scylla40
New member
- Katılım
- 28 Eki 2008
- Mesajlar
- 55
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Çek Bakan, kendisinin yanlış anlaşıldığını söyleyip özür dileyince ortam biraz olsun yumuşadı. Sert Kıbrıs diyalogları şöyle:
Anders Fogh Rasmussen (NATO Genel Sekreteri): NATO-AB toplantılarının yapılamıyor olması işbirliğini olumsuz etkiliyor. Türkiye'nin AB Savunma Ajansı'na üyeliği gibi taleplerini karşılayalım, Türkiye de Kıbrıs'ı (Rum Kesimi) ortak toplantıya kabul etsin.
Catherine Ashton (AB Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi): Ben de aynı görüşteyim.
Davutoğlu: Bu söyledikleriniz AB'nin Türkiye'ye taahhüdüdür. Bunlar zaten yapılmalı. Bunun karşılığında Kıbrıs Rum Kesimi'ni meşru kılacak bir adım atmamızı beklemeyin. Biz formel olarak Kıbrıs Rum yönetimi ile hiçbir yerde bulunmayız. Eğer onlar Ada'nın tümünü temsil ediyorlarsa Türkleri de masaya oturturuz. Eğer Kıbrıs Cumhuriyeti ayrı bir devlet ise o zaman KKTC'nin ne olduğunu tanımlarız. Kıbrıs sorunu çözülmeden bunun olması mümkün değil. Kıbrıs Rum Kesimi'nin Kıbrıs sorunu çözülmeden AB'ye girmesi bir hataydı. Bunun doğurduğu bir sonuçla uğraşıyoruz şimdi.
Schwarzenberg: Biz Türkiye'yi AB nezdinde destekliyoruz. Ama AB üyesi olmayan bir ülkenin bize 'Hata yaptınız demesi' doğru değil. Bizim iç işlerimize karışamazsınız. Bize kimse ders veremez.
Davutoğlu: Bakın biz burada bir aileyiz. Biz bu ailenin en eski üyelerindeniz. Siz burada yokken biz vardık. Tarihe girmek istemiyorum ama, size bu hata dediğim şeyin nasıl olduğunu anlatayım. Aile içinde hatalar da konuşulur. Siz aday olduğunuzda, bir ülke (Yunanistan'ı kastediyor) 'Güney Kıbrıs Rum yönetimi aday olmadan Doğu Avrupa ülkeleri de aday olamaz' diye blokaj koydu. AB sizi üye yapabilmek için bu hatayı yaptı. Bu açıkça bir şantajdı. Aynı günlerde bize geldiler, 'Bu ülkeleri NATO'da bloke edin ki sizi de AB'ye üye yapsınlar' dediler. Ama Türkiye Doğu Avrupa ülkeleriyle tarihi bağları ve saygısı nedeniyle böyle bir şantajı yapmadı. Bu bizim devlet anlayışımızdır. O nedenle bu sözleri, seneler sonra Çek Dışişleri Bakanı'ndan duymak bana ıstırap verdi. Biz size şantaj yapmadığımız için hata yaptık. Bu masaya Kıbrıs Rum yönetimi oturmayacak, bunu aklınıza sokun. Niye, Hırvatistan ile Slovenya arasındaki ihtilafı çözmeye çalıştınız? Çünkü sınır ihtilafı olan bir ülke AB'ye üye olamaz. Peki niye AB üyesi yaptınız Kıbrıs'ı? Çünkü ortada bir şantaj vardı. Bizde öyle bir kültür olmadığı için bu koltukta oturuyorsunuz. NATO-AB ilişkisine önem veriyorsanız, gelin hep beraber Kıbrıs sorununu çözelim. Kıbrıs Rum yönetimi beni AB'de bloke edecek, ben de onu burada karşımda eşit şartlarla oturtacağım öyle mi? Bunu asla zihninizden bile geçirmeyin.
Schwarzenberg: Çok özür dilerim. Beni yanlış anladınız. Bizim AB'de Türkiye'ye desteğimiz tamdır.
Davutoğlu: Ben hiçbir şeyi yanlış anlamadım.
William Hauge (İngiltere Dışişleri Bakanı): Sayın Davutoğlu'nun anlattıkları ne yazık ki doğru.
Ashton: Sizi ilk kez bu kadar sinirli gördüm.
Davutoğlu: Bir daha o zaman bu konuyu açmayın. Her defasında size anlatıyorum. Ya Kıbrıs sorununun çözümü için gereğini yapın, ya da bir daha bu konuyu gündeme getirmeyin.
Rasmussen: İnformel yapabilir miyiz acaba?
Davutoğlu: Size söyledim, resmi olarak benim karşımda Kıbrıs Rum Kesimi oturamaz.
KAYNAK