Şaduman Ağabey...

crazyquake

.::®crazy™::.
Kısa Tüketici Sorunlarınızı Kısa Ama Öz Yanıtlıyor...

*** RUMUZ Muz da bir kabuklu yemiş değil midir?... : Abicim ben şunu merak ediyorum... Katil Arılar, Katil Karıncalar filmi gibi Dolandırıcı Arılar, Kalpazan Karıncalar filmleri de yapılsa ya... Ya da boş ver yapılmasın abi... Düşündüm de, “Kalpazan Karıncalar” filmine kim gider ki?... Ne bileyim, şahsen ben gitmem...

Şaduman Ağabey’in Kısa Yanıtı : Değerli okurum, böyle saçma salak şeyler düşüneceğine şunu düşün mesela... Saklıkent’in bu kadar popüler olmasından sonra halen ismini Saklıkent olması tuhaf bir çelişki değil midir?... Yaaa, yaaa!...

---------------------------------------------------------------------------------------------------------------


*** RUMUZ Üç yanlış bir doğruyu nereye götürür?... : Abicim ben televizyonlarda izlediğim dizilerdeki hoşlanmadığım tiplere uçak bileti alıp gönderiyorum kurtulmak için... Ama buna rağmen kurtulamıyorsam bir yerlerde hata yapıyorum diye düşünüyorum abi... Sence nerde hata yapıyorum abi?...

Şaduman Ağabey’in Kısa Yanıtı : Değerli okurum, sen hatırlamazsın bir zamanlar tüpü ortasından sıkmak çok ayıp bişeydi... O dönemde onlarca insan tüpgaz tüpünü ortasından sıkarak patlattığı için oldukça ayıp etmiştir... Neyse ki doğalgaz çıktı da... Yaaa, yaaa...

---------------------------------------------------------------------------------------------------------------


*** RUMUZ İki fark arasındaki 7 resim...: Abicim, ben kapımdaki dürbünden bakarak at yarışlarını izliyorum. Bu işte bir tuhaflık yok mu sence de?... Hem de evimin karşısında hipodrom bile yok yani?...

Şaduman Ağabey’in Kısa Yanıtı : Sevgili okurum, hiç unutmam bir keresinde burun kıllarımı uzatıp bıyık yapmıştım kendime... Yaaa, yaaa!...

---------------------------------------------------------------------------------------------------------------


*** RUMUZ Kavunu niye şaplatarak seçmeyiz?...: Sayın Şaduman Ağabey, ben beyaz donla denize girilmesi taraftarıyım... Herkes denize beyaz donla girmeli... Denizden ıslak çıktığında herşeyi inceden belli olmalı... Ama plajda benim ailem varken donla denize girene tekme tokat girişirim şerefsizim!... Bundan sonra ki destekleyeceğim kampanyalar ise sırasıyla “Burnun tek deliğini kapatarak diğer delikten hımkırmak” , “Apuş arasını kaşımak”, “ Koltuk altını avuç içiyle zortlatmak”, “Kola içip, geğirmek..” olacak... Saygılarımla abi...Şaduman Ağabey’in

Kısa Yanıtı : Sayın okurum, eskiden televizyonlarda karıncalanma olurdu... Bu karıncaları giderebilmek için herkes evine birer tane karıncayiyen aldı desem inanır mısın?... Bence inanma... Yok yok inan... Olur mu lan inanma sakın!... İnan oolum... Şizofren Şaduman sana yalan mı söölicek?...


---------------------------------------------------------------------------------------------------------------


*** RUMUZ Mutluluk gözyaşları tuzlu değil, tatlı olmalı... : Abicim ben nasıl ki cafeler içilen kahve falına ücretsiz bakıyorsa, otellerinde gece kalan müşterilerin rüyalarını ücretsiz yorumlamaları gerektiğini düşünüyorum... Haksız mıyım abi?...

Şaduman Ağabey’in Kısa Yanıtı : Değerli okurum, sen hatırlamazsın bir dönem Coca Cola firması 1 no.lu şişeyi değil de, 34100925 no.lu şişeyi bulana “Salak mısın hemşerim sen?!... 34100925 no.lu şişeyi bulduysan buldun. N’aapalım yani?... Hayret bişey!...” demişti... Yani bana... Hiç unutmam... Yaaa, yaaa...

---------------------------------------------------------------------------------------------------------------


*** RUMUZ Çizgi filme “Cartoon” demek çizere hakarettir...: Abicim, yeşil mercimek çorbası niye yeşil değil de, sarı renk oluyor bunu anlamıyorum ben?...

Şaduman Ağabey’in Kısa Yanıtı : Sevgili okurum, hiç unutmam bir keresinde “Sen yenisin galiba?...” diyen, elimdeki paketten bisküit alıyordu. Sonunda dayanamayıp, patladım. “Evet ben yeni kafanızı, gözünüzü patlatacak kişiyim ulaannn!!!...” deyip tekme tokat girişmiştim alayına...Yaaa, yaaa!...

---------------------------------------------------------------------------------------------------------------


*** RUMUZ “Bu bir reklamdır” yazmasa anlamayacaktık... Salağız ya... : Abicim ben şunu merak ediyorum... Niye köprüyü geçene kadar ayıya dayı diyoruz?... Köprüyü geçtikten sonra ayı yine ayı değil midir?... Sanki ayılar sadece köprülerin üzerlerinde mi tehlikelidir?... Sadece köprüde mi ayıya “Dayı” dememiz gerekiyor?... Köprüyü geçtikten sonra ağzımıza zıçamaz mı?...

Şaduman Ağabey’in Kısa Yanıtı : Değerli okurum, bundan 22 yıl önce baklava desenli kazaklar yoktu... Tulumba ve lokma tatlısı desenli kazaklar vardı... Ama cenazelerde irmik tatlısı desenli kazak giyenler de yok değildi hani... Yaaa, yaaa!...

---------------------------------------------------------------------------------------------------------------


*** RUMUZ Bana mutluluğun fotokopisini çekebilir misin?...: Sayın Şaduman Ağabey, ben Sütaş Ayran reklamındaki ineğin neden erkek sesiyle seslendirildiğini çözebilmiş değilim abi?... Oysa inekler, dişi hayvan değil midir?...

Şaduman Ağabey’in Kısa Yanıtı : Sayın okurum, eskiden “Kelin merhemi olsa, basuru olana sürermiş...” şeklinde bir atasözü vardı... Fakat gel zaman git zaman keller, basurluları düşünmez oldu ve iyice bencilleşip; “Kelin merhemi olsa, kendi başına sürermiş...” şekline dönüştü... Yaaa yaaa...


Powered by Penguen
 

HTML

Üst