Aşı ile Onlenebilen Hastaliklar

SpYCeZa

O Bir İdeoloji
Katılım
12 Şub 2006
Mesajlar
3,137
Reaction score
0
Puanları
36
Yaş
30
Konum
<kisisel bir ileti giriniz>
KIZAMIK HASTALIGI

Kızamık
( Rubeola - Measles - Birinci Hastalık )

Etken Paramiksovirüs ailesinden bir RNA virüsudur. Isıya dayanıksızdır. Hastalar virüsu nasofarenkste taşırlar, kan, idrar, ve nasofarenks salgılarında bulaştırırlar. Hastalığın başlangıcından 1 hafta süreyle bulastırıcıdırlar. Kızamık çocukluk çağı hastalığıdır. Anneden geçen antikorlar nedeniyle ilk 3 - 4 ay kızamık pek görülmez. Aşılamanın yetersiz olduğu toplumlarda 5 - 10 yaşlar arasında daha sık görülür. Hastalığı geçirenler hayat boyu bağışık kalırlar.

Klinik:
İnkubasyon dönemi 10 - 12 gündür. Hastalığın başlangıç dönemi 3 - 4 gün sürer. Bu devrede ateş, koriza, konjoktivit, öksürük ve boğaz ağrısı gibi blirtiler ortaya çıkar. Öksürük kuru ve inatçıdır. Fotofobi sıklıkla görülür. Kızamık için patognomik olan "Koplik Lekeleri" döküntülerden 2 gün önce çıkar, hızla yayılır, 12-24 saat sonra kaybolurlar. Bu lezyonlar alt azı dişi hizasında yanak mukozasındaki gri-beyaz kum tanesi büyüklüğünde lekelerdir. Döküntülerin çıkmasıyla kaybolurlar.
Makülopapüler tipteki döküntüler baştan başlar, kollara ve gövdeye yayılır. Yüz ve gövdedeki döküntüler birleşme eğilimindedir. Deri ödemlidir. Döküntünün en belirgin oldu?u dönemde ateş en yüksektir. Üç gün sonra döküntüler ilk çıktığı yerden başlayarak solarlar. Yerine esmerimsi leke ve pullanma birakır. Klasik klink tablonun dışında atipik seyerden kızamık tabloları da vardır.
Tanı için klinik bulgular yeterlidir.
Ayırıcı tanıda; diger döküntülü hastalıklar ve ilaç allerjileri düşünülmelidir.

Tedavi :
Semptomatiktir. Akut devrede yatak istirahati, ates düşürücüler faydalıdır. Komplikasyonlara yönelik tedbirler alınmalıdır.
Kızamıklı çocuklara A vitamini verimesinin hem hastalık şiddetini, hem de ölümleri azalttığı gösterilmiştir.
Dünya Sağlık Örgütünün önerdiği doz :
6 aydan küçüklere 50 000 UI tek doz,
6 - 12 ay arası 100 000 IU tek doz,
12 aydan büyüklere 200 000 IU tek doz.

Komplikasyonlar :
Otitis media, mastoidit, bronşiolit, bronkopnomoni, larenjit, servikal adenit, akut ensefalit, subakut skerozan panensefalit, göz komplikasyonları ve purpura gelişebilir.

Korunma :
En etkin yol aktif immünizasyondur (Bakınız: Aşılama ). Temas eden çocuğa ilk 1 - 2 gün içerisinde kızamık aşısı yapılabilir. İlk 1 hafta içinde yapılan gammaglobulin uygulaması da yeterli koruma sağlayabilir. Kızamığın endemik olarak görüldüğü toplumlarda aşının 9. ayda yapılması tavsiye edilir.

Kızamık aşısı ile korunmayan hemen hemen tüm çocuklar kızamığa yakalanmakta ve bunların % 1 - 5 'i ölmektedir.

Kızamıkçık
( Rubella - German Measles - Üçüncü Hastalık - Üç Gün Kızamı?ı )

Etken Togavirüs ailesinden RNA içeren rubella virüsudur. Hastalık oral damlacık veya transplasental yolla bulaşır. Genellikle ilkbahar ve kış aylarında görülür. Tek antijenik tipi vardır. Hastalığı geçirenler hayat boyu bağışık kalırlar.

Klinik :
Kuluçka süresi 2 - 3 haftadır. Prodromal dönemde hafif kataral belirtiler vardır. Ense ve kulak arkası (oksipital ve retroauriküler) lenf bezlerinin şişmesi karakteristiktir. Döküntüler bağlamadan önce yumuşak damak üzerinde açık pembe lekelenmeler (peteşiler) meydana gelir. Döküntüler baş bölgesinden başlar 24 saat içinde tüm vücuda yayılır. Döküntüler çok küçük , pembe maküller şeklinde bağlar, makülo-papüler olabilir ve genellikle birleşmez. Erüpsiyon 2 günde, rezidüel pigmentasyon da birkaç günde kaybolur. Hastalık % 10 - 40 oranında asemptomatik seyreder.
Farenks ve konjoktiva hafif hiperemiktir. Kızamıktan farklı olarak fotofobi yoktur. Ateş kısa süreli ve hafiftir. Dalak hafif büyümüş olabilir. Adolesan ve erişkinde artrit / artralji olabilir. Sekel bırakmaz.

Tedavi : Semtomatiktir. Genellikle tedavi gerekmez.

Komplikasyonlar :
En önemlisi gebelerde "Konjenital Rubella Sendromu"na neden olmasıdır. Gebelişin 8 - 12. haftasında annenin Kızamıkcık geçirmesi nedeniyle meydana gelir. Viremi fetusta mitozu inhibe eder, Kromozom kırılmalarına neden olur. Fetal infeksiyon riski ilk trimestirde % 50 - 80 , ikinci trimestirde %10 - 20, üçüncü trimestirde ise nadirdir. Bu sendromda bebeklerde doğumsal sağırlık, kalp anomalileri, katarakt, mikroftalmi, mikrosefali, hidrosefali, mental retardasyon görülebilir.

Korunma :
Aktif immunizasyon (aşılama) ile olur. Hastalık ile temas etmiş bağışık olmayan hamile kadına ilk 7 gün içinde 4 ml IgG yapılmalıdır. Bu temas ilk trimestirde olmu?sa gebelik sonlandırılmalıdır.

Kabakulak
( Epidemik Parotitis - Mumps )

Paramiksovirusların sebep olduğu bulaşıcı bir hastalıktır. Kuluçka süresi genellikle 16 - 18 gündür. Solunum yolu salgılarının aerosolleşmesi ile ( damlacık infeksiyonu ) bulaşır. Kış sonu ve ilkbahar aylarında salgınlar yapar. Tükrük bezinin şişmesinden 2 - 3 gün önce ve 5 gün sonrasına kadar bulaşıcıdır.

Klinik :
Enfeksiyon % 30 - 40 subklinik seyreder. Başlangıçta ateş, kas ağrıları, baş ağrısı, ve halsizlik görülür. Tükürük bezinde (Parotis) ağrılı şişme olur, 3 - 7 gün sürer. şişme çene açısını siler, kulak altına doğru yayılır. Kulak memesini yukarı ve dışa iter. Bazen çene altı tükürük bezleri (Submandibuler) de şişer. % 10 - 15 vakada yalnız bu bezler şişer. Dil altı (Sublingual) tükürük bezleri daha az tutulur. Beze dokunulması ağrıyı arttırır. Limon, portakal suyu gibi tükürük salgısını arttıran maddeler de aynı etkiyi yapar. Ağız içinde tükürük kanalının (Stenon kanalı) ağzı da şiş ve kızarıktır. Göğüs ön yüzünde (presternal) şişlik olabilir. Ses kısıklığı ve yutma güçlüğü görülebilir.
Tanı, klinik olarak koyulur.

Tedavi :
Semptomatik ve destekleyici tedavi yapılır. Ağrı kesici ve ateş düşürücüler, istirahat ve uygun beslenme ( ağız sulandıracak yiyeceklerden kaçınma) faydalıdır.

Komplikasyonlar :
Meningoensefalomiyelit : Vakaların % 10'unda görülür. Parotis tutulumundan 3 - 10 gün sonra ortaya çıkabildiği gibi hastalığın tek klinik bulgusu olarak da ortaya çıkabilir. Ateş, bulantı, kusma, bilinç değişikliği, meningeal irritasyon bulguları olabilir. Beyin omurilik sıvısında glukoz seviyesi düşüktür. Kabakulak Aseptik Menenjit'in en sık nedenlerinden biridir.

Orşit, Epididimit : Adölesan devredeki hastaların % 15 - 35'inde meydana gelir. % 3 vakada tutulum biteraldir. Testisler ağrılı, hiperemik ve ödemlidir. Nadiren infertilite (kısırlık) gelişebilir.

Pankreatid : Genellikle hafif seyreder. Epigastrik ağrı, ateş, bulantı, kusma ile ortaya çıkar. Serum amilaz değeri artar.

Diğer nadir komplikasyonlar ; Nefrit, Tiroidit, Miyokardit, Mastit, Sa?ırlık ve Artrit'tir.

Korunma :
Aktif immunizasyon (aşılama) ile olur.

Difteri

Etken Corynebacterium diphtheria'dır. Polimorf şekilli gram pozitif basildir. Basilin uç kısımlarında koyu boya alan metakromatik cisimciklerin olması karakteristiktir. Difteri basilinin gravis, mitis ve intermedia adı verilen üç tipi vardır. Bunlardan gravis ve mitis suçlarının virulansı fazladır. Basil sistemik etkilerden sorumlu bir eksotoksin salgılar. Bu toksin kalp, sinir ve böbrek dokularında patolojik değişiklikler meydana gelir. Hastalık en sık 2-5 ya?larında görülür, ilk 6 ayda nadirdir.
Hastalık, taşıyıcılardan damlacık infeksiyonu ile geçer. Nasofarinkste yerleşen basil lokal olarak çoğalarak toksin salgılar.

Klinik:
Kuluçka dönemi 1-7 gündür. Lezyonun yerleşim yerine göre klinik bulgular değişir.
Difteri Anjini : Hastalığın en sık rastlanan tipidir. Tonsillerin üzeri kirli beyaz renkte bir membranla örtülüdür. Membran kaldırılınca kanar. Difteri tek veya çift taraflı tonsili tutabilir. Membran, tonsillere, yumuşak damağa, uvulaya ve larenkse yayılabilir. Ateş iştahsızlık ve boğaz ağrısı vardır. Submaksiller lenfadenopati ve ödem nedeniyle boyun şiş görünümdedir. Difteri, bazen toksik tablo ile seyredebilir. Dolaşım Bozukluğu ve kollaps gelişebilir. Bu tip difteri genellikle fatal seyirlidir.
Larinks Difterisi : Genellikle farinks difterisinden sonra gelişir. Akut obstrüktif larenjit tablosu ortaya çıkar. Ateş, öksürük ve ses kısıklığı meydana gelir. İnspiratuar dispne ve substernal, supraklaviluler çekilmeler meydana gelir. Toksin larinks mukozasında absorbe olmadığı için sistemik bulgular meydana gelmez.
Burun Difterisi : Tek veya çift taraflı kanlı, irinli akıntı olur. Tedavisiz kalan vakalar kronikleşir, toksemiye yol açmaz. Bu insanlar infeksiyon kaynağıdır.

Bunların dışında göz. kulak, deri difterisi olabilir.

Komplikasyonlar :
Toksik myokardit, difteri nöriti, bronkopnömoni, nefrit, plörezi, artrit, tromboz ve otitis media görülebilir.

Tanı :
İnfeksiyon yerinden direkt yayma ile basil aranır. Membran kenarından alınan materyal Löeffler besiyerine ekilerek 12-24 saat içinde sonuç alınabilir.

Ayırıcı tanı :
Diğer etkenlerle meydana gelen tonsillitler, krup, burunda yabancı cisim düşünülmelidir.

Tedavi :
Difteride erken tanı ve tedavi önemlidir. şüpheli durumlarda kültür sonucu beklenmeden tedaviye başlanmalıdır.
* Antitoksik tedavi : Difteri antiserumu ile kandaki toksin nötralize edilir. Vakaların ağırlık durumuna ve lokalizasyonlarına göre 500-1000 İÜ/kg dozlarda IM olarak verilir.
* Antibiotik tedavisi : Difteri basillerini ortadan kaldırmak için Prokain Penisillin 400-8000 Ü/gün IM yapılır.
* Semptomatik tedavi

Korunma :
Hastalar izole edilir. Portörlerin tedavisi antibiotikle veya tonsillektomi ile yapılabilir. En etkin yol aktif immünizasyondur.

Su Çiçeği
( Varicella )

Etkeni Varicella Zoster Virüsüdür. Çocukluk çağının son derece bulaşıcı döküntülü bir hastalığıdır. Ortaya çıkışı 5-10 yaşlarında doruk yapar, ılıman iklimlerde çocukların % 90'ı on yaşına kadar enfeksiyonu geçirir. Duyarlı ev halkına bulaşma oranı % 90'dır. Mevsimsel infeksiyon oranları kış sonu ve ilkbaharda doruk yapar. Bulaşma doğrudan karşılaşma, damlacık ve hava yolu ile olur. Virüs konjoktivalar veya üsy solunum yollarından girer. Bölgesel lenf dokularında çoğaldıktan sonra vucuta yayılır. Kuluçka süresi genelde 14-16 gündür. Bulaşıcılık dküntü başlangıcından 2 gün öncesinden tüm lezyonların kabuklandığı 7 gün sonrasına kadar olabilir.

Klinik:
Prodromal semptomlar ( ateş, halsizlik, iştahsızlık ) döküntüden bir gün önce ortaya çıkabilir. Tipik döküntü küçük kırmızı papüller halinde başlar, hızla eritemli zeminde göbekli olmayan, oval "gözyaşı"şeklindeki veziküllere dönüşür. Sıvı önce berrakken sonra bulanıklaşır, veziküller ülserleşir, kabuklanır ve iyileşir. 3-4 gün içinde gövdeden başlayan sonra baş, yüz ve daha seyrek olarak ekstremitelere yayılan yeni döküntüler görülür. Tüm lezyon şekilleri aynı anda görülebilir. Kaşıntı hemen daima vardır. Lezyonlar tüm müköz memranlarda ve saçlı deride görülebilir. Yaygın lenfadenopati bulunabilir. Döküntünün derecesi ile ateş ve sistemik bulgular değişkendir ama genellikle 3-4 gün içinde azalırlar.

Tanı :
Tikik döküntüleri ile kolaydır.

Ayırıcı tanı :
Diğer döküntülü hastalıklar ile ayırıcı tanısı yapılmalıdır.

Tedavi :
Semptomatiktir.Aspirin dışı antipiretikler, soğuk banyolar ve hijyene dikkat edilmesi gerekir.

Komplikasyonlar :
En sık sekonder bakteriyel deri enfeksiyonları görülür. Ciltte iz bırakacağı için yüzdeki döküntüler önemlidir.

Korunma :
Enfeke ki?ilerin izolasyonu hastalığın yayılmasını engeller.
En etkin yol aktif immünizasyondur.

vb....

Daha Yazamadım Sonra EditLerim Çok YoruLdum...
Ama oLsun HH OnursaL Görevimdir...
 
Geri
Üst