5 teğmen, Sisi ve Nurseli İdiz gözaltında

MG_eVİL

New member
HH Üyesi
Katılım
20 May 2008
Mesajlar
3,623
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
Sevsenizde sevmesenizde sonuna kadar Atatürk ve fi
Ergenekon soruşturmasının 7’nci dalgası sansasyonel isimleri vurdu. ’Cumhuriyet Kadınları’ projesinin yöneticisi Sisi lakaplı Seyhan Soylu ile projede rol alan Nurseli İdiz, Ülkücü Avukat Levent Temiz, 5 subay ve bir askeri öğrencinin de aralarında olduğu 19 kişi gözaltına alındı

Seyhan SEVİNÇ-Savaş AKIN-Burcu PURTUL / İSTİHBARAT
--------------------------------------------------------------------------------


Bir süredir ara verilen Ergenekon operasyonu yeniden start aldı. İstanbul ve Ankara’da başta olmak üzere 5 ayrı ilde eş zamanlı olarak dün sabah başlayan operasyonlarda “Cumhuriyet Kadınları” adlı projede rol alan tiyatrocu Nurseli İdiz ile proje yöneticisi Sisi lakaplı Seyhan Soylu’nun da aralarında bulunduğu 19 kişi gözaltına alındı. Operasyonda ilk kez görevde olan 5 subay ile bir askeri öğrencinin de gözaltına alınması dikkat çekti.

Telefonuna el kondu

İstanbul’daki ilk operasyon İstanbul Ulus’ta oturan oyuncu Nurseli İdiz’in evine düzenlendi. İdiz’in, Ulus Kalender Sitesi’ndeki evine dün saat 06.30’da gelen 10-15 polis, ellerinde mahkemenin verdiği arama kararını gösterdi. İdiz’in evinde yapılan aramalarda herhangi bir belge alınmadığı sadece “Cumhuriyet Kadınları” projesiyle ilgili CD’nin alındığı öğrenildi. Bu arada operasyon başladığı ilk andan itibaren İdiz’in telefonuna herhangi bir yeri aramaması için el konulduğu öğrenildi. İdiz’in evinde yapılan arama, yaklaşık 5 saat sürdü. Aramanın tamamlanmasının ardından İdiz polis tarafından gözaltına alınarak İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldü. Nurseli İdiz’in asistanı Melike Karaduman, arama kararının üzerinde kamuoyunda Sisi olarak tanınan organizatör Seyhan Soylu’nun ismini gören İdiz’in polise “Bu arama Ergenekon nedeniyle mi?” diye sorduğunu, polisin de “Evet” yanıtı verdiğini söyledi. Operasyon nedeniyle Nurseli İdiz’in çok şaşırdığı ve “Benim ne alakam var” diye konuştuğu belirtildi. Operasyon sırasında Nurseli İdiz’le birlikte annesi ve kızının da evde bulunduğu öğrenildi.

İlk kez görevdeki askerlere sıçradı

Ergenekon soruşturmasında ilk kez “muvazzaf” subayların da adı karıştı. Ergenekon soruşturmasını yürüten İstanbul Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Öz’ün talimatı ile Ankara ve İzmir’de 5 teğmen ve bir askeri öğrenci gözaltına alındı ve İstanbul Merkez Komutanlığı’na gönderildi. Ankara’da gözaltına alınan Teğmen M.A.Ç., geçen yıl Kara Harp Okulu’ndan dördüncülükle mezun olmuş, diplomasını dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’tan almıştı.

Genelkurmay açıkladı

Gözaltıların hemen ardından Genelkurmay Başkanlığı’ndan jet açıklama geldi. Açıklamada, “İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 17 Eylül 2008 tarihli talimatı üzerine, 5 Teğmen ve 1 Askeri Öğrenci 18 Eylül 2008 tarihinde askeri makamlar tarafından gözaltına alınmıştır” dendi.

Hücreye baskın

Ankara’da 8 ayrı adrese düzenlenen operasyonlarda da bir radyo istasyonunun reklam departmanında görev yapan M.O.K. ile K.B., S.S., D.Y., H.A., R.Y. ve O.K. gözaltına alındı. 6 bilgisayar, bir laptop ile çok sayıda DVD ve CD ile dokümanlara el konuldu. Gözaltına alınan kişilerin telefoncu, garson vb. işler yaptığı öğrenildi. Zanlıların Ergenekon örgütünün uyuyan bir hücresinin üyeleri olduğu ve eylem talimatı bekledikleri ileri sürüldü.

Gözaltına alınanlardan bazıları basın mensuplarının “Ergenekon ile bağlantınız var mı? Niçin gözaltına alındınız?” şeklindeki sorularına “Devletin yanlışlığı” ve “Dağdaki çobanın Ergenekon ile ne bağlantısı var” şeklinde yanıt verdi. 9 kişinin haklarındaki işlemin ardından karayoluyla İstanbul’a gönderileceği öğrenildi.

FADİME ŞAHİN OLAYI

Ergenekon operasyonunda gözaltına alınan Seyhan Soylu'nun ismi 28 Şubat sürecinde Fadime Şahin olayında da gündeme gelmişti. Aczmendi tarikatı lideri Müslüm Gündüz'ün Fadime Şahin'e basılmasını Soylu'nun sağladığı iddia edilmişti.Sisi daha önce Nuriye Akman’a verdiği röportajda “Jandarma İstihbarat Teşkilatı’nın (JİTEM) yayınlarında genel koordinatörlük yaptım” demişti. Fethullah Gülen'e yakınlığı ile bilinen Aksiyon dergisi de Sisi ile Ergenekon operasyonu hakkında bir röportaj gerçekleştirmişti.

TUNCAY GÜNEY'İN İFADELERİNİN TAHRİF EDİLDİĞİ
İDDİASIYLA 2 EMNİYET MENSUBU VE 3 SAVCI
HAKKINDA SAVCILIĞA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNULDU

"Ergenekon" davası dosyasında adı geçen
Tuncay Güney'in ifadelerinin tahrif edildiği iddiasıyla 2 emniyet mensubu ile 3
savcı hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunuldu.

Sultanahmet'teki İstanbul Adliyesine gelen İP Genel Başkanı Doğu
Perinçek'in avukatları, hazırladıkları suç duyurusu dilekçesini savcılığa
verdi.

Perinçek'in 12 avukatının imzası bulunan dilekçede, Ergenekon davasının
soruşturması sırasında Tuncay Güney'in "sesli ve görüntülü beyanlarını"nın, 2
emniyet mensubunca tahrif edilerek çözümlendiği öne sürüldü.

Ergenekon soruşturmasını yürüten 3 Cumhuriyet savcısının da bu çözümleri
dosyaya dahil ettiği ileri sürülen dilekçede, 5 kamu görevlisi hakkında
soruşturma yapılması istendi.


işte iyice nasıl atatürk karşıtı insanları aldıklarını hala ve hala inkar edenler... nurseli idiz.... film'de atatürk kılığında.... hala darbeci kişileri alıyorlar diyor musunuz.. yoksa atatürkçü kesmi mi alıyor diyeceksiniz merak ediyorum...

..::TIKLAYIN::..

4140_1336_25062008_4.jpg

4140_1336_25062008_3.jpg
 
sadece atatürkçüleri alıyorlar bu yalancılar.

malum eruygur paşanın durumu:(

şimdi soruyorum;
ERUYGUR YERİNE APO DENEN İ.. DÜŞMÜŞ OLSA BEYİN KANAMASI GEÇİRSE
BU ÜLKEDE NELER OLURDU?....

almanyayı tebrik ediyorum deniz feneri davasını 4000 sayfalık iddanameye rağmen
kısa sürede karara bağladılar..

peki bizim adalet sistemimiz.hala mız mız çalışıyor.

yada çalışmıyor.

neden çalışmıyor aceba?

Adalet & Kalkınma Partisi..

ne kadar da adil değil mi gözlerim yaşardı yaawww:(
 
ya sanki ben buna yorum yapmıstım nreye gitti
 
Ergenekonun alt versiyonu SUSURLUK bu konuda hiçbir girişim yok.Mehmet AĞAR,Tansu ÇİLLER bu gün her ikisininde bu konuda söylemesi gerekenler var.Ama çok enteresandır bana göre alakasız isimler alınıp tutuklanıyor.Tescilli isimlere dokunulmuyor.Kimse kusura bakmasın ama bu isimlere dokunulmazsa ben ergenekon soruşturmasının fasarya olduğuna inanmaya devam edeceğim.SİSİ'den olsa olsa ..... olur hiç bir b.k olmaz.
 
Gündem operasyonu

Ergenekon Davası şahane bir gündem değiştirme mekanizması haline
geldi.
Sadece iki örnek yeter.
Anayasa Mahkesesi'nde başsavcı iddianame sunuyor.
Gündem belli.
Aynı gün bir Ergenekon operasyonu.
Gündem değişiyor.
Deniz Feneri Davası mahkumiyetle sonuçlanmış,
Manşetler belli.
Hoop bir Ergenekon operasyonu daha.
Hepimizi salak yerine koymak diye buna denir herhalde.


Fatil Altaylı - 19.09.2008

Ergenekon’u hortlatarak bu kez kurtulamazsınız!

AKP’ye kapatma davası açılmasının hemen ardından önce iktidar medyası yoğun olarak “derin devlet, Ergenekon” içerikli yazılara başlamış, manşetler atılmış ve kısa süre sonra hükümet aynen gazete köşelerinde yazılanları dile getirerek “Ucu kime varırsa varsın, sonuna kadar gitmek üzere” Ergenekon’a sarılmıştı.

Elbette gizli örgütlerin, darbe

hazırlığı yapanlar varsa onların ortaya çıkarılması ve yargılanması demokrasiye inanan herkesin onaylayacağı gelişmelerdir. Ama henüz ortada bir iddianame bile yoktu, çoğu kamuya malolmuş isimler gazetecisinden sanayi odası başkanına, emekli orgenerallere kadar çok sayıda insan ne ile suçlandıklarını bile bilmeden gece yarıları evlerinden alındılar, sorgulandılar.

Toplumun aşırı tepkisi sonunda bazıları hemen serbest bırakıldı ama büyük bir kısmı tutuklanarak -yine suçunu bilmeden- cezaevinde aylarca bekletildi, hâlâ bekletiliyor.

Bu arada ağır şekilde hastalandığı ve tedavisine fırsat verilmediği için Kuddusi Okkır gibi yaşamını kaybedenler, emekli Orgeneral Şener Eruygur gibi beyin kanaması geçirip düşerek boynunu kıranlar oldu.

Kapatma davası AKP’nin kapatılmasıyla sonuçlanmayınca Ergenekon olayı birdenbire gündemden düşüverdi. Her nedense artık ne “liberalliği ‘iktidara körü körüne

hizmet’le karıştıran” gazete veyazarların, ne de iktidarın kendisinin eskisi kadar ilgisini çekmiyordu.

Tutuklamalar, gözaltına alıp sorgulamalar da durmuştu.


Ruhat Mengi -19.09.2008

NURSELİ MESELESİ VE DENİZ FENERİ...

Fena halde canım sıkılıyor... Nurseli İdiz’in Ergenekon soruşturmasında dün gözaltına alınmasıyla ilgili fazla bir şey yazamayacağım...

Şundan:

1) Dün internette okuduğum 100’e yakın yorum, “Ne zaman Deniz Feneri’nde, yolsuzluklarda gelişmeler oluyor, bir de bakıyoruz Ergenekon’da yeni bir gözaltı ve tutuklama yapılıyor” diyordu...

Bu yorum doğru mu bilmem, ama ya doğruysa deyip, ünlülerin Ergenekon’dan tutuklanmasının yarattığı gündem saptırmasına ya da karmaşasına girmek istemiyorum...

2) Savcıyı ve yargıya karışmak haddime değil, ama benim bildiğim kadarıyla Nurseli “laikliğe dikkat çekmek amacıyla Cumhuriyet Kadınları gösterisi düzenliyordu...”

Öyle darbeler, çeteler falanlar filanlar Nurseli’nin boyunu epey aşar...

3) Kimse kusuruma bakmasın bu aralar laiklik gösterileriyle ilgilenmemek, gözü kulağı Deniz Feneri’ne çevirmek lazım...

4) Almanya’sı, Avrupa’sı, Türkiye’si, herkes Deniz Feneri davasının Türkiye ayağında ne olacak diye bekliyor...

Alman hâkim hükümlüler için “bunlar piyon, başlar Türkiye’de” dedi...

sadede bir gelsek diyorum...

5) Nurseli için gerçekten üzgünüm...

Eminim ki yandaş basın şimdi de Sisi’yle Nurseli’yi manşetlerine taşıyacak, bol bol yazacak, söyleyecek, çalacak oynayacak...

6) Kim bilir, belki Nurseli’nin Ergenekon çetesinin 1 numarası olduğu ortaya çıkar!..

Böylece rahatlarız, tarif ettiler ama bulamadık bir türlü 1 numarayı...

Gözleri mavi mi bilmiyorum Nurseli’nin ama yeterince açık ve sarı saçlı...

Sanıyorum bu haliyle 1 numaraya yaklaştı...

***


7) Her neyse, Fenerliler kusura bakmasın, yazıyı Fener alayıyla bitirmek zorundayım!..

Ne olacak bu Deniz Feneri’nin ve Kadıköy’deki Fener’in hali?..

Sorum aynı zamanda sizedir sayın Başbakan:

Fener’den kaçış yok!..


Reha Muhtar - 19.09.2008

Nurseli, Sisi ve Taraf!

Tiyatro sanatçısı Nurseli İdiz ve menajer Seyhan Soylu (Sisi) dün Ergenekon soruşturması kapsamında gözaltına alındı.

Bu ikilinin ortak özelliği bir süredir “Cumhuriyet Kadınları” adlı bir belgeselin çalışmalarını birlikte yürütmeleri...

İşin ilginci, bu ikilinin başının derde gireceğinin ilk işareti 23 Ağustos’ta, “Ergenekon Davası’yla ilgili her şeyi önceden bilen” Taraf Gazetesi’nden gelmişti.

Bu tarihte Taraf’ta yayınlanan ve Sisi’yle yapılan röportajda muhabir açık açık, “Bu projenin Cumhuriyet mitingleriyle bir bağlantısı var mı” diye soruyordu...

Çünkü hatırlarsınız, Ergenekon iddianamesinde Cumhuriyet mitinglerini Ergenekon’un düzenlediği iddia ediliyordu!

Gazete Sisi’nin verdiği, “Hiçbir bağlantı yok ama bu projeyi Cumhuriyet mitinglerine dönüştürebilirsek ne mutlu bize” yanıtını ise “Oldukça düşündürücü” yorumuyla duyuruyordu okurlarına!

***

Şimdilik bilmiyoruz... Ama eğer dünkü gözaltıların nedeni “Cumhuriyet Kadınları Projesi” ise sadece bu iki ismin değil, aralarında Nurdan Torun, Ebru Güzel, Şebnem Schaeffer, Hande Subaşı, Songül Yıldırım, Ece Gürsel, Şenay Akay, Canan Mutluer gibi ünlülerin de bulunduğu 16 kişinin daha başı derde girecek...

Kısacası Ergenekon Davası’nın duruşmaları oldukça renkli geçecek...

Keşke televizyonlara canlı yayın için izin verilse!


Mustafa Mutlu - 19.09.2008

Evet Ergenekon Safsatasının Geldiği Nokta budur .
Ne zaman Tayyip'e birileri dokunmaya kalksa gündemi değiştirmek adına birkaç ünlü İçeri Tıkılıyor .
Sisi Denen Oğlanda , Fatih Ürek gibi Azılı İşkenceci Çıkar bence
:durdurun
 
Geri
Üst