ALpMontana
КЯaL´da TaNıMaM КuяaL´da
Geçtiğimiz sezonlara bakıldığından ligi genelde en çok galibiyetle bitiren takımın şampiyonluğa ulaştığını görüyoruz..Dün takımımız, Kayserispor gibi Süper Ligin çok zor sayılabilecek bir deplasmanından 3 puanla dönememiş olabilir, burada esas önemli olan takıma ligde oynadığı her maçta galip gelebilecek bir oyunu sahaya koyabilmektir..Bu açıdan bakıldığında Kayseri deplasmanındaki Galatasaray’ımızın maç genelinde iyi bir oyun sergilediğini söylemek oldukça güç, kenardan gördüğümüz kadarıyla Skibbe planını “yenmek” üzerine değil “yenilmemek” üzerine kurdu ve bunda(!) başarılı da oldu..
[email protected]
Buradan bazen kalecimiz Aykut’u eleştiriyoruz kendine az güveniyor, hata yapmama stresi ile kimi zaman daha büyük hatalar yapıyor diye..İşte Skibbe dün bu bakıştaki Aykut’u yedek soyundurmasına rağmen kendisi bu “düşünce eksikliğine” yenildi ve takımımız sezonun ilk puanlarını kaybetti..Şimdi şöyle düşünün sevgili okurlarım; önünüzde Kayserispor-Sivasspor ve Ankaragücü deplasmanları var..Bu maçlardan 3 beraberlik veya 1 galibiyet mi almayı tercih edersiniz? Her iki durumda puan olarak size aynı şeyi kazandırır tek fark rakiplerinize ise ilk durumda 3, ikinci durumda 6 puan vermenizdir. Sezon sonu bu takımlarla ikili averajda her şekilde üstte olmayı planlayan bir organizasyon olarak tercih etmeniz gereken bu 3 maçtan da galibiyetle ayrılmak olmalıdır, burada önemli olan –bilhassa ilk haftalarında-sizin takımınız ve oyuncularınıza bu 3 puanı istemiş olduğunuzu aşılamanızdır...Bu bakış açısı takıma bugünlerde çok ihtiyacı olan “galibiyet alışkanlığını” oturtmanıza yardım eder, bunun avantajını ligin ilerleyen haftalarında yaşamanız kuvvetle muhtemeldir..
Genel yorumlarımızı bırakıp maç genelinde oyuncularımıza ve taktik anlayışımıza bakalım şimdi; Galatasaray’ımız maça kalede De Sanctis, ön liberolarımızdan Linderoth sağbekte ve M.Topal’da yedek kulübesinde olmak üzere başladı.. Ortayı Ayhan ve Barış’la, sağ kanadı da Aydın’la tutup soldan geliştireceğimiz atakları ise Kewell’la organize eden bir görüntü çizdik maç boyunca..Forvette oyunda kaldığı sürece Kaptan Ümit’in performansı bize yeterli gözükmedi..Takımımızın en iyisi aldığı her topu olumlu kullanmaya çalışan Kewell’dı..Maç boyunca sezonun şu ana kadar en iyi oyuncularından olan sakat Nonda’nın yokluğunu oldukça hisseden takımımızda yeni transferimiz Baros ilk maçında oyuna sonradan girmesinden de olacak çok etkili bir görüntü çizemedi..Kalecimiz De Sanctis, Skibbe’ye beni niye geç oynatmaya başladın dercesine kalesinde güven verirken Servet, Ayhan ve M.Topal önceki maçlardaki göstermiş oldukları performansın altında bir oyun sergileyebildiler.
Genel olarak değerlendirdiğimizde takımımızın çok zor gol pozisyonuna girdiğini söyleyebiliriz. Yaptığımız yorumlarda genelde şu oyuncu yetersiz şu oyuncular iyiydi gibi cümleler kuruyor olmamızın sebebi ortaya konan oyun şablonundaki yetersizlik.. Umarız ki Skibbe ve takımımız lige verilen arayı iyi değerlendirip ligin 3. haftası Antalyaspor’a karşı çok daha etkin bir oyun sahaya koyar ve galibiyet serilerine başlar..
Milli takımımıza başarılar dileyerek bitiriyorum sözlerimi,
Saygı ve sevgilerimle
Ant İpek
[email protected]
Buradan bazen kalecimiz Aykut’u eleştiriyoruz kendine az güveniyor, hata yapmama stresi ile kimi zaman daha büyük hatalar yapıyor diye..İşte Skibbe dün bu bakıştaki Aykut’u yedek soyundurmasına rağmen kendisi bu “düşünce eksikliğine” yenildi ve takımımız sezonun ilk puanlarını kaybetti..Şimdi şöyle düşünün sevgili okurlarım; önünüzde Kayserispor-Sivasspor ve Ankaragücü deplasmanları var..Bu maçlardan 3 beraberlik veya 1 galibiyet mi almayı tercih edersiniz? Her iki durumda puan olarak size aynı şeyi kazandırır tek fark rakiplerinize ise ilk durumda 3, ikinci durumda 6 puan vermenizdir. Sezon sonu bu takımlarla ikili averajda her şekilde üstte olmayı planlayan bir organizasyon olarak tercih etmeniz gereken bu 3 maçtan da galibiyetle ayrılmak olmalıdır, burada önemli olan –bilhassa ilk haftalarında-sizin takımınız ve oyuncularınıza bu 3 puanı istemiş olduğunuzu aşılamanızdır...Bu bakış açısı takıma bugünlerde çok ihtiyacı olan “galibiyet alışkanlığını” oturtmanıza yardım eder, bunun avantajını ligin ilerleyen haftalarında yaşamanız kuvvetle muhtemeldir..
Genel yorumlarımızı bırakıp maç genelinde oyuncularımıza ve taktik anlayışımıza bakalım şimdi; Galatasaray’ımız maça kalede De Sanctis, ön liberolarımızdan Linderoth sağbekte ve M.Topal’da yedek kulübesinde olmak üzere başladı.. Ortayı Ayhan ve Barış’la, sağ kanadı da Aydın’la tutup soldan geliştireceğimiz atakları ise Kewell’la organize eden bir görüntü çizdik maç boyunca..Forvette oyunda kaldığı sürece Kaptan Ümit’in performansı bize yeterli gözükmedi..Takımımızın en iyisi aldığı her topu olumlu kullanmaya çalışan Kewell’dı..Maç boyunca sezonun şu ana kadar en iyi oyuncularından olan sakat Nonda’nın yokluğunu oldukça hisseden takımımızda yeni transferimiz Baros ilk maçında oyuna sonradan girmesinden de olacak çok etkili bir görüntü çizemedi..Kalecimiz De Sanctis, Skibbe’ye beni niye geç oynatmaya başladın dercesine kalesinde güven verirken Servet, Ayhan ve M.Topal önceki maçlardaki göstermiş oldukları performansın altında bir oyun sergileyebildiler.
Genel olarak değerlendirdiğimizde takımımızın çok zor gol pozisyonuna girdiğini söyleyebiliriz. Yaptığımız yorumlarda genelde şu oyuncu yetersiz şu oyuncular iyiydi gibi cümleler kuruyor olmamızın sebebi ortaya konan oyun şablonundaki yetersizlik.. Umarız ki Skibbe ve takımımız lige verilen arayı iyi değerlendirip ligin 3. haftası Antalyaspor’a karşı çok daha etkin bir oyun sahaya koyar ve galibiyet serilerine başlar..
Milli takımımıza başarılar dileyerek bitiriyorum sözlerimi,
Saygı ve sevgilerimle
Ant İpek