Şok! Kewell’ın kariyeri tehlikede

ѕσηυη¢υ

кιℓℓ ƒσя &#
Katılım
17 Eyl 2006
Mesajlar
3,505
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
KrALeX : Küçük Maçların Adamı..
10dwa9y.jpg

İşte sır gibi saklanan karaciğer hastalığı: OTOIMMUN HEPATIT

Bu, siroza dönüşmesi muhtemel çok ciddi bir rahatsızlık.. Tedavi sürecinde başta kortizon olmak üzere ağır ilaçlar kullanıldığı için Kewell’ın sıkı idman yapması ve istikrarlı performans sergilemesi imkansız gözüküyor.. İşte Kewell’ın hastalığıyla ilgili tüm detaylar:

G.SARAY’IN bu sezon yaptığı en önemli transfer olan Harry Kewell’ın çok ciddi bir karaciğer hastalığına yakalandığı ortaya çıktı.. 30 yaşındaki yıldızın sıkı antrenman yapması ve üst üste tam performansla maç oynamasını zorlaştıran ’otoimmün hepatit’ isimli karaciğer hastalığının son 3 ay boyunca gelişimi şöyle oldu..

KONTROLDE ÇIKTI

SARI-KIRMIZILI kulüple anlaşmak için İstanbul’a gelen Harry Kewell, 5 Temmuz günü Acıbadem Bakırköy Hastanesi’nde ilk sağlık kontrolünden geçirildi.. G.Saray sağlık ekibinin de hazır bulunduğu genel tetkik sırasında ünlü golcüde ’otoimmün hepatit’ hastalığı net bir biçimde teşhis edildi.. Buna karşın, hastalık riskini göze alan G.Saray yönetimi Harry Kewell’la 2 yıllık mukavele imzalamakta sakınca görmedi..

‘ORTA DERECEDE’ İLERLEMİŞ

RESMEN G.Saraylı olduktan sonra net durumu ve tedavi biçimini belirlemek isteyen G.Saray yönetimi, Kewell’ı çok daha detaylı bir sağlık taramasından geçirdi.. Ancak bu aşamada biopsi (karaciğerden parça alınıp tetkik edilmesi) uygulanan Avustralyalı yıldızın hastalığının başlangıç aşamasını geçtiği ve çok ciddi olduğu anlaşıldı..

‘VÜCUDU ZORLANIR’

DOKTORLAR kulüp yetkililerine Kewell’ın durumunu net bir biçimde şöyle anlattı: “Hastalık orta aşamada.. Kendisine ciddi biçimde ilaç tedavisi uygulanması gerek.. Aksi durumda hastalık ’siroz’a dönüşür.. Bu ilaç tedavisi sırasında Kewell’ın vücudu zorlanacak.. Ağır ilaçlar kullanma durumunda kalacak.. Bu da performansını olumsuz etkileyebilir.. Oyuncuya danışılması gerekiyor.. Eğer ben bu durumda ’Oynayabilirim’ diyorsa, o zaman alacağı ilaçlara göre bir antrenman programı hazırlayacağız. Ve Kewell bu programı hiç aksatmadan uygulamak zorunda..” Yönetim, bu doktor görüşünü Kewell’a aktardı ve özel bir tedavi-çalışma programı hazırlandı..

BÜYÜK FEDAKÂRLIK

G.SARAY’A geldiği günden beri taraftarın sevgilisi olan, lig ve Avrupa maçlarında toplam 6 gol atan Harry Kewell’ın başta kortizon olmak üzere ağır ilaçlar aldığı, bu nedenle idmanlarda devamsızlık yaptığı ve ağır maç programını da kaldırmakta zorlandığı bildirildi.. Hastalığına rağmen büyük fedakârlık yaparak hemen her maçta forma giymek isteyen Kewell’ın bu ağır tempoya ne kadar dayanabileceği merakla bekleniyor..

MALİYETİ 10 MİLYON YTL

30 YAŞINDAKİ Kewell’ın Liverpool’da çok başarılı bir grafiği vardı.. Ancak son 2 senede ancak 12 maçta forma giyebildiği için İngiliz kulübü tarafından serbest bırakıldı.. Bu nedenle G.Saray, Kewell’ı alırken herhangi bir bonservis bedeli ödemedi..

BUNA karşılık 31 Mayıs 2010 tarihine dek mukavele imzalayan tecrübeli golcüye yıllık 2 milyon 150 bin Euro ödeniyor.. Kewell’ın menajerine de 430 bin Euro komisyon verildi..

YANİ Harry Kewell’ın G.Saray’a toplam maliyeti 4 milyon 730 bin Euro (yaklaşık 10 milyon YTL)..

EŞİ SHEREE DE HASTALANDI

HARRY Kewell’ın rahatsızlığı artık herkes tarafından biliniyor. İşin ilginç yanı, yaşanan bu sıkıntılı süreç içerisinde Kewell’ın eşi Sheree’nin de hastalanması. Son milli maç arasında Kewell 10 gün boyunca İngiltere’deydi. G.Saray idmanlarına çıkmadığı gibi Avustralya Milli Takımı’na da gitmedi.

KENDİSİ için önce ‘Sakat, tedavi oluyor’ dendi ama Kewell’ın daha sonra eşinin rahatsızlığı yüzünden İngiltere’ye gittiği öğrenildi. Kewell’ın bu 10 günlük sürede İngiltere’de rahatsızlığı ile ilgili ünlü jinekologlarla da görüştüğü öğrenildi.


Tayfun Bayındır
 
ben de haberi korkuyLa okudum ama kaynağın Vatan oLduğunu görünce biraz oLsun rahatLadım doğrusu.. :goz:
 
Bencede yalandır... Ama Galatasaray 'da olmamsını isterdim :D
 
gaLatasarayın onca sağLık ekibi anLamadı da haberciLer teşhisi koydu
 
neden bu yayın organı galatasaray aleyhtarlığı yapıyor acaba:mad:
 
Yaşasın bağımsız TÜRK medyası

EDİT: Buda KAPAK olsun

LEVENT TÜZEMEN
28.10.2008



Kewell için "Karaciğerinde sıkıntı var" iddiası ortaya atıldı. Kısmen doğru ama bir sıkıntısı da sakatlıkları yüzünden fiziki yükleme yapamaması. Bu yüzden haftada 3 maç trafiğinde rotasyonda kullanılması gerek..

Galatasaray'ın sezon başında Liverpool'dan transfer ettiği Avustralyalı yıldız Harry Kewell'ın sürekli oynayamamasının altında bir rahatsızlığının yattığı iddia edildi. Pazar gecesi NTV'de yorumcu Rıdvan Dilmen, Kewell'ın karaciğerinde sorun olduğunu, bu yüzden süreklilik sağlayamadığını öne sürdü. G.Saray'ın 15 Ekim'deki Divan Kurulu toplantısının ardından Kewell hakkında bir kongre üyesinden hepatit b olduğunu, hastalığa yaptırdığı dövme yüzünden yakalandığını duymuştum. Gazetecilik etiği gereği kapsamlı bir araştırma yapmadan bu konuya girmedim. Yaptığım araştırmalar sonucu ilginç bilgilere ulaştım. Galatasaray'da Adrian Ilie, Fenerbahçe'de de Alman kaleci Schumacher geçmişte hepatit sıkıntısı yaşamıştı. Adrian Ilie de, tıpkı Kewell gibi hızlı oyuncusu olmasına rağmen süreklilik gösteremiyordu. Doktorlarla konuştum. Kewell'ın İngiltere'de mikrobik olmayan bir hepatit geçirdiğini ama bunu tamamen atlattığını söylediler. Aldığım bilgilere göre karaciğerinde vücudunun ürettiği bir sıkıntı var. Sahadaki yorgunluğunun iki nedeni var. Birincisi bu hastalığının (kesinlikle bulaşıcı değil) tedavisi için kullandığı ilaçlar. İkincisi de İngiltere'de geçirdiği kasık sakatlıkları sonrası fizik olarak yaşadığı düşüş nedeniyle yoğun bir idman programını kaldıramaması. Hatta bu yüzden özel bir fizyoterapisti bulunuyor. Onunla çok ciddi bir şekilde çalışıyor ve özel hayatı da son derece düzgün.

SKİBBE'YE ÇOK İŞ DÜŞÜYOR
Yine de fiziki yetersizliği yüzünden Avustralyalı yıldızdan özellikle haftada üç maç oynanan periyotlarda yüksek verim alınması mümkün görünmüyor. Trabzon maçında sahanın yıldızlarından olan Kewell, Olympiakos önünde golü atmasına rağmen % 50'lerdeydi. Eskişehir'de ise Baros'a attığı pas dışında sahada görünmedi. Teknik direktör Skibbe'nin Kewell'dan üst düzey verim alabilmesi için futbolcuyu rotasyon içinde kullanması zorunlu görünüyor.
 
yaLan haberdir büyük ihtimaLLe ama
eğer doğruysa coq büyük bir futboL adamı sahaLara veda edecek.......
 
Zorunlu Açıklama: Harry Kewell

Bugün bazı medya kuruluşlarında profesyonel futbolcumuz Harry Kewell’ın sağlık durumuyla ilgili yer alan haberlerden dolayı aşağıdaki açıklama gerekli görülmüştür.

Kewell’ın genel sağlık durumu 2003 yılından itibaren bir farklılık göstermemektedir. Bu nedenle de Kulübümüz, transfer öncesi yaptığı check up’larda geçirmiş olduğu ameliyatlar ve hastalıklar hakkında detaylı bilgi sahibi olmuştur. Daha önce geçirmiş olduğu bu hastalıkların ve ameliyatların tedavisinin başarılı olup, futbolcuda hiçbir iz ve sekel bırakmadığı tespit edilmiştir.

Oyuncunun zaman zaman basına yansıyan devamsızlıkları ve sakatlığına yönelik haberlerin tümü, her futbolcuda rastlanabilecek türden kas ve iskelet sistemi problemleridir.

Kewell, Galatasaray Profesyonel Futbol Takımı oyuncusu olarak rutin antrenman ve maçlar sırasında girdiği pozisyonlarda iki kez sakatlanmıştır. Bu sakatlıklarının hiçbirinin daha önceki rahatsızlıklarla bir bağlantısı yoktur ve beklenilen doğal sürede iyileşip sahalara dönmüştür. Sağlık nedeniyle 18 kişilik resmi maç kadrosuna alınmadığı olmamıştır.

Harry Kewell’ın sağlığı hakkında son zamanlarda öne sürülen spekülasyonlar çarpıtılmış ve fazlasıyla abartılmış bilgilerden oluşmaktadır. Geçirdiği iddia edilen otoimmun hepatit ve bununla ilgili ileriye dönük varsayımlar hekim – hasta özel ilişkisini aşması nedeniyle etik kabul edilmemelidir. Beş yıldır var olduğu bilinen bu durumun memleketimizde bu şekle getirilmesi, İngiltere’de bilinmesine rağmen söz konusu edilmemesi, medyamızın ayrıcalığı olarak kabul edilebilir.

Galatasaray Spor Kulübü için önemli olan, sporcunun son Check-Up'larda istenilen tempo ve seviyede futbol oynayıp oynamayacağının tayin edilmesidir. Bu nedenle Kewell sezon öncesi çok ayrıntılı bir Check-Up’a girmiştir. Yaşayabileceği olumsuzluklar göz önünde bulundurularak konunun uzmanlarıyla konsülte edilmiştir. Bu kariyerdeki profesyonel bir futbol oyuncusu için kabul edilemez hiçbir durum olmadığı anlaşılmıştır.

Geçen yılki maç eksikliklerinden dolayı kulübümüzde bireysel antrenmanlar takviyesiyle kondisyonu üst düzeyde tutulmaya çalışılmaktadır. Bu nedenle normal antrenmanlar dışında her zaman yanında bulunan kendi fizyoterapisti ile takviye edici antrenmanlar yapmaktadır. Başka bir deyişle hastalıklarından dolayı antrenmanları hafiflememekte, tersine kondisyon ve maç eksikliğini önlemek için daha fazla arttırılarak yapılmaktadır. Bunun haricinde haftada iki maç oynayamaması gibi bir sorun yoktur. Diğer oyunculardan farklı olarak ele alınmamaktadır. Sağlık problemleri nedeniyle de şimdiye kadar bir aksama olmamıştır.

Kamuoyuna saygı ile duyurulur.

Galatasaray Futbol AŞ
 
ayıptır ya böyle yalan yanlıs haberleri suraya koymayın
 
Bende 6 Pas Programında KeweLL'ın Gut Hastası OLduğu Duymuştum...


İşte GUT HASTALIĞI...

Gut bazı eklemlerde ağrı, duyarlılık, kızarıklık, şişlik ve ısı artışı ile ani olarak gelişen, şiddetli ataklarla seyreden bir hastalıktır. Genellikle her seferinde bir eklemi etkiler ve bu eklem çoğunlukla ayak başparmak eklemi olmaktadır. Diz, dirsek ve el bileği gibi diğer eklemler de etkilenebilir. Ataklar çok hızlı olarak gelişir ve ilk atak genellikle gece olur. Tüm romatizma türleri içinde en ağrılı olanıdır. Ataklar şu nedenlerle gelişebilir:

Çok fazla alkol alımı
Çok sıkı diyet ve açlık
Bazı yiyeceklerin fazla yenmesi
Operasyon geçirme (diş çekimi gibi basit bir girişim bile neden olabilir)
Ani, şiddetli bir hastalık geçirme
Aşırı yorgunluk ve herhangi bir nedenle aşırı derecede endişelenme
Eklem travması, yaralanma
Kemoterapi uygulanması
Diüretik ilaçların alınması
(Diüretikler tansiyon yüksekliğinde kullanılan, vücuttan sıvı atılımını sağlayan ilaçlardır)

Unutmayınız !
Bir gut hastasıysanız ve küçük bir yaralanma, travmadan sonra ekleminizde çok ağrı olursa ve iyileşmesi umulandan uzun sürerse, bunun bir gut atağı olabileceğini düşünün.
Vücut sisteminizi rahatsız eden herhangi bir olay gut atağını başlatabilir. Akut atağın erken bulguları açısından tetikte olunuz; çünkü tedaviye ne kadar erken başlanırsa o kadar yararlı olur.

Gut hastalığının nedeni nedir?
Gut vücudumuzdaki ürik asit fazlalığından oluşur. Ürik asit sağlıklı kişilerin kanında da çeşitli kimyasal işlemler sonucunda bir yıkım ürünü olarak bulunur. Ancak ürik asidin fazlalılığı ya ürik asidin yapım fazlalığından, ya böbreklerden atımının az olmasından ya da vücutta ürik asit haline dönüşen pürinlerin bazı yiyeceklerle fazla miktarda alınmasından kaynaklanır. Kırmızı et, deniz ürünleri ve bakliyat pürin açısından zengindir. Alkollü içecekler de ürik asit seviyesini belirgin olarak artırır. Gut hastalığının fazla yeme ve içme nedeniyle ortaya çıktığı görüşü doğru değildir. Bazı yiyeceklerin fazla yenmesi ya da çok kilo alınması gut hastalarında atakları daha çok ortaya çıkarabilir.



Vücutta ürik asidin geçirdiği kimyasal işlemlere ait sorun ailelerde kalıtsal olarak geçebilir ya da başka bir hastalığın komplikasyonu olarak ortaya çıkabilir. Bu sorun, kişiye anne-babasından ya da büyükanne-dedelerinden geçiş yapar. Ancak çevresel faktörler de rol oynayabilir. Ayrıca ailenin her bireyinde gut atakları görülmez.

Zamanla, kanda ürik asit fazlalığı eklemler etrafında birikimlere yol açar. Sonuçta, ürik asit eklemler içinde dikiş iğnesine benzer kristaller oluşturur ki bu durum gut ataklarına neden olur. Bu kristaller sadece eklem içinde oluşmaz. Ürik asit aynı zamanda cilt altında, kulak memesinde tofüs olarak ve idrar yollarında böbrek taşları olarak karşımıza çıkabilir. Tofüs küçük, beyaz bir sivilceye benzer.

Uzun dönemdeki riskler nelerdir?
İlk gut atakları eklemlerde kalıcı hasara yol açmaz ve eklemleriniz tamamen normal olarak kalır. Ancak bir eklem sürekli bir şekilde gut ataklarına maruz kalırsa ki - bu durum artık yapılan tedaviler sonucunda çok nadirdir - o zaman ürik asit kristalleri ekleme zarar verir ve kronik artrit gelişebilir. Hafif olgularda ataklar çok nadirdir ve ataklar arasına yıllarla ölçülen süreler girer ve kalıcı bir hasar gelişmez.

Gut hastalığı şişmanlık, hipertansiyon, hiperlipidemi ve diabet hastalığı ile yakından ilişkilidir. Gut tedavi edilmezse, böbrek taşları oluşabilir.

Gut hastalığının tanısı nasıl konur?
Çeşitli romatizmal hastalıklar gut atağını taklit edebildikleri için ve tedavi de gut hastalığına özgü olduğu için doğru tanı çok önemlidir. Fizik muayene ve tıbbi öykü tanı için çok yararlıdır.

Doktorunuz aşağıdaki araştırmaların yapımasını isteyebilir:

Kan testi. Kandaki ürik asit miktarı ölçülür. Ancak bu sonuç yanıltıcı olabilir. Çünkü gut hastalarında ürik asit miktarı normal, hatta düşük düzeylerde olabilir. Aynı zamanda sağlıklı kişilerde, özellikle de şişmanlarda yüksek düzeyler saptanabilir.
Eklem sıvısının incelenmesi. Eklem içindeki sinovyal sıvı doktorunuz tarafından bir enjektör yardımıyla çekilebilir ve mikroskop altında ürat kristallerinin olup olmadığı araştırılabilir. Eğer bu kristaller saptanırsa, gut tanısı doğrulanır. Bu test özellikle gut hastalığı tipik olmayan şekilde başlarsa çok yararlıdır. Örneğin, gut hastalığı romatoid artrit gibi başka bir romatizmal hastalığı bazen taklit edebilir.
Eklemlerin direkt grafisinin (röntgen) çekilmesi. Doktorunuz isterse ekleminizin grafisi çekilebilir ancak genellikle sonuç normaldir ve tanıda yardımcı olmaz.

Unutmayınız !
Tekrarlayan gut atakları ekleminize hasar verebilir ve artrite neden olabilir. Modern tedavi yöntemleri artrit gelişimini engelleyebilir.

Gut hastalığı nasıl tedavi edilir?

Diyet
İlaçlar: Kolşisin, kortikosteroid, steroid olmayan antienflamatuvar ilaçlar, probenesid, sülfinpirazon
Cerrahi (çok nadir)
Akut gut atakları antienflamatuvar analjezik ilaçlarla tedavi edilir. Bu ilaçlar ağrıyı azaltır ve enflamasyonu geriletir. Bu ilaçların gut hastalığında kısa süreli kullanılmaları yeterli olduğundan genellikle önemli yan etkilere neden olmazlar ve iyi tolere edilirler. Ancak bazen hazımsızlık, mide ağrısı, bulantı, döküntü, baş ağrısı gelişebilir. Astım hastaları da bu ilaçları kullanırken dikkatli olmalıdır. Daha önce ülser geçiren kişiler mutlaka doktorlarını bu konuda uyarmalıdır; böylece doktorunuz zararlı olmayacak tedavi seçeneklerine yönelebilir. Aspirin ve aspirin kapsayan ilaçlardan akut ataklar sırasında mutlaka kaçınılmalıdır.

Akut atağın tedavisinde kullanılan bir diğer ilaç kolşisindir. Kolşisin çok etkin olmakla beraber sıklıkla bulantı, kusma ve ishal gelişimine neden olabilir. Bu ilacın damar yoluyla kullanımı bu yan etkilerin görülümünü azaltır. Doktorunuz eğer kolşisin vermeyi uygun görürse, ağrınız geçinceye kadar ya da ishal gibi yan etkiler gelişinceye kadar 2 saatte bir ilacınızı almayı önerecektir.

İlaçlarınızı atağın hemen başlangıcında almanız daha etkili olacaktır. Bu nedenle doktorunuzun önereceği ilaçları evde bulundurmanız ve atak geliştiğinde doktorunuzu görünceye kadar bunları almanız yararlı olacaktır.

Doktorunuzun önerilerine dikkatli ve tam olarak uymakla gut atağı çok hızlı ve başarılı olarak kontrol altına alınabilir. Ayak başparmağı gibi ağrılı bir eklemin korunması gereklidir. Kafes gibi bir yapının ayak üzerine yerleştirilmesi ve böylece eklemin battaniye, yorgan gibi ağırlıklardan korunması yararlı olacaktır.

Akut atak için önerilen ilaçların kan ürik asit düzeyleri üzerine etkisi yoktur. Diğer bir deyişle, bu ilaçlar yeni ataklar geçirmenizi ya da eklemlerde ürik asit birikimini engellemez . Bu nedenle eğer ataklarınız sıklaşırsa, tofüs/ böbrek taşı gelişirse ya da kan testlerinde ürik asit düzeyleri yüksek olarak saptanırsa, doktorunuz kan ürik asit düzeylerini düşürecek ilaçlar önerebilir. Bu yönde bir karar alınması, atağınız olsun veya olmasın her gün ilaç almanızı gerektirir. Bu amaçla önleyici tedavi olarak kullanılan çeşitli ilaçlar vardır. Örnek olarak vücutta ürik asit oluşumunu bloke eden allopürinol ve böbreklerden ürik asit atılımını sağlıyan probenesid verilebilir. İdrarınızdaki ürik asit miktarına bağlı olarak, bu iki tip ilaç arasından seçim yapılır. Doğru tedaviyle, gut hastalığı hemen hemen tüm olgularda çok iyi kontrol altına alınabilir.

Unutmayınız!
Önleyici tedavi yaşam boyu sürer.
Bol sıvı almalısınız.
Önleyici tedaviler yapılırken atak gelişirse, atak tedavisini ayrıca yapınız.

Diyet
Diyetin eskiden çok daha önemli olduğuna inanılıyordu; ancak etkili tedavilerin bulunmasından sonra bir çok gut hastası istediklerini yemeye ve içmeye başlamışlardır. Bazı yiyeceklerde hücre konsantrasyonu fazla olduğundan ve ürik asit de hücre yıkımı ile oluştuğundan karaciğer, böbrek gibi sakatatların tüketilmemesi uygun olur. Protein kapsayan yiyecekler (özellikle et) aşırıya kaçmadan yenmelidir; bu yiyeceklerin belli miktarlarda tüketilmesi zaten sadece gut hastaları için değil, herkes için yararlıdır. Eğer kilo fazlalığınız varsa, kilo vermeniz sadece kandaki ürat seviyesinin düşürülmesinde değil kalbiniz için de yararlı olacaktır. Ancak çok sıkı diyet ve açlık da atakları tetikleyebilir.

Alkol
Aşırı miktarda alkollü içecek alınması gut hastalığının nedeni değildir; ancak bir atağı tetikleyebilir. Hangi içeceklerin içilmesi, hangilerinin içilmemesi gerektiği üzerine çeşitli söylentiler vardır; bunları ciddiye almayınız. Ancak bazen hastalar belli tipte bir alkollü içeceğin ataklarını başlattığını belirtirler. Bu durumda, hastanın o tipte içeceği içmemesi önerilir.

--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Ayrıca Ahmet Çakar'ın Da Bir Gut Hastası OLduğunu Öğrendim...
Ve Eğer Bir Gut Hastasıysanız, Tıbben Bir Sporcuysanız Haftada 3 Maç Oynamanız Mümkün DeğiL...
Bu Gibi DedikoduLar DoLaşıyor Ama İnşaLLah Hiçbişiyi Yoktur Ciddi AnLamda...
 
Her ne kadar bazıLarı bu habere çekememezLiğin verdiği büyük bir vicdansızLık göstererek sevinsede kuLüp gereken açıkLamayı yaparak söyLentiLerin doğru oLmadığını beLirtmi$tir..Bu saatten sonra konuyu kurcaLamanın bir manası yok KeweLL sapasağLam asLanLar gibi topunu oynuyor sahada bizim gönLümüzde çoktan taht kurdu biLe =)
 
Geri
Üst