. EC-130 H ve EA6B-Prowler'ın elektronik harp yeteneklerini geliştiren bu uçak aynı zamanda diğer savaş uçaklarının hızı ile kıyaslanabilir hızı ve radarda sunduğu düşük profil ile diğer uçakların zaaflarını taşımıyor.
Şimdi önümüzdeki soru şu...

ABD bu ve bugüne kadar ki iletişim karartmalarını hangi uçaklarla gerçekleştiriyor?

Bu soru;

Eşref Bitlis'in öldürüldüğü günün ertesinde, Türkiye'nin ABD ile birebir yüzleşmeden bu tarihi çıkmazdan kurtulamayacağının farkına varan kadroların,

ABD ile savaşa hazırlanırken önündeki sorudan binlerce sorudan sadece biri ama en güncel olanı.

Sorunun cevabının bulunup bulunmadığı ise ABD'ye süpriz olsun...

Zamanı gelecek elbet.

B.G.
 
çok çok ilginç bilgiler. kesinlikle doğru.

Amerikayla savaşa girsek tek bir uçak bile kaldıramayacağız demekki... Bizi bu hale getirenler vatan haini sayılmazmı?
 
Konuyla ilgili bir alıntı;
Bundan bir kaç yıl öncesine kadar F-16 üretim merkezi TAI de uçakların dost-düşman tanımlamasını yapan elektronik sistemi, bir tane dahi Türk mühendisin bile giremediği bir bölümde üretiliyordu. Bu sistem Türk F-16 sının bir uçak ile karşılaştığında karşıdakinin dost mu düşman mı olduğunu pilota iletiyordu. Yalnız burada bir sorun vardı. Bir Türk F-16 sı stratejik ortaklarımızdan (!) ABD, İngiliz veya Yunan uçaklarından biri ile karşılaştığında onları DOST görüyordu. Bu da bir savaş halinde Bu kadim dostlarımızın (!) bizi sinek avlar gibi avlayabilmesi anlamını taşıyordu. ASELSAN mühendisleri 6 ay gibi kısa bir sürede ABD tarafından bize güdülen bu uçak tanıma sisteminin hakimiyetini lehimize çevirmeyi başardı. ABD’nin yıllarca çalışarak kurduğu tezgah, dahi Türk mühendisleri tarafından kısa bir zamanda bertaraf edilmişti.

Peki dahi mühendislerimiz şimdi ne ile uğraşıyorlardı?

ABD, sadece uçak tanıma sistemini elinde tutma kozunu elinde bulundurmuyordu. Bundan daha vahim ve önemli bir kozu var: ABD, herhangi bir savaş veya askeri operasyon sırasında ABD tarafından satılmış veya modernize edilmiş elektronik sisteme sahip uçak,helikopter,tank, zırhlı birlikler, izleme sistemleri gibi hayati araçları UYDUSUNDAN VERDİĞİ BİR EMİR İLE SAF DIŞI BIRAKABİLİYOR. Yani, kendi yaptığı bu elektronik sistemler istendiği anda uzaktan kumanda misali uydulardan kontrol edilebiliyor. Bu Türk Ordusunun savaş başlamadan yenilgisi anlamına geliyor. İşte 3 dahi mühendisin katlinin nedeni : ASELSAN mühendisleri, uçak tanıma sistemlerinin MİLLİLEŞTİRİLMESİ konusundaki başarısından sonra, benzer bir başarıyı bu ABD güdümlü elektronik sistemlerinin kontrol dışı bırakılması, uydu müdahalesini bertaraf edecek yeni elektronik sistemlerin geliştirilerek silahlı gücümüzün MİLLİLEŞTİRİLMESİ için çalışıyorlardı. Bu ekipten 3 mühendisimiz ard arda ölü bulundu.. Ölümleri kayıtlara intihar(!) olarak geçti.
Bu sistem EŞREF BİTLİS PAŞA’NIN ŞEHİT EDİLMESİNDE DE içinde bulunduğu helikopterde kullanılmıştı.
 
General kardeş çok haklısın yazdıklarında,bu da benden bir ek bilgi,İsrail Araplarla yaptığı 6 gün savaşlarına başlamadan önce ilk iş olarak(dikkatle okuyun/inanmayan araştırsın)evet ilk iş olarak çevrede dolaşan Amerikan casus/dinleme gemisini batırmıştı,çünkü adamlar biliyor ta o zamanlarda bile elektronik savaşın ne olduğunu.
 
yazıLanLArın uygulanmaması içten biLe diiL aseLsan daki mühendisLerin 3 üninde intihar etmesine inanan zihniyet varmı bilmniyorum ama herkes üstümüze bu denLi oynarKen haLa ayaktayız ona şaşıyorum...
 
Gєηco;2242909' Alıntı:
yazıLanLArın uygulanmaması içten biLe diiL aseLsan daki mühendisLerin 3 üninde intihar etmesine inanan zihniyet varmı bilmniyorum ama herkes üstümüze bu denLi oynarKen haLa ayaktayız ona şaşıyorum...
Genco;Çok güzel konuya temas etmişsin Aselsan örnegi vererek,ben o konularda başka forumlardada yazmıştım ama ne yazık ki,Aselsan personelleriyle bile görüştüm o mühendislerin ölümüne ihtimal dahi vermiyorlar.
 
Teknoloji devi Amerika ne yapabilirsin ki, Amerikanın kurduğu sanal ortam da yazılarımızı yazıyoruz. Gökteki teknoloji amerikanın havada ki yolcu uçakları Ameriikanın İçtiğiniz Sigara Amerikanın, kullandığımız İşletim sistemleri Amerikanın MIT için de CIA bürosu var sadece Türkiye 2000 ajanı mevcut.. Sonuç neyi değiştirki.
Buyrun neler yapılabilir söyleyin..
 
Teknoloji devi Amerika ne yapabilirsin ki, Amerikanın kurduğu sanal ortam da yazılarımızı yazıyoruz. Gökteki teknoloji amerikanın havada ki yolcu uçakları Ameriikanın İçtiğiniz Sigara Amerikanın, kullandığımız İşletim sistemleri Amerikanın MIT için de CIA bürosu var sadece Türkiye 2000 ajanı mevcut.. Sonuç neyi değiştirki.
Buyrun neler yapılabilir söyleyin..
İlk aşamada Atatürk ve inönü döneminden sonraki dönemde kominizm korkusuyla,Amerikaya kayıtsız şartsız itaat politikalarından vaz geçilecek.Daha sonrada Ulusal çıkarlarımız dogrultusunda,tıpkı Atatürk politikalarına ve anlayışına sahip çıkıp,Ulusal bagımsızlıgımıza önem verecegiz.Bunlar da işinize gelmeyecek ama elais ben yine bir söyliyeyim.
 
İlk aşamada Atatürk ve inönü döneminden sonraki dönemde kominizm korkusuyla,Amerikaya kayıtsız şartsız itaat politikalarından vaz geçilecek.Daha sonrada Ulusal çıkarlarımız dogrultusunda,tıpkı Atatürk politikalarına ve anlayışına sahip çıkıp,Ulusal bagımsızlıgımıza önem verecegiz.Bunlar da işinize gelmeyecek ama elais ben yine bir söyliyeyim.


Neden işimize gelmesin keşke olabilse.
 
Haklısın 64general1
Bizi bu hale getiridiler; dışardan empoze edilen uyduruk tartışmalarla çok kolay gaza gelen bi memleket olmasak. Teknoloji devi ülke olurduk ama bizi öyle hale getirdilerki kendi kafamızı kumdan çıkaramaz olduk.
 
Şöyle etrafıma bir baktımda amerikan malı olmayan bi pc parcası yok, en azından abd ile baglantısı olmayan

Pc full abd malı nerdeyse bikaç japon icadı hariç, yazılımlar malum.

Bunu ben liseden beri söylüyorum, biz bu ucaklar abd den alıyoruz ve modifiye veya modernizasyonları hep abd ve israil tarafından yapılyor.Ben abd veya israil olsam ne yapardım, o ucaklara gizli bir sistem veya konuda anlatıldıgı gibi bi sistem koyardım, ha birgün bu ulkelerden biri bana saldırmaya kalkarsa hava kuvvetlerini oyle lak gibi ortada bırakırdım.

inşallah ben yanılıyor ve saçmalıyorumdur...
 
Şöyle etrafıma bir baktımda amerikan malı olmayan bi pc parcası yok, en azından abd ile baglantısı olmayan

Pc full abd malı nerdeyse bikaç japon icadı hariç, yazılımlar malum.

Bunu ben liseden beri söylüyorum, biz bu ucaklar abd den alıyoruz ve modifiye veya modernizasyonları hep abd ve israil tarafından yapılyor.Ben abd veya israil olsam ne yapardım, o ucaklara gizli bir sistem veya konuda anlatıldıgı gibi bi sistem koyardım, ha birgün bu ulkelerden biri bana saldırmaya kalkarsa hava kuvvetlerini oyle lak gibi ortada bırakırdım.

inşallah ben yanılıyor ve saçmalıyorumdur...

Merak etme Necco zaten o dediklerinin hepsi ABD çıkarına var ve uygulanıyor.IFF sistemleri deniyor onlarada,kodlarınıda onlar üretiyor mekanik cihaz kilitleme ve karıştırmalarını yapabilirler o kadar angut ta degillerdir herhalde.İşte Ulusun çıkarları degil yabancının çıkarları gözetilerek uygulanan politikalar sonucu geldigimiz nokta burası.
 
Şöyle etrafıma bir baktımda amerikan malı olmayan bi pc parcası yok, en azından abd ile baglantısı olmayan

Pc full abd malı nerdeyse bikaç japon icadı hariç, yazılımlar malum.

Bunu ben liseden beri söylüyorum, biz bu ucaklar abd den alıyoruz ve modifiye veya modernizasyonları hep abd ve israil tarafından yapılyor.Ben abd veya israil olsam ne yapardım, o ucaklara gizli bir sistem veya konuda anlatıldıgı gibi bi sistem koyardım, ha birgün bu ulkelerden biri bana saldırmaya kalkarsa hava kuvvetlerini oyle lak gibi ortada bırakırdım.

inşallah ben yanılıyor ve saçmalıyorumdur...

Evet öyle bir sistem var . Uçaklarımız da var bizim F 16 amerikan uçaklarına kilitlendiğinde Dost uçak mesajı gösterip atış yapamıyor. Zamanın da kurulan uçak fabrikalarını unutmayalım nasıl kapatıldılar.. Devlet nasıl sahiplenmedi dış baskılardan.
 
eskiden öyleydi ancak,artık bilgişsayarın yazılımlarını tübitak değiştiriyor ve yapıyor,bu seneki helikopter ihalesinde neden amerika almadı zannediyorsunuz?yazılımı bize yazdırmak istemediği için anlaşılamadı ,zannediyorsam italya şartlarımzı kabul etti ve yazılımını tübitağa bırakmaya karar verdi..
 
Geri
Üst