^^_Elvis_17_^^
Banned
- Katılım
- 23 Tem 2005
- Mesajlar
- 465
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Kahve Gözlüm
Yolumuz buraka kadarmış be kahve gözlüm
Artık
Tersine akan bir nehir gibi
Yıkılmış bir şehir gibi
Suya yazılmış bir şiir gibi
Adımı unut
Yalnızlığın boşluğunda
Sensizliğin sonrasında
Bil ki
Beş para etmiyor umut
Etmiyor be kahve gözlüm!
Yalan yanlış
Kırık dökük yaşadık biz bu aşkı
Erken emekli olduk biz bu sevdadan
Biliyorsun
Hep direkten döndü umutlarımız
Hep kendi kalemize attık gollerimizi
Ne acemi bahçıvanmışız meğer ikimiz
Açmadan soldurduk güllerimizi
Açmadan soldurduk be hahve gözlüm!
Bir değirmen taşı gibi ezip gittin umutlarımı
Şimdi yüreğim mutsuzluğun hedef tahtası
Sokaklara sığmıyor bu dev yalnızlığım
Bu cumartesiler;
Çığlık çığlığa şiirlerim seni istiyor bana inat
Gel gör ki;
Son kurşunu yemiş bu sevdaya
Yetmiyor şımarık pişmanlıklar
Yetmiyor be kahve gözlüm!
Bir isyan faslıdır şimdi bu suskunluğum
Hovardaca harcanan mevsimlere
Bu kaçışlara - bu gelgitlere
Ömrümüze kesilmiş biletlere
İsyanımdır - bu acı acı - gülüşüm
Oysa;
Kaç kez sildim seni haritamdan
Kaç kez mil çektim o kahve gözlere
Gel gör ki;
Kendime bile geçmiyor artık sözüm
işte bir kürek mahkumu
İşte bir yürek mahkumu
Kapında yine
Bitmedi bu kara sevda
Bitmiyor be kahve gözlüm! ...
Işığın sustuğu yerde gülüşlerin aydınlatır.
Payımıza düşen keder sevinçlerimizden kalır.
Bir daracık yerde kaldık sensiz dağlarım devrilir
Uçarken yollarda ölen kuşların çığlığı kalır.
Gitme...Dağlar öksüz kalır.
Gitme...Yıldızlar azalır.
Gitme...Yüzün bende kalır.
Gitme...Çiçek susuz kalır.
Gitme...Bu şiir yarım kalır.
Gitme...
Hazan şimdi genç ömrümüz bir temmuzun ortasında
Geçeriz bu kıyametten,gönlümüzde sızı kalır.
Bu şehri seninle sevdim,sevgim ateş ortasında
Beni sensiz bir başıma koyup gitme yazık olur.
Gitme...Dağlar öksüz kalır.
Gitme...Yıldızlar azalır.
Gitme...Yüzün bende kalır.
Gitme...Çiçek susuz kalır.
Gitme...
Bu şiir yarım kalır............................
Ve bu şiir,
Her ne sebeple olursa olsun gidenlere...
Gitmek zorunda olanlara...
Çoktan gitmiş olanlara...
Ardından öylece bakakaldıklarımıza...
Geride bu şiir gibi yarım kalanlara...
İthaf olunur.
Senİ Öyle Sevİyorum Kİİİİ!!!!!!
Ahmet Selçuk İlkan
--------------------------------------------------------------------------------
Öyle seviyorum ki...
Karşımdasın.
Elimi uzatıp dokunabiliyorum sana.
Ne büyük mutluluk bu...
Gördüğüm en güzel şeysin.
Senden öte tanımladığım başka hiçbir şey yok.
Her şey senin adınla anılıyor benim dünyamda.
Bütün çiçekler sen, bütün yıldızlar sen...
Bir sanat eserisin, bakmaya doyamadığım.
Tanrının bana armağanısın,
ve artıyor her geçen gün sana hayranlığım.
Yüzünde kuşlar, gözlerinde hayatın ta kendisi var.
Öyle gerçeksin ki...
Gözümü açıyorum sen,
kapıyorum sen...
Hiç bitmeyen serüven...
Günümün en keyifli anı,
uykumun en tatlı rüyası...
Seni soluyorum, havadasın.
Seni kokluyorum, doğadasın.
Hele şimdi sonbaharsın.
Ya da sonsuz bahar.
Seni yaşıyorum, canımdasın.
Canımsın...
Sarılsam sana, bin yıl geçse,
bir an bile ayrılmasak...
Ten tene, yürek yüreğe
sonsuz baharın en aşk dolu iki yaprağı olsak...
Ağaç ağaç gezip, yeşersek, açsak.
Yere düşsek, kalksak...
Seni bilsem, bir tek seni.
Seni görsem, bir tek seni...
Sesin sarhoş etse beni...
Öyle içimdesin ki..
Bir saniye iste benden
sensiz geçirdiğim, veremem.
Sensiz geçecekse
geçmesin zaman, istemem.
Seninle yeniden doğdum,
yeniden doğuşun kanıtıyım ben.
Senden önce geçen zamanı,
sana ulaşmak için yürüyerek geçirmişim,
kimmişim bilememişim.
Şimdi başımı çevirip
geriye bakmıyorum bile.
O yol yüründü ve bitti,
artık seninle yürünecek
bambaşka bir yol var önümde.
Yorgunluk nedir bilmeyeceğim,
hiç şikayet etmeyeceğim
ve bir tek adımda bile
tökezlemeyeceğim uzun, aşk dolu bir yol...
Öyle aklımdasın ki...
Ah, sensiz kalmıyor muyum
bazen yıkasım geliyor gördüğüm bütün duvarları.
Ardında seni bulurum sanıyorum.
Ne ayrı koyduysa bizi, zaman ya da yollar,
bir kalemde silesim geliyor.
Sana dokunmamı engelleyen ne varsa,
bir kadehi yere çarpıp
tuzla buz eder gibi parçalamak istiyorum.
İsyanım taşıyor, kendi öfkemden korkuyorum.
Ve kavuşmak...
Bunu düşünmek
içimde kırılmış bütün aynaları tamir ediyor.
Mavi bir yağmur başlıyor,
ıslanıyorum.
Maviye boyanıyorum.
Öyle özlüyorum ki...
Sen ol, hep ol, benimle ol, bende ol...
Sendeyim ben,
yüreğimi koydum yüreğinin üzerine.
Aşk bu, başka isim arama.
Hem de en koyu, en deli, en tutkulu...
Öğreneceğim çok şey var sana dair.
Bilmediğim çok şey var.
Ama bir şeyi öyle iyi biliyorum ki...
Seni öyle çok seviyorum ki...
YOSUN GÖZLÜMM
Yolumuz buraka kadarmış be kahve gözlüm
Artık
Tersine akan bir nehir gibi
Yıkılmış bir şehir gibi
Suya yazılmış bir şiir gibi
Adımı unut
Yalnızlığın boşluğunda
Sensizliğin sonrasında
Bil ki
Beş para etmiyor umut
Etmiyor be kahve gözlüm!
Yalan yanlış
Kırık dökük yaşadık biz bu aşkı
Erken emekli olduk biz bu sevdadan
Biliyorsun
Hep direkten döndü umutlarımız
Hep kendi kalemize attık gollerimizi
Ne acemi bahçıvanmışız meğer ikimiz
Açmadan soldurduk güllerimizi
Açmadan soldurduk be hahve gözlüm!
Bir değirmen taşı gibi ezip gittin umutlarımı
Şimdi yüreğim mutsuzluğun hedef tahtası
Sokaklara sığmıyor bu dev yalnızlığım
Bu cumartesiler;
Çığlık çığlığa şiirlerim seni istiyor bana inat
Gel gör ki;
Son kurşunu yemiş bu sevdaya
Yetmiyor şımarık pişmanlıklar
Yetmiyor be kahve gözlüm!
Bir isyan faslıdır şimdi bu suskunluğum
Hovardaca harcanan mevsimlere
Bu kaçışlara - bu gelgitlere
Ömrümüze kesilmiş biletlere
İsyanımdır - bu acı acı - gülüşüm
Oysa;
Kaç kez sildim seni haritamdan
Kaç kez mil çektim o kahve gözlere
Gel gör ki;
Kendime bile geçmiyor artık sözüm
işte bir kürek mahkumu
İşte bir yürek mahkumu
Kapında yine
Bitmedi bu kara sevda
Bitmiyor be kahve gözlüm! ...
Işığın sustuğu yerde gülüşlerin aydınlatır.
Payımıza düşen keder sevinçlerimizden kalır.
Bir daracık yerde kaldık sensiz dağlarım devrilir
Uçarken yollarda ölen kuşların çığlığı kalır.
Gitme...Dağlar öksüz kalır.
Gitme...Yıldızlar azalır.
Gitme...Yüzün bende kalır.
Gitme...Çiçek susuz kalır.
Gitme...Bu şiir yarım kalır.
Gitme...
Hazan şimdi genç ömrümüz bir temmuzun ortasında
Geçeriz bu kıyametten,gönlümüzde sızı kalır.
Bu şehri seninle sevdim,sevgim ateş ortasında
Beni sensiz bir başıma koyup gitme yazık olur.
Gitme...Dağlar öksüz kalır.
Gitme...Yıldızlar azalır.
Gitme...Yüzün bende kalır.
Gitme...Çiçek susuz kalır.
Gitme...
Bu şiir yarım kalır............................
Ve bu şiir,
Her ne sebeple olursa olsun gidenlere...
Gitmek zorunda olanlara...
Çoktan gitmiş olanlara...
Ardından öylece bakakaldıklarımıza...
Geride bu şiir gibi yarım kalanlara...
İthaf olunur.
Senİ Öyle Sevİyorum Kİİİİ!!!!!!
Ahmet Selçuk İlkan
--------------------------------------------------------------------------------
Öyle seviyorum ki...
Karşımdasın.
Elimi uzatıp dokunabiliyorum sana.
Ne büyük mutluluk bu...
Gördüğüm en güzel şeysin.
Senden öte tanımladığım başka hiçbir şey yok.
Her şey senin adınla anılıyor benim dünyamda.
Bütün çiçekler sen, bütün yıldızlar sen...
Bir sanat eserisin, bakmaya doyamadığım.
Tanrının bana armağanısın,
ve artıyor her geçen gün sana hayranlığım.
Yüzünde kuşlar, gözlerinde hayatın ta kendisi var.
Öyle gerçeksin ki...
Gözümü açıyorum sen,
kapıyorum sen...
Hiç bitmeyen serüven...
Günümün en keyifli anı,
uykumun en tatlı rüyası...
Seni soluyorum, havadasın.
Seni kokluyorum, doğadasın.
Hele şimdi sonbaharsın.
Ya da sonsuz bahar.
Seni yaşıyorum, canımdasın.
Canımsın...
Sarılsam sana, bin yıl geçse,
bir an bile ayrılmasak...
Ten tene, yürek yüreğe
sonsuz baharın en aşk dolu iki yaprağı olsak...
Ağaç ağaç gezip, yeşersek, açsak.
Yere düşsek, kalksak...
Seni bilsem, bir tek seni.
Seni görsem, bir tek seni...
Sesin sarhoş etse beni...
Öyle içimdesin ki..
Bir saniye iste benden
sensiz geçirdiğim, veremem.
Sensiz geçecekse
geçmesin zaman, istemem.
Seninle yeniden doğdum,
yeniden doğuşun kanıtıyım ben.
Senden önce geçen zamanı,
sana ulaşmak için yürüyerek geçirmişim,
kimmişim bilememişim.
Şimdi başımı çevirip
geriye bakmıyorum bile.
O yol yüründü ve bitti,
artık seninle yürünecek
bambaşka bir yol var önümde.
Yorgunluk nedir bilmeyeceğim,
hiç şikayet etmeyeceğim
ve bir tek adımda bile
tökezlemeyeceğim uzun, aşk dolu bir yol...
Öyle aklımdasın ki...
Ah, sensiz kalmıyor muyum
bazen yıkasım geliyor gördüğüm bütün duvarları.
Ardında seni bulurum sanıyorum.
Ne ayrı koyduysa bizi, zaman ya da yollar,
bir kalemde silesim geliyor.
Sana dokunmamı engelleyen ne varsa,
bir kadehi yere çarpıp
tuzla buz eder gibi parçalamak istiyorum.
İsyanım taşıyor, kendi öfkemden korkuyorum.
Ve kavuşmak...
Bunu düşünmek
içimde kırılmış bütün aynaları tamir ediyor.
Mavi bir yağmur başlıyor,
ıslanıyorum.
Maviye boyanıyorum.
Öyle özlüyorum ki...
Sen ol, hep ol, benimle ol, bende ol...
Sendeyim ben,
yüreğimi koydum yüreğinin üzerine.
Aşk bu, başka isim arama.
Hem de en koyu, en deli, en tutkulu...
Öğreneceğim çok şey var sana dair.
Bilmediğim çok şey var.
Ama bir şeyi öyle iyi biliyorum ki...
Seni öyle çok seviyorum ki...
YOSUN GÖZLÜMM
Mehmet Coşkundeniz