Aятıк Hєя Şєу Kσуυ Mανι.. Pємвєℓєя Kιяℓєη∂ι ..

innfnnty

мα¢αкızı
Aятıк Hєя Şєу Kσуυ Mανι.. Pємвєℓєя Kιяℓєη∂ι ..





"Bitti."
Yıllardır kapalı olan gözlerimi açmamı sağlayan ses.
Sahibi kimliksiz, kokusu aşina.
"Bitti."
Tenimi ürperten, kulağımın arkasında yankılanan nefes.
Sahibi kaçarken, o yankılanmakta hala.
"Bitti."
Biten bir masal değil onun için.Bir heves.
Sahibi yenilerini aramakta şimdi, mirası acıtmakta.
"Bitti."
'Dile kolay' deyimi bir kelimeye daha fazla yakışamaz! Pes!
O dil güzel yalanlar fısıldıyor olmalı şimdi yabancı kulaklara..
"Bitti."
Dedi ve gitti genç adam. Bilirim dönüşü yok bu kez..
"Bitti."
Dedi ve gitti genç adam. Utanma Maça Kızı.. Ağla..






Biraz gül, biraz aşk, biraz mazi…
Duvardaki tabloya baktı uzun uzun.. Hayatını birleştirdiği kadının gençliğini gösteren bir portre. Güzel bir resim, biraz gül, biraz aşk, biraz mazi kokan.. Şimdi bedeni topraktan bir beşikte uyuyan kadının portresinden çevirdi gözlerini.. Okyanus mavisi gözlerinde biraz keder, biraz özlem, biraz yağmur..
Kalktı iskemlesinden, pencerenin önüne yerleşti. Kentin gençleri yine sokaklardaydı. Vücutlarını süsleyen metal aksesuarları, bedenlerini gizlemek adına sarındıkları tarikatlarını simgeleyen tarzlarda kumaş parçaları..Gençliğinde yaşanan sağ sol çatışmalarını hatırladı. Şimdi dinlediği müzik tarzlarını yarıştıran kayıp nesli daha fazla izlemeye dayanamadı gözleri.. Pencerenin önünden ayrıldı.
Elinde bir fincan kahve, oturdu çalışma masasına.. Çekmecesinden çıkardığı fotoğraf albümünün sayfalarını çevirdi bir bir.. Her resme sadece bir hüzünlük zaman ayırdı ..Fazlasına kalbi dayanmazdı..
Albüm sayfalarının birinin arasından bir kağıt parçası düştü kucağına.. Açtı baktı.. Karısının el yazısı..
” Gözlerim gözlerini özledi.. ”
Birbirlerini bir gün bile görmeseler özlerlerdi. O not da üç günlük bir iş gezisindeyken karısı tarafından gönderilmişti.. “ Üç gün.. ” diye düşündü ihtiyar.. “ Üç güne dayanamazken, kaç üç yıl geçti ölümünün üstünden.. ”
Bir ümit radyoyu açtı.. Radyodan yükselen seslere müzik demesi mümkün değildi. Müzik de tüm sanat dalları gibi estetiğe dayalıydı oysa bu seslerin estetik olduğunu kimse söyleyemezdi. “Gürültü..” dedi adam.. Heybeli’de mehtaba çıkılan günleri özledi..
Kapattı radyoyu, sildi tüm sesleri..
Banyoya ilerledi. Aynadaki yansımasıyla göz göze geldiği an, canının yandığını hissetti. Bu değildi bedeni, bu kadar eskimemeliydi.. Sulara gömdü suratını, defalarca yıkadı.. Ama yılların verdiği biçim, suyla yok olmazdı..
Kapattı çeşmeyi, silemedi yüzündeki izleri..
Ecza dolabını açtı. İlaç kutularını kucaklayıp salona döndü. Radyoyu açtı tekrar, Türkçe konuştuğu bile şüpheli bir delikanlının sesi doldu odaya.Gözleri cama takıldı, sokaklar amaçsız gençlerle doluydu boydan boya.Hapları yuttu ardı ardına.. Onlarca hap, onlarca.. Albümün arasındaki notu aldı eline sonra, ” Gözlerim gözlerine kanatlanacak sevgili.. ” yazdı eski Türkçe, el yazısıyla..Gözleri kararmaya başladı..
Duvardaki tabloya baktı tekrar uzun uzun.. Hayatını birleştirdiği kadının gençliğini gösteren bir portre.. Güzel bir resim, biraz gül, biraz aşk, biraz mazi kokan.. Şimdi bedeni topraktan bir beşikte uyuyan kadının portresinden çevirdi gözlerini.. Okyanus mavisi gözleri, sonsuz bir huzurlakapandı..






..Umut kaybından öldüğüm geceydi, evet iyi hatırlıyorum, ardımdan gözlerimi kapadı doktorlar ve saydamlığımın tadını çıkarana kadar uçuşumu izledi sokaklar..

O gün bir daha ölmemeye yemin ettim.

İşte o gün hayatını kurtardığım düşlerimi aldım kolumun altına ve geceye karıştım.. Düşlerimin hayatını ölümümle kurtardım ben, yaşasaydım yaşatamayacaktım..

İşte o gece ölmeye yüz tutan hislerimi canlandırdım ve güneşe kanatlandım..

En güçlü ateş bile 'olmayan'ı yakamazmış, anladım..

Güneşin gözlerine baktım kafamı kaldırıp..

Kendimi göremedim ya o gözlerde, ona ağladım..

Umut kaybımdan öldüğüm geceydi, ve kanadı kırılmış meleklere pansuman yaptım ağzıma külü düşmek üzere olan bir sigarayla.

"Bir daha olmasın!" diye çektim kulağını beni ıslatan bulutların..

Otostop çektim mavilikte, ve omzuna atladım deli bir rüzgârın.. "Götür beni! "dedim, "Götür beni hiç olmayan bir yere.."

"Olmayan yere değil ama, götürebilirim seni o olmayan şeye.." dedi rüzgâr..

Tamam dedim, ve kirpiklerimin uçuşmasına izin verdim yolculuk boyunca..

İndiğim yer yabancıydı. "Geldim mi?" dedim rüzgâra.

”Olmayanı görmek için karşına bak.” dedi rüzgar, “Karşındaki aynaya..”

Aynada bir çift kara gözden ibarettim şimdi..

”Evet.” dedim.. Var olmak için sevilmeliydim..

Üzerine hüzün döküp tutuşturduğum sevgiler geldi aklıma,karşılık vermediğim aşklar..

Ve yeniden doğdum o anda..

Hayat, pişmanlıkların farkına varmakla başlar..







Su varsa içinde bir şarkının
Beyaz kokar tüm notalar
Susuz kalırsa eğer bir kadın
Her çalan şarkıda bir damla kanar


...







"...
Senin sattığın hayallerimdi..
Pembelerim artık koyu mavi..
..."
Yazıyor eskimiş bir defterin,
eskimiş bir sayfasında..
Kendi el yazımı tanıdığım an,
kendi yaşadıklarımı da tekrarladım adeta.
Ne demeli ki..
Artık her şey koyu mavi..
Pembeler kirlendi..







Öyle aşığım ki, seni her düşündüğümde nefret kaplıyor içimi.

Bana geldiğin her an, gideceğin anı düşünerek

kahrediyorum kendimi.

Oysa yemin etmişti parmaklarımız birbirlerine kenetlendiklerinde "Bir daha hiç ayrılmayacağız." diye, değil mi?

Yeminler bozuldu sevgilim, affet beni..

Gidişini engelleyecek kadar sevdiremedim sana kendimi..

Affet beni sevgilim, zamanı geldi..

Kendi taburemi kendim devirip,

ruhumdan ayıracağım şimdi bedenimi..




Öyle aşığım ki, seni her düşündüğümde nefret kaplıyor içimi.

Bana geldiğin her an, gideceğin anı düşünerek

kahrediyorum kendimi.

Oysa yemin etmişti parmaklarımız birbirlerine kenetlendiklerinde "Bir daha hiç ayrılmayacağız." diye, değil mi?

Yeminler bozuldu sevgilim, affet beni..

Gidişini engelleyecek kadar sevdiremedim sana kendimi..

Affet beni sevgilim, zamanı geldi..

Kendi taburemi kendim devirip,

ruhumdan ayıracağım şimdi bedenimi..

....

...

..



maça kızı
 

1sc0rp!tX

Altın Üye
ELine saglık..
 

HTML

Üst