“ Berlusconi’ye kızmayın” , “Esas sorun Berlusconi değil ona oy veren İtalyan halkı!”

MARCUSX

New member
Katılım
19 Ocak 2008
Mesajlar
2,051
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
Kaf Dağının Ardı
“ Berlusconi’ye kızmayın” , “Esas sorun Berlusconi değil ona oy veren İtalyan halkı!”

Eco, yerden göğe kadar haklı

talya Başbakanı Berlusconi’yi biliyorsunuz. Başı yolsuzluk davalarından kurtulmayan, seks skandalları gündemden düşmeyen, sevgililerini bakan yapan ama bütün bunlara rağmen elinde tuttuğu medya gücüyle İtalya’yı emri altına alan ilginç bir insan.

Yazar Umberto Eco, Espresso dergisine yazdığı bir makalede “ Berlusconi’ye kızmayın” demiş. “Esas sorun Berlusconi değil ona oy veren İtalyan halkı!”

Bilmem bu görüşe yakınlık duyar mısınız?

Ben aynen böyle düşünüyorum. Zaten bu köşede daha önce birçok kez bu cümleleri okumuşsunuzdur.

Yaşlı bir adamdan duyduğum “Süt neyse kaymak o olur!” sözü belki de demokrasinin en kısa tarifidir.

Kaymağa kızmanın ne anlamı var.

Eco, Espresso dergisindeki makalesinde şöyle devam ediyor: “Tarih her zaman , karizmatik , sadece kendi çıkarlarını düşünen, parlamentoları, yargıçları, anayasaları aşıp kendi gücünü iktidara taşımak isteyen maceracılarla doludur. Eğer toplum bu tip şahıslara iktidara gelme fırsatını veriyorsa neden onu iktidara taşıyan toplum yerine o şahsa kızalım. Mesleğini yapan Berlusconi’yi değil, onu seçen ve onun çıkar savaşını kabul eden İtalyanları eleştirmek daha doğru olur.”

***


İşte son derece akıllı bir yazar durumu böyle özetlemiş.

Hem bu gerçek sadece İtalya ya da sadece belli bir dönem için geçerli değil.

Dünyanın her yerinde her zaman gördüğümüz türden bir gerçek bu.

Otuz-kırk yıldır Türkiye’yi yöneten kişileri bir gözden geçirelim ve şu soruları soralım kendimize:

“Acaba ülkeyi yönetmeye en çok layık olan, en dürüst, en akıllı, en bilgili Türkler bunlar mıydı?”

Yoksa halk her seferinde gereksiz hayallere mi kapıldı?

Kendisine boş vaatler veren insanların peşine mi takıldı?

Ve daha da önemlisi; biz bu muyuz?

***


Dünyanın birçok yerinde entelektüeller, demokrasi sorunları üzerine düşünüyor, kafa yoruyor.

Çünkü, çoğunluğun azınlıktan daha iyi bildiği gerçeği zaman zaman tersine dönebiliyor.

Bu medya çağında “çoğunluk” dediğimiz kitleler manipüle edilebiliyor, aka kara, karaya ak diyebiliyor.

Ama bunun tek çaresi zaman ve demokrasinin kendi kendisini düzeltmesini beklemek.

Çünkü her müdahale, işi daha da içinden çıkılmaz hale getiriyor.

ZÜLFÜ LİVANELİ - VATAN - 12 TEMMUZ 2009

KAYNAK http://haber.gazetevatan.com/haberd...h=12.07.2009&Newsid=248297&Categoryid=4&wid=5
 
Geri
Üst