
Altını doldurduğu ve profesyonel efektlerle sardığı zombi üçlemesiyle tür alanında figürleşen George A. Romero, son 10 yılda çektiği eserlerle ‘artık bunadı’ cümlesini hak eder hale gelmişti. Ancak belli ki “Ölülerin Kurtuluşu”nda kullanmayı çok bilmediği el kamerasını ve beylik karakterlerle muhalefet yapmayı bir kenara bırakması lehine olmuş. Zira burada zombilerin ‘düşman’dan ziyade ‘kült araç’a dönüştüğü iskeletin içinde kovboy-asker çekişmesi üzerinden bir Amerikan siyasi tarihi mücadelesi yürütülmüş. Bu da keskin politik alt metinler getirirken, filmin artık dalga geçilen zombi figürünün farkında bir ‘çağa ayak uydurma’ görüşüyle ayakta durmasını sağlamış. Romero’nun altıncı zombi filmi “Ölülerin Kurtuluşu”, göndermeleri ve alaycı tarafıyla ilerleyen yıllarda kült çevrelerde adından çokça söz ettirebilir.
1968’de zombi filmlerini ‘voodoo’ (büyü) malzemesi olmaktan çıkaran ve kullandığı profesyonel makyaj efektleriyle dikkat çeken Romero, bu durumu zamanla farklı temasal bütünlüklerin odak noktası haline getirdi. 1985’de sonlanan üçlemesi yetmedi. 2005, 2007 ve en son 2009’da tür sinemasındaki yeni eğilimlere bir tuğla da kendi koymak istedi. Bunlardan ilkinde ilkel ve beylik bir bakışla muhalif gözükmesinin ardından, ikincisinde HD’ye el atması ise aslında bir gelişme idi.
Günümüzün zombi gerçeğine ilk kez adapte olmuş
Ancak kime sorarsanız sorun 2007’de gençlerin arasına uyarlayıp el kamerasını öne çıkardığı “Ölülerin Günlüğü” (“Diary of the Dead”) bu tanımı çok da kaldıramıyordu. Hem mizahi hem de kuşaksal güdüsü eksik gibiydi. 2009’da çektiği “Ölülerin Kurtuluşu” (“Survival of the Dead”) sanki yönetmenin ruhunu daha iyi yansıtan bir eser olmuş. Zira burada askerler ve kovboyların zombilere karşı mücadelesi, beraberinde keskin bir 11 Eylül sonrası eleştirisi de getiriyor. Yani “Yaşayan Ölülerin Gecesi” (“Night of the Livind Dead”, 1968) Soğuk Savaş, “Dawn of the Dead”in (1978) ise küreselleşme eleştirisi geleneği, burada da gerçekçi bir damar bulmuş kendine.
Fakat yönetmenin buna yaklaşımının gerçek tabanına baktığımızda B filminden kopma amatör oyuncular, intertexual (filmlerden üreyen) bir yapı ve çiğ duran renkler üzerinden kendini rahat izleten bir yapıtla yüzleşiyoruz. El kamerasına odaklanmayan yönetmen, bu sefer “Zombilerin Şafağı”nın (“Shaun of the Dead”, 2004) ‘zombi-komedisi’ güdüsüyle tepeleme doldurmuş çantasını. Bu bağlamda da alaycı, eğlenceli ve tadından yenmez bir tür yolculuğu sunuyor.
Kovboy mu, asker mi?
“Ölülerin Kurtuluşu” (“Survival of the Dead”, 2009), askerlerin bile zombi olabildiği bir dünyada, asker-kovboy yani ‘eski-yeni gelenek’ çatışması üzerinden yürüyor. Yani zombilerin dünyayı ele geçirmelerinden mutsuz olan ve onları yok etmeyi hedefleyen karakterler yok. Bunu bir kenara bırakan Romero, ‘onları hayvan yemeye yönlendiren ırk haline getireceğiz!’ motivasyonuyla etrafımızı sarıyor.
Filmi de ‘kovboy mu lider olacak, asker mi?’ görüşünün ışığında bir Bush-Obama alegorisine kadar götürüyor. Bu bağlamda “Tombs of the Blind Dead” (1971), “Yaratık” (“Gwoemul”, 2006), “Piranha” (1978) gibi filmlere göndermeler yapıp onlardan keyifli sahneler çıkarmasının yanında zombi motifini de böylesi alaycı eğilimler için kullanması hem şaşırtıcı hem de sevindirici...
Edgar Wright’ın açtığı yoldan ilerlemiş
Zira ‘Resident Evil’ serisi gibi kendini ciddiye alan filmler çok çabuk unutulurken, “28 Gün Sonra” (“28 Days Later...”, 2002) gibi el kamerası odaklı ciddi tür filmleri ya da Edgar Wright’ın filmi gibi ‘komedi’ ayakları öne çıkıyor şu sıralar. Romero da 2007’de bunlardan ilkini beceremediğini anlayarak ikincisinin izini sürmeye karar vermiş. Herhangi bir sinemasal gramerden ziyade efektlere hakimiyetiyle yürüttüğünü bildiğimiz ‘B filmi çekme sevdası’nın üzerine gitmiş burada. Ama yönetmenin “The Crazies” (1973) ve “Hungry Wives” (1972) gibi çöp filmlerinden biri olduğunu söyleyemeyiz karşımızda.
Bu sefer çağa ayak uyduran bir zombi komedisi ile yüzleşiyoruz. Atın üstünde avlanan zombilerden tutun ormana yerleştirilen yaşayan ölü kafalarına kadar her şey bu figürden artık korkulmaması üzerinden inşa edilmiş. Böylece Romero belki de kariyerinin son 10 yılındaki en bilinçli alt tür filmini çekmiş. Ancak tür içinde yenilikçi bir hareket olduğunu söylemek zor “Ölülerin Kurtuluşu”nun. Sadece çağa ayak uydurma yetisinden söz edebiliriz burada.
Künye:
Ölülerin Kurtuluşu (Survival of the Dead)
Yönetmen: George A. Romero
Oyuncular: Alan Van Sprang, Julian Richings, Stefano DiMatteo, Eric Woolfe, Kenneth Welsh, Devon Bostick, Athena Karkanis, Richard Fitzpatrick, Joris Jarsky, Kathleen Munroe
Süre: 86 dk.
Yapım yılı: 2009