1 Mayıs’taki tavırları gösterdi ki AKP sadece kendine demokrat

fatihsan

New member
O gün ne hissettiniz?

Ben 41 yaşında by-pass geçirdim. O gün burada bulunan CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Ali Canpolat da by-pass’lıydı. Bizim gibi başkaları da vardı... İçtenlikle söylüyorum, sendikacılar da, milletvekilleri de, işçiler de, hepimiz ‘Bizi burada öldürecekler’ diye düşündük. CHP Milletvekili Algan Hacaloğlu, valiyi arıyor. ‘Efendim, müsait değil’ diyorlar. ‘Ya, burada ölüyoruz arkadaş’ diyor. Telefondaki, ’Yok mümkün değil, görüşemezsiniz’ diyor. Çok, çok ısrardan sonra vali telefona bağlandı. Yani ‘Algan Bey aradı, vali bey telefona çıktı’ değil. O gün burada gazdan etkilenmeyen bir tek kişi yoktu. Hastaneye kaldırılanlar oldu... Ölümle burun buruna gelme böyle bir şey... Madımak’ı hatırladım. Aynen onu yapıyorlardı bize. Göz göre göre ölecektik. Herkes burada bunu yaşadı.

İçeride ne kadar insan vardı?

Bina 7 katlı. En az bin 200, bin 300 kişi buraya tıkıldı. Salonlar, merdivenler, her yer tıklım tıklım insan doluydu. Çok ucuz kurtulduk. Gözlerimiz, burnumuz biber gazından yanıyordu. Nefes alamıyorduk... Arkadaşlar valiyle konuştuktan sonra, Emniyet Müdür Yardımcısı’yla görüşmek için aşağıya ineceğiz. Hemen inmemiz lazım. Ama bir türlü inemiyoruz. Merdivenler insan dolu. Asansörler de çalışmıyor.

Nasıl?

Herşey tahrip olmuştu. İçerisi su doluydu... Merdivenlerde insan izdihamı yaşanıyordu. O insanlar, o gazda saatlerce nasıl durdular, onu da anlamıyorum. O gazda durmaları mümkün değil. Dışarı çıkmak isteseler üstlerine gaz sıkılıyor, tazyikli su püskürtülüyor... En az üç saat böyleydi. Ölümle burun burunaydık. 6.20’den, 9.45’e kadar böyle sürdü. Sonra komitedeki arkadaşları topladım. Köşedeki binanın içine girdik.Türk-İş Genel Sekreteri ile konuştum.

‘Ne yapalım?’ diye mi?

Yok. Ben kararımı vermiştim. Ama onlarla da paylaştım. ’Bizim bu faciayı durdurmamız gerekiyor. Adamların gözü dönmüş, iktidarın gözü dönmüş, bize bir provakasyon olacağı kesin. Bunu durduralım’ dedim.

DİSK HEDEFLENDİ

Kim tarafından provakasyon yapılacaktı size?

İktidar tarafından, devlet güçleri tarafından!.. Yürüyüşü sonlandırma kararını ben tek başıma vermedim. DİSK Başkanı olarak elbette insiyatif kullandım. Ama KESK Başkanı da karara ortak oldu. Tabipler Birliği Başkanı da, Türk-İş Genel Sekreteri de, Türkiye Mimar Mühendisler Odası Başkanı da, siyasi partiler de...

‘Buraya kadar, Taksim’e çıkmayacağız’ dediğinizde kalabalık tarafından epeyce yuhalandınız...

Üç-beş kişinin gönlünü almak için insanları maceraya mı sokacaktık? Biz macera örgütleri değiliz.

Yürüyüş olursa, DİSK içinde yeterli güvenlik de yok gibi göründü bana... Bu da etkili oldu mu yürümemenizde?

Birincisi, Taksim’de buluşmanın engellenmesi etkili oldu. İkincisi de, polis herşeyi göze alarak üzerimize gelmişti. Yani can güvenliğimizin olmadığı bir gündü. Polis ne için görev yapar? Yürüyüşçülerin güvenliğini sağlamak için... Hayır, burada öyle bir şey yoktu. Burada bizim can güvenliğimiz yoktu. Burada yaşananlar dramdı. İnsanlar içeri giriyor, içeri gaz sıkıyorlar. Burada yaşananlar İkiz Kuleler’deki feryattı. Buradaki feryat Sivas’taki Madımak feryadıydı. Bu kadar can güvenliğimiz yoktu. Taksim’e gidilirdi ama o gitmenin faciası Türkiye’nin bir daha geri dönülmeyen bir noktaya taşınmasına neden olabilirdi. Biz bunu engelledik. Eğer burada bir sorumluluk varsa ben bunu tümüyle üzerime alırım.

1 Mayıs olaylarını Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah ve Vali Muammer Güler’in sert tutumlarına bağlayanlar da var?

Vali ve Emniyet Müdürü bu kadar rahat hareket edemezdi, bu gücü arkalarında görmeseydi. Veya bu talimatı almasaydı. Burada bizden kaynaklanan bir hedef vardı. DİSK’e yönelik bir hedefi vardı. Buraya gaz bombası boşuna atılmadı, tazyikli su boşuna sıkılmadı. DİSK hedeflendi.

Niye?

DİSK devletten, siyasi partilerden ve sermayeden bağımsız bir anlayışa sahip. Dikkat ederseniz, sadece bugün için değil, bütün süreçlerde, sosyal güvenlikte, özelleştirme yasalarında, en önemli konularda toplumun muhalif sesi olduk. Diğer sendikalar da bu sürecin içinde yer aldılar tabii ki, ama burada asıl ‘yılanın başının ezilmesi gerekir’ mantığının başı DİSK’tir. Toplumsal muhalefetin dinamiğini DİSK yürütür.

Aydınlarda da jeton düştü!

1 Mayıs’tan sonra AKP’ye destek olan aydınlar arasında da bir çatlak oluştu. Ahmet Altan, ’AKP devlet partisi haline geldi’ dedi, Cengiz Çandar ’Hükümet harakiri yaptı. Başbakan kendisini çoğaltacak yerde yalnızlaştıracak ne varsa, elinden ne geliyorsa onu yapıyor’ dedi...

Bu eleştirilerin çok daha büyükleri gelecek. Başbakan’ın gerçek yüzü ortaya çıktı çünkü. Bunu çoğu insan biliyordu ama aydınların jetonu yeni düştü. İktidarın 1 Mayıs’taki tavrıyla düştü. Bunu onları küçümsemek için, yargılamak için söylemiyorum. Ama onlar sadece kendileri yanılmadılar, toplumu da yanılttılar. Aralarında çok değerli yazarlar da var... Onlar fikirleriyle başkalarını da yanılgı içine ittiler. Erdoğan, demokrasiyi getireceğiz diye inandırdı onları. Aslında duygularla oynadı, gerçek kimliğini sakladı. Tam bir takiye yaptı. Şimdi gerçek yüzü ortaya çıktı.

Başbakan’ın gerçek yüzü ne sizce?

Bir tek kendine demokrasi isteyen, bir tek türbana demokrasi isteyen, başka hiçbir kesime, işçiye, çalışana demokrasi istemeyen... Daha açık ifadeyle, Türkiye’de sadece kendi anlayışının egemen olacağı, başkalarına asla hayat hakkı tanımayan... İşte AKP’nin bu gerçek yüzü ortaya çıktı. Biz bunu biliyorduk ama anlattığımızda sıkıntılar çıkıyordu. Bilmeyenler açısından da bu maske düştü artık.



Sayın başkan(süleyman çelebi)sizi tebrik ediyorum.Gerçekten böyle vahşet yaşanmışken

siz aklı selim olarak taksime çıkmadığınız için sizi kutluyorum.Eğer çıksaydınız gerçekten büyük olaylar olacakmış belkide insanlar ölecekdi.

Bu yüzden sizi tebrik ediyorum.:clap:clap:clap:clap:clap:clap:clap:clap
 

hasavci

New member
Hani nerede o özgürlük naraları atan AB nin köpekleri.Nerdeler sadece hizmet uşaklarının partisi kapanırkenmi fikir belirtecekler,yapmayın etmeyin demokrasi insan hakları diyecekler.Niyetleri sadece 1 mayısı kutlamak olan veya tesadüfen oradan geçmekte olanlara,turistler dahil coplayıp,hastahane bahçesine gaz bombası atanları neden kınamıyorlar?.Fetullahın neferleri önlerine gelen herkese saldırırken köpek apo nun posterini açanların üzerlerine dahi gitmiyorlar ama onların dışında herkese olmadık eziyetler ettiler.Bu ülkenin yetkilileri sus pus olmuşlar tamamda özgürlüklerden yana olduğunu söyleyen AB sözcüleri İT ler neredeler?.Barossosu ,Lagendayk ı nerdeler,yerli işbirlikçileri neredeler.
 

fatihsan

New member
Sana katılıyorum arkadaşım.Bu ülkenin enfazla vergi veren insanları işçi memur köylü sokağa çıktımı sindirme politikası güdüp işciye memura joplayıp gaz bombası atıp köylüyede ananıda algit diyen emperyalist faşist bir başbakan kürüsüye çıktımı demokrasiden bahseder.Bunların demokrasi anlayışı bu sindirme demokrasisi bunlara nasıl yaranacaksın biliyonmu eğrisine doğrusuna şakşakcı olacaksın.
 

Vtnsvr

New member
1 Mayıs'ın bu kadar büyük olaylara sebep olmasının nedenini çok güzel açıkladı Tuncay Özkan.
Son 3 yıldır iğne üzerinde olan ekonomi en ufak çalkantıda taban yaptı , enflasyon %100 lere çıktı , bunu kamuoyun dan uzak tutmak için 1 Mayıs'taki olaylardan daha güzeli bulunamazdı.Bravo.Bu cinfikirliği birazda iyi şeylere kullansalar.
 

HTML

Üst