“Bay”ların saldırgan yalanları!

MG_eVİL

New member
Katılım
20 May 2008
Mesajlar
3,623
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
Sevsenizde sevmesenizde sonuna kadar Atatürk ve fi
Din hakkında konuşmaya, özellikle de insanları “laikliği din ve dindarlığın karşıtı imiş gibi göstermeye çalışan örümcek kafalıların, din tüccarlarının beyin yıkamalarına” karşı uyarıp aydınlatmaya çalıştınız mı hemen arkasından saldırılar gelir. Konuşacak veya yazacaksanız bunları göze alacaksınız.

Bir gazetede yazan bir bay benim için “Bayan’ın başörtü takıntısı” diye başlık attığı, ancak IQ’su düşük insanları inandırabileceği yazısında benim 10 Ocak’taki Her Açıdan’da başörtüsü ile ilgili söylediklerimi aklınca “düzeltmeye” çalışmış. Her programımda onlarca konu işlenir ama bu bay veya baylar için sadece ve sadece başörtüsü/türban konusu vardır.

Kendileri devamlı “başını örten kızlarımız” sömürüsüyle kadınlara “türban takmayan kadınların Müslüman sayılmadığını, ancak saçlar örtülürse (altına daracık pantolon, bluz, sandalet serbest) Müslüman, dindar, namuslu olunacağını” empoze ettikleri gibi (Hz . Peygamber’e bile verilmeyen bir inanç ölçme, değerlendirme hakkı kendilerine verilmiştir (!!) ya), oluşturdukları 25-30 kişilik “ermiş” takımından olmayanlara dinle ilgili konuşma, tartışma hakkı da vermezler. Türkiye’de bunu yapacak üç beş belli gazete ile onların yazarları vardır, diğerlerine “ne oluyor da konuşuyorlar”dır. (Kız çocuklara tecavüz edenler için de topluca böyle tepki verseler??)

Ama işte herkes yemez bu palavraları... Sen istediğin kadar en çok izlenen haber programı için “iki dakika izledim” filan de, baştan sona dikkatle izlediğini de anlar birileri.

Her neyse gelelim bu bayın derdine... Ben programda “Başörtüsünün din emri olduğuna kimsenin emin olmadığını, bunu daha önce Her Açıdan’da Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu’na ve onun hocası Prof. Dr. Saim Yeprem’e de sorduğumu, onların da ‘Başörtüsü emirdir’ demediğini” söyledim.

Hep aynı yöntem

Kendisine ne oluyorsa nasıl bir öfke, nasıl bir rahatsızlık... Ben “aleme nizam vermeye çalışanlardan”mışım, sık sık başörtüsü takıntımı dile getirerek rahatlarmışım, vs, vs...

Bunca yıldır anlayamadığına göre bay’a söyleyelim, kesinlikle hiçbir takıntı yoktur, pek rahat ve demokrat biriyim. Herkesin istediği gibi giyinmesi veya inancı beni hiç ilgilendirmez ama din diktatörlüğüne geçen hemen her ülkede erkekler tarafından verilen böyle sempatik desteklerle, teşviklerle tesettürlü kadın sayısını arttırarak başlandığını, ilk adımın ‘kadınlar’ olduğunu, ağır baskıların ise arkadan geldiğini iyi bildiğim için bu baskının kurulmasına, dinin siyasete alet edilmesine (İslamcılığa) ve laiklikle-dinin birbirine rakip gösterilmesine karşıyım.

Prof. Bardakoğlu ile Prof. Yeprem’in “böyle demiş olmalarına” ihtimal vermediğini, eşleri ve çocuklarının “başının örtülü olduğunu” söylüyor ama Ruhat Mengi’nin yalan söylemeyeceğini de istemeye istemeye kabul ederek “Bayan’a yalan isnat etmek istemem” diyor. Tek bir nazik cümle, yine de iyi...

Gelenek...

Şimdi... Birkaç yıl oldu konuştuklarına ama bantları tekrar izledim. Prof. Bardakoğlu 2,5 saatlik konuşmamızda tek bir kez bile “emirdir” demiyor, “100 yıldır İslam aleminde bir gereklilik olarak görülmüştür” diyor, Prof. Yeprem ise; “Kur’an’da ‘Ey Mümin kadınlar başınızı örtün’ diye açık bir emir yok. ‘Örtülerini yakalarının üstüne indirsinler ve ziynetlerini örtsünler’ diyor ki burada asıl olan boyun göğüs bölgesinin örtülmesidir” demiş. Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Bekir Karlığa da bir başka Her Açıdan’da “Bu manada emir yok zaten, öyle olsaydı kimse tartışamazdı o konuyu. Çünkü mesela ‘namaz kılınız’ diyor böyle bir emir var, ama örtünme konusunda net bir emir yok” demiş.

Yoksa, 20 küsur yıllık kadın yazara ‘bayan, bayan’ diye hitabeden Karaman bir İslam Hukuku Prof.’u olmasına rağmen bu değerli din bilimcileri de “bazı yazarlar” dediği kişiler gibi “inkilap yobazlığı, cehalet veya kin”le mi suçlayacak?

Prof. Dr. Saim Yeprem’le Cumartesi günü telefonla görüştüm; “Başını örtmeyen kadın Müslüman değildir” diyen tek bir “Müslüman din adamı yoktur” dedi. Acaba ne anlatıyor bu sözler?

Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu’nun Cumartesi günü gazetelerde çıkan açıklamaları, özellikle “laiklik ile Müslümanlığın çelişmediği” açıklaması çok güzeldi... Bu konuya devam ederim belki...

..::RUHAT MENGİ::..
 
Bu konuya devam ederim belki...RUHAT MENGİ
bu konular seni aşar gündem olmak için başka seçeneğinde yok :p sende ekmek parası için yapıyorsun :hadiordan
 
Geri
Üst