teknomobil
New member
73 Yıl Önce Doğu Türkistan'da Bir Devlet Kuruldu
Bizim Asıl Kardeşlerimiz:
Dünya tarihi içerisinde Türk tarihinin, Türk tarihi içerisinde de Doğu Türkistan Tarihinin çok büyük bir öneminin ve yerinin olduğu, sahipleri tarafından gözlerine at gözlüğü, boyunlarına da tasma takılmamış gerçek dünya tarihçileri tarafından açıkça dile getirilmiştir.
Doğu Türkistanlı büyük tarihçi merhum Mehmet Emin Buğranın eserlerinden olan Şarki Türkistan Tarihi (Doğu Türkistan Tarihi) adlı eserde Asur, Hindistan ve Yunan rivayet ve kaynakları ile de M.Ö. 12. yüzyıllara kadar uzandığı ortaya konulan Türk tarihinin büyük bir bölümünün geçtiği bölgeler hiç şüphe yok ki; Orta Asya bölgesidir. Bu bölgede cereyan eden tarihi olayların da asıl merkezini bu gün komünist Çin işgali altında bulunan Doğu Türkistan toprakları teşkil etmektedir. Çünkü burada sırasıyla; Hun, Göktürk, Uygur ve Karahanlılar devleti gibi tarihte silinmez izler bırakan büyük Türk devletleri kurulmuştur. Bunlardan başka yine Uygur Çağatay devleti, Uygur Seidiye hanlığı, Ba-Devlet Yakuphan yada diğer adıyla Kaşgarya devleti (1863-1877), Doğu Türkistan İslam Cumhuriyeti (12 Kasım 1933), Doğu Türkistan Cumhuriyeti (1944) ve 1947 yılında ilan edilen mahalli Doğu Türkistan hükümeti gibi devlet ve hükümetler de kurulmuştur.
Bizim bu gün üzerinde kısaca duracağımız konu bundan 72 yıl önce 12 Kasım 1933te kurulmuş olan Doğu Türkistan İslam Cumhuriyetidir.
İşgalci Çin devletinin dünya kamu oyunu yanıltarak Bu topraklar ezelden beri Çin toprağıdır dediği ve yine kendisinin çelişkiye düşerek bu topraklara Çince de ilhak edilmiş toprak anlamına gelen Sinkiang adını verdiği Doğu Türkistan toprakları tarihin hiçbir döneminde işgal altında kaldığı yıllar dışında uzun süreli olarak Çin toprağı olmamıştır. Çünkü; yukarıda kısaca adlarından bahsettiğim devletlerin tamamı birer Türk Devletidir.
Tarihte Türk milletinin esareti kabul ettiğine ve ebediyen zulme boyun eğerek yaşadığına dair hiçbir kayıt yoktur. Tam aksine en zor ve çaresiz gibi görünen dönemlerde dahi ölümü kendileri için Allahın bir mükafatı olarak algılayıp Ya İstiklâl Ya Ölüm nidalarıyla Şahadet şerbetini içmek için adeta birbirleri ile yarışmışlar ve gerçekten de ya özgür olmuşlar ya da şehitlik mertebesine ermişlerdir.
1931 yılının Nisan ayı başlarında işgalci Çinlilere karşı Doğu Türkistanın en doğu vilayeti olan Kumul\' (Bu vilayetin Çin ile sınırı bulunmaktadır) da başlatılan milli kurtuluş hareketi kısa zamanda bütün Doğu Türkistan vilayetlerine de yayılmış ve nihayet, Doğu Türkistan'ın şanlı mücadelesinin kahraman ve yılmaz liderleri 12 Kasım 1933 günü Kaşgar'da bir araya gelmişler ve aynı gün Doğu Türkistan İslâm Cumhuriyetinin kurulmuş olduğunu bütün dünyaya ilan etmişlerdir.
Doğu Türkistan Milli Marşı eşliğinde Ay-yıldızlı Gökbayrak göndere çekilerek Dünyada Türkiye Cumhuriyeti Devletinden sonra ikinci bir Türk devleti Doğu Türkistan İslam Cumhuriyeti adı ile Tarihin altın sayfaları arasındaki yerini almıştır. Bu devletin kuruluşu ilk olarak bir telgrafla Türkiye Cumhuriyeti Devletine Gök bayraktan Albayrağa selam denilerek müjdelenmişse de, ne yazık ki Doğu Türkistan İslam Cumhuriyeti hükümetinin kabine üyeleri Türkiyeden, Çin ve Rusya gibi iki büyük devletle komşu olanların her şeyden önce onlarla iyi geçinmeleri gerekir cevabını alarak sukutu hayale uğramışlardır.
Oysaki bu devlet kendisinin milli parasını basmış, uluslar arası seyahatlerde kullanılan pasaportu da bulunan ve bağımsız bir devlet olmanın gerektirdiği bütün şartlara haiz bir devletti.
O tarihlerde Türkiyeden sonra dünyanın en stratejik bir bölgesinde ikinci bir bağımsız Türk devletinin kurulmuş olmasından rahatsızlık duyan Rusya, Çin ve İngiltere gibi devletler kafa kafaya vererek çevirdikleri entrikalarla bu devletinde yıkılışını hazırlamışlardır.
Bizim Asıl Kardeşlerimiz:
Dünya tarihi içerisinde Türk tarihinin, Türk tarihi içerisinde de Doğu Türkistan Tarihinin çok büyük bir öneminin ve yerinin olduğu, sahipleri tarafından gözlerine at gözlüğü, boyunlarına da tasma takılmamış gerçek dünya tarihçileri tarafından açıkça dile getirilmiştir.
Doğu Türkistanlı büyük tarihçi merhum Mehmet Emin Buğranın eserlerinden olan Şarki Türkistan Tarihi (Doğu Türkistan Tarihi) adlı eserde Asur, Hindistan ve Yunan rivayet ve kaynakları ile de M.Ö. 12. yüzyıllara kadar uzandığı ortaya konulan Türk tarihinin büyük bir bölümünün geçtiği bölgeler hiç şüphe yok ki; Orta Asya bölgesidir. Bu bölgede cereyan eden tarihi olayların da asıl merkezini bu gün komünist Çin işgali altında bulunan Doğu Türkistan toprakları teşkil etmektedir. Çünkü burada sırasıyla; Hun, Göktürk, Uygur ve Karahanlılar devleti gibi tarihte silinmez izler bırakan büyük Türk devletleri kurulmuştur. Bunlardan başka yine Uygur Çağatay devleti, Uygur Seidiye hanlığı, Ba-Devlet Yakuphan yada diğer adıyla Kaşgarya devleti (1863-1877), Doğu Türkistan İslam Cumhuriyeti (12 Kasım 1933), Doğu Türkistan Cumhuriyeti (1944) ve 1947 yılında ilan edilen mahalli Doğu Türkistan hükümeti gibi devlet ve hükümetler de kurulmuştur.
Bizim bu gün üzerinde kısaca duracağımız konu bundan 72 yıl önce 12 Kasım 1933te kurulmuş olan Doğu Türkistan İslam Cumhuriyetidir.
İşgalci Çin devletinin dünya kamu oyunu yanıltarak Bu topraklar ezelden beri Çin toprağıdır dediği ve yine kendisinin çelişkiye düşerek bu topraklara Çince de ilhak edilmiş toprak anlamına gelen Sinkiang adını verdiği Doğu Türkistan toprakları tarihin hiçbir döneminde işgal altında kaldığı yıllar dışında uzun süreli olarak Çin toprağı olmamıştır. Çünkü; yukarıda kısaca adlarından bahsettiğim devletlerin tamamı birer Türk Devletidir.
Tarihte Türk milletinin esareti kabul ettiğine ve ebediyen zulme boyun eğerek yaşadığına dair hiçbir kayıt yoktur. Tam aksine en zor ve çaresiz gibi görünen dönemlerde dahi ölümü kendileri için Allahın bir mükafatı olarak algılayıp Ya İstiklâl Ya Ölüm nidalarıyla Şahadet şerbetini içmek için adeta birbirleri ile yarışmışlar ve gerçekten de ya özgür olmuşlar ya da şehitlik mertebesine ermişlerdir.
1931 yılının Nisan ayı başlarında işgalci Çinlilere karşı Doğu Türkistanın en doğu vilayeti olan Kumul\' (Bu vilayetin Çin ile sınırı bulunmaktadır) da başlatılan milli kurtuluş hareketi kısa zamanda bütün Doğu Türkistan vilayetlerine de yayılmış ve nihayet, Doğu Türkistan'ın şanlı mücadelesinin kahraman ve yılmaz liderleri 12 Kasım 1933 günü Kaşgar'da bir araya gelmişler ve aynı gün Doğu Türkistan İslâm Cumhuriyetinin kurulmuş olduğunu bütün dünyaya ilan etmişlerdir.
Doğu Türkistan Milli Marşı eşliğinde Ay-yıldızlı Gökbayrak göndere çekilerek Dünyada Türkiye Cumhuriyeti Devletinden sonra ikinci bir Türk devleti Doğu Türkistan İslam Cumhuriyeti adı ile Tarihin altın sayfaları arasındaki yerini almıştır. Bu devletin kuruluşu ilk olarak bir telgrafla Türkiye Cumhuriyeti Devletine Gök bayraktan Albayrağa selam denilerek müjdelenmişse de, ne yazık ki Doğu Türkistan İslam Cumhuriyeti hükümetinin kabine üyeleri Türkiyeden, Çin ve Rusya gibi iki büyük devletle komşu olanların her şeyden önce onlarla iyi geçinmeleri gerekir cevabını alarak sukutu hayale uğramışlardır.
Oysaki bu devlet kendisinin milli parasını basmış, uluslar arası seyahatlerde kullanılan pasaportu da bulunan ve bağımsız bir devlet olmanın gerektirdiği bütün şartlara haiz bir devletti.
O tarihlerde Türkiyeden sonra dünyanın en stratejik bir bölgesinde ikinci bir bağımsız Türk devletinin kurulmuş olmasından rahatsızlık duyan Rusya, Çin ve İngiltere gibi devletler kafa kafaya vererek çevirdikleri entrikalarla bu devletinde yıkılışını hazırlamışlardır.