+18 Temel Fıkraları

thy.willen

New member
Katılım
25 Nis 2006
Mesajlar
2,755
Reaction score
0
Puanları
0
Yaş
52
Konum
Galatasaray              * Senin Araban Nam
OLDURULDUK
Temel torununa savas hikayelerini anlatiyormus.
-"Savasta düsmanlar etrafimizi sardi.. Bizi esir aldilar.. Komutanlari bize dedi ki, simdi iki seçeneginiz var: Ya simdi burada ölürsünüz, ya da burada hepinizi yatirip bir güzel tecavüz ederiz...."
Torun hemen merakla sormus,
-"Peki sonra ne oldu dede?"
Temel bir an duraksamis!!
-"Hiim!, sonra hepimizi öldürdüler..

ASLI VARDUR
İdris'le Dursun, kahvede ayri masalarda hafif sıkkın oturuyorlarmış.
İdris sesleniyor:
-"Bana "ayran" desena..."
-"Ayran!"
-"Uyy, ben da senun karuna hayran!"
Fena halde bozulan Dursun, biraz sonra Idris'e sesleniyor:
-"Bana "gazoz" desena..."<BR>
-"Gazoz...
-"Uyy, ben da senun karini öptum..."
İdris, dudak büküyor:
-"Bu söyledigunun kafiyesi yoktur..."
Dursun sözü bagliyor:
-"Kafiyesi yoktur ama asli vardur!.."

69
Temel'in karisi bi filmde 69 pozisyonunu gorur ve denemek ister.
Gece Temele sorar :
-"69 yapalim mi?"
Zavalli Temel de bilmiyordur. Kadin anlatir ve pozisyon alirlar daha sonra
Fadime osurur, temel ses cikarmaz , fadime bi daha osurur temel gene susar.
"Ya sabir !" der icinden , Fadime gene osurunca temel dayanamaz:
-"Ula buna 66 kez daha dayanamam

KAZIK GIBI
Temel ve Dursun yasları 60'a dayanmıs, bir kıs günü kahvede koyu bir sohbetteyken kahvenin kapısı açilmis ve bir cocuk;
-Gözünaydın Temel Amca , bir oglun oldi!" der.
Dursun hayretler içinde:
-"Usagum, bu yasta senin nasıl oglin oli da!.. " der.
Temel de aceleden kalkarken:
-Kepek ekmegi yirrum usagım, kepek ekmegi.." der ve cıkar.
Bunu duyan Dursun hemen fırına gider ve 5-6 adet kepek ekmegi ister, fırındaki Dursun emmiyi bilir bi karı bi koca.
-"Emmi, bu kadar ekmegi ne yapacasun, sabaha kadar kazık gibi olur" der.
Bunu duyan Dursun
-"Uyyyyyyyyyyyyyy!. Herkes bili de, bi ben bilmiyrum."

TAHLİL
Temel bir gün hastaneye gitmis.Hastanenin önünde oturmus.Yanindaki adamin agladigini görmüs ve sormus:
-"Ula Usagam niye aglaysun?"
Adam:
-"Kan tahlili yaptirdum da parmagumi çestuler da." diye cevap vermis.
Temel de aglamaya baslamis, adam aglamayi kesip sormus:
-"Usagum sen niye aglaysun?" demis.
Temel:
-"Ben de itrar tahlili yaptiracagumda ona aglirum."

>SEN PENUM KARIMMISUN
Otobüs duraginda insanlar sira ile Otobüs'ün gelmesini bekliyorlardi.
Birinci sirada dar etekli bir kadin,ikinci sirada ise Temel vardi.
Otobüs geldi. Dar etekli kadin otobüs merdivenine ayagini atti.
Ne varki etegi dar oldugu için bir türlü binemedi.
Elini arkaya atip bir dügme çözdü.
Yine denedi olmadi. Bir dügme daha yine yok.
Herkes bagirip çagirirken,Temel kadini kucakladigi gibi otobüsün bir kösesine birakti.
Otobüs hareket ettikten bes dakika sonra kadin Temel'in yanina gelerek;
-"Beyfendi, sen benim kocam misinda beni kucakliyorsun?"
Temel:
-"Ula,Sen penim karimmisun. Otobüse binerçen içi saattir penim pantalonum dügmelarini açaysun!.

ALDATMA
Hacca gitmek icin Temel kayinvalidesinden helallik almaya gitmis ama kayin validesi 'bende gelmezsem hakkimi helal etmem' deyince 'sen de gel' demis.
>Temel anasindan helallik almaya gitmis, kayivalidesinin hacca gidecegini ögrenen anasi 'beni göturmezsen hakkimi helal etmem' deyince anasina da 'sende gel' demis.
Karisi bende gelicem deyince hep beraber hacca gittiler.
Sira seytan taslamaya gelince kayin validesi:
-"Allahim ben Dursunu birkere aldattim, beni affet" der
Temel sasirir sonra annesi :
-"Bende bikere Aliyi aldattim, beni affet" der.
Temel yine sasirir sonra karisi :
-"Allahim ben bikere Temeli aldayyim, beni affet" der.
>Temele sira gelir, temel de:
-"Allahim, bu kadar orospuyu buraya getirdigim icin beni affet!"

SÜZME
Temelin 8 tane cocugu varmis ama hepsi de birbirinden salak ve gerizekaliymis.
Temel ve karisi Fadime doktora gitmisler. Durumu anlatmislar.
-"Böyle böyle biz artik cocuk istemiyoruz" demisler.
Doktor bunlara 1-2 kutu prezervatif vermis. Nasil kullanilacagini falan anlatmis yollamis. Neyse bunlar kullana kullana bir gün prezervatifleri kalmamis. Temel kara kara düsünmeye baslamis. "Ne yapsak ne etsek" diye.
Fadime :
-"Dur ben sana dantelden örüvereyim" demis. Olcüyü falan almis 1-2 gün icinde örmüs. Aradan 9 ay gecmis Temel ile Fadimenin 1 cocuklari daha olmus.
Zamanla cocuk büyümüs, 9-10 yaslarina gelmis. Ama nasil bir cocuk.
Zeki mi zeki, firlama mi firlama. Önceki 8 ine hiç benzemiyormuş. Tüm sinavlarda birinci, sporda tum sehrin en iyisi, Köyün en zeki, atilgan cocugu olmus.
>Bir gün Temel kahvede otururken sormuslar :
-"Ula Temel, senin 9 usagun 8'i deli mi deli, ha bu sonuncusu nasil oli da bu kadar akilli olayi
Temel gerine gerine cevap vermis :
-Süzme o, süzme!."

ILK UYUYAN ERKEK
Temel Nataşa ile evlenmiş
-"Seninle uyuyan ilk erkek pen mi olucağum?" diye sormuş.
Nataşa:
-"Uyursan, evet" demiş


POLIS YAPACAKMIS
Bu hikaye trakyada geçmis gerçek bir olay;
Yasli bir amca, eseginin üzerinde karayolunda seyretmektedir.
Bunu gören trafik polisleri, amcaya takilmak isterler ve durdururlar.
Polis: Be amca, necin dakman golani? (Golan: Emniyet kemeri.)

Amca: Dakmam be iste!
Polis: E bak gördün mu, simdi ceza keseceyik.
Amca: Kes bakalim ne keseceysan da gidecem, acele işim var.
Polis: Peki amca, cezayi sana mi yazalim yogsam esege mi?
Amca
Polis: Yani cezayi sana yazarsak bes milyon ödeycen,
Eşeğe üç milyon ödeycen.
Amca: Bana kes o zaman.
Polis: Neden sana keseyon amca?
Amca: Onun sicili temiz ossun, polis yapcez onu

HEYKELLER
Yillarca, iki kahraman heykeli, biri erkek, biri disi, birbirlerine bakar durumda parkta dururlarmis, bir gun bir melek cennetten gelene kadar...
"Sizler iyi ve ornek heykel oldunuz, bu yuzden ben de size ozel bir hediye verecegim. Yarim saat icin sizi canlandiracagim, siz de bu sure icinde ne isterseniz yapabileceksiniz!" demis.
Ve melek ellerini cirpar cirpmaz heykeller canlanmis, birbirlerine biraz utanarak yaklasmislar, ama sonra hizla parktaki caliliklarin arkasina kosmuslar. Kisa bir sure sonra caliliklarin arkasindan kikirdesmeler, kahkahalar duyulmus, calilar sallanmis. Onbes dakika sonra, caliliklardan cikmislar, ikisinin de yuzunde genis bir tebessum varmis.
"Onbes dakikaniz daha var!" demis melek, gozlerini anlamli anlamli kirparak... Disi heykelin yuzundeki tebessum biraz daha yayilmis ve erkek heykele donmus:
"Harika! Ama bu sefer guvercini sen tut, ben siccam kafasina !..."


KAPLUMBAĞA
Dort kaplumbaga piknige cikmaya karar veriyorlar. Erzaklari hazirlayip yola koyuluyorlar. Bir yil, iki yil, bes, on yil derken 30 yil sonra piknik yerine variyorlar. Hemen erzaklari cikariyorlar, gazozlar, yiyecekler, hersey ortaya cikiyor.
Gazozlar da sise gazoz. Ve acacak YOK! Tek cozum, birinin eve gidip acacagi alip getirmesi. Dogal olarak en genc kaplumbagayi seciyorlar. Genc eleman:
- "Giderim, ama bir sartim var." der ve ekler.
- "Buradaki yiyeceklerin hicbirine ben gelinceye kadar dokunulmayacak." Digerleri de bunu kabul eder. Elemanimiz yola cikar. Aradan bir, iki, on, yirmi yil gecer. Bu arada yasli kaplumbagalardan birisi fenalasir, ölmek uzeredir. Arkadaslari ne yapsa faydasiz. Kaplumbaga'nin son dilegi olup olmadigini sorarlar. O da:
- "Gerci genc kaplumbagaya soz verdik ama, suradaki sarmalardan bir tanesini yesem olur mu?" der. Digerleri de kiramaz ve:
- "Elbette!" diyerek, sarmalardan birini verirler.
Tam agzina atacagi sirada genc kaplumbaga calilarin arasindan firlar ve:
- "Gitmiyorum iste, gitmiyorum!"


PATRON VE SEKRETER
Soguk ve karli bir gecede tipiden yolunu kaybeden bir isadami ve sekreteri
arabalarini terketmek zorunda kalirlar ve uzun bir yuruyusten sonra usumus
ve islanmis durumdayken bir kulube bulurlar.
Kulubede bir yatak, bir uyku tulumu ve bir suru battaniye bulunmaktadir.
Geceyi gecirmeye hazirlanirlar ve isadami bir centilmen olarak, yatagi
sekreterine verir,
"Ben yerde uyku tulumunda uyurum" der. Sekreter yatagina yatar, adam uyku
tulumunun icine girerek fermuari ceker. Bir sure sonra tam uyumak
uzereyken, sekreterinin sesini duyar;
"Efendim, ben cok usuyorum." Adam fermuari acar, uyku tulumundan cikar, bir
battaniye alip kadinin uzerine orter, tekrar uyku tulumuna girer, tam uyumak
uzereyken yine sekreterinin sesini duyar;
"Efendim, ben hala cok usuyorum." Adam yine fermuari indirir, tulumdan
cikar, bir battaniye daha alip kadinin ustune orter, uyku tulumuna girerek
fermuari ceker. Tam uykuya dalacagi sirada yine duyar;
"Ben yine coooook usuyorum". Adam yattigi yerden;
"Bir fikrim var." der,
"Burasi issiz bir yer. Neler oldugunu kimse goremez, istersen evliymisiz
gibi davranabiliriz." Genc kadin kikirdar;
"Tamam, bana gore hava hos." Adam yattigi yerden avazi ciktigi kadar
bagirir;
"OYLEYSE KALK VE KAHROLASI BATTANIYEYI KENDIN AL!!!!!"
SEN BENİ NE SANDIN?
Adamin biri cok lüks bir restorana girmiş.... yemegini ismarlamiş gelmesini beklerken bi bakmiş yan masada sarişin, iri goguslu uzun bacakli bi fistik......
Bir sure agzi 5 kariş acik vaziyette baktiktan sonra dayanamamiş garsonu cagirmiş:
"Yan masadaki şu nefis yaratigi goruyo musun..... ona en pahali şarabinizdan ismarlamak istiyorum"
Boylece garson restorandaki en pahali şaraptan 1 şişeyi bizim fistiga goturmuş.... kadin bi şişeye bakmiş bi adama bakmiş ve cantasindan bi kagit cikarip bişiler yazmiş, adama goturmesi icin garsona vermiş....
Garson kagidi adama vermiş adam bi bakmiş ki şoyle yaziyor:
"Bayim, eger garajinizda son model bir BMW, banka hesabinizda 10 milyon ve bacaklarinizin arasinda da 20 cm.lik bişeyiniz varsa gonderdiginiz şişeyi zevkle kabul ederim....."
Adam bunlari okuduktan sonra bi an durmuş, o da bi kagit cikarip bişiler karalamiş ve garsona vermiş "bayana gotur bunu" demiş...... garson notu goturmuş sarişin afet kagidi acmiş ve aynen şoyle yaziyor:
"Sadece bilmeni istedim benim garajimda bir Ferrari Testarosa, bir BMW 850iL ve bir de Mercedes 560SEL var, banka hesabimda ise tam 30 milyon dolar......... ama senin gibi muhteşem bi kadin icin bile 3 cm. kestirmeye hic niyetim yok onun icin ŞİŞEYİ GERİ GÖNDER...."


HADİ BİRLİKTE ARAYALIM
İki adam Akmerkez'de karılarını kaybetmiş hararetle arıyorlarmış.
Ortada koşuşturup dururken birbirlerine çarpmışlar. Ne oluyor birader demeye kalmamış,birisi: Kardeş kusura bakma karımı kaybettim de onu arıyorum demiş.
Diğeri sende kusura bakma ama bende karımı arıyorum demiş.
Adamlardan birinin aklına bir fikir gelmiş ve demiş ki: Arkadaşım madem ikimizde karılarımızı arıyoruz, karılarımızın tipini birbirimize tarif edelim ve ayrı ayrı yerlerde aramaya başlayalım. Eğer rastlarsak saat 12 'de Mac Donalds 'ın önüne gitmesini söyleriz demiş. Diğeri tamam demiş ve başlamış karısını tarif etmeye:
- Benim karım sarışın, mavi gözlü, 21 yaşında, 1.75 boyunda, 60 kg, topuklu beyaz ayakkabı ve kırmızı mini etekli tek parça elbise giyiyor demiş.
Ve diğer adama "Senin karın nasıl biri ?" diye sormuş. Diğer adam:
- Siktir et benimkini seninkini arıyalım...



HERKES GÜVERTEYE
Okyanusta büyük bir gemi hızla ilerliyorken, bir an gemi kaptanı herkesi güverteye çağırmış. Herkes güverteye toplanınca:
- "Size bir kötü bir de iyi haberim var" demiş. "Hangisi ile başlayayım?"
- "İyi olanla" demiş yolcular...
- "11 dalda oscar kazanacağız..."


ÇILGIN ÇOCUK
Yaşlı bir amca parkta bir banka çökmüş etrafı seyrediyormuş... derken yanına bir delikanli gelmiş ki saçları kırmızı, turuncu, mavi, sarı renk boyalı... Adam çocuğa bakakalmış... Çocuk da küstah bir sesle:
- "Ne var moruk, sen hayatında hiç çılgınca bişey yapmadın mı!" demiş... Adam gülümsemiş:
- "Yaptım.. bir seferinde çok sarhoştum ve bir papağanı becermiştim.. Şimdi de acaba sen benim oğlum musun diye merak ediyorum..."



SPERM TESTİ
Bir gün 75 yaşında bir ihtiyar sperm testi yaptırmak için doktora gider. Doktor adama bir kavanoz verir ve:
- "Bunu doldurup yarın bana getirin" der...
Ertesi gün ihtiyar kavanozu getirip doktora verir. Doktor kavanoza bakar ve boş olduğunu görür ve sebebini sorar. İhtiyar anlatmaya başlar:
- "Doktor bey, dün gece sağ elimle denedim olmadı, sol elimle denedim gene olmadı. Karımı çağırdım, o da sağ ve sol elleriyle denedi, ağzıyla denedi önce dişini çıkararak sonra dişini takarak denedi gene olmadı. Baktık olacak gibi değil komşunun karısını çağırdık o da iki elini ve ağzını denedi gene olmadı, deyince doktor kendini tutamamış:
- "Naaptınız, komşunun karısını da mı çağırdınız" diye sormuş.
İhtiyar yanıtlamış:
- "Napalım, açamadık şu lanet kavanozu bir türlü."

BUZDOLABI
Temel bir gün kahvede otururken arkadaşlarından biri ona:
- "Ula temel senin hanım seni aldatıyo" demiş.
Bunu duyan temel hemen eve koşmuş, evi aramış taramış fakat kimseyi bulamayınca sevincinden oracıkta ölmüş. Öbür alemde dolaşırken bir anda arkadaşı Dursun'u karşısında görmüş ve şaşkınlıkla:
- Ula dursun ben seni daha dün gördüydüm nasıl olduda ölüp buraya geldin.
- Valla temel hiç sorma donarak öldüm, peki sen nası öldünde buraya geldin.
- Dün kahvedeydim biri geldi bana senin hanım seni aldatıyo dedi bende hemen eve gittim aradım taradım ama kimseyi bulamayınca orada yığıldım kaldım.
- Ula buzdolabına baksaydın ikimizde şimdi sağ olacaktık.

YANINA NE ALIRDIN?
Üç mahkum cezaevi yolundadır. Herbirine, hapiste gecirecekleri gunler icin yanlarında tek bir eşya getirmelerine izin verilmistir. Otobuste, biri digerine doner ve sorar:
Eeee sen ne getirdin ?
Diger mahkum bir boya kutusu cikarir ve bununla her şeyi boyayabilecegini soyler.
Ikinci mahkum bir deste iskambil kagidi cikarir Bunlarla poker oynayabilir, fal bakabilir veya herhangi bir kagit oyunu oynayabilirim.
Ucuncu mahkuma merakla sorarlar:
Sen ne getirdin ?
Adı Temel olan üçüncü mahkum bir kutu çıkarır ve gülerek :
Bu orkidleri getirdim. der.
Diger iki mahkumun kafasi karışır.
Merakla sorarlar :
Bunlarla ne yapabilirsin ki ?
Temel sırıtır ve elindeki kutuyu göstererek,
Kutuda yazdığına göre, bunlarla Ata binebilir, Yuzmeye gidebilir, hatta paten kayabilirmişim.

ÖNCE SEN BAŞLATTIN
Adamin biri isbasvurusunda bulunmus. Görüsmeye çagirmisler; görüsme sonuna dogru ortalama bir tip olan adama yöneticisi sormus;
-Peki beklentilerin ne? seni ne tatmin eder? Arkadas saymaya baslamis;
-Öncelikli olarak bir araba istiyorum, ayrica su anda bulundugum dairenin kirasi biraz fazla onu da sirketin karsilamasi iyi olur, maas olarak da 3000$ dan asagi calismam. Sirket yöneticisi, dinler ve ;
-Biz sana son model bir Cherokee ve Tarabya'da bir villa verecegiz, ayrica bizim bu pozisyonumuz için planladigimiz maas 6000$'di, demis.
Bizim elemanin gozleri firlamis;
-Saka yapiyorsunuz, demis. Sirket Yoneticisi yapistirmis;
-Önce siz baslattiniz...

KAMPANYA: 3 ZİNA 100 DOLAR
Papaz her pazar oglen kasabadaki ahalinin gunah cikartmasini dinler ve de onlara yol gosterirmis. Olur ya rahibi baska bir kasabadan bir davet icin hafta sonu icin cagirmislar. Papaz hem gitmek istiyor hem kiliseyi kime birakacagini bulamiyormus.
Sonunda kilisenin tam karsisindaki sinagoga gidip durumu kasabanin hahamina anlatmis. Haham nasil olur ben sizin kurallari hic bilmem ki dese de papaz ben vaaz verdikten sonra sana ogretirim cok kolay bir iki kere beraber gunah cikartanlara nasil cevap verdigimi gorsen hemen anlarsin demis.
Hahamda Tanri katinda bir din adamina yardim edecegi icin boynu bukuk kabul etmis. Pazar gunu gelmis papaz ile haham birlikte odaya girip gunah cikartmaya gelen birinci kadini dinlemisler:
- Muhterem peder
- Evet yavrum demis papaz. hahamda dinlemede.
- Muhterem peder. ben tam uc kez zina isledim. Ama cok pismanim. bana bir yol goster de bu gunahtan arinayim.
- Yavrum kudus tarafina don ve Kutsal bakire meryem ana ile ilgili bir dua oku cikarken de kumbaraya 100 dolar at gunahindan arinmis olursun.
Ve kadin papazin dedigini yapmaya gider. Derken bir baska kadin gelir.
- Muhterem peder.
- Efendim kizim. haham bu sefer de sesiz dinliyor.
- Muhterem peder. ben tam uc kez zina isledim. Ama cok pismanim. bana bir yol goster de bu suclardan arinayim.
- Himmmm. Yavrum Kudus tarafina don ve Kutsal bakire meryem ana ile ilgili bir dua oku cikarkende kumbaraya 100 dolar at gunahindan arinmis olursun. der
Kadin tesekkur edip papaz in dedigini yaparken Papaz da hahama doner ve anladin dimi der ve bir kosu arabaya binip yola cikar.
Bizim haham odada bir baska gunahkar beklerken bir kizin geldigini duyar.
- Muhterem peder. Haham ogrendigi gibi
- evet yavrum der...
- Muhterem peder. ben tam iki kez zina isledim. Ama cok pismanim. bana bir yol goster de bu suclardan arinayim. Cok utaniyorum der. haham dusunur ve cevap verir.
- Yavrum uzulme. Su anda bir kampanyamiz var. Sen git bir zina daha yap.sonra gel kudus tarafina don ve Kutsal bakire meryem ana ile ilgili bir dua oku cikarkende kumbaraya 100 dolar at gunahindan arinmis olursun.


VAHŞİ PUMA
Kızılderili Kabilesinin Liderinin Küçük Oğlu Babasına Çekinerek Sordu:
Neden Bizim İsimlerimiz Beyazların İsimleri Gibi Değil?
Reis
"Bizim İsimlerimizin Birer Hikayesi Vardır. Bu Bir Gelenektir" Dedi
Oğlan:
"Nasıl Yanı" Dedi
Reis
"Sana Bir Kaç Tane Örnek Vereyim"
Diyerek Açıklamaya Başladı.
"Mesela Ben Doğduğumda Çadırımızın Etrafında Vahşi Bir Puma Dolaşıyormuş Benim Adımı Vahşi Puma Koymuşlar. Ağabeyin Doğduğu Anda Gök Gürledi Adını Gök Gürültüsü Koyduk. Ablan Doğduğunda Ay Dolunaydaydı. Adını Dolunay Koyduk. Kardeşin Doğduğunda Gökkuşağı Çıkmıştı. Adını Gökkuşağı Koyduk. Anladın Mı Şimdi Patlak Prezervatif"






MANTAR ZEHİRİ
"Heey dostum iyi haberlerini aldim, evlenmissin!!"
"Evet bu 4. oldu"
"Onceki ücüne ne oldu peki?"
"Ücü de öldü.."
"Yapma ya.. cok uzuldum.. nasil oldu peki?"
"Ilk karim yedigi mantarlardan zehirlenerek öldü"
"Bu korkunc bisey.. peki ya ikincisi?"
"O da mantar zehirlenmesinden öldü"
"Tanrim ne kaderin varmis senin... ya ücüncüsü? Yoksa o da mi..."
"Hayir hayir.. o boynu kirilarak öldü"
"Anliyorum.. kazaydi yani.."
"Hayir... mantarlari yemedi.... "


HOMOSEKSÜELLİK
Temel 20 senedir Almanya'da yasiyormus. Bir gun gocmen burosuna gidip Almanya'dan kesin donus yapacagini soylemis. Gocmen burosundaki
Almanlar Temel'i taniyorlar, seviyorlar. Sormuslar;
"Niye donuyorsun" diye.
Temel "homoseksueller yuzunden" demis.
Burodakiler sasirmis ;
"Seni rahatsiz filan ediyorlarsa hemen bir sikayette bulun, geregini yapariz. Buradan bu yuzden ayrilmana degmez demisler"
Temel ; "Beni rahatsiz etmiyorlar" demis.
Burodakiler yine sasirmis ;
"Peki neden gidiyorsun?"
Temel cevaplamis :
"Burada 20 yil once homoseksuellik yasakti, 10 yil once serbest oldu, 5 yil oncede evlenmelerine izin cikti. Homoseksuellik MECBUR olmadan donmek istiyorum."


KARISIKLIK
Temel oksurukten Dursun da kabizliktan sikayetcidir. Beraber doktora giderler.
Doktor Temel'e oksuruk surubu Dursun'a da mushil verir. Bunlar ilaclari karistirirlar.
Bir hafta sonra doktor Temel'e:
- Nasil oldu? Hala oksuruyor musun?
- oksurmeye cesaret bile edemiyorum doktor bey.


AHLAKLI PAPAĞANLAR
Kasabanin birinde bir papaz ve onun iki tane papagani varmis.
Papaganlarda papaz gibi oldukca inancli ve dindarlarmis. Sabah aksam kafeslerinde oturup incil okuyup dua ederlermis. Papazin cemaatinden bir kadininda 2 tane disi papagani varmis, papazin erkek papaganlari ne kadar ahlakli,kadinin disi papaganlari da o kadar ahlaksizmis.
Eve gelen misafirlerin onunde 'erkek istiyozzz!'diye bagirirlarmis. Kadin sonunda dayanamamis ve papaza akil danismaya gitmis.
"Sen getir onlari bana benim papaganlarin kafesine koyalim da ahlak ogrensinler biraz" demis. Kadinda almis papaganlari getirmis, papazin evine daha kafese girer girmez disi papaganlaradan birisi
"hey yakisikli, iki tane ucuz fahise ister misiniz kafesinizde" diye sormus.
Erkek papaganlardan biri otekine donup haykırmış?:
"oglum butun dualarimiz kabul oldu lan sonunda!!!"




CİN
Yeni evli çift balayı zamanında golf oynamaya karar verirler. Otellerindeki golf sahasına inip golf oynamaya başlarlar. Adam topa bir vurur top direk çalılıkların arasında kaybolup beraberinde bir şeylerin kırıldığına dair ses getirir.. Sesi takip eden çift topun harabe bir kulübenin camını kırdığını anlarlar. İçeri girdiklerinde iri kıyım bir adam koltukta oturmaktadır. Çift üzgün bir vaziyette, -Kusura bakmayın beyefendi bilerek olmadı çok özür dileriz zararınızı ödemeye de razıyız, diyerek af dilerler.
Bunu gören adam:
-Hayır hayır esas ben size çok teşekkür ederim. Ben bir cinim ve 300 yıldır bu lambadaydım.. Topunuz lambayı kırarak benim serbest kalmama neden oldu.. Bu yüzden ne isterseniz yapacağım ikinizinde birer hakkı var, der.
Kadın:
-Benim içinde hizmetçileri olan kapısında son model arabalar duran bir villam olsun, der.
Cin:
-İsteginiz yerine getirildi bayan, der.
Adam ise düşünür.."Ev var araba var bende 1 milyon dolar istiyeyim diyerek hemen söze girişir:
-Cin bende hesabımda 1 milyon dolar istiyorum.
-Beyefendi sizin de isteğiniz yerine getirildi. Fakat benimde bir isteğim var biliyorsunuz 300 senedir bir lambada kapalıyım ve canım acaip kadın çekiyor. Bu isteklerinizin karşısında bende hanımınızla beraber olmak istiyorum, der.
Adam bu istek karşısında sinirlense de cinin yaptıklarından dolayı biraz yumuşar ve cin olduğunu düşünüp bir daha karşılarına çıkmayacağını düşününce karısına bakar. Karısı da yakışıklı cinle bir beraberliğin zararlı olmayacağını düşünüp kabul eder. Kadınla cin arka odada işlerini bitirmişler kadın giyinmektedir. Cin yatakta uzanırken kadına:
-Hanfendi kocanız kaç yaşında?
-35 nolduki?
-Hiiç bu yaşa gelmiş hala cinlere inanıyor


AVUKATIN SADAKASI
Avukatin biri ölür ve öte tarafa geçer. Cennetin kapisinda sorgu melegi avukatin günahlarini dinlemeye baslar :
1) Çevreyi kirleten büyük bir sirketi, suçlu olduklarini bildigim halde savundum ve beraat ettirdim.
2) Bir seri cinayet katilini, yüksek ücret ödedigi için savundum ve idamdan kurtardim.
3) Bir çok müsteriden fahis fiyat aldim.
4) Parasi olmayan kadinlari savunmak için onlara sex teklif ettim.
Ve liste uzadikça uzaar gider.
Melek " bitti mi? " diye sorunca da avukat telasla atilir.
"Evet ! yalniz bir dakika ! bu arada yaptigim iyilikler ne olacak?"
Bunun üzerine Melek bir süre düsünür, " himm..dur bakalim. Bir tarihte dilencinin birine yüzbinlira vermissin "
Avukat sevinir, " evet,evet
"himm..." der melek " Bir baska tarihte de boyaci cocuga ikiyüzbinlira bahsis vermissin..."
Avukat yüzünde büyük bir siritmayla cevap verir "evet ! tabii ki !
"Melek yaninda duran yardimcisina döner ve söyle söyler
"Bu Pezevenge üçyüzbin lirasini verin ve derhal cehenneme atin!..."






GÖRGÜSÜZ BAKAN
Bakan olan görgüsüz birisi soförüne sorar.
"Soför söyle bakalim esekle soför arasinda ne fark vardir? "
Soför bir süre düsündükten sonra mahcup bir sekilde;
"Bilemedim bakanim" diyor
Bakan cevap olarak:
"Esege çüs diyince, soföre ise dur diyince durur" demis.
Bunun üzerine soför çok sinirlenmis ama karsidaki bakan oldugu için bir sey söyleyememis.
Belirli bir süre sonra bu defa soför bakana:
"Bir soru sorabilir miyim bakanim" der. Bakan da:
"Sor bakalim" der. Soför sorar:
"Esekle bakan arasinda ne fark vardir?"
Bakan bir süre sonra:
"Bulamadim soför söyle bakalim" diyor. Bunun üzerine soför de:
" Vallahi bakanim ben de bulamadim... "

TANRI NEREDE
Mahallenin iki afacan kardesi tüm mahalleliyi biktirmis. Sürekli ana-babalarina sikayet geliyor mahalleliden. Kirilan camlarin, kuyruguna teneke baglanan kedilerin,lastigi indirilen arabalarin sorumlusu hep afacan kardesler.
Ana-babasi usanip bu durumdan kilisenin papazina anlatirlar durumu ve yardim isterler. Papaz "gönderin çocuklari konusayim" der.
Çocuklari gönderirler. Papaz önce büyük oglani çagirir. "Söyle bakiim evladim,Tanri nerede?". Çocuk susar. Papaz tekrar sorar:"evladim söylesene Tanrimiz nerede?". Çocuk susmaya devam eder. Papaz israrla sormaya devam eder, çocuk susmaya.. Sinirlenir Papaz,"konussana be çocuk nerde Tanri?".
Çocuk aniden firlar,kiliseden kosarak kaçiyorken seslenir kardesine "kaçalim çabuk!". Eve giderler,odalarina çikip kapiyi iyice kapatirlar,küçük oglan sorar büyügüne "neden kaçiyoruz?" Büyük yanitlar:
"iste simdi hapi yuttuk, Tanri kaybolmus bizden biliyorlar!!!"

DEGMEZ!
Sehirli tavukla köylü tavuk gezerken, bir vitrinde iri ve beyaz yumurtalar gördüler.
Sehirli, gururla yanindakine döndü:
- "Görüyor musun; bunlari ben yumurtladim, tanesi otuz bin liraya satiliyor."
Az ilerdeki vitrinde daha büyük ve sari kabuklu yumurtalar görünce köylü tavuk arkadasini dürttü:
- "Bak bunlar da benim yumurtalarim; kirk bin liraya satiliyor!"
Sehirli tavuk altta kalmadi:
- "Valla sekerim istesem ben de böyle büyük yumurtlayabilirim ama bizim horoz bey, onbin lira için kıçını yirtmaya degmez diyor!"

SOSİS
Çocuguna babasi güzel bir is kurmak için paçalari sivamis. Ancak oglan salak oldugu için hiç bir isi beceremiyormus.Babasi ona ne is bulduysa hepsini elini yüzüne bulastirmis berbat etmis.
En sonunda babasi komple bir sosis fabrikasi kurdurmus. Çocugunu elinden tutup, bari isi ogrensin diye hemen fabrikadaki bir sosis makinasinin basina götürmüs.
- "Bak oglum" demis. "Burdan böyle öküzü yolluyosun... aha diger taraftan sosis olarak çikiyor, bu kadar basit anladin mi?".
Çocuk dinlemeden basini sallamis, sallamis ta... sonra babasinin yüzüne salak salak bakmis ve;
- "peki buba, burdan sosisi goysak,oteki taraftan öküz olarak çukar mu ?"
diye merakla sormus. Babasu hemen cevaplamis:
- "Maalesef evladim, o teknoloji bir tek senin ananda var..."

DAHI LAZ
Dünya Genetik Projeler Yarismasi yapiliyormus. Tüm ülkelerden genetik profesörleri yarismaya çalismalari ile katilmis. Ilk Fransiz profesörün çalismasinin basina gelmisler. Jüri baskani çalismasinin ne oldugunu sormus.
Fransiz profesör baslamis anlatmaya:
-"Ben inek genleri ile tavuk genlerini birlestirdim, Ortaya çikan mahlukatin eti kirmizi et kadar lezzetli, beyaz et kadar saglikli oldu" demis..
Ardindan diger çalismalari ülke ülke gezmeye baslamislar. Sira gelmis
Türkiye'den bizim Laz profesöre,
Jüri baskani:
-"Sizin çalismaniz nedir?" diye sormus.
Laz profesör anlatmis:
-"Ben demis, karpuz genleri ile hamamböcegi genlerini birlestirdim!"
Birden tüm jüri üyelerinden bir kahkaha kopmus ve baskan Laz profesöre:
-"Bu çalisma ne ise yarar?" diye sormus.
Laz profesör:
-"Acayip ise yariyor, karpuzu kesiyosun, çekirdekleri kaçisiyoo"



SARHOŞ
Sarhosun biri üst bas daginik bir halde karakola gelir, araba
anahtarini göstererek komisere söyle der:
- Komiserim su elimde gördügünüz anahtar var ya, onun üstünde az önce
benim arabam vardi, simdi yok. Arabami çalmislar...
Komiser sarhosa söyle bir bakar,
- Sen önce kendine bir çeki düzen ver bakiyim su haline bak. Devletin
komiseri önünde böyle fermuari açik durmaya utanmiyor musun?
Sarhos pantolonunun önünde açik fermuara bakar, bakar ve söyle der:
- Aha, kariyi da çalmislar...


TERCÜMAN
Mafya babası haraçlarını toplaması için yeni bir tetikci buldu. Seçtiği adam sağır ve dilsizdi. Çünkü baba, bu tetikci yakalanırsa polise fazla bir şey anlatması mümkün olamaz, diye düşünüyordu... Baba, bir gün ödemelerin geciktiğini fark etti ve tetikçiyi odasına aldırttı, bir de işaret dilini bilen tercüman buldular. tercüman işaretle sordu:
- Para nerde?
Sağır dilsiz işaretle yanıt verdi:
- Ne parası? Benim paradan maradan haberim yok. Neyden bahsettiğinizi anlamıyorum.
Tercüman tercüme etti:
- Neyden bahsettiğinizi anlamıyormuş.
Baba 38'ligi koltuk altından çekip sağır dilsizin beynine dayadı:
- Simdi sor bakalım, para nerede.
Tercüman işaretle sordu:
- Para nerede?
Sağır-dilsiz kan ter içinde işaretle yanıt verdi:
- Şehir merkezindeki parkta, büyük heykelin olduğu kapıdan girince soldan 3. ağacın kovuğunda yüz bin dolar var.
- Ne dedi? dedi Baba.
Tercüman yanıtladı:
- Dedi ki, hala neyden bahsettiğinizi anlamıyormuş, ayrıca o tetiği çekmek de biraz sıkarmış


GÜVENCE
Temel'in on ikinci oğlunu askere çağırmışlar, ondan önceki on bir tanesi askerde olduğu için Temel itiraz etmiş,
- Söyleyin padişahınıza penum şeyime güvenip sağa sola savaş açmasun


ALDATMA
Uluslararasi ölçekte bir kadin arastirmasi yapan sosyolog, dünyanin çesitli ülkelerinde kadinlara bir soru sormus.
Kocanizi baska bir kadinla yakalarsaniz ne yaparsiniz???
Soruya ülkelere göre verilen yanitlar ise söyle olmus:
Isveçli : Neyimi begenmedigini sorarim.
Rus : Evi terk ederim.
Fransiz : Sesimi çikarmam, sevgilime gider beni teselli etmesini isterim.
Italyan : Kadini vururum.
Ispanyol: Kocami vururum.
Yunanli : Her ikisini de vururum.
Türk : Benim kocam yapmaz!


İKİ ASPİRİN
Adamin tiki var, tek gözünü sürekli kirpiyor, bir isyerine müracaat etmis...
Yonetici: "Beyefendi okudugunuz okullar harika, sizi hemen ise alirdik ama gözünüzü sürekli kirpmaniz müsterileri rahatsiz eder" diye korkarim.
Bunun üzerine adam:
"Bir saniye, ben iki aspirin alirsam göz kirpmam duruyor" demis.
Ceketinin ceplerini karistirmaya baslamis; karistirirken bir prezarvatif çikmis, sonra kirmizi bir prezervatif, sonra yesil bir prezervatif, mor prezervatif, sari prezervatif, fosforlu prezervatif.....
Sonunda iki aspirin tabletini bulmus, yutmus ve göz kirpmasi geçmis.
Bunun üzerine yönetici:
"Beyim, iyi güzel de bizde birçok bayan çalisiyor, sizin gibi bir cinsi sapigi ise alamayiz!" demis
Bizimki: "Ne sapigi kardesim, ben çok mutlu evliligi olan bir adamim."
- Madem öyle bütün o prezervatifler ne demek oluyor?
- Siz hiç eczanede, eczaciya göz kirparak, "Iki aspirin" dediniz mi?

ŞEYTANI DA
Fazlası ile zampara olan bir adam tövbekar olmak istemis. Ne yapayım ne edeyim derken "40 gün 40 gece bir mağaraya kapanıp dua etmesi" söylenmiş.
Eleman mağaraya kapanmış. 1 gün 2 gün 3 4 5 derken 39 gün olmuş.
39ncu gün disarida bir yagmur bir yagmur, ortaligi sel goturuyor. bir bakmis ki magranin kapisinda yagmur iliklerine kadar islemis bir bayan. Guzel mi guzel. Bayan hemen iceriye girmis. Eleman, bayanin ustunu kurutmak icin ates yakmis. Fakat bayana hic yaklasmamis. Bayan uzerindekilerini kurutmak icin cıkartınca, "kendisinin korkutugunu ve adamin kendisine sarilmasini" istemis. Adam sarilirken tovbesini bozmak istemiyor fakat bayan cilvelenince tovbe diye sey kalmiyor ve is bitiyo.
Sevismenin ardindan kadin kahkahalar ile gulmeye baslayinca merakla sormus.
- Neden guluyosun ?
Kadin:
- Ben seytanim. Senin tovbeni bozmak icin geldim ve basardim. demis.
Bu sefer adam kahkahalarla gulmeye baslamis ve bu sefer
- Niye guluyosun ? diye kadin sormus.
Adam:
- Bu dunyada becermedigim bi seytan kalmisti . Onu da becerdim ya, bosver gerisini. demis.

KAÇ ETSİN
Bir matematikçi, bir muhasebeci ve bir ekonomist aynı işe baş vururlar.
Görüşmeci matematikçiye sorar:
- "iki kere iki kaç eder?".
Matematikçi cevap verir:"Dört!".
Görüşmeci sorar:
- "Kesin dört mü?
Matematikçi kendinden emin cevaplar:
- "Evet, kesin dört!"
Matematikçi çıkar ve ekonomist odaya girer. Bu sefer görüşmeci aynı soruyu ekonomiste yöneltir. Ekonomist yanıtlar:
- "Ortalama dört eder, yüzde 10 aşağya veya yukari oynayabilir, ama ortalama dört eder!".
Ekonomistte de çıkar, muhasebeci odaya girer, aynı soru ona da sorulur.
Muhasebeci ayağa kalkar, kapıyı kilitler, panjurları indirir ve görüşmeciye yaklaşarak sorar : "Kaç etsin istersiniz?

YARDIMSEVER
Sehrin hayirsever vakiflarindan birindeki çalisanlar sehrin en basarili avukatindan henüz herhangi bir bagis almamis olduklarini fark ettiler.
Bagis toplama görevindeki kisi avukati bagista bulunmasi için ikna etmeye çalisiyordu:
"-Arastirmalarimiza göre yillik geliriniz en az 500.000 dolar, ancak bugüne kadar hiç bir hayir isine bir kurus bagista bulunmamissiniz. O paranin bir kismini bir sekilde topluma iade etmek istemez miydiniz?"
Avukat bir süre düsündü, sonra:
"-Önce, arastimalariniz annemin uzun bir hastaliktan sonra ölmek üzere oldugunu ve hastane masraflarinin onun yillik gelirinin bir kaç kat üstünde oldugunu da gösterdi mi?"
Görevli utandi: "-Sey, hayir."
"-Sonra, kardesimin malul bir gazi, kör ve tekerlekli iskemleye mahkum oldugunu?"
Görevli utancindan kipkirmizi kesilmis bir halde özür dilemeye çalisirken avukat onun sözünü kesti:
"-Ya da kizkardesimin kocasinin bir trafik kazasinda öldügünü ve onu üç çocuguyla bes parasiz biraktigini?"
Görevli yerin dibine geçmisti, sadece,
"-Hayir, hiç bir bilgim yoktu ..." diye mirildanabildi.
Avukat bir kez daha onun sözünü keserek devam etti:
"-Pekala, ben onlara zerre miktar para vermezken size niçin vereyim?"

DÜRÜST TEMEL
Iki cift kagit oynuyorlarmis, Temel, Dursun ve karilari... Temel bir ara kagitlarini yere dusurmus, almak icin masanin altina egilince ne gorsun!
Dursun' un karisi Fadime eteginin altina hicbir sey giymemis. Tabii Temel ufak capli bir sok yasamis. Bir sure sonra Temel mutfaga gittigi sirada Fadime arkasindan gelmis ve masanin altinda hosuna gidecek bir seyler gordun mu? demis.
Temel, "Evet gordum!" "Eger istersen olur ama sana 50 milyona patlar." demis, Fadime ve eklemis, "Dursun cuma gunu evde yok, saat ikiden sonra gel!"
Temel cuma gunu olunca dogruca Dursun' un evine gitmis, 50 milyonu verip dogruca yatak odasina Bir kac saat sonra Temel gitmis.
Dursun eve saat alti gibi gelmis ve sormus, "Bugun ogleden sonra Temel buraya ugradi mi?" Fadime hafiften sesi titreyerek, "Evet bir kac dakikaligina ugradi." "Peki sana 50 milyon verdi mi?" Fadime, Dursun' un anladigini dusunerek basi onde, "Evet verdi" demis.
Dursun, "Cok iyi, cok iyi! Bu sabah bana ugradi da, acil bir isi icin 50 milyon lazimmis, ogleden sonra sizin oradan gecerken eve birakirim dedi, bak ne durust cocukmus gordun mu!"


BALIK
Adam balık tutuyor. Bir elinde olta öbür eli ise bir taşı tutmuş vaziyette havada. Kadın yanına yaklaşıyor ve soruyor.
- Oltayı anladımda bu taşı neden böyle tutuyorsunuz.
Adam:
- Bir şartla söylerim diyor. !!!!
- Nedir?
- Benimle yatarsan !!!
Sartı duyan kadın kızıp gidiyor ama merakını yenemiyor tekrar dönüp geliyor. Peki diyor şartını yerine getirelim ondan sonra söyle bu taşı neden böyle tutuyorsun. Sart yerine geldikten sonra adam taşı neden öyle havada tuttuğunu açıklıyor.
- Bu oltaya sabahtan beri hiç balık vurmadı. Ama sen bu taşa düşen üçüncü kadınsın..


BABA ÖLÜR
Birkac yillik evli ciftin bir bebekleri olur.. ancak gunler haftalar gectikce bebegin cok farkli ve insanustu yetenekleri oldugu ortaya cikar..
1 yasina geldiginde yetiskin gibi konusur, 2 yasinda akliniza gelen her dilde okuyup yazmaya baslar,3 yasinda ileri matematik profesorleriyle tartismaya oturur, ve 4 yasinda gelecekle ilgili inanilmaz tahminlerde bulunmaya baslar...der ki:
"Tam 1 yil sonra bugun ben olecegim... ben oldukten 2 yil sonra annem olecek.. annem oldukten 1 yil sonra babam olecek..." Ve kesinlikle..
bir yil sonra bebek ölür... baba cok uyanik oldugu icin karisini hemen milyarlar degerinde sigortalatir... ve 2 yil sonra da anne ölür.... ve baba 1 yillik omrunun kaldiginin farkinda, karisinin sigortasindan kazandigi milyarlarla evlere, arabalara, seyahatlere ve birbirinden guzel kadinlara yatirim yapar... ve olumune 1 gun kala son parasiyla bir dansci kiz kiralar,once superlux villanin havuzunda eglence, sonra yatakodasinda zevk dolu bir gece.. ve adam hersey bittiginde gozlerini kapatir ve "vay be yarin ölmüs olucam.. ama ne hayat gecirdim, herseyi yaptim dolu dolu yasadim herseyi.. helal olsun bana" diye keyifle uykuya dalar.. Ama o da ne...... sabah bir de gozlerini acar ki hala yasiyor..!!!!!!
Yatakta saskinlik icinde bakinirken geceyi beraber gecirdigi dansci kiz ciglik cigliga kosarak iceri girer...
"HEMEN ASAGI GELIN NOLUR.. KAHYANIZ SALONDA BOYLU BOYUNCA UZANMIS YATIYOR... GALIBA ÖLMÜS!!!!"


AGOP'LA HAYKANUS
Agop'la karisi Haykanus kahvalti ediyorlarmis.
Haykanus sormus:
- Sular akmoor Agop, bir bakarsin degil mi?
- Nereden cikarirsin simdi Haykanus, ben muslukcu ?
- Peki havagazini kontrol etsen.
- Canim, ben tesisatci?
- Agop, elektrik dugmesi de bozulmus
- Yeter artik Haykanus...
Agop aksam eve geldiginde bir bakmis ki butun aksakliklar onarilmis. Merakla sormus Haykanus 'a:
- Canim karim, kime yaptirdin bunlari?
- Kirkor 'a rica ettim beni kirmadi.
- Ne?... Kirkor mu? O dunyanin en kotu adamidir. Karsiliksiz bir sey yapmaz.
- Evet bana " ya benimle yatacaksin ya da cikolatali pasta yapacaksin" dedi
- Guzel...Pastayi yaptin degil mi?
- Ah Agop, nereden cikarirsin bunu? Ben pastaci...


DİYAFON
Delikanli sevgilisini aksam eve birakir.Evin önünde masum bir fisiltidan sonra ateslenir.Bir elini duvara dayiyarak
- "Beni bir öpermisin"..
Kiz:
- "Delimisin evin önünde annemler görür" der..
Erkek:
"Ne olacak canim bu saatte kim görecek, ne olur seni cok seviyorum..."
Kiz:
"Ben de seni ama olmaz..."
Erkek cok atesli tabi devamli israr eder.. bir ara aniden merdivenlerin isigi yanar ve kizin kücük kiz kardesi belirir.
Kücük kiz:
- " Babam diyor ki öpecekse öpsün, gerekirse ben öpecekmisim, o da olmazsa kendisi gelecekmis ama o hayvan oglu hayvana söyle elini diyafon dügmesinden ceksin dedi"


KİM HIZLI KOŞAR?
Iki rahibe varmis biri matematikçi biri mantikli.. Bunlar bir aksam karanlikta kiliseye dönerlerken matematikçi rahibe mantikliya dönerek;
- "Yaklasik 20 dakikadir bir adam bizi takip ediyor ve gittikçe yaklasiyor su anda aradaki mesafe 50 metre" der.
Bunun üzerine mantikli rahibe bunun tek mantikli açiklamasi olabilecegini ve adamin kendilerine tecavüz edecegini ve daha hizli yürümeleri gerektigini belirtir.
Rahibeler daha hizli yürümeye baslarlar. 2 dakika sonra matematikçi rahibe:
- "Adam da hizlandi ve aradaki mesafeyi kapatiyor, su anda 30 metre arkamizda... O zaman mantik olarak kosmamiz gerekir."
Rahibeler kosmaya baslar ve 3 dakika sonra matematikçi rahibe
- "O da kosuyor ve arayi kapatiyor su anda mesafe 10 metre... O zaman mantik olarak bizi yakalayacak birimiz saga digerimiz sola saparak kiliseye ulasmaya çalisalim en az birimiz kurtulur." ...
Ve matematikçi saga dogru kosmaya mantikli sola dogru kosmaya baslar.
Matematikçi 20 dakika sonra kiliseye ulasir ve telas içinde beklemeye baslar. Aradan 40 dakika geçtikten sonra mantikli rahibe gelir.
Matematikçi sorar ;
- "Ne oldu ne yaptin ?"
- "Adam beni takip etti artik mesafe üç-bes adima kadar azalmisti, mantik olarak daha fazla kosmanin anlami yoktu...
- "Eeee..."
- "Mantik olarak ben durdum adamda durdu."
- "Sonra..."
- "Mantik olarak ben etegimi kaldirdim oda pantolonunu indirdi."
- "Peki daha sonra...."
- "Daha sonra ne olacak etegini kaldirmis bir rahibe pantolonunu indirmis bir adamdan DAHA HIZLI KOSAR..."


SOS İSTER MİSİNİZ?
Elektrik supurgesi saticisi, bir apartman dairesininkapisini calmis, kapiyi acan bayana:
- "Hanimefendi, bu elimde gormus oldugunuz kovanin icinde at pisligi var!"
demis ve bu bir kova pisligi evin icine dogru savurarak dokuvermis.
Sonra da:
- "Hanimefendi, elimdeki elektrik supurgesi ile 10 dakika icinde bunu temizleyemezsem, bu boku yiyecegim..!
Kadin saticiya soyle bir bakmis
- "Beyefendi, ustune domates sosu da istermisiniz? Elektrikler kesik de..!"

DON
Sultan en güvendigi adamini Arabistan'a hünkar göndermis. Hünkar, Arabistan'da gezerken bakmis, araplar entari giyorlar ama alta donlari yok. Bir rüzgar estimi, manzara felaket!
Haber salmis, altina don giymeyenler kadi huzuruna çikartilip, hapsedilecek. Aradan günler geçmis Arabin bir tanesi don giymemis ve ilk rüzgarda olay farkedilmis.
Kadi huzuruna çikartmislar. Kadi sormus;
-"Adin?"
-"Aptülmecit"
-"Baba adin?"
-"Aptülleziz"
-"Evli misin?
-"5 tane karim var!"
-"Kaç çocugun var?
-"Ilkinden 15, ikincisinden 17, üçüncüsünden 16, dördüncüsünden 13, besincisinden 18 tane."
Kadi kararini vermis ve söylemis:
-"Aptulleziz oglu, Apdülmecit'in, don giymeye vakti olmadigindan beraatine karar verilmistir!"

HİTLER
Hitler üç esir yakalamis, Ingiliz, Fransiz ve bir Yahudi.
- "Size soru soracagim, bilirseniz sizi birakacagim" demis.
Ingiliz'e sormus
- "Titanik kaç yilinda batti?"
Ingiliz hemen cevap vermis : "1912" diye.
Hitler göndermis Ilgiliz'i. Fransiz'a sormus bu kez:
- "Titanik'te kaç kisi öldü?"
Fransiz cevap vermis : "1050".
- "Tamam, sen de gidebilirsin" diye özgür birakmis.
Ve Yahudi'ye dönmüs;
- "Say lan isimlerini!"

İNTİKAM
Nasil yagmur nasil firtina, adam bir taksiye el kaldirir, taksi durur..
Adam gidecegi yeri söyleyince, taksici kizarak
"Ohoo orasi çok yakin alamam seni" der vegazlar gider..
Adam çok bozulur ama sonra bir sekilde evine gitmeyi basarir.. Ertesi gün şans eseri bir bakar ki, dün geceki taksici, evinin önündeki taksi duragindadir ve üçüncü siradadir..
Hemen plan yapar ve ilk taksi söförüne yanasir:
- Ataköye kaça götürürsün ?"
- 5 milyon
- Sana 20 milyon veririm ama bir kere verirsin
- Hadi be sapik misin, defol..
Adam bu cevabi alinca ikinci siradaki taksiye yanasir
- Ataköye kaça götürürsün ?
- 5 milyon
- Sana 20 milyon veririm ama bana bir kere verirsin
- Vay sapikkk vayy defol
Sira üçüncü taksiciye yani bizim taksiciye gelmistir.. Adam yanasir:
- Ataköye kaça götürürsün ?
- 5 milyon
- Peki sana 20 milyon veririm ama bir sartim var
- Nedir ?
- Giderken diger taksicilere el salliyacaksin
- Ayibettin abi tabii...

YAPMA OSMAN
Iyi ki düğünümüzü Belçika'da yapalım demişsin Goncagül
- Güzel oldu, değil mi Muhittin?
- Evet canım, herkes dışarda evleniyor, bizim neyimiz eksik?
- Beni kırmadığın için teşekkür ederim.
- Sen istersin de ben yapmam mi bitanem?
- Muhittin, sana geçmişimle ilgili bir şey anlatmak istiyorum.
- Once duvağını çözseydik Goncagülüm.
- Cözeriz, dur bi... Cok önemli bu...
- Ee, ama sırası mı şimdi? Neyse, anlat bari...
- Ben küçükken tecavüze uğradım.
- Cok üzüldüm bebeğim. Ama şu an kendini iyi hissediyorsan önemli degil.
- Simdi iyiyim de bunları bilmen lazım.
- Yakınlarından biri tarafından mı?...
- Yok... Bi bakkal vardı bizim mahallede...
- Bakkal mı?
- Evet... Elma şekeri satıyordu, güzel çikolatalar filan.
- Eee?
- Işte, bi gün bana, Osman depoya gelsene dedi.
- Osman kim?
- Anlatacağım bi tanem, sakin ol bi...

Çocuk Babada kalacak..

--------------------------------------------------------------------------------

Boşanma davasında kadın, hakime talebini gerekçesi ile açıklamış:
- "Sayın hakim, çocuğun bende kalmasını istiyorum. Onu dokuz ay karnımda taşıdım."
Hakim kocaya sormuş:
- "Karınızı duydunuz. Bir diyeceğiniz var mı?"
Adam "Var tabii" demiş ve anlatmış:
- "Sayın hakim. Farzedelim ki canınız bir kutu soğuk kola istedi. Makineye parayı attınız ve kola geldi. Şimdi bu kola makinenin midir, yoksa parayı deliğe atanın mı?"
Hakim sekreterine dönmüş:
- "Yaz kızım. Çocuk babada kalacaktır..."

Fransız erkeğine sormuşlar. "Kadının elini niye öpersiniz?" diye.Fransıız cevaplamış:
" Kadına saygı duyarım. Erkek ile bir bütünütamamlar."
Alman erkeğine sormuşlar. "Kadının elini niye öpersiniz?"Alman cevaplamış:
"Kadın kutsaldır. Hayatın devamını sağlar, doğurur.
"Türk erkeğine sormuşlar. "Kadının elini niye öpersiniz?"
Türk erkeği cevaplamış:
" Bir yerden başlamak lazım!

Evliymişiz Gibi

Soğuk ve karlı bir gecede tipiden yolunu kaybeden bir işadamı ve sekreteri arabalarını terketmek zorunda kalırlar ve uzun bir yürüyüşten sonra üşümüş ve ıslanmış durumdayken bir kulübe bulurlar. Kulübede bir yatak, bir uyku tulumu ve birsürü battaniye bulunmaktadır. Geceyi geçirmeye hazırlanırlar ve işadamı bir centilmen olarak, yatağı sekreterine verir. "Ben yerde uyku tulumunda uyurum" der. Sekreter yatağa yatar, adam uyku tulumunun içine girerek fermuarı çeker. Bir süre sonra tam uyumak üzereyken, sekreterinin sesini duyar: - Efendim, ben çok üşüyorum. Adam fermuarı açar, uyku tulumundan çıkar, bir battaniye alıp kadının üzerine örter, tekrar uyku tulumuna girer, tam uyumak üzereyken yine sekreterinin sesini duyar: - Efendim, ben hala çok üşüyorum. Adam yine fermuarı indirir, tulumdan çıkar, bir battaniye daha alıp kadının üstüne örter, uyku tulumuna girerek fermuarı çeker. Tam uykuya dalacağı sırada yine duyar: - Ben yine çoooook üşüyorum. Adam yattığı yerden: - Bir fikrim var, der. Burası ıssız bir yer. Neler olduğunu kimse göremez, istersen evliymişiz gibi davranabiliriz. Genç kadın kıkırdar: - Tamam, bana göre hava hoş. Adam yattığı yerden avazı çıktığı kadar bağırır: - Öyleyse kalk ve kahrolası battaniyeyi kendin al!!!

Şimdi boku yedin
--------------------------------------------------------------------------------
Adamın biri ıssız bir adaya düşer, birden çalıların arkasında kazanın etrafında dans eden yerlileri görür.
- aha şimdi boku yedik! der.
o anda yanında en ak sakallısından bir dede belirir:
- dur evlat, daha boku yemedin. der
- al şu taşı, şu süslü koltukta oturan adamın kafasına tüm gücünle at.
bizim adam dedenin dediğini yapar, kabile reisinin başına taşı atınca dans eden bütün yerliler bi anda buna doğru döner.
ve ak sakallı dede finali yapar:
- aha evlat! şimdi boku yedin.

Bahtsız adam...
--------------------------------------------------------------------------------
Bir adam varmış dünyanın en bahtsız adamı. Hayatı boyunca gülmemiş sevdikleri birer birer ölmüş bir gün arkadaşları bunun adına bir çekiliş bileti almışlar. ilginç o da bu adama çıkmış. İnanmamış falan ama uçak seyahatini kazanmış ve de kendini uçakta bulmuş. Uçak havadayken bir motoru arıza yapar ve hesaba göre 70 kiloluk fazlalık vardır. Basküle çıkan yolculardan 15 i 70 kilo dur tabi bizim bahtsızda. Sonra hostes:
- Kura çekelim o zaman der.
-Hayır ben dünyanın en bahtsız adamıyım, hiç gülmedim hep acı çektim falan diye ağlar hayat hikayesini anlatır.
-Peki o zaman derler. Sen söyle de biz ona göre belirleyelim.
-Ben size bir soru soracam bilirseniz ben bilemesseniz başkası atlayacak.
-Tamam.
Yanına bir adam alır ve sorar:
-İkimizin toplam kaç yumurtalığı var?
-herkes 4 der.
-Bahtsız gülerek kilotu indirir. Birtane yumurtalığı vardır.
-Adam indirir 3 yumurtalık
 
Geri
Üst