ŞOK! Kürtleri İslam ile kandırdık!

Newwave

Altın Üye
Altın Üye
Katılım
17 Kas 2007
Mesajlar
12,976
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
World Of Hackhell
ŞOK! Kürtleri İslam ile kandırdık!

İşte PKK'nın kirli oyunu...
Abdullah Öcalan’ın sağ kolu olan Şemdin Sakık’tan yattığı Diyarbakır E Tipi Kapalı Cezaevi’nden gönderdiği ‘görüldü’ mühürlü mektup, bölge halkını kandırmak için dine sarılan PKK’nın kirli oyununu anlatıyor. Bir de Demokratik Toplum Partisi’nin 22 Temmuz seçimlerinde AK Parti’ye kaptırdığı muhafazakar tabanını geri kazanmak için geliştirdiği din açılımını yorumlayarak imamlı mitinglere, türbanlı kızların boy gösterdiği grup toplantılarına ışık tutuyor.

DTP‘li kadınlar türban takacak, DTP‘li erkekler camiden çıkmayacak.

Bordo bereliler tarafından Kuzey Irak’ta yakalanana kadar Parmaksız Zeki kod adıyla PKK’nın üst düzey yöneticiliğini yapan Şemdin Sakık, şimdilerde Diyarbakır E Tipi Kapalı Cezaevi’nde cezasını çekiyor. Terörisbaşı Abdullah Öcalan’ın sağ kolu olarak bilinen Şemdin Sakık, kuruluşundan günümüze kadar terör örgütü PKK’nın iç yapısını en iyi bilenlerden. Bu nedenle terör örgütündeki geçmişine dair anlattıkları, itirafları büyük önem taşıyor. Cezaevinden ara ara gönderdiği mektuplar da öyle. Bunlardan biri de Mektup Okuma Komisyonu tarafından ‘görüldü’ mührünü taşıyan 12.06.2008 tarihli olanı. Bu mektubunda, terör estirdikleri bölgede yaşayan halka kendilerini kabul ettirebilmek için din üzerinden nasıl bir oyun tezgâhladıklarını ve bu kandırmacada ne kadar başarılı olduklarını açık açık anlatıyor. Altı sayfalık mektubunun girişinde öncelikle terör örgütü PKK-din ilişkisinin gerçek yüzünü şu sözlerle anlatıyor: “İdeolojisini tüm din ve mezheplere karşıtlık eksenine oturttu. Direkt veya dolaylı olarak dinle ilişkide olan her insan ve topluluğa gerici ve yobaz sıfatı yakıştırdı. Gerek kendi içinde, gerek başka sahalarda olsun dinin bütün ilke ve motiflerine karşı görülmemiş bir savaş verdi.” Bu açıklamanın hemen ardından 1989 yılında Şırnak’tan 25 kişilik terörist grubuyla geçtikleri Diyarbakır’da bölge halkını dindar görünüme bürünüp nasıl kandırdıklarını anlatıyor.

Lice-Kulp-Genç üçgenindeki dağlık arazide üslenen teröristler için arazi her açıdan elverişli olsa da köylülerin kendilerine uzak duruşu sorun olmuş. Sakık, ilk günlerde karşılaştıkları tavrı şöyle aktarıyor: “Yöre sakinlerinin kapıları bize kapalıydı. Her gece bir parça ekmek almak için on kapı çalmak zorunda kalıyorduk. Dahası bazı köylüler, bizi gördükleri gibi kaçıyor, kendilerini eve kilitliyorlardı.” Köylülerin bu tutumunu değiştirmek için akşam vakti köye inip, köylüleri bir eve toplayarak onlara Kürtlüklerini, Kürdistan’ı kurmak için mücadele verdiklerini anlatmak ve gönüllerini kazanmak üzere plan yapmışlar. “Planı uyguladık ama evdeki hesap çarşıya uymadı.” diyor Sakık. Köylülerin tavrını şöyle anlatıyor: “Köye her girişimizde bizi fark eden köylüler sağa sola kaçışıyor, kadınlar ve çocuklar ise ışıklarını söndürüp evlerine çekiliyorlardı. Bir araya getirmeyi başardığımız köylüler ise ya konuşmalarımızı dinlemiyor ya da söylediğimiz sözler hiç ama hiç etkili olmuyordu. Ne kadar dil döküyorsak da bu insanları ikna edemiyorduk, kapılarını açtıramıyorduk, yardımlarını alamıyorduk.”

Akşam toplantılarıyla köylüyü ikna etme planı suya düşen Sakık, “Ne olursa olsun bir şeyler yapmalıydım, aksi takdirde sadece araziye dayanarak kendimi yaşatamazdım.” diyor. Sakık, uzun süre insanların neden kendilerinden kaçtığını araştırmış. Dağda bulduğu çobana, yoldan geçen yolcuya ‘Neden bizden kaçıyorsunuz?’ diye sormuş. Sorusuna aldığı çarpıcı cevabı ise şöyle özetliyor mektubunda:

“Dediklerine göre siz dinsizmişsiniz, aranızda sünnet olmayanlarınız bile varmış. Bazılarınız Ermeni’ymiş. Siz komünistmişsiniz, aile-namus menfuru (mefhumu demek istiyor) tanımıyormuşsunuz. Devlet kurmanız halinde Cumhuriyet’in kuruluş yıllarında olduğu gibi camileri yıkacak ya da ahırlara dönüştürecekmişsiniz, imamları öldürecekmişsiniz, ezanın okunmasını yasaklayacakmışsınız.” Bu cevabın ardından

“Din toplumu uyuşturan bir afyondur, türündeki sosyalist ilkeyi, ateistliğimi ve örgüt yöneticilerinin olası tepkilerini bir kenara bırakıp...” şeklinde ifade ettiği düşüncesinden hareketle “Köylerde mevlit okutmaya karar verdim.” diyor.

Hemen işe koyulmuş ve grubundaki Cizreli bir genci yanına çağırarak ona din bilgisini sormuş. Çünkü bu terörist, dağa çıkmadan önce din eğitimi almış. Hatta terörist arkadaşları ona Mele (hoca, imam) Fikret diye hitap ediyormuş. Fikret kod adlı terörist, Kur’an-ı Kerim’i bitirdiğini, mevlit okuyabildiğini söyleyince onu hemen Kur’an-ı Kerim ve mevlit edinmesi için bir köye göndermiş. Ertesi gece planı uygulamaya koymuşlar. Bir mezraya inip ‘Birkaç gün önce Kartepe’de ölen iki arkadaş için mevlit vermeye geldik.’ diyerek köylüleri toplamışlar. “Bu açıklama onları hem şaşırttı hem de anında yumuşattı. Anında mevlit okutmamız için gerekli ortamı hazırladılar ve gerekli kolaylıkları gösterdiler.” diyor Sakık. İlk mevlitlerine az sayıda kişi katılmış olsa da ikinci gece indikleri komşu mezranın sakinlerini toparlamakta hiç zorluk çekmemişler. Derken bölgedeki bütün yerleşim alanlarında mevlit okutmuşlar. Bu kirli planının sonucunu ise şöyle anlatıyor;

Sakık: “Verdiğimiz mevlitler yöre halkını öylesine olumlu etkiledi ki daha önceleri bizi gördükleri yerde saklanacak delik arayan köylüler, izimizi takip ederek barındığımız yere gelmeye, Mele Fikret arkadaşımızdan ölüleri için hutbe okumasını istemeye başladılar. Talep o kadar yoğunlaştı ki keşke iki üç mele arkadaşım daha olsaydı diyesim geldi.”

DTP'LİLER CAMİLERDE ÖRGÜTLENECEK

Şemdin Sakık’ın ateizmi ya da Zerdüşt dinini benimseyen terör örgütü PKK’nın muhafazakâr bölge halkına karşı kendilerini nasıl dindar Müslüman gösterdiklerini anlattığı mektubu, ‘DTP’nin Din Açılımı Üzerine’ başlığını taşıyor. 22 Temmuz 2007 milletvekili genel seçimlerinde AK Parti karşısında oylarının büyük kısmını kaybeden DTP’nin son dönemde tabanını geri kazanmak için dinî açılım içine girdiği biliniyor. Seçim sonrası Marksist yapılı DTP’nin Sünni ve Şafii tabanı yansıtmadığı konuşulmuştu günlerce. Hatta o dönemde partinin eşbaşkanlığını yürüten Aysel Tuğluk, bir röportajında ‘Muhafazakâr tencereye (tabana), elit kapağın (DTP) uymadığı benzetmesine katılıyor musunuz?’ sorusuna şu cevabı vermişti: ‘Oturmuyor tabii ki. Yaşam olarak, tarz olarak uymuyoruz.’ Bu, uçurumun farkına varan DTP, muhafazakâr tabanı kazanmak için dinî öğeleri kullanmaya başladı. Düzenlenen mitinglerde elinde Kur’an-ı Kerim taşıyan imamlar, açılan Bediüzzaman Said-i Nursi posterleri, Meclis’teki grup toplantılarına katılan başörtülü kızlar sadece birkaç örnek. Şemdin Sakık da mektubunda bu duruma dikkat çekiyor ve DTP’nin önümüzdeki dönemde din üzerinden nasıl bir politika izleyeceğini şu çarpıcı ifadelerle anlatıyor: “Önümüzdeki yıllarda DTP’li kadınların yarı yarıya türban taktıklarını görürseniz hiç şaşırmayın. DTP’li erkeklerin yoğun biçimde camilere girip çıktıklarını, bir de camilerde örgütlendiklerini göreceğiz. Gelişmeleri geriden takip eden Öcalan bile tebaasından camilerin toplanma ve örgütlenme alanları olarak kullanılmasını istemeye başladı bile.”

BÖLÜCÜLERİN DİNİ ÖNDERİ ZERDÜŞT

Fırat Haber Ajansı, 2006 yılında Türkiye, İran ve Irak’taki 300 PKK’lı teröristin katıldığı bir anket yapmıştı. Ülkede Özgür Gündem Gazetesi’nin sonuçlarını yayımladığı ankette öyle bir soru vardı ki sonuçları teröristlerin din oyununu belgeliyordu adeta. ‘En çok beğendiğiniz dinî önder kim?’ sorusu yöneltilen teröristlerin en beğendiği dinî önder Mecusilik olarak da bilinen dinin kurucusu Zerdüşt’tü. Anket sonuçları şöyle:

Zerdüşt % 34

Hz. İsa % 34

Mani % 11

Hz. Muhammed % 10

Hz. Musa % 7

Hz. İbrahim % 4

"PKK ARTIK ETNİK KÖKENİ DEĞİL, İSLAM'I ÖNE ÇIKARIYOR"

İslam dininin Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde yaşayan Kürt kökenli vatandaşlarımızın hayat biçimi üzerindeki etkisi ve önemini analiz eden ‘Puşi ve Sarık, İslam Kürt Sorununu Çözer mi?’ kitabının yazarı Nevzat Çiçek, yakın dönemde yaptığı araştırmalar ışığında konuyla ilgili şu değerlendirmeyi yapıyor: “Kurulduğunda etnik kökeni vurgulamasına rağmen artık İslam’ı öne çıkarması gerektiğini düşünen bir PKK ile karşı karşıyayız. PKK’nın Kürt-İslam sentezine gideceğini düşünmüyorum, ama o da dine aykırı şeyler söylememe hassasiyetini sergilemeye başladı. Eskiden din konusunda çok rahattı. Sosyalist dünya görüşünün yoğurduğu bir gençlik hareketinin p***olojisiyle davranıyordu ama şimdi dini daha çok dikkate alıyor. Dinin afyon olduğunu söyleyen terminolojiyi kullanmıyor. Bu arada, bölgedeki dinî liderler de Kürt kimliğini ön plana çıkaran söylemleri artık reddetmiyorlar.”

Kaynak / Zaman / Pazar Keyfi
 
ee iktidar partisinin oy oranlarını görünce köpekler kendilerine kalkan olarak yüce dinimiz İslamiyet'i kullanıyorlar.
 
PKK ne dini nede ideolojisi belli olan toplama bir örgüt dün komiizm bugün islam ne tutturursa hikayeden tayyare... konjöktor ne gerektiriyosa ona dönüyo böle bi siyasi ideolojimi olur eh bebekleri öldürmenin savunmasız divilleri kurşuna dizmenin nice analarının ahını almanın zaten başka bi açıklaması olmasa gerek... şeytan bunların yanında melekten ibaret...
 
pkk nın dinle müslümanlıkla alakası olmadığını herkes iyi biliyo ne kandırmasından bahsediyosunuz. onlarda azcık ALLAH korkusu olsa bu işten vazgeçerler.
 
pkk nın ilk kurulduğu zamanlara bakalım...halkların kardeşliği diyor..milliyetçiliğe ve dine kesin olarak karşı çıkıyor..bide şimdiki pkkya bakalım..kürt halkının özgürlüğü diyor..kürt milliyetçiliğini benimsemiş..ve dine dönmüş.. bi örgüt nasıl revizyona uğrar, nasıl faşizmi benimser görüyoruz..
 
Camiden çıkmayacaklarmış. Meclise kanun acıklarından yararlanıp girdiler. Eh ne yapalım camiye halifeleri öldürenlerde girdi. Kimseye girme diyemessin. Öldüklerinde ateşleri bol olsun, masum kanı üzerinden hesap yapanların.
 
İktidar partiside din ile insanları kandırıp oylarını alıyor.Ne varki bunda bu kadar şaşıracak ?

Yoksa ayda 500 ytl ye çalışıp açlıktan ölen milyonların hala akp den medet ummasını nasıl açıklayabilirsinizki ?
 
Artık herkes bölücü terör örgütünün gerçek yüzünü biliyor bunların tek amacı terör yaratıp
ülkeyi kaosa sürüklemek bunun için onlar adına her yol mubah bunlara asla prim vermeyiniz

Bügün dini kullanacaklar yarın mutlaka başka doneler bulacaklardır bu sorunun tek çözümü doğu
ve güney doğuyu kalkındırmak o bölgede istihdam yaratmak halkın eğitim seviyesini yükseltmekten geçtiğini düşünüyorum.
 
Eğer insanlara dinlerini öğretemezseniz her dindarım deyip ağzı laf yapanın peşine takılırlar. Hem her türlü İslamı öğreten müessesenin önünü kesmeye çabalayacaksınız hemde insanlar kandırıldıkları zaman isyan edeceksiniz. Olmaz böyle şey.
Evet Pkk nın ne halt olduğunu bir çoğumuz biliyor olsak da hala kandırılmaya müsait bir potansiyel var doğuda. Bataklığı kurutmadan sıtmanın önüne geçilmez.
Bu bataklığı kurutmanın yolu da insanlara dini ve fenni ilimleri beraber öğreterek hem kalkındırmak hem de kişi-toplum terbiyesini sağlayabilmektir.
 
Pkk'lılar vede bunları maddi manevi olarak destekliyenleri çıkıp eylem yapanları onlar adına slogan atanları ALLAH Hz Muhammed'in şefaatinden mahrum bıraksın
 
bence hepsını oldurrelım gıtsın
 
Bir zamanlar pkk islamiyeti kullanarak milleti sömürmeye çalışıyordu baktı olmadı şerefsizler
 
Bu bölücü terör örgütünün yeni bir oyunu değilki
dönem dönem kullanılan bir propaganda aracı
Cenab ı Allah hepimizi Allah ile altatanlar korusun.
 
Geri
Üst