ABC , adada gördüğümüz heykelin Tawaret olduğunu teyit etti.
Sezonun finalinin yeniden değerlendirildiği bölümde heykel için şunlar söyleniyor.
The camera pulls back over the ocean, and we see they were sitting on the base of a giant stone foot. And next to the foot is another foot -- and both feet have four toes. And as the camera pulls back, we see what we've been waiting to see since we first glimpsed that four-toed foot over three years ago... the towering, majestic statue of the Egyptian goddess Taweret.
Türkçe'ye çevirirsek ;
Kamera geriye doğru çekildiğinde onların okyanus kıyısındaki taştan büyük bir ayağın yanında oturduğunu görüyoruz.Kamera geniş açı ile almaya devam ettikçe önce diğer ayağı -ki ikiside 4 parmaklı- sonra tam 3 yıl önce sadece bir kısmını gördüğümüz 4 ayak parmaklı heykelin tamamını görüyoruz.Bu devasa heykel Eski Mısır tanrıçası Tawaret.
Dolayısı ile heykel hakkındaki tartışmalar bitmiştir.Madem heykelimiz Tawaret öok iyi biliyoruz ama Tawaret'in nasıl bir tanrıça olduğunu hatırlayalım.
Tawaret , Eski Mısır Medeniyetinin en eski şeytan tanrısıdır.Apep'in karısıdır.Eski Mısır Medeniyetinde gece olan tüm kötülüklerin kaynağı Apep , gündüz olanların kaynağı ise Tawaret olarak bilinir.
Tawaret hakkında ilginç bir başka bulgu ise , Tawaret'in hamile kadınlar ve onların yeni doğmuş çcouklarının tanrıcası olduğu.Tawaret hipopotam , timsah ve aslan şekilde tasvir edilir.Bu hayvanların hepsi de yavrularını korumak uğruna diğer yaratıkları göz kırpmadan öldürebilen hayvanlardır.
Bu durum adada kadınların neden doğum yapamadığını açıklıyor.
Ama bu durum yeni bir soruyu gündeme getiriyor.Bakalım siz bana katılacak mısınız?
Yukarıdaki sahneyi hatırlıyorsunuz.Richard'ın Locke'a Sawyer'ın dosyasını verdiği an..
Şimdi buradaki konuşmaları hatırlayalım..
Rcihard : Güzel, değil mi?Adada ne kadar zaman geçirirsen geçir,bu manzaradan sıkılmıyorsun.Tanıştırılmadık. Ben Richard.Sakıncası yoksa oturabilir miyim?
Locke : Elbette.
Richard : Seni utandırmak istedi.
Locke : Anlamadım?
Richard : Ben, babanı öldürmeyeceğini biliyordu.Kampta seni herkesin önünde karşısına dikti, çünkü yapamamanı izlemelerini istiyordu.
Locke : Neden?
Richard : Çünkü uçakta belkemiği kırık bir adamın birden yürüdüğü söylentisi buraya ulaşınca, insanlar heyecanlanmaya başladılar, çünkü böyle bir şey, çok özel birinin başına gelebilir.Ama Ben, kimsenin senin özel olduğunu düşünmesini istemiyor John.
Locke : Bunları bana neden anlatıyorsun?
Rciahrd : Ben, doğurganlık sorunları gibi yeniliklerle zamanımızı harcıyor.Daha önemli nedenler yüzünden burada olduğumuzu hatırlatacak insanlar arıyoruz.
Locke : Benden ne istiyorsunuz?
Richard : Senden amacını bulmanı istiyoruz.Bunu yapabilmen için, babanın ölmesi lazım John.Bunu yapamayacağın için, sana başkasını önereceğim.
Locke : Sawyer mı?
Buradaki konuşmada Richard , Ben'in doğum işleri ile uğraşmasını zaman kaybı olarak görüyor.Peki Benjamin adadaki insanların neden doğuramadığını bilmiyor mu? Eğer bilmiyorsa , adaya geldiğimde heykel böyleydi cümlesi aslında yalan değil bizzat gerçeği yansıtıyormuş.Kimse ona gerçeği söylemediği için Benjamin bu konuyu çözüme ulaştırabilirim diye düşünmüş.
Peki o zaman madem boşa zaman kaybı ve oradakilerin adada bulunmasının daha önemli bir sebebi var Richard neden bu konuda onu uyarmadı.
Ey Benjamin burada bir heykel vardı , hamile kadınları korurdu o heykel gittiğinden beri adada doğum olmuyor sen bu işi bırak ada elden gidiyor vs vs neden demedi?
Benim aklıma Richard ile Jacob'un aynı tarafta olmama ihtimalini gündeme getirdi. Evet 1954 yılında Richard'ın yanına giden Locke idi ve ben sizin ileride lideriniz olacağım demişti.Ve o dönemden itibaren Richard Locke izlemeye başlamıştı.
Peki tam bu seneden itibaren Richard ve Jacob'un düşmanı arasında bir anlaşma yapılmış olabilir mi?
Sezonun finalinin yeniden değerlendirildiği bölümde heykel için şunlar söyleniyor.
The camera pulls back over the ocean, and we see they were sitting on the base of a giant stone foot. And next to the foot is another foot -- and both feet have four toes. And as the camera pulls back, we see what we've been waiting to see since we first glimpsed that four-toed foot over three years ago... the towering, majestic statue of the Egyptian goddess Taweret.
Türkçe'ye çevirirsek ;
Kamera geriye doğru çekildiğinde onların okyanus kıyısındaki taştan büyük bir ayağın yanında oturduğunu görüyoruz.Kamera geniş açı ile almaya devam ettikçe önce diğer ayağı -ki ikiside 4 parmaklı- sonra tam 3 yıl önce sadece bir kısmını gördüğümüz 4 ayak parmaklı heykelin tamamını görüyoruz.Bu devasa heykel Eski Mısır tanrıçası Tawaret.

Dolayısı ile heykel hakkındaki tartışmalar bitmiştir.Madem heykelimiz Tawaret öok iyi biliyoruz ama Tawaret'in nasıl bir tanrıça olduğunu hatırlayalım.
Tawaret , Eski Mısır Medeniyetinin en eski şeytan tanrısıdır.Apep'in karısıdır.Eski Mısır Medeniyetinde gece olan tüm kötülüklerin kaynağı Apep , gündüz olanların kaynağı ise Tawaret olarak bilinir.
Tawaret hakkında ilginç bir başka bulgu ise , Tawaret'in hamile kadınlar ve onların yeni doğmuş çcouklarının tanrıcası olduğu.Tawaret hipopotam , timsah ve aslan şekilde tasvir edilir.Bu hayvanların hepsi de yavrularını korumak uğruna diğer yaratıkları göz kırpmadan öldürebilen hayvanlardır.
Bu durum adada kadınların neden doğum yapamadığını açıklıyor.
Ama bu durum yeni bir soruyu gündeme getiriyor.Bakalım siz bana katılacak mısınız?

Yukarıdaki sahneyi hatırlıyorsunuz.Richard'ın Locke'a Sawyer'ın dosyasını verdiği an..
Şimdi buradaki konuşmaları hatırlayalım..
Rcihard : Güzel, değil mi?Adada ne kadar zaman geçirirsen geçir,bu manzaradan sıkılmıyorsun.Tanıştırılmadık. Ben Richard.Sakıncası yoksa oturabilir miyim?
Locke : Elbette.
Richard : Seni utandırmak istedi.
Locke : Anlamadım?
Richard : Ben, babanı öldürmeyeceğini biliyordu.Kampta seni herkesin önünde karşısına dikti, çünkü yapamamanı izlemelerini istiyordu.
Locke : Neden?
Richard : Çünkü uçakta belkemiği kırık bir adamın birden yürüdüğü söylentisi buraya ulaşınca, insanlar heyecanlanmaya başladılar, çünkü böyle bir şey, çok özel birinin başına gelebilir.Ama Ben, kimsenin senin özel olduğunu düşünmesini istemiyor John.
Locke : Bunları bana neden anlatıyorsun?
Rciahrd : Ben, doğurganlık sorunları gibi yeniliklerle zamanımızı harcıyor.Daha önemli nedenler yüzünden burada olduğumuzu hatırlatacak insanlar arıyoruz.
Locke : Benden ne istiyorsunuz?
Richard : Senden amacını bulmanı istiyoruz.Bunu yapabilmen için, babanın ölmesi lazım John.Bunu yapamayacağın için, sana başkasını önereceğim.
Locke : Sawyer mı?
Buradaki konuşmada Richard , Ben'in doğum işleri ile uğraşmasını zaman kaybı olarak görüyor.Peki Benjamin adadaki insanların neden doğuramadığını bilmiyor mu? Eğer bilmiyorsa , adaya geldiğimde heykel böyleydi cümlesi aslında yalan değil bizzat gerçeği yansıtıyormuş.Kimse ona gerçeği söylemediği için Benjamin bu konuyu çözüme ulaştırabilirim diye düşünmüş.
Peki o zaman madem boşa zaman kaybı ve oradakilerin adada bulunmasının daha önemli bir sebebi var Richard neden bu konuda onu uyarmadı.
Ey Benjamin burada bir heykel vardı , hamile kadınları korurdu o heykel gittiğinden beri adada doğum olmuyor sen bu işi bırak ada elden gidiyor vs vs neden demedi?
Benim aklıma Richard ile Jacob'un aynı tarafta olmama ihtimalini gündeme getirdi. Evet 1954 yılında Richard'ın yanına giden Locke idi ve ben sizin ileride lideriniz olacağım demişti.Ve o dönemden itibaren Richard Locke izlemeye başlamıştı.
Peki tam bu seneden itibaren Richard ve Jacob'un düşmanı arasında bir anlaşma yapılmış olabilir mi?