2009'un en başarılı 7 iş yeri..

CounTRy

Gülen Manyak
Katılım
5 Haz 2006
Mesajlar
10,687
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
Bir tarihin doğduğu yer "GÖZTEPE"
Hewitt’in 45 şirketten 19 bin çalışanla yaptığı En İyi İşyerleri Araştırması’nda ilk 5’e 7 şirket girdi. Birinciliği CEVA Lojistik ve Superlit, ikinciliği Intendis İlaç, üçüncülüğü Microsoft Türkiye, dördüncülüğü Cisco Systems ve Novartis, beşinciliği ise Frito Lay’in aldığı yarışmada en iyi 7 şirkette ’bağlılık oranı’ yüzde 85 çıktı. Türkiye ortalaması ise yüzde 56. Krizin etkilerinin de ölçüldüğü araştırmada en iyi işyerlerinin krizi; öngörü, kararlılık ve iletişime verdikleri önemle başarılı bir şekilde yönettikleri görüldü.



İnsan kaynakları danışmanlık şirketi Hewitt’in bu yıl Türkiye’de üçüncüsünü yaptığı En İyi İşyerleri Araştırması’nda ilk 5’e giren 7 şirket Hürriyet Medya Towers’da yapılan ödül töreninde ödüllerini aldı.



Sonuçlar şöyle:



Birincilik ödülü: CEVA Lojistik ve Superlit Boru Sanayi AŞ



İkincilik ödülü: Intendis İlaç



Üçüncülük ödülü: Microsoft Türkiye



Dördüncülük ödülü: Cisco Systems ve Novartis



Beşincilik ödülü: Frito Lay Gıda Sanayi ve Tic. AŞ.



En İyi İşyerleri Araştırması’na bu yıl Türkiye’den 45 şirketten 19 bin çalışan katıldı.



En iyiler, çalışanlara uygulanan, çalışan bağlılığı anketi, üst yönetime uygulanan üst yönetim anketi ve insan kaynakları departmanının doldurduğu İK anketinden elde edilen sonuçlara ve bu sonuçların birbirleriyle uyumuna bakılarak belirlendi.



En iyi 7 şirkette bağlılık oranı yüzde 85 çıkarken, Türkiye ortalamasında çalışan bağlılığı bu yıl yüzde 56 çıktı. En iyilerin fark yaratan unsurları



-üst yönetimle insan kaynaklarının uyumu,



-insana verilen değer,



-takdir,



-kariyer olanakları,



-fikir ve önerilerin dikkate alınması,



-ücret seviyesi, katkıların ücrete yansıması,



-bilgilendirme,



-şeffalık,



-yetkilendirme,



-üst yönetimle olan iletişim, üst yönetimin çalışanların sorunlarını dinlemesi olarak sıralanıyor.



Bağlılık oranı 4 puan düştü



Geçen yıllara kıyasla en iyilerde yüzde 4’lük (geçen yıl bağlılık oranı yüzde 89’du), Türkiye ortalamasında da yüzde 3’lük (geçen yıl yüzde 59’du) bir düşüş oldu. Bu düşüş krizin etkisine bağlanıyor.



Bağlılığı etkileyen unsurların, insana verilen değer, kariyer olanakları, takdir ve marka uyumu olarak sıralandığını söyleyen Hewitt Türkiye Yönetici Ortağı Cengiz Gürleyik, "Kriz ortamında bunların hepsi erozyona uğruyor. İnsanlar işten çıkarılıyorlar. Bu da insanın aklına ’insana verilen değer bu muydu’ sorusunu getiriyor. ’Bırakın kariyeri, ben işime devam edebilecek miyim’ sorusu gündeme geliyor. Ayrıca işten çıkarma haricinde de birçok faaliyet, aktivite maliyet kısıtlamaları yüzünden gündemden çıkarılıyor" diyor.



Zam yapılmadı ama nedenleri açıklandı



Hewitt’in pek çok ülkede yaptığı araştırmada, standart soruların yanı sıra ülkeler de kendilerine özel sorular soruyorlar. Türkiye’de bu yıl çalışanlara sorulan 82 sorudan 8’ini ülkeye özel sorular oluşturdu. Bu 8 soru da malum krize odaklandı. Hem krizle ilgili sorulara verilen, hem de çalışanların açık uçlu sorulara verdikleri cevaplar en iyi işyerlerinin krizi nasıl başarılı bir şekilde yönettiklerinin ipuçlarını veriyor.



Örneğin açık uçlu sorulara çalışanların verdikleri bazı cevaplar şöyle:



Ekonomik durgunluğun ilk sinyalleri geldiğinde birçok firma kadro daraltma ve ücret düşürmeyi ele alırken, şirketimiz alınacak önlemleri planlamaya başladı.



Finansal olarak güçlük çekilen bir dönemde bunu personele hissettirmeden olabildiğince krizi yönetmeye çalıştılar.



Yöneticilerin geç saatlere kadar çalıştığına şahit oldum; çok zor dönemlerden geçtik ancak bize hiç yanıstmamaya çalıştılar.



Maaşlara zam yapılmadı ve nedenini açıkladılar ve herkes kabul etti. Açıklamasalardı çok ayrılan olabilirdi.



Kriz yönetiminde 3 özellik ortaya çıktı



Cengiz Gürleyik, en iyi şirketlerin krizi iyi yönetmek konusunda 3 özelliklerinin ön plana çıktığını söylüyor: Öngörü, kararlı duruş ve iletişim!



En iyilerin hepsi krizi öngörmüş ve hızlı önlemler almayı başarmışlar.



Kriz karşısında kararlı ve bilinçli bir duruş sergilemişler, güven kazanmışlar. Kararlı duruşun altında da dört unsur yer alıyor:



- Çeşitli alternatifleri belirlemek ve planlar yapmak.



- Krizden fırsat yaratmaya çalışmak. Hemen korkmak, küçülmek değil, yeni pazarlar, yeni müşteriler bulmak gibi bir tavır sergilemek.



- Çalışanlarla ilgili tasarruflardan önce diğer alanlarda önlem almak. Hemen çalışanların maaşlarından kesmek, hemen çalışanları işten çıkarmak değil, diğer önlemlere bakmak.



- Çalışanları kriz psikolojisinden uzak tutmaya çalışmak.



En iyiler iletişime önem vermişler. Durumu ve muhtemel sonuçları çalışanlara anlatmış, onlardan fikir almış, fikirlerini uygulamaya koymuşlar ve bu sayede çalışanlar tarafından yapılanların da görülmesini sağlamışlar.



En fazla değiştirilmek istenen şey ücret



Araştırmada ayrıca katılımcılara değiştirmek isteseniz neyi değiştirirdiniz diye soruldu. Katılımcıların yüzde 90’ının en çok değiştirmek istedikleri şey ücret ve yan haklar çıktı. Gürleyik, "Değiştirebilecekleri şey ücret olduğuna göre bunu daha iyi bir hale getirmek istiyorlar ama buna rağmen en iyi işyerleri çalışanlarını bağlı kılmaya muktedir olmuşlar. Diğer şirketlere bakıldığında ise değiştirilmek istenen şeyler arasında yönetim, yönetici gibi şeyler de var."



Her ne kadar ücret en fazla değiştirilmek istenen, en fazla memnuniyetsizlik duyulan alan olsa da en iyi işyerlerinde bağlılığı etkileyen 5. faktör olarak ortaya çıkıyor. Kariyer olanakları, takdir, marka uyumu, insana verilen değer, ücretin yukarısında kalıyor. Diğer işyerlerinde ise ücret geçen yıl dördüncü sırada iken bu yıl 2. sıraya çıkmış. Gürleyik, bunu krizin etkisi olarak yorumluyor.



En iyiler İK’yı ortak olarak görüyor



Araştırma en iyi şirketlerle diğer şirketlerin insan kaynakları departmanına bakışlarını da ortaya koydu. Örneğin "Şirketimizin insan kaynakları departmanı İK programlarının iş sonuçları üzerindeki etkisini değerlendirir" sorusuna en iyiler yüzde 98 oranında evet derken diğer şirketler sadece yüzde 44 oranında evet demiş.



"Şirketimizin insan kaynakları departmanı yapılan işleri her yönüyle iyi anlar ve üst düzey yönetim ekibinin bir ortağı gibi çalışır" sorusuna ise en iyiler yüzde 95 oranında evet derken diğerleri sadece yüzde 48 oranında evet demiş.



En iyi işyerleri insan kaynakları depratmanını öncelikle ortak olarak görürken, diğer şirketler insan kaynakları departmanını öncelikle geliştiri olarak görüyorlar.



Araştırmanın künyesi



En İyi İşyeri Araştırması, şu ana kadar 5 kıtada, 51 ülkede, 5 bin şirketi ve 2 milyon çalışanı kapsadı. Türkiye araştırmaya Orta ve Doğu Avrupa Bölgesi’nden dahil oldu. Araştırmaya bu yıl, Avusturya, Bulgaristan, Çek Cumhuriyeti, Polanya, Macaristan, Romanya, Slovakya, Türkiye ve Ukrayna’nın yer aldığı Orta ve Doğu Avrupa Bölgesi’nden 662 şirket ve 170 bin çalışan katıldı.



Türkiye’den ise araştırmaya 45 şirketten 19 bin çalışan dahil oldu. Türkiye’den katılan şirketlerin yüzde 58’ini yabancı, yüzde 42’si yerli şirketler oluşturuyor. Sektörel dağılımlarına bakıldığında ise, yüzde 31’i banka, finans ve sigorta, yüzde 11’i iletişim, telekomünikasyon, yüzde 9’u yazılım hizmetleri ve bilgi teknolojileri, yüzde 7’si ilaç, yüzde 7’si başlıca tüketim ürünleri. Araştırmaya 2009 Haziran ayında başlandı, Eylül ayında sonuçlar toplandı.



İlk 10’da 5 Türk şirketi var



Geçen yıl En İyi İşyerleri Araştırması’nın ödül töreninin ardından yapılan soru-cevap kısmında neden ilk 5’te hiç Türk firmasının olmadığı sorulmuştu. Bu yıl da ilk 5’te sadece tek bir Türk firması; Süperlit yer alıyor. Fakat ilk 5’in takipçileri arasında Türk firmalarının ağırlığı dikkat çekiyor. Bu yıl ilk 10’da 5 Türk firması yer aldı. 6. olan Kastaş Kauçuk, 7. olan KoçSistem, 9. olan Omsan Lojistik ilk 10’a giren yerli firmalardan.


Kaynak: Hürriyet İK
 
Geri
Üst